19 April 2024 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

Troya kazıları ile Schliemann’ın verdiği zararlar giderilmeye çalışılacak

Anadolu’nun en ünlü antik kenti Troya…

Dönemin zenginliği ile göz kamaştıran en güçlü kenti…

Homeros’un yazdığı İlyada eserinde geçen ünlü aşk destanı Troyalı Paris ile Spartalı Kraliçe Helen’in yaşadığı topraklar…

İda dağlarının görkemini içinde barındıran ve her krallığın sahip olmak istediği destansı ülke Troya…

Günümüzde Çanakkale il sınırları içinde Hisarlık olarak adlandırılan arkeolojik bölgede yer alan Troya, dünya arkeoloji alanında dikkatle takip edilen ender yerlerden birisidir. Öyle ki; içinde barındırdığı hazineleri ele geçirmek isteyen birçok yerli ve yabancı kişilerce talana sahne olmuştur.

Troya’ya en çok zararı veren de yine bu kenti ortaya çıkaran Alman amatör arkeolog Heinrich Schliemann tarafından verilmiş 1870’lerde yaptığı kazılarda ele geçirdiği eserlerin birçoğunu yurtdışına kaçırmıştır.

Tevkifiye köyü civarında yer alan Troya Antik Kenti’nde yapılan özellikle Schliemann’ın gerçekleştirdiği tahribatlar, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi ve Troya Antik Kenti Kazı Heyeti Başkanı Prof. Dr. Rüstem Aslan ve ekibi tarafından düzeltilmeye çalışıyor.

Troya Antik Kenti Kazı Heyeti Başkanı Prof. Dr. Rüstem Aslan, yapılacak çalışmalar hakkında AA muhabirine şunları söyledi.

“Biz 12 ay boyunca, tüm yıl çalışıyoruz fakat, aktif kazıya haziranda başladık. Troya 150 yıldır kazılıyor. Bu 150 yıl içinde pek çok tartışma, pek çok keşif, arkeolojik anlamda da çok önemli olaylar oldu. 1871’de başlayan Schliemann’ın resmi kazıları sırasında, hem ören yerine verdiği bir tahribat söz konusu hem de ören yerindeki buluntuları çalıp götürmesi iki büyük vaka. Burada, o dönemki kazıların sonrasında özellikle 1930’lu yıllardan itibaren Dörpfeld ve Blegen 1988’e kadar kazı yapıyor. Sonrasında da 1988’de başlayıp 2005’te vefat edinceye kadar Troya Kazı Başkanlığını yürüten Manfred Osman Korfmann’ın yaptığı çalışmalar var. Biz şu anda daha çok Schliemann dönemindeki tahribatların giderilmesi için çalışma yapıyoruz. Ayrıca onun ortadan kaldırdığı, bizim bazı arkeolojik sorunları anlamamız açısından önemli alanlarda kazılar yapıyoruz.”

“Troya II Kent Girişi” olarak adlandırılan alanda son birkaç yıldır çalıştıkları noktanın Schliemann dönemi kazılarının bir çalışma alanı olduğunu belirten Aslan, şöyle devam etti:

“Burada Schliemann yukarıdan aşağıya höyüğü keserek, tahrip ederek 1872’de burayı kazıyor. Buradaki buluntuları ve 1872’den sonraki buluntuları da buradan çalıp götürüyor. Biz burada 150 yıl sonra, özellikle Troya 2 kalesi olarak tanımlanan, belki de Troya döneminin en zengin kenti olarak tanımlayabileceğimiz alanda tahribatları gidermeye çalışıyoruz.

Troya kazıları başkanı Rüstem Aslan
Troya Antik Kenti Kazı Heyeti Başkanı Prof. Dr. Rüstem Aslan, “Troya kazıları ile Schliemann’ın verdiği zararlar giderilmeye çalışılacak” Fotoğraf AA

Burada restorasyon ve konservasyon ön çalışmalarını yapıyoruz. Aynı zamanda arkeolojik anlamda tahrip ettiği yerdeki bazı tarihlendirme sorunlarını da buluntularla açıklamaya çalışıyoruz. Yani şunu net olarak söyleyebiliriz, 150 yıl sonra bile Schliemann’ın verdiği tahribatları görmek mümkün. Ve bizim amacımız da bu sene restorasyon ve konservasyon ön çalışmalarını gerçekleştirmek. Ama aynı zamanda buradaki bazı arkeolojik tarihlendirme ve buluntularla ilgili sorunları da yeni kazı verileriyle açığa çıkarıp yayınlamak.”

“Troya Müzesi bu topraklardan giden eserler için en uygun yer”

Rüstem Aslan, Schliemann’ın hem kalıntıları ortadan kaldırdığını hem bölgeyi yıktığını ifade ederek, şunları anlattı:

“Şunu da söyleyebilirim ki, her kazı döneminde ortaya çıkardığı bir sonuç söz konusu. Schliemann bu tahribatları yapıyor, o dönem 19. yüzyıldaki tartışmalarda artık Hisarlık’ın Troya olduğu kabul ediliyor. Fakat o tahribatlar gerçekleşmiş oluyor. Bu hatasını da kendisi daha sonraki yıllarda anlıyor. Troya’da aslında pek çok dönüm noktası var. Bizim 1988’de Korfmann hocayla başlayan kazılarda, 1996’da Troya Tarihi Milli Parkı olması, 1998’de ören yerinin dünya kültür mirası listesine girmesi ve onun sonrasında gördüğümüz bir hayal vardı, ‘Troya Müzesi’, bu hayal Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından yapılan resmi açılış ile gerçekleşmiş oldu. Ve böylelikle şunu söyleyebiliyoruz, artık Troya Müzesi bu topraklardan giden eserlerin dönmesi için en uygun yer ve bu eserlerin geri dönmesini bekliyor.”

Banner
Benzer Yazılar

6 Milyon TL Değerinde ki Akkoyunlu Türban Miğferi Satışa Çıkarılıyor

25 Ekim 2020

25 Ekim 2020

15. yüzyılın ikinci yarısına tarihlendirilen gümüş işlemeli Akkoyunlu türban miğferi, tahmini 520.000-780.000 Usd (yaklaşık 6 milyon TL) satışa çıkarılıyor. Kudüs...

5 bin 600 yıllık elit evlerin çıkarıldığı Arslantepe Höyük kazıları başlıyor

9 Ağustos 2022

9 Ağustos 2022

UNESCO Dünya Miras Listesi’nde yer alan Arslantepe Höyük, 2022 kazı sezonuna başlıyor. Geçtiğimiz kazılarda M. Ö. 3600 yıllarına ait elit...

2.500 yıllık Fenike gemi enkazı İspanyol arkeologlar tarafından kurtarılıyor

6 Temmuz 2023

6 Temmuz 2023

İspanya’nın güneydoğusundaki Murcia bölgesinde su altında 2.500 yıllık bir Fenike gemi enkazı bulundu. 2.500 yıl öncesine dayanan olağanüstü bir Fenike...

2000 yıllık hançer, Roma ile kabile savaşçıları arasında uzun zamandır unutulmuş bir savaşın yerini ortaya koyuyor

18 Aralık 2023

18 Aralık 2023

İsviçre’de gönüllü bir arkeolog ve diş hekimliği öğrencisi Lucas Schmid, 2019’da 2000 yıllık gümüş ve pirinç bir hançer keşfetti. Roma...

Dinozorlar Zamanında Yaşayan Dev Fare

21 Aralık 2020

21 Aralık 2020

Omurgalı Paleontoloji Dergisi’nde bugün yayınlanan yeni araştırma , bugün Afrika, Güney Amerika, Avustralya, Antarktika olarak tanınan güney süper kıta Gondwana’daki...

Venüs Figürleri Gerçekte Neyi Anlatıyor?

1 Aralık 2020

1 Aralık 2020

Venüs figürleri dünyanın en eski sanat eserlerinden biridir. 30.000 yıllık bir geçmişe sahip bu eserler araştırmacıların iki yüzyıldır ilgisini çekmiştir....

Kafatası Kemiği Homo Erectus İnsanının Yaşını Belirlemede Yardımcı Oldu

16 Nisan 2021

16 Nisan 2021

İnsan evriminin bir halkasını oluşturan Homo erectus, Homo sapiens (modern insan) benzer vücut yapısına ve davranışına sahip ilk örneği teşkil...

Myra-Andriake Antik Kenti Kazıları Başladı

28 Temmuz 2021

28 Temmuz 2021

Prof. Dr. Nevzat Çevik’in “Anadolu’nun ‘Pompei’si” olarak nitelendirdiği Likya Birliğinin en önemli 6 kentinden birisi olan Antalya’nın Demre ilçesindeki Myra-Andriake...

Orta Çağda Sivri Burun Ayakkabı Sevdası Bunyonu Artırmış

13 Haziran 2021

13 Haziran 2021

Güzel ve şık görünmek insanın doğasında vardır. Kentsel yaşamın artmaya başladığı dönemlerde insan kendini güzel ve şık göstermek uğruna sağlığını...

78.000 Yıllık Mtoto Çocuğu Cenazesi Afrika’da Bulundu

6 Mayıs 2021

6 Mayıs 2021

İnsan, tarih sahnesine çıktığı andan itibaren yeryüzüne izler bırakmaya başlamıştır. Diğer yaşam formlarından insanı ayıran en önemli özellik ürettiği maddi...

İsveç’te keşfedilen iki eşsiz Orta Çağ gemi batığı denizdeki yaşam hakkında bilgiler veriyor

21 Nisan 2023

21 Nisan 2023

İsveç’teki Varberg arkeolojik kazı alanında çarklı olarak bilinen iki eşsiz Orta Çağ gemi batığı keşfedildi. Batık içinde elde edilen mürettebata...

Mecdelli Meryem’in doğduğu yer Migdal’da ikinci sinagog keşfedildi

13 Aralık 2021

13 Aralık 2021

İsrailli arkeologlar, Mecdelli Meryem’in (Magdalalı Meryem olarak da bilinir) doğum yeri olduğu tahmin edilen Migdal’da (Magdala) İkinci Tapınaklar Dönemi’nden kalma...

Karkamış Mühür Evi Buluntuları Geç Hitit Dönemine Işık Tutacak

29 Ekim 2021

29 Ekim 2021

Anadolu Geç Hitit krallıklarından Karkamış Antik Kenti’nde ortaya çıkarılan mühür evi Geç Hitit dönemine ait yeni bilgilere ulaşılmasını sağlayacak. Geçtiğimiz...

Truva’nın 3.500 yıllık Kemerdere Su Kemeri Restore Ediliyor

8 Ocak 2021

8 Ocak 2021

Truva (Troya), tarih ve mitolojinin baskın antik kenti… Günümüz Çanakkale il sınırları içerisinde Kaz Dağları’nın eteklerinde konumlanan tarihin refah, zenginlik,...

Kral VIII. Henry’nin Talihsiz Eşleri Adına Basılmış Altın Sikkeler Bulundu

9 Aralık 2020

9 Aralık 2020

British Museum bu yılki, çoğunluğu ülkenin metal arama meraklıları tarafından yapılan Taşınabilir Eski Eserler Planına (PAS) kayıtlı keşiflerin ayrıntılarını açıkladı....

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]