19 November 2025 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

Ulucak Höyük seramiklerinin üzerinde 8 bin yıllık parmak izleri

Ege Bölgesi’nin en önemli yerleşimi Ulucak Höyük kazılarında ortaya çıkarılan seramik atölyelerinde kullanılan seramik hamurlarının üzerinde 8 bin yıllık parmak izlerine rastlandı.

Ege Bölgesi’nin ilk çiftçilerine ait kültürel tabakasına ait buluntuların ortaya çıkarıldığı Ulucak Höyük kazılarında, 7,5 metrelik kültür tabakası boyunca evlerin birbiri üzerine inşa edip kesintisiz 1150 yıl boyunca aynı yerde iskan ettikleri de gözlemlendi.

Tarihteki en eski seramik atölyesi Ulucak Höyük’te bulundu

Dünya arkeolojisi için çok önemli bir yere sahip İzmir’in Kemalpaşa ilçesindeki Ulucak Höyük, tarihteki en eski seramik atölyesine sahiptir. Atölye, 100 metrekarelik yapıda, seramik kapların pişirildiği fırınlar ve seramik kapların boyanmasında hematit boyayı öğütmek için kullanılan çok sayıda öğütme taşları ile ortaya çıkarılmıştı.

Ulucak Höyük kazı başkanı Trakya Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Protohistorya ve Ön Asya Arkeolojisi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Özlem Çevik, tarihsel olarak Mezopotamya’dan Ege Bölgesi’ne kadar geniş bir coğrafyada ilk seramiklerin günümüzden 9 bin yıl önce yapıldığını bilindiğini belirterek şunları söyledi.

 Prof. Dr. Özlem Çevik, Ulucak Höyük'te ele geçen seramik buluntularında seramik alanında uzmanlaşmanın başlandığına dair bilgilere ulaşıldığını söyledi.
Prof. Dr. Özlem Çevik, Ulucak Höyük’te ele geçen seramik buluntularında seramik alanında uzmanlaşmanın başlandığına dair bilgilere ulaşıldığını söyledi.

“Bu ilk seramikler yapıldığı zaman olasılıkla kadınlar tarafından hane içi üretiliyordu. İlk seramiklerin ortaya çıkışından bin yıl sonra milattan önce 6 binlerde ise belirttiğim bu geniş coğrafyada bulunan seramikler üzerine yapılan incelemelerden yola çıkarak, bunların uzman seramik ustaları tarafından yapıldığı varsayılmaktaydı. Ulucak’ta bulduğumuz bu atölye, Yakın Doğu veya dünya arkeolojisi için önemli. Çünkü ilk kez seramiğin uzmanlar tarafından yapıldığını fiziksel olarak gösteren bir kanıt”

Seramikte uzmanlaşma bu atölyede görülüyor

Atölye hakkında bilgi veren Prof. Dr. Çevik, “Bu yapı evlerden çok farklı. 6-7 odalı bir mekan. Bu alanlarda seramik üretimin tüm aşamaları uygulanıyor. Yani hamurun hazırlanmasından şekillendirilmesine, astar boyanın kullanımından perdahlanmasına kadar seramik üretiminin tüm zinciri yer alıyor. Buranın seramik üretim atölyesi olduğunu, rahatlıkla söyleyebiliriz. Tohum örneklerinin analizine göre ise aldığımız radyokarbon tarihlemelerden yapının, milattan önce 6 bine tarihlendiğini biliyoruz yani burası, 8 bin yıllık bir atölye. İnsanlık tarihinde seramik üretimindeki ilk uzmanlaşmayı, fiziksel olarak göstermesi açısından çok önemli. Bu atölye, seramik üretimindeki uzmanlaşmada en eski kanıt” diye konuştu.

Seramik üzerinde bulunan parmak izleri uzmanlaşmada cinsiyet ayrımının olmadığını gösteriyor

Atölyedeki buluntularda parmak izlerine rastlanıldığını da kaydeden Prof. Dr. Çevik, “Seramik yapılmadan önce kil hamurun hazırlanması lazım. Atölye yanmış. Bulduğumuz hamurlarda, üzerindeki parmak izlerinin katılaşmış olduğunu gördük. 8 bin yıl önce ona dokunan insanların parmak izleri ve elleri böylelikle korunmuş” dedi.

Ulucak Höyük seramik atölyesinde cinsiyetçilik görülmüyor. Yapımda erkek kadın birlikte çalışıyor.
Ulucak Höyük seramik atölyesinde cinsiyetçilik görülmüyor. Yapımda erkek kadın birlikte çalışıyor. Fotoğraf DHA

Parmak izlerinin incelendiğini belirten Prof. Dr. Çevik, “Gelişen teknolojilerle birlikte parmak izlerinin yaş ve cinsiyetini de tayin ettik. Yapılan ön inceleme, 11 yaşından daha küçük çocukların bu atölyede çalışmadıklarını ortaya koydu. Geçmiş köy toplumlarında seramiklerin, günümüzdeki gibi hane içinde kadınlar tarafından üretildiği varsayılır. Seramik yapımının elden çark teknolojisine dönüştüğü gelişkin topluluklarda ise seramik kapların erkekler tarafından uzmanlaşmış bir üretim faaliyeti olarak gerçekleştirildiği düşünülür. Erken seramik uzmanlaşmasına dair somut kanıtlar içeren Ulucak Höyük’teki parmak izlerine baktığımızda hem kadın hem de erkek olabilecek parmak izlerinin hamur üzerinde yer aldığını görüyoruz. Demek ki erken uzmanlaşmaya geçişte kadın veya erkek gibi keskin bir cinsiyet ayrımının olmadığını görüyoruz” diye konuştu.

Banner
Benzer Yazılar

Lincoln Katedrali’ndeki 10 Nadir Eser Çevrimiçi Yayında

9 Mayıs 2021

9 Mayıs 2021

Lincoln Katedrali’nde  bulunan nadir eserler artık çevrimiçi olarak halkın erişimine açıldı. Çevrimiçi halka açılan Lincoln Katedrali’nin ilk koleksiyonu gümüş koleksiyon...

Umman’da Ziyaret Edilmesi Gereken Yerler

9 Ocak 2021

9 Ocak 2021

Umman’da ziyaret edilmesi gereken bir çok yer var. Bizde bu yazımızda pandemi dönemi boyunca evde çok sıkılanlar için tatil hayali...

Brezilya’da çok nadir görülen bir dinozor türünün kalıntıları keşfedildi

21 Kasım 2021

21 Kasım 2021

Araştırmacılar, 70 milyon yıl önce Brezilya’da yaşamış dişsiz, iki ayaklı bir dinozor türünün kalıntılarını ortaya çıkardı ve bunu “son derece...

İncil’de Anlatılan Kral Davut’un Çarpıştığı Goliath Dev Olmayabilir!

3 Aralık 2020

3 Aralık 2020

İbranice İncil’de Kral Davut, Filistin devi Goliath’ı öldürmesi ve İsrail’i Kudüs merkezli büyük bir krallığa genişletmesiyle ünlüdür. İncil’de dev Goliath’ın...

Çin çölünde teknelere gömülmüş gizemli mumyaların kökenleri belirlendi

17 Şubat 2024

17 Şubat 2024

1990 yılında, Çin’in kuzeybatısındaki Sincan Uygur Özerk Bölgesi’ndeki bir çöl bölgesinde teknelere gömülü yüzlerce mumyalanmış ceset bulundu. Tarım Havzası mumyaları...

Çatalhöyük’te bulunan iskeletler üzerinde yapılan yeni bir çalışma ilginç bulgular ortaya çıkardı

18 Mart 2022

18 Mart 2022

Anadolu’da Erken Neolitik Çağ’ın ilk yerleşik düzen kültürüne ev sahipliği yapan Çatalhöyük’te yapılan kazılarda ele geçen iskeletler üzerinde gerçekleştirilen yeni...

“Trumpington Haçı” ile gömülmüş 7. yüzyıl Anglo-Sakson genç bir kızın yüzü yeniden canlandırdı

21 Haziran 2023

21 Haziran 2023

İngiltere yakınlarındaki dikkat çekici bir arkeolojik keşifte, “Trumpington Haçı” olarak bilinen nadir bir altın garnet haçı ile gömülmüş 7. yüzyıldan...

Leonardo Da Vinci, Niçin Adana’ya Geldi

8 Haziran 2021

8 Haziran 2021

Ortaçağın en önemli bilim ve sanat insanı olan gerçekleştirdiği icatlarla ve çizdiği Mona Lisa tablosu ile hafızalara kazınan Leonardo Da...

Çekya’da Yürüyüşçüler 3,7 Kilogram Ağırlığında Sırp/Boşnak Altın Sikke Keşfetti

29 Nisan 2025

29 Nisan 2025

Çekya Cumhuriyeti’nin huzurlu Zvičina Tepesi yamaçlarında doğa yürüyüşü yapan iki talihli gezgin, şans eseri olağanüstü bir keşfe imza attılar. Şubat...

Ağzında bir tuğla ile gömülü bulunan 16. yüzyıldan kalma bir İtalyan ‘vampiri’nin yüzü yeniden oluşturuldu

28 Mart 2024

28 Mart 2024

16. yüzyılda Venedik’te mezarı kazılan ve ağzında tuğla bulunan bir “vampir”in yüzü yeniden oluşturuldu. Arkeologlar, 2006 yılında Venedik’teki Lazzaretto Nuovo...

İngiltere’de 4000 yıllık veba DNA’sı bulundu

30 Mayıs 2023

30 Mayıs 2023

İngiltere’de iki toplu mezarda ele geçen 34 iskelet üzerinde yapılan araştırmalarda 4000 yıllık veba DNA’sı keşfedildi. Keşif, İngiltere’deki vebanın bugüne...

Yeni araştırmanın sonucu Neolitik Avrupa’da kadınların geleneksel olarak kurban edildiği bir düzineden fazla cinayet kanıtı bulundu

11 Nisan 2024

11 Nisan 2024

Yeni bir araştırma, Neolitik Avrupa’da 2.000 yıllık bir dönem boyunca kadınların geleneksel olarak kurban edildiği bir düzineden fazla cinayet tespit...

Arkeologlar, Haltern’deki Roma askeri kampının bulunduğu yerde iki küçük Roma tapınağı keşfettiler

12 Kasım 2023

12 Kasım 2023

Almanya’nın Kuzey Ren-Vestfalya eyaletinde yer alan Haltern bölgesinde eski Roma askeri kampının bulunduğu yerde iki küçük Roma tapınağı temel kalıntıları...

Amazon Yağmur Ormanlarında 12.500 Yıllık İnsan ve Hayvan Resimleri Bulundu

30 Kasım 2020

30 Kasım 2020

Her geçen gün arkeologlar yeni keşifleri ile bizleri şaşırtmaya devam ediyor. İnsan ve dünya tarihi üzerinde ki bilgilerimiz bu keşifler...

Arslantepe Höyüğü’nde 3 Bin Yıllık Geç Hitit Et Pişirme Fırını Keşfedildi

3 Eylül 2025

3 Eylül 2025

Arslantepe Höyüğü’nde arkeologlar, yaklaşık 3.000 yıllık bir yer altı et pişirme fırını keşfetti. Yapı, geleneksel tandıra benzer görünmesine rağmen farklı...

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]