21 November 2025 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

M. Ö. 5 bin yılında süt üreticiliği Kafkasya topluluklarında görülüyor

Yeni bir çalışma, peynir, tereyağı, yoğurt, kaymak gibi süt ürünlerinin Kafkasya topluluklarında M. Ö. 5 bin yıllarında tüketildiğini gösterdi.

Neolitik dönem ile birlikte başta koyun, keçi, domuz gibi küçükbaş hayvanlar yetiştirilmekte etinden, sütünden, yün ve derisinden yararlanılmaktadır.

Erken ve orta Holosen sırasında (yaklaşık 9,0–3,5 bin yıl önce) süt ürünleri Avrupa, Afrika ve Asya’da insan gıda sistemlerinin gelişiminde hayati bir rol oynadı.

Süt, protein, yağ, şeker (laktoz), vitaminler ve kalsiyum gibi mineraller açısından zengin güçlü bir hayvansal gıdadır. Bunun yanında, çok çabuk bozulmasından dolayı da saklanması zordur. Ancak, mikrobiyal fermantasyon ve diğer manipülasyon biçimleri yoluyla yoğurt, süzme peynir, peynir ve tereyağı gibi ürünlere dönüştürülerek daha uzun yararlanabilmektedir.

Anadolu’da yaklaşık 7 bin yıl önce koyun, domuz, keçi ve sığır yetiştirildiği bilinmektedir. Hayvanlar, eti, sütü dışında taşınma ve saban kullanmı için de yetiştirilmekteydi. M. Ö. 6. binyılın sonları ile yetiştiricilik hem Avrupa’ya hem de Afrika’ya yayıldı.

Kafkas topluluklarında küçükbaş yetiştiriciliği ve mandıracılık

Anadolu merkezli yayılım gösteren küçükbaş hayvan yetiştiriciliği ve mandıracılık, Kafkasya bölgesine ne zaman geçtiğine dair bir bilgi netleşmiş değildir.

Eski Çağ'da Kafkasya hayvan dağılımı

Mezolitik Çağ’dan Eneolitik Çağ’a kadar, güney Rusya ovasında ve Kafkasya bölgesinde yaşayan insanlar yaban öküzü, saiga antilopu, kızıl geyik, tarpan avladılar.

Evcilleştirilmiş koyun, keçi, sığır ve domuz hayvancılığı Anadolu’dan Kuzey Kafkasya bozkırlarına M. Ö. beşinci binyılda ya Pontus çevresi yoluyla ya da başka yollarla yayıldığı düşünülüyor. M. Ö. beşinci binyılın ortalarında, Ukrayna’daki Cucuteni-Trypillia kültürünün ilk çiftçileri, Karadeniz’in kuzeyindeki bozkır popülasyonlarıyla düzenli olarak etkileşime giriyorlardı. Güney Kafkasya ve Anadolu tarım pastoralist gruplarıyla genetik olarak ilişkili Eneolitik popülasyonlar, Kuzey Kafkasya piedmont bozkırlarında yerleşik hale geldi.

Koyun yünü M. Ö. üçüncü binyılın başlarında Kuzey Kafkasya’da görülüyor. Bununla birlikte, Pontik-Hazar bozkırında erken sütçülük için mevcut kanıtlar, şimdiye kadar sadece doğu kesimlerinde izlenmiştir. Bundan önce yapılan izotopik çalışmalar ile süt ürünleri tüketiminin net göstergeleri ortaya konulmamıştı.

Kuzey Kafkasya piedmont bozkırındaki en eski agropastoralist toplulukların mandıracılıkla uğraştığı düşünülmemiştir. Güney Kafkasya’daki Neolitik agropastoralist topluluklar arasında süt üretimi için ise hayvan yönetimine ilişkin çok az gösterge vardır. Kafkasya’daki Geç Tunç Çağı yerleşimlerinde yapılan zooarkeolojik çalışmaların, koyunların süt üretimi için kasıtlı olarak tutulduğuna dair açık kanıtlar bulması ancak M. Ö. ikinci binyıl tarihindedir. Sığır yetiştiriciliği ise, M. Ö. 2 bin Tunç Çağı dönemi ile görülür.

DAI’nin Avrasya Departmanı ve Leipzig’deki Max Plank Evrimsel Antropoloji Enstitüsü uzmanları biyomoleküler yöntem ile diş tartarları üzerinde gerçekleştirdikleri çalışmayla Kafkasya bölgesinde süt ürünlerinin tüketilme tarihi noktasında ilk güvenilir bilgiyi sundular.

Kafkasya bölgesinde sütçülüğün ortaya çıkışı

Kuzey Kafkasya’daki (n=27) ve Güney Kafkasya’nın komşu bölgelerindeki (n=9), Oka-Volga-Don (n=7) ve Ostural’daki (n=2) 29 yerleşim yerinden 45 kişinin tartarı örneklenebildi. ve analiz edildi. Süt proteinleri, tüm zaman dilimlerinde analiz edilen 45 kişiden 34’ünde tanımlandı. 31 bireyde protein verimi, başlıca geviş getirenlerin, yani koyun, keçi ve ineklerin sütünü tanımlamak için yeterliyken, üç bireyin süt proteinleri spesifik olmayan peptitler ile temsil edildi.

Proteom analiz uzmanları Christina Warinner ve Ashley Scott, Kuzey Kafkasya’da süt tüketiminin tüm dönemlerde ve incelenen ekozonlarda yaygın olduğunu tespit etti. İncelenen 27 kişiden 26’sında süt proteinleri tespit edildi. Süt ürünleri Kuzey Kafkasya’da M. Ö. 5. binyılın sonlarından beri kullanılmaktadır. Ancak kanıtlar hala niceliksel olarak düşük. M. Ö. 4. binyılın erken Tunç Çağı Maykop kültürü ve erken Yamnaya kültüründe hemen hemen yalnızca koyunlardan elde edilen süt proteinleri bulunmuştur, bu nedenle neredeyse yalnızca koyun sütünden yapılan ürünlerin tüketimi söz konusudur. Sadece geç Yamnaya kültürü, Kuzey Kafkas kültürü ve yeraltı mezarlığı kültürü türlerin yelpazesini genişletti.

Erken Tunç Çağı bireylerinde süt proteinlerinin saptanması, M. Ö. 4. binyılda Kuzey Kafkasya’da olduğu iddiası/gerçekleşmesi için sağlam bir temel oluşturmaktadır.

Emergence and intensification of dairying in the Caucasus and Eurasian steppes (Kafkasya ve Avrasya bozkırlarında sütçülüğün ortaya çıkışı ve yoğunlaşması) makale nature.com da yayınlandı.

Banner
Benzer Yazılar

Hırvatistan’da 2500 yıllık Yunan-İlirya miğferi keşfedildi

16 Nisan 2024

16 Nisan 2024

Hırvatistan’ın Pelješac yarımadasındaki Zakotorac köyünde MÖ 1. binyılın ikinci yarısına ait zengin mezarların keşfedildiği Gomile mağara mezar alanında kazı çalışmalarına...

Tadım Höyük’te 6000 Yıllık Ünik Kutsal Ocak Keşfedildi

28 Mart 2025

28 Mart 2025

Elazığ il merkezinde yer alan Tadım Höyük’te kazı çalışmalarını sürdüren arkeologlar, 6000 yıl öncesine tarihlenen iki eşsiz bezemeli kutsal ocak...

İran’da 3.000 Yıllık Kurşunsuz Göz Kalemi Formülü Keşfedildi: Demir Çağı’ndan Kozmetik Devrimi

19 Temmuz 2025

19 Temmuz 2025

İran’ın kuzeybatısında yapılan arkeolojik kazılarda, kurşun içermeyen ve tamamen doğal minerallerle hazırlanmış 3.000 yıllık göz kalemi formülü bulundu. Bu keşif,...

Anadolu Arkeolojisinde Heyecanlandıran Keşif “Kybele Mağarası”

29 Mart 2021

29 Mart 2021

Kocaeli’nin Kandıra ilçesinde Roma dönemine ait olduğu belirlenen mağaranın Anadolu kültüründe özel bir yeri bulunan Ana Tanrıça Kybele’ye adanmış bir...

Peru’da arkeologlar 800 yıllık iplerle bağlanmış bir mumya keşfettiler

29 Kasım 2021

29 Kasım 2021

Arkeologlar Peru’nun merkez sahilinde en az 800 yaşında olduğu tahmin edilen bir mumya keşfettiler. Mumyanın cesedi iplerle bağlanmıştı ve eller...

Yeni buluntular Amida Höyük tarihini 9 bin yıla çekti

31 Aralık 2021

31 Aralık 2021

M. Ö. 6 bin kültür tabakasından Osmanlıya kadar birçok kültür izlerine ulaşılan Amida Höyük kazılarında bu yıl 900 parça buluntu...

Side Antik Kenti tapınaklar ile anılacak

10 Haziran 2022

10 Haziran 2022

Geçtiğimiz yıl Side Antik Kenti’nde kaçak yapıların yıkılması ile başlayan arkeolojik kazı çalışmaları tüm hızı ile devam ediyor. Kasım ayında...

Yunanistan’ın Akropolisi Çimentolama Kararına Tepkiler Büyüyor

3 Kasım 2020

3 Kasım 2020

Yunanistan kültür bakanlığı Akropolis’teki anıtların ziyaret koşullarını iyileştirmek adına Atina Parthenon’un üzerinde çalışma kararı aldı. Bakanlıktan yapılan açıklamada, Akropol’de sunulan...

Norveç’te muhtemelen Konstantinopolis’ten getirilen nadir bir Bizans altın sikkesi keşfedildi

10 Aralık 2023

10 Aralık 2023

Norveç’in güneyindeki Vestre Slidre belediyesindeki dağları araştıran bir metal dedektörü kullanıcısı, MS 960 civarında Konstantinopolis’te basılan ve İsa Mesih’i tasvir...

Anadolu Arkeolojisinde Bir İlk: Oluz Höyük’te 2 bin 600 yıllık kutsal oda ve Tanrıça Kubaba’yı simgeleyen taş bulundu

30 Kasım 2024

30 Kasım 2024

Amasya’nın Toklucak köyündeki Oluz Höyük yerleşim yerinde yapılan kazılarda, 2 bin 600 yıl öncesine ait Frig dönemine ait kutsal oda...

Hattuşa Yerkapı tünelinde bulunan boyalı hiyeroglifler Hitit dünyasında yeni bir sayfa açıyor

30 Nisan 2024

30 Nisan 2024

Prof. Dr. Andreas Schachner, Hitit İmparatorluğu’nun başkenti Hattuşa’daki Yerkapı tünelinde keşfedilen boyalı hiyerogliflerin Hitit dünyasında yeni bir sayfa açtığını söyledi....

Assur Saraylarından Osmanlıya Kalan Miras “Harem ve Saray Planı”

25 Aralık 2020

25 Aralık 2020

Dünya’da ilk emperyalist yayılımı gerçekleştiren Akad devletinden sonra tarih sahnesine çıkan Assur devleti Akadlıların yayılım hayallerini gerçeğe dönüştürmüştür. MÖ.9 yüzyılda...

Fransa’da 1700 yıllık Roma ayakkabısı ve zanaat bölgesi bulundu

3 Haziran 2023

3 Haziran 2023

Fransız Ulusal Önleyici Arkeolojik Araştırma Enstitüsü (INRAP) arkeologları tarafından Therouanne kasabasının güneybatısında bir kanalın yakınında bir Roma dönemi zanaat bölgesi...

Norveç’te 9.000 Yıllık Taş Devri Çekici Bulundu

4 Ekim 2025

4 Ekim 2025

Norveç’in doğusundaki Horten kentinde yapılan arkeolojik kazılarda, yaklaşık 9.000 yıl öncesine ait nadir bir taş balta başı — yani bir...

Terör ve Savaştan Büyük Zarar Gören Musul Müzesi Tekrar Kapılarını Açıyor

8 Aralık 2020

8 Aralık 2020

İnsanlık tarihinin en önemli eserlerine ev sahipliği yapan ancak Irak Savaşı ve sonrasında DEAŞ terör örgütünün acımasız terör saldırıları nedeniyle...

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]