4 December 2023 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

M. Ö. 5 bin yılında süt üreticiliği Kafkasya topluluklarında görülüyor

Yeni bir çalışma, peynir, tereyağı, yoğurt, kaymak gibi süt ürünlerinin Kafkasya topluluklarında M. Ö. 5 bin yıllarında tüketildiğini gösterdi.

Neolitik dönem ile birlikte başta koyun, keçi, domuz gibi küçükbaş hayvanlar yetiştirilmekte etinden, sütünden, yün ve derisinden yararlanılmaktadır.

Erken ve orta Holosen sırasında (yaklaşık 9,0–3,5 bin yıl önce) süt ürünleri Avrupa, Afrika ve Asya’da insan gıda sistemlerinin gelişiminde hayati bir rol oynadı.

Süt, protein, yağ, şeker (laktoz), vitaminler ve kalsiyum gibi mineraller açısından zengin güçlü bir hayvansal gıdadır. Bunun yanında, çok çabuk bozulmasından dolayı da saklanması zordur. Ancak, mikrobiyal fermantasyon ve diğer manipülasyon biçimleri yoluyla yoğurt, süzme peynir, peynir ve tereyağı gibi ürünlere dönüştürülerek daha uzun yararlanabilmektedir.

Anadolu’da yaklaşık 7 bin yıl önce koyun, domuz, keçi ve sığır yetiştirildiği bilinmektedir. Hayvanlar, eti, sütü dışında taşınma ve saban kullanmı için de yetiştirilmekteydi. M. Ö. 6. binyılın sonları ile yetiştiricilik hem Avrupa’ya hem de Afrika’ya yayıldı.

Kafkas topluluklarında küçükbaş yetiştiriciliği ve mandıracılık

Anadolu merkezli yayılım gösteren küçükbaş hayvan yetiştiriciliği ve mandıracılık, Kafkasya bölgesine ne zaman geçtiğine dair bir bilgi netleşmiş değildir.

Eski Çağ'da Kafkasya hayvan dağılımı

Mezolitik Çağ’dan Eneolitik Çağ’a kadar, güney Rusya ovasında ve Kafkasya bölgesinde yaşayan insanlar yaban öküzü, saiga antilopu, kızıl geyik, tarpan avladılar.

Evcilleştirilmiş koyun, keçi, sığır ve domuz hayvancılığı Anadolu’dan Kuzey Kafkasya bozkırlarına M. Ö. beşinci binyılda ya Pontus çevresi yoluyla ya da başka yollarla yayıldığı düşünülüyor. M. Ö. beşinci binyılın ortalarında, Ukrayna’daki Cucuteni-Trypillia kültürünün ilk çiftçileri, Karadeniz’in kuzeyindeki bozkır popülasyonlarıyla düzenli olarak etkileşime giriyorlardı. Güney Kafkasya ve Anadolu tarım pastoralist gruplarıyla genetik olarak ilişkili Eneolitik popülasyonlar, Kuzey Kafkasya piedmont bozkırlarında yerleşik hale geldi.

Koyun yünü M. Ö. üçüncü binyılın başlarında Kuzey Kafkasya’da görülüyor. Bununla birlikte, Pontik-Hazar bozkırında erken sütçülük için mevcut kanıtlar, şimdiye kadar sadece doğu kesimlerinde izlenmiştir. Bundan önce yapılan izotopik çalışmalar ile süt ürünleri tüketiminin net göstergeleri ortaya konulmamıştı.

Kuzey Kafkasya piedmont bozkırındaki en eski agropastoralist toplulukların mandıracılıkla uğraştığı düşünülmemiştir. Güney Kafkasya’daki Neolitik agropastoralist topluluklar arasında süt üretimi için ise hayvan yönetimine ilişkin çok az gösterge vardır. Kafkasya’daki Geç Tunç Çağı yerleşimlerinde yapılan zooarkeolojik çalışmaların, koyunların süt üretimi için kasıtlı olarak tutulduğuna dair açık kanıtlar bulması ancak M. Ö. ikinci binyıl tarihindedir. Sığır yetiştiriciliği ise, M. Ö. 2 bin Tunç Çağı dönemi ile görülür.

DAI’nin Avrasya Departmanı ve Leipzig’deki Max Plank Evrimsel Antropoloji Enstitüsü uzmanları biyomoleküler yöntem ile diş tartarları üzerinde gerçekleştirdikleri çalışmayla Kafkasya bölgesinde süt ürünlerinin tüketilme tarihi noktasında ilk güvenilir bilgiyi sundular.

Kafkasya bölgesinde sütçülüğün ortaya çıkışı

Kuzey Kafkasya’daki (n=27) ve Güney Kafkasya’nın komşu bölgelerindeki (n=9), Oka-Volga-Don (n=7) ve Ostural’daki (n=2) 29 yerleşim yerinden 45 kişinin tartarı örneklenebildi. ve analiz edildi. Süt proteinleri, tüm zaman dilimlerinde analiz edilen 45 kişiden 34’ünde tanımlandı. 31 bireyde protein verimi, başlıca geviş getirenlerin, yani koyun, keçi ve ineklerin sütünü tanımlamak için yeterliyken, üç bireyin süt proteinleri spesifik olmayan peptitler ile temsil edildi.

Proteom analiz uzmanları Christina Warinner ve Ashley Scott, Kuzey Kafkasya’da süt tüketiminin tüm dönemlerde ve incelenen ekozonlarda yaygın olduğunu tespit etti. İncelenen 27 kişiden 26’sında süt proteinleri tespit edildi. Süt ürünleri Kuzey Kafkasya’da M. Ö. 5. binyılın sonlarından beri kullanılmaktadır. Ancak kanıtlar hala niceliksel olarak düşük. M. Ö. 4. binyılın erken Tunç Çağı Maykop kültürü ve erken Yamnaya kültüründe hemen hemen yalnızca koyunlardan elde edilen süt proteinleri bulunmuştur, bu nedenle neredeyse yalnızca koyun sütünden yapılan ürünlerin tüketimi söz konusudur. Sadece geç Yamnaya kültürü, Kuzey Kafkas kültürü ve yeraltı mezarlığı kültürü türlerin yelpazesini genişletti.

Erken Tunç Çağı bireylerinde süt proteinlerinin saptanması, M. Ö. 4. binyılda Kuzey Kafkasya’da olduğu iddiası/gerçekleşmesi için sağlam bir temel oluşturmaktadır.

Emergence and intensification of dairying in the Caucasus and Eurasian steppes (Kafkasya ve Avrasya bozkırlarında sütçülüğün ortaya çıkışı ve yoğunlaşması) makale nature.com da yayınlandı.

Banner
Benzer Yazılar

Arkeologlar, Son Akşam Yemeği’nin Yendiği Bölgede Antik Kilise Buldu

30 Aralık 2020

30 Aralık 2020

Arkeologlar, Hz. İsa ve havarilerinin son akşam yemeğini yediği evin yeri olduğuna inanılan bölgede bir Bizans kilisesi ve 2.000 yıllık...

Girnavaz Höyüğün Cinleri

30 Kasım 2020

30 Kasım 2020

Girnavaz höyük Mardin iline bağlı Nusaybin ilçesinin kuzeyinde ve 4 km uzaklığındadır. Suriye sınırına çok yakın bir konumdadır. Kuzey Mezopotamya’dan...

9.000 Yıllık Kadın Avcı Cenazesi Tarih Öncesi Kadın Erkek Rollerini Yeniden Sorgulatıyor

5 Kasım 2020

5 Kasım 2020

Antropolojideki geleneksel düşünce, tarih öncesi avcılığın erkeklerin yiyecek toplama işinin de kadınların görevi olduğunu söyler. Yeni yapılan bir araştırma bunun...

İrlanda’nın Newgrange’ı Mısır piramitlerinden ve Stonehenge’den daha eski

3 Haziran 2021

3 Haziran 2021

Newgrange, İrlanda’nın Eski Doğusundaki Boyne Vadisi’nde bulunan 5.200 yıllık antik bir mezardır. Arkeologlar Newgrange’ı bir geçit mezarı olarak sınıflandırdılar, ancak Newgrange...

Endonezya’da bir mağarada bulunan 31.000 yıllık iskelet amputasyonun bilinen en eski kanıtı olabilir

7 Eylül 2022

7 Eylül 2022

Yeni bir araştırmanın sonucuna göre; Endonezya’da bir mağarada bulunan 31.000 yıllık iskelet amputasyonun bilinen en eski kanıtı olabilir. Genç yetişkine...

Asar Kayası İkinci Kurul Kalesi Olabilir

30 Mayıs 2021

30 Mayıs 2021

Ordulu doğa savunucuları, Asar Kayası bölgesinin Anadolu tarihine ışık tutan Kurul Kalesi gibi benzer tarihsel kalıntılara sahip bir alan olabileceğini...

Restorasyonları Biten 3 Müze Ziyaretçilerini Bekliyor

29 Aralık 2020

29 Aralık 2020

Restorasyon çalışmaları biten Tunceli Müzesi, Konya Akşehir Taş Eserler Müzesi, Bursa Türk-İslam Eserleri Müzesi (Yeşil Medrese) ziyaretçilerine kapılarını açtı. Tunceli...

Arkeologlar “Son Derece Sıradışı Bir Mezar”

21 Nisan 2021

21 Nisan 2021

Arkeologların “Son Derece Sıradışı” olarak niteledikleri mezar (kama mezar) İrlanda’nın Dingle yarımadasında keşfedildi. Keşfedilen mezarın korunması için tam yer bildirimi...

Çatalhöyük kazılarında çoklu mezara ulaşıldı

16 Eylül 2021

16 Eylül 2021

Avcı-toplayıcı kültürden sonra ilk yerleşim izlerinin görüldüğü Çatalhöyük kazılarında çoklu mezara ulaşıldı. Çatalhöyük’ün doğu höyüğünde bir evin kazı çalışmasında çeşitli...

Zernaki Tepe “kırlangıç sistemi” ile depreme dayanıklı hale getirilmiş

19 Ekim 2021

19 Ekim 2021

Van’ın Erçiş ilçesinde, Anadolu’nun eski ızgara plan denilen düzenli yerleşim yerlerinden birisi olan Zernaki Tepe kentinin duvarlarının “kırlangıç sistemi” ile...

Milas Euromos 2021 Kazılarında İki Arkaik Heykeli Ortaya Çıkarıldı

2 Temmuz 2021

2 Temmuz 2021

Milas Euromos 2021 arkeoloji kazı çalışmaları devam ediyor. Milas Euromos 2021 kazı çalışmalarında arkeologlar, 110 cm boyutlarında yaklaşık 2500 yıllık,...

20 bin yıllık kolyede insan DNA’sı tespit edildi

3 Mayıs 2023

3 Mayıs 2023

Paleolitik Çağ insanı hakkında bilgiler sunan Denisova Mağarası’nda keşfedilen 20 bin yıllık bir kolyede insan DNA’sı bulundu. Paleolitik Çağ mezar...

Mısır’da Ölüler Kitabı’nı içeren bir papirüs keşfedildi

17 Ekim 2023

17 Ekim 2023

Mısır’ın Minya Valiliği’ndeki Tuna Al-Gabal arkeolojik alanında devam eden arkeolojik kazılarda Ölüler Kitabı’nı içeren bir papirüs keşfedildi. Papirüs, MÖ 16....

Depremde Anadolu’nun ilk camilerinden biri olan Habib-i Neccar Camisi yıkıldı

11 Şubat 2023

11 Şubat 2023

Anadolu’da inşa edilen ilk camilerden biri olan Antakya Habib-i Neccar Camisi, Kahramanmaraş merkezli yaşanan iki depremin ardından yıkıldı. 14 asırlık...

Sihirli yılan büyüleriyle süslenmiş bir Mısır mezarı keşfedildi

10 Kasım 2023

10 Kasım 2023

Giza ve Saqqara arasındaki Abusir’deki kazılar sırasında, Çek Mısırbilim Enstitüsü’ndeki (CIE) arkeologlar, mezarın sakinini yılan ısırıklarına karşı koruyan sihirli büyülere...

Yorumlar
Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]