27 November 2025 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

Obsidyen taşlarının analizi Minos Uygarlığı’nın yıkılış düşüncelerine farklı boyut kazandırıyor

Tunç Çağı döneminde Girit Adası’nda yüksek medeniyet kuran Minos Uygarlığı’nın yıkılıp Miken Uygarlığına evrilme süreci üzerine kurulan teorileri sarsacak yeni bir araştırma yayınlandı.

M. Ö. 2100 yılında Girit Adası’nda ihtişamlı sarayları, gelişkin dili, zengin ticari ilişkileri ile dikkat çeken Minos Uygarlığı çoğunluk görüşe göre Miken istilası sonucu ortadan kalktı.

Bu görüş, Girit Adası’nda Sir Arthur Evans ile birlikte başlayan arkeolojik kazılarda adadaki birçok önemli yerin tahrip edilmiş olduğunun belirlenmesi özellikle de ünlü Knossos sarayında savaşçıların mezarlarının incelenmesi ile ağırlık kazanmıştır.

PLOS One dergisinde yayınlanan bir makale de, eski taş aletlerin modern bir bilimsel analizi, ilk Avrupa devletinin, Minos’un Tunç Çağı’nda geliştiği Girit adasında radikal değişime neyin neden olduğuna dair uzun süredir devam eden bu görüşe farklı bir boyut kazandırıyor.

Minos’un sonlanmasında sadece Miken istilasını görmek eksik yargı olabilir

Çalışma için araştırmacılar, Bronz Çağı Giritlilerinin, cerrahi çelikten daha keskin olan siyah volkanik bir cam olan obsidyenden şekillendirdiği bir alet örneğini analiz ettiler. Atina’daki Demokritos ulusal araştırma merkezinin müdürü Vassilis Kilikoglou, hammaddelerin kökenini belirlemek için bir çekirdek analiz yöntemini kullandı ve bunların Kiklad adası Melos’tan geldiğini buldu.

Bu sonuçlar, obsidyen bıçakların yapılma ve mahsul hasadı gibi işler için kullanılma şekli ile birlikte düşünüldüğünde, topluluğun son bin yıldır seleflerinin yaşadığı ve Yunan anakarasındaki yaşamdan farklı olmaya devam ettiği açıktı.

McMaster Üniversitesi Antropoloji bölümünde Profesör olan Tristan Carter
McMaster Üniversitesi Antropoloji bölümünde Profesör olan Tristan Carter Fotoğraf Daniel Contreras

“Bulgularımız daha önce inanıldığından daha karmaşık bir tablo ortaya koyuyor” diyen çalışmanın baş yazarı ve McMaster Üniversitesi Antropoloji Bölümü’nde profesör olan ve yaklaşık otuz yıldır kuzey-orta Girit’te araştırma yapan Tristan Carter, şunları söyledi.

“Tam ölçekli kültürel değişimden ziyade, çalışmamız iddia edilen işgalden sonra önemli sürekliliğin kanıtlarını buldu. Yeni uygulamalar istila, göç, sömürgecilik veya kültürler arası evlilik gibi dış güçler aracılığıyla başlatılabilirken, yerel halkın kendi toplumlarında kendilerini ayırt etmek için yabancı alışkanlıklar edinmeyi seçtikleri örnekleri de biliyoruz.”

Arkeologlar, cenaze, sanat veya kıyafet gibi şeylere, moda ile değişme eğiliminde olan uygulamalara bakmak yerine, bir kültürün gerçek karakterine daha iyi bir bakış açısı olarak daha sıradan, günlük uygulamalara daha yakından bakmaya başladılar.

Analizlerin, nüfusun büyük ölçüde Minos kökenli yerel kaldığını gösterdiğine değinen Carter ve Kilikoglou, bu durumun, Girit’in işgalinin gerçekleşmediği anlamına gelmediğini, ancak şu anda adanın geri kalanındaki siyasi durumun, birçok alanda önemli demografik süreklilikle daha önce inanıldığından daha karmaşık olduğu anlamına geleceğini belirttiler.

Araştırmacılar, yerel seçkinlerin stratejik olarak Miken güçleriyle aynı hizada olmalarına rağmen, anakara giyim, içme ve gömme stillerinin göze çarpan bir şekilde benimsenmesiyle kanıtlandığı gibi, çoğu insanın hayatlarını eskisi gibi yaşamaya devam ettiğine inanıyorlar.

Kapak Fotoğrafı Deanna Aubert

Banner
Benzer Yazılar

35.000 yıl önce ölen Afrikalı adamın yüzü yeniden canlandırıldı

4 Nisan 2023

4 Nisan 2023

Kutsal Nil kıyısında elinde baltayla ölen Afrikalı bir adamın yüzü 35.000 yıl sonra yeniden canlandırıldı. 17 ila 29 yaşları arasında...

Sezar’ın ünlü sözlerini kaleme aldığı Zile Kalesi’nde çevre düzenlemesi yapılıyor

15 Ocak 2022

15 Ocak 2022

Roma İmparatorluğu’nun en etkili askeri ve politik liderlerinden biri olan Jul Sezar’ın unutulmaz sözü “veni, vidi, vici” yi kaleme aldığı...

Libasyon alanlı Urartu mezarı keşfedildi

16 Ocak 2023

16 Ocak 2023

Van Gölü sularının çekilmesiyle ortaya çıkan Urartu dönemi tapınak kalıntılarına yakın bir yerde libasyon ritüelinin yapıldığı 3 odalı mezar ortaya...

Lagina Hekate Kutsal Alanı’nda Bulunan Sütunlar Yeniden Yükseliyor

19 Şubat 2021

19 Şubat 2021

Lagina Hekate Kutsal Alanı Muğla’nın Yatağan ilçesinde bulunmaktadır. Leyne ismiyle anılan yörede Karialılara ait önemli bir kutsal alandır. Ünü günümüze...

Hitit döneminin önemli bir yönetim merkezi olan Oylum Höyük’te 2025 Kazıları Başladı

28 Temmuz 2025

28 Temmuz 2025

Kilis’in hemen güneyinde, Suriye sınırının sıfır noktasında yer alan ve Güneydoğu Anadolu’nun en büyük höyüklerinden biri olan Oylum Höyük’te 2025...

Antik Meksika’nın Taş Maskeleri “Teotihuacan Kültürü”

8 Ocak 2021

8 Ocak 2021

Günümüz Meksika’sında yaşamış olan bir çok medeniyetin bugün bile bizleri şaşırttığı gerçeğine aşinayız. Bu medeniyetlerden en çok duyduklarımız şüphesiz Maya...

5 bin yıl önce yemeği tabakta bırakıp kaçmalarının sebebi neydi?

4 Ekim 2022

4 Ekim 2022

Öyle arkeolojik buluntular vardır ki; elinize aldığınızda doğal felaket ya da düşman saldırısı sırasında insanların yaşadığı korkuyu, paniği, dehşet duygularını...

Pazyryk Buz Mumyasında Gizli Dövmeler: 2.500 Yıllık Vücut Sanatı Dijital Olarak Yeniden Canlandırıldı

31 Temmuz 2025

31 Temmuz 2025

Sibirya’nın dondurucu topraklarında yüzyıllar boyunca saklı kalan bir beden, şimdi sadece geçmişi değil, insanlığın en eski sanatsal geleneklerinden birini de...

Taş Devrinin Bilinmeyen Müzik Aletleri

21 Aralık 2020

21 Aralık 2020

Müzik dünyanın evrensel dilidir. Atalarımızın bizden binlerce yıl önce güzel seslerin cazibesine kapılıp kapılmadığını bilmemiz mümkün değil. Ama bildiğimiz ve...

Geçmişin Mutfak Sırları

19 Ekim 2020

19 Ekim 2020

Arkeologlar, sırsız seramik tencerelerin şimdiki ve geçmiş yemeklerin kimyasal kalıntılarını emdiğini buldular. California Üniversitesi, Berkeley liderliğindeki bir araştırma ekibi, sırsız...

Nadir görülen kanatlı Medusa başı tasvirli taban mozaiği ortaya çıkarıldı

12 Ağustos 2023

12 Ağustos 2023

Roma medeniyeti ile özdeşleşen birbirinden güzel ve ilginç taban mozaiklerin içinde nadir görülen kanatlı Medusa başı tasvirli taban mozaiği ortaya...

Antik Dünya’nın en büyük agorasına sahip İtalya’nın Selinunte kentinde yapılan kazılarda “Sonuçlar beklentilerin çok ötesine geçti”

29 Temmuz 2022

29 Temmuz 2022

Yunan döneminin en önemli arkeolojik alanlarından biri olan İtalya’nın Selinunte Antik Kenti’nde, 33.000 metrekarelik alana sahip antik dünyanın en büyük...

Türk Arkeoloji ve Kültürel Miras Enstitüsü “Ara Güler Fotoğraflarında Arkeoloji” sergisine ev sahipliği yapıyor

17 Nisan 2022

17 Nisan 2022

Duayen fotoğraf sanatçısı Ara Güler’in 21’i Türkiye’den 1’i Moğolistan’dan olmak üzere toplam 22 arkeolojik alanda çektiği 132 fotoğrafının yer aldığı...

Zeus Tapınağı, Limyra’da 43 Yıl Sonra Gün Yüzüne Çıktı

15 Kasım 2025

15 Kasım 2025

Antalya’nın Finike ilçesindeki Limyra Antik Kenti’nde, 1982’den beri epigrafik kayıtlarda varlığı bilinen ancak bir türlü tespit edilemeyen Zeus Tapınağı sonunda...

Fransa, el koyduğu 8 bin 659 tarihi eseri Türkiye’ye iade edecek

15 Mart 2024

15 Mart 2024

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, sosyal medyadan yaptığı açıklamada, Fransa’da el konulan 8 bin 659 tarihi eserin Türkiye’ye...

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]