1 June 2025 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

Çekya’da Yürüyüşçüler 3,7 Kilogram Ağırlığında Sırp/Boşnak Altın Sikke Keşfetti

Çekya Cumhuriyeti’nin huzurlu Zvičina Tepesi yamaçlarında doğa yürüyüşü yapan iki talihli gezgin, şans eseri olağanüstü bir keşfe imza attılar. Şubat ayının başlarında gerçekleşen ve yakın zamanda duyurulan bu çarpıcı olayda, değeri yaklaşık 7,5 milyon Çek kronu (300.000 avro) olarak tahmin edilen, özenle saklanmış bir Sırp/Boşnak altın sikkeden oluşan hazine gün yüzüne çıktı.

Polonya sınırına yakın bir noktada, siyah bir kumaşa sarılı on bir deste halinde düzenlenmiş yaklaşık 600 altın sikkeyi barındıran alüminyum bir teneke kutu bulan maceraperestler adeta büyülenmişlerdi. Bu ilk şaşkınlığın ardından, kısa bir mesafede demir bir kutu içinde göz kamaştırıcı altın eşyalar ortaya çıktı: On adet zarif bilezik, ince işçilikli bir tel kese, bir tarak, narin bir zincir ve şık bir pudra kutusu. Altın sikkelerin tek başına ağırlığı yaklaşık 3,7 kilogramı buluyordu. Toplamda ise bulunan eserlerin ağırlığı 7 kilogramı aşıyordu.

Doğu Bohemya Müzesi’ndeki uzmanlar şu anda bu değerli koleksiyonun Zvičina Tepesi’ne nasıl ulaştığına dair karmaşık bilmeceyi çözmeye çalışıyorlar. Nümizmat Vojtěch Brádle, bu inanılmaz bulguyu gördüğünde “ağzının açık kaldığını” ifade ederek hayretini dile getirdi. Sikkelerin üzerindeki işaretlerin, 1920’ler ve 1930’larda Sırbistan’a ait olduğunu gösterdiğini belirten Brádle, bu değerli madeni paraların Doğu Bohemya’ya kadar uzanan yolculuğunun büyüleyici bir sır perdesiyle örtülü olduğunu vurguladı.

Şubat ayı başlarında meydana gelen ancak kısa bir süre önce duyurulan dikkat çekici buluntu 598 altın sikke. Fotoğraf: Muzeum východních Čech Hradec Králové

Hazinenin gömülme nedenlerine dair çeşitli teoriler ortaya atılıyor. Bir olasılık, 1938’den sonra Nazi işgalinden kaçan Çekya vatandaşlarının bu değerli eşyaları saklamış olabileceği yönünde. Bir diğer teori ise, 1945’te İkinci Dünya Savaşı’nın sona ermesiyle birlikte sınır dışı edilmeyi bekleyen Almanların bu değerli metalleri toprağa gömmüş olabileceğini öne sürüyor. Üçüncü bir olasılık ise, 1953’teki komünist para reformlarının, insanların birikimlerini gizlemek için bir neden teşkil etmiş olabileceği yönünde.

Müze Müdürü Petr Grulich, definenin ardındaki tarihi belirsizliğe dikkat çekerek, “Bunun Çekya, Alman veya Yahudi altını olup olmadığını kesin olarak söylemek şu an için zor” şeklinde bir yorumda bulundu.

İlginç bir şekilde, yapılan nümizmatik analizler, altın sikkelerin Çekya kökenli olmadığını ortaya koydu. Bunun yerine, koleksiyonda Fransa, Türkiye, Belçika, Avusturya-Macaristan’ın yanı sıra Romanya, İtalya ve Rusya’ya ait madeni paralar da bulunuyor. Ancak, Avusturya-Macaristan sikkeleri üzerindeki detaylı incelemeler, bu paraların büyük olasılıkla eski Yugoslavya toprakları, özellikle Sırbistan veya Bosna-Hersek için basıldığını ve daha sonra bilinmeyen bir yolla Çekya Cumhuriyeti’ne ulaştığını gösteriyor.

Fotoğraf: Muzeum východních Čech Hradec Králové

Mevcut piyasa değeri büyük ölçüde altının ham değerine dayanırken, bu keşfin tarihsel öneminin çok daha büyük olduğu düşünülüyor. Çekya yasalarına göre, bu beklenmedik hazineyi bulan şanslı yürüyüşçüler, hazinenin değerinin %10’una kadar bir ödül almaya hak kazanabilirler.

Hradec Králové’deki Doğu Bohemya Müzesi şu anda bu dikkat çekici eserleri titizlikle koruma görevini üstlenmiş durumda. Müze yetkilileri, gelecekte bu eşsiz koleksiyonu halka sergileyerek, bölgenin geçmişine dair büyüleyici ve henüz tam olarak anlatılmamış bir hikayeye somut bir bağlantı sunmayı umuyorlar.

Devam eden arkeolojik araştırmalar ve arşiv incelemeleri, bu değerli hazineyi gömen kişinin kimliği ve yüzyıllar sonra bu değerli eşyaların gizlenmesine ve yeniden keşfedilmesine yol açan koşullar hakkında daha fazla bilgi edinilmesini sağlayabilir. Bu şaşırtıcı bulgu, tarihin tozlu sayfalarından günümüze ulaşan bir sır perdesini aralamaya devam ediyor.

Muzeum východních Čech Hradec Králové (The Museum of Eastern Bohemia )

Banner
Benzer Yazılar

Japonya’da Doğu Asya’nın en eski Dako kılıcı keşfedildi

28 Ocak 2023

28 Ocak 2023

Japonya’nın Nara bölgesinde bulunan Tomio Maruyama mezar höyüğünde Doğu Asya’nın en eski Dako kılıcı keşfedildi. Dako kılıcının bulunduğu mezar MÖ...

İngiltere’de 4000 yıllık veba DNA’sı bulundu

30 Mayıs 2023

30 Mayıs 2023

İngiltere’de iki toplu mezarda ele geçen 34 iskelet üzerinde yapılan araştırmalarda 4000 yıllık veba DNA’sı keşfedildi. Keşif, İngiltere’deki vebanın bugüne...

Ana Tanrıça Ma’ya ithaf edilen tapınağın çıkartılması hedefleniyor

26 Temmuz 2022

26 Temmuz 2022

M. Ö. 2 binli yıllarda Anadolu’da tapınım gören Ana Tanrıça Ma’nın Tokat Niksar’da yer alan Komana Antik Kenti’nde bulunan tapınağının...

2 bin 300 yıllık Ana Tanrıça Kybele İzmir Arkeoloji Müzesi’nde sergileniyor

4 Mart 2022

4 Mart 2022

Anadolu’da uzun zaman bolluk ve bereketin dağıtıcısı olarak kabul edilen Ana Tanrıça Kybele’nin Ege Bölgesi kazılarında bulunan 2 bin 300...

Thames Nehri’nde 5000 yıllık insan kemiği bulundu

14 Şubat 2022

14 Şubat 2022

Londra Thames Nehri’nde kürek sporu yapan grafik sanatçısı Simon Hunt, nehir yatağı üzerinde bir insan uyluk kemiği veya üst bacak...

Antik Roma Kolonisi Liternum’da Önemli Arkeolojik Keşifler: Gladyatör Mezarı ve İmparatorluk Dönemi Yapıları Gün Yüzüne Çıktı

22 Mart 2025

22 Mart 2025

İtalya’nın Campania bölgesindeki Giugliano’da bulunan antik Roma kolonisi Liternum’da yapılan son arkeolojik kazılar, koloninin zengin tarihine ışık tutan İmparatorluk dönemine...

Arkeologlar Ürdün Vadisi’nde nadir bir Haşmonayim sikke hazinesi ortaya çıkardı

2 Ocak 2025

2 Ocak 2025

Hayfa Üniversitesi’nden bir arkeolog ekibi, Ürdün Vadisi’nde yaptıkları kazıda Haşmonayim dönemine (Alexander Yannai‘nin hükümdarlığı (MÖ 104-76)) ait yaklaşık 160 sikkeden...

Güney Amerika’nın En Eski Uygarlığı Olarak Bilinen Caral Kültürüne Ait Yeni Bir Piramit Keşfedildi

8 Şubat 2025

8 Şubat 2025

Caral Arkeoloji Bölgesi ekibi, Peru’nun Lima Bölgesi, Barranca ilindeki Supe Vadisi’nde, Dünya Mirası listesindeki Caral-Supe Kutsal Şehri’nin bir kilometre batısında...

13-14. Yüzyıllara tarihlenen Kurşun Tablet Eski Bir Litvanya Yazısı İle Yazılmış Olabilir mi?

27 Şubat 2024

27 Şubat 2024

Litvanya’nın Vilnius kentindeki Büyük Dükler Sarayı Müzesi’nde, 20 yıl önce keşfedilmesine rağmen hala deşifre edilmemiş bir yazıya sahip, 13-14 yüzyıllara...

Bilecik’teki Aya Yorgi Kilisesi Restore Edilmeyi Bekliyor

15 Ağustos 2021

15 Ağustos 2021

Bilecik’teki 200 yıllık Aya Yorgi Kilisesi harabe durumda… Acilen kilisenin restore edilmesi gerekiyor. Bilecik‘in Osmaneli ilçesinde yer alan 1800’lü yılların...

Güney Arabistan’da Taş Bıçak Üretiminin En Eski Kanıtı: 80.000 Yıllık Taş Bıçaklar Keşfedildi

21 Şubat 2025

21 Şubat 2025

Friedrich Schiller Üniversitesi Jena’dan Knut Bretzke liderliğindeki uluslararası bir araştırma ekibi, Şarika Emirliği’ndeki Jebel Faya kaya sığınağında 80.000 yıllık taş...

İnsan kanı ile atılan temeller “Immurement ve Vakıf Kurbanlarının” acı sonları

5 Eylül 2021

5 Eylül 2021

Tarihte acımasız cezalandırma ve insan kurban etmenin oldukça doğal kabul edildiği bir çok zaman vardır. İmmurement ve Vakıf kurbanı bu...

Bilim insanları 45.000 yıl önce gelişmiş bir maddi kültürün kanıtlarını buldular

25 Ocak 2024

25 Ocak 2024

Çok uluslu bir araştırma ekibi, Nature Ecology & Evolution dergisinde, yaklaşık 45.000 yıl önce Çin’de gelişmiş bir maddi kültürün varlığına...

Suudi Arabistan’da Keşfedilen Neolitik Döneme Ait Kaya Oyma Tapınak ve Yazıtlar

7 Ağustos 2022

7 Ağustos 2022

Suudi Miras Komisyonu tarafından yönetilen bir projede, çok uluslu bir arkeolog ekibi, en son teknolojileri kullanarak Al-Faw bölgesinde Neolitik Döneme...

1840 yılında keşfedilen bronz lambanın Dionysos kültü ile ilişkili olduğu belirlendi

12 Nisan 2024

12 Nisan 2024

1840 yılında İtalya’nın Cortona kasabası yakınlarında bir hendekte keşfedilen bronz lamba üzerindeki tartışmalar yakın zamana kadar devam etti. Birçok araştırmacı...

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]