7 December 2024 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

Neolitik Çağ’da Anadolu’nun kutsal kapları

Neolitik Çağ – Yeni Taş Devri anlamına gelse de Neolitik Çağ’daki gelişmeler taş aletlerdeki yeniliklerden çok daha fazlasıdır. Bu gelişmelerden biri de şüphesiz kutsal kaplardaki yeniliklerdir.

Arkeologlar için kutsallık, dindarlık ve doğaüstü gibi kavramları arkeolojik kanıtlara dayanarak, özellikle de yazısız tarih öncesi dönemler için tanımlamak genellikle zordur. İlk halkların “kutsal” olanla ilişkilerinin boyutları ve bu ilişkinin maddi kültüre yansıması oldukça tartışmalı konulardır.

Ayrıca binlerce yıl önce yaşamış Prehistorik halkların dini yaşantıları ile ilgili olarak ; sembolizm, mitsel sistem, spiritüel yaşam, doğaüstü ile ilişki, kült sistem, ideolojik sistem, spiritüel/uhrevi yaşam, dini sistem, inanç sistemi ve ritüelistik/ritüel/tören sistemi vb. birçok tanımın kullanıldığını ve var olduğunu görmekteyiz. Bu terimlerden hangisinin kullanılmasının daha uygun olduğu konusunda fikir birliği yoktur.

Bununla birlikte, geç Neolitik’te son derece gelişmiş ve sofistike bir sanat ve sembolizm, kutsal alanlar, statü nesneleri, ölü gömme gelenekleri ve maddi kültüre uygulanan buluntular hakkında bir anlayışla karşılaşırsak, o zaman varlık, kimlikler, yaşam, ölüm, bu kültürlerin bir bakıma tüm evreni ve doğayı düşündüklerini ve tüm bu kavram ve olguların “din” kavramı altında toplanabileceğini düşünebiliriz.

Boğa kültünü Çatalhöyük'te yoğun olarak görmek mümkündür.
Boğa kültünü Çatalhöyük’te yoğun olarak görmek mümkündür.

Ünlü dinler tarihçisi Mircea Eliade’ye göre, insanoğlunun yaşam sürecinde (doğum ve ölüm dahil) ve doğada bulunan hemen her olgu, sembolik anlamlar ve kutsallık içerir.

Yakın Doğu ve Akdeniz toplumlarının Neolitik çanak çömlek geleneklerini araştıran Karen Vitelli ve Avi Gopher gibi bazı bilim adamları, ilk Neolitik kil kapları “dünyevi ve günlük” bir anlamdan ziyade sembolik ve törensel bir bağlamda yorumlamışlardır.

Çatalhöyük'te bulunan boğa tasvirli kap
Çatalhöyük’te bulunan boğa tasvirli kap

Neolitik dönemde Yakın Doğu halkları için en önemli sembollerden ikisi insan başı ve boğa başıydı. İnsan başı tasviri, Çanak Çömleksiz Neolitik Çağ’ın en erken dönemlerinden beri karşımıza çıkan “ata kültü” kavramıyla ilişkili görünmektedir.

Çatalhöyük’te özellikle erken dönemlerde hemen hemen her evin duvarlarına gerçek boğa başları ya da orta katmanlardan sonra kalıp şeklinde gördüğümüz boğa başları yerleştirilmekte ve sıralara yerleştirilen boynuzlar çanak çömlek üzerinde boğa başlı kulplara dönüşmektedir. Ya da “insan ve boğa yüzlü kap” gibi çok özel kaplara yansır.

Niğde Batı Köşkhöyük'te bulunan boğa tasvirli bir kap.
Niğde Batı Köşkhöyük’te bulunan boğa tasvirli bir kap.

Boğa sembolizminin seramiklere yansıması, MÖ 6500’den sonra Geç Neolitik Dönem’e tarihlenen diğer birçok yerleşimde de görülmektedir. Örneğin Höyücek, Bademağacı, Hacılar, Kuruçay, Ege Gübre, Ulucak, Hoca Çeşme, Köşkhöyük ve Tepecik-Çiftlik gibi birbiriyle yaklaşık çağdaş Neolitik yerleşimlerde görülmektedir.

Boğa başı, dikey olarak delikli kulplu çanak çömlek üzerinde veya kulplara kabartma bezemeli boynuzlar eklenerek veya doğrudan boya bezeme ile gösterilmiştir.

Niğde, Tepecik- Çiftlik'te bulunan boğa tasvirli kap parçası
Niğde, Tepecik- Çiftlik’te bulunan boğa tasvirli kap parçası

Hareketli nesneler üzerindeki sembolizm, daha bireysel ve dogmatik bir dini anlayış sergilemelidir. Böylece gündelik hayatın ritüel unsurları arasında yer alan bir grup pişmiş toprak kap-kacak hem biçimsel hem de işlevsel olarak anlaşılır hale gelmektedir.

Bulunan kaplar üzerinde yapılan araştırmalarda bu kaplarda kemikli etlerin pişirildiği anlaşıldı. Yerleşmenin ilk dönemlerinde ev dışında düzenlenen yabanıl boğa ziyafetlerinin yerini zamanla özel kaplarda hazırlanan yemeklerle ev içi kutlamalara bırakmış olabilir. Söz konusu ritüellerin belirli günlerde veya her gün, belirli sosyal gruplar veya tüm aileler tarafından yapıldığı düşünülebilir. Kabın kendisi bir boğaya benziyordu ve içinde boğa eti pişiriyordu – kuşkusuz koyun eti de pişiriliyordu.

Konya Çatalhöyük'te bulunan boğa tasvirli kap parçası.
Konya Çatalhöyük’te bulunan boğa tasvirli kap parçası.

Bu durumun zaman içinde değişen yaşam biçimi ve düşünce yapısı ile törensel bir bağlamda geliştiğini söylemek mümkündür. Bu tür çömleklerin her evde bulunmaması ve sayıca az olması onları her evde olmayan özel bir eşya haline getirebilir, özel kullanım ve anlamlarını gösterebilir.

Bu kapların çok özel olduğunu ve her durumda kutsal anlamlar taşıdığını düşünmek yanlış olmasa da bir sanat anlayışı içerdiği unutulmamalıdır.

Neolitik Çağ’da Anadolu’da farklı kültlerde yer alır. Ancak yazı içeriğimizi daraltmak adına sadece boğa kültüne yer verilmiştir.

Kapak Fotoğrafı: Çatalhöyük, boğa ve insan başını birlikte simgeleyen kap , “facepot”.

Banner
Benzer Yazılar

Tarihin İlk Bilinen Barış Antlaşmasına Açılan Kapı Kadeş Savaşı

13 Aralık 2020

13 Aralık 2020

Takvimler M.Ö. 1274 yılını göstermekte… Yer günümüz Suriye toprakları içinde kalan Kadeş ovası… Dönemin iki büyük egemen gücü Hititler ve...

Doğu Anadolu’nun Kapadokya’sı Meya Antik Kenti

14 Kasım 2020

14 Kasım 2020

Meya mağaraları, Ağrı iline bağlı Diyadin ilçe merkezinin 15 km. güneybatısında Günbuldu köyü sınırları içerisinde yer almaktadır. Tarihi alan, köyün...

Alexandria Troas Antik Kenti’nde 2.000 Yıllık Altar Bulundu

9 Ekim 2021

9 Ekim 2021

M. S. 1 ve 4’ncü yüzyıllarda döneminin en büyük ticari limanına sahip Alexandria Troas Antik Kenti’nde yapılan kazılarda 2.000 yıllık...

Perre Antik Kenti’nde 1000 Yıllık Mezar Bulundu!

1 Temmuz 2021

1 Temmuz 2021

Kommagene Kralığı’nın en önemli kentlerinden birisi olan Perre Antik Kenti’nde kazı çalışmaları devam ediyor. Kazı çalışmalarını inceleyen Adıyaman Müze Müdürü...

Karakuş Tümülüsü’nün gizemi jeoradarla ortaya çıkarılacak

10 Ekim 2023

10 Ekim 2023

2 bin yıllık Karakuş Tümülüsü’nün gizemini ortaya çıkarmak için jeoradar çalışması başlatıldı. Ankara Üniversitesi’nden Prof. Dr. Yusuf Kaan Kadıoğlu, “Bu çalışmayla...

Aizanoi kazılarında kemik atölyesi ortaya çıkarıldı

13 Kasım 2021

13 Kasım 2021

UNESCO Dünya Geçici Miras Listesi’nde yer alan Aizanoi Antik Kenti’nde gerçekleştirilen kazı çalışmalarında kemik atölyesi ve kandil dükkanı ortaya çıkarıldı. İkinci...

Aziz Konstantin ve Helena’ya adanmış Bizans manastır kilisesi bulundu

4 Ekim 2023

4 Ekim 2023

Ordu’da 2021 yılında yol yapım çalışması sırasında Antik Roma dönemine ait 8 mezarın bulunduğu alanda başlatılan arkeolojik kazı çalışmasında Bizans...

Düzce’de Roma dönemine ait olduğu düşünülen pişmiş topraktan yapılmış bir tiyatro bileti bulundu

2 Aralık 2024

2 Aralık 2024

Düzce’de bulunan Prusias Ad Hypium Antik Kenti’nde, Roma dönemine ait olduğu tahmin edilen pişmiş topraktan yapılmış tiyatro bileti bulundu ....

Herakles’in 12 görevinin tek bir panoda sergilendiği taban mozaiği ortaya çıkarıldı

25 Temmuz 2022

25 Temmuz 2022

Mitolojide Miken Kralı Eurystheus’un yarı tanrı Herakles’e verdiği ünlü 12 görevin tek bir panoda sergilendiği eşsiz bir taban mozaiği ortaya...

Körzüt Kalesi’nde Urartu Kralı Menua’nın ikinci tapınağı gün yüzüne çıkarılıyor

20 Aralık 2022

20 Aralık 2022

Van ilinin Muradiye ilçesine bağlı Uluşar mahallesinde yer alan Urartu Kralı Menua’nın yaptırdığı Körzüt Kalesi’nde gerçekleştirilen kazı çalışmalarında ikinci tapınak...

Yunt Dağı’nın Antik Kenti Aigai

19 Mart 2021

19 Mart 2021

Aigai Antik Kenti, günümüzde Manisa ili sınırlarında yer almaktadır. Aigai Antik Kenti, antik dönemde Aspordene olarak bilinen ve günümüzde Yunt...

Assos Kazılarında 1650 Yıllık Toprak Izgara Ortaya Çıkarıldı

13 Ağustos 2021

13 Ağustos 2021

Çanakkale Ayvacık ilçesi’nin Behramkale Köyü sınırları içerisinde yer alan antik çağın ünlü düşünürlerine ev sahipliği yapan dönemin zengin yerleşim yeri...

Bergama Antik Kenti Dijital Ortamda Yerini Aldı

1 Şubat 2021

1 Şubat 2021

Kültür ve Turizm Bakanlığının da izniyle, Alman Enstitüsünün yaptığı çalışmalar sonucu  Bergama Antik Kenti MÖ. 3 yy. daki hali ile...

Anaia Höyüğü’nde 13’üncü Yüzyıl Mezarlar Ortaya Çıkarıldı

6 Mayıs 2021

6 Mayıs 2021

Aydın Kuşadası ilçesinde kazı çalışmalarının devam ettiği Anaia Höyüğü’nde 13’üncü yüzyıldan kaldığı tahmin edilen ikisi çocuk 5 insana ait iskeletlerin ...

Diyarbakır Surları’nda 1500 yıllık kandil bulundu

1 Eylül 2022

1 Eylül 2022

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi İmar ve Şehircilik Daire Başkanlığı Koruma Uygulama ve Denetim Büroları Şube Müdürlüğü tarafından yapılan ‘Surlarda Diriliş’ temasıyla...

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]