25 November 2025 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

Arkeologlar Başur Höyük’te Genç Kızların Törensel Olarak Kurban Edildiği 4.800 Yıllık Tunç Çağı Mezarlarını Ortaya Çıkardı

Mezopotamya ve Anadolu’da ilk uygarlıklar ortaya çıkmaya başlarken, sosyal yapı, ekonomi ve kültürde önemli dönüşümler yaşandı. Bu döneme ışık tutan en aydınlatıcı arkeolojik alanlar arasında, Doğu Türkiye’de bulunan antik bir kraliyet mezarlığı olan Başur Höyük yer almaktadır. Son çalışmalar, bu alanın, Mezopotamya dünyasının sınırlarında yer alarak, Tunç Çağı’nda eşitsizliğin kökenlerine dair önemli bilgiler sunduğunu göstermektedir.

Günümüzde Siirt ilinde bulunan Başur Höyük, MÖ üçüncü binyılda önemli bir yerleşim yeri olarak tanımlanmıştır. Kazılar, bölgenin seçkinlerine ait, silahlar, prestij nesneleri ve adaklar gibi olağanüstü mezar eşyaları içeren anıtsal mezarları ortaya çıkarmıştır. Bu bulgular, bölge sakinleri arasında açık bir sosyal farklılaşma olduğunu ve Başur Höyük’ün Mezopotamya’nın büyük şehirleriyle güçlü bağlantıları olan yerel bir güç merkezi olduğunu göstermektedir.

Son arkeolojik çalışmalar, özellikle Başur Höyük’ten elde edilen bulgular aracılığıyla, Mezopotamya’daki krallığın kökenleri hakkındaki uzun süredir devam eden inançlara meydan okumaktadır. Bu bölgedeki kazılar, krallık ve savaşçı aristokrasilerin, daha önce düşünülenden çok daha erken bir zamanda, kentsel merkezlerin dışında ortaya çıkmış olabileceğine dair kanıtlar ortaya çıkarmıştır.

Başur Höyük
Başur Höyük Araştırma Projesi/Cambridge Archaeological Journal 2025

Özellikle, Malatya Ovası’ndaki Arslantepe’de, MÖ 3300 civarına tarihlenen bir saray kompleksi, o dönemde laik yönetime dair kanıtların ya ihmal edilebilir ya da belirsiz olduğu, alçak Mezopotamya’daki kentsel büyümenin en yakın merkezlerinden uzakta, kentsel olmayan bir ortamda belgelenmiştir. Bu bulgu, saray yapılarının daha önce düşünülenden daha erken var olabileceğini gösteren son araştırmalarla uyumludur ve bu tür yapıların yalnızca şehirlerin yükselişinden sonra ortaya çıktığı şeklindeki geleneksel görüşe meydan okumaktadır. Ek olarak, alan, önemli miktarda metal silah ve süslemeler içeren, bilinen en eski “kraliyet mezarı” olarak tanımlanan şeyi ortaya çıkarmıştır. Bu ana mezarın çevresinde, erken toplumlardaki sosyal hiyerarşilerin karmaşıklığını daha da vurgulayan, ritüel kurban kurbanları olarak yorumlanan yan mezarlar bulunmaktadır.

Alanın en çarpıcı keşiflerinden biri, diğer antik uygarlıklarda da belgelenen bir uygulama olan insan kurbanlarına dair kanıtlardır. Arkeologlar, yöneticilerin yanında gömülü birden fazla bireyin kalıntılarını bulmuşlardır; bu, öbür dünyaya ritüel bir geçişi ve ölümde bile sosyal düzenin korunmasını sembolize etmektedir. Bu tür kurban uygulamaları, liderlerin bu ritüelleri gücü göstermek ve tebaaları arasında sadakati pekiştirmek için kullandığı hiyerarşik toplumlarda yaygındı. Biyoarkeolojik analizler, kurbanların genellikle kasıtlı olarak seçildiğini, ağırlıklı olarak genç kızlar olduğunu ve bu erken toplumlarda mevcut olan keskin eşitsizlikleri vurguladığını ortaya koymaktadır.

Başur Höyük’ten seçilmiş metalik, bakır tabanlı mezar eşyaları. Kaynak: D. Wengrow ve diğerleri.

Başur Höyük’te bulunan mezar eşyaları, Tunç Çağı’nda bölgedeki artan eşitsizliği daha da göstermektedir. Seçkin mezarlar, değerli kaynaklara ve ileri teknolojilere ayrıcalıklı erişimi simgeleyen bronz hançerler, mızrak uçları, silindir mühürler ve karmaşık altın ve gümüş takılar içermektedir. Bu unsurlar, sosyal eşitsizliğin kendiliğinden ortaya çıkmadığı, güç birikimi, kaynak kontrolü ve sınıf farklılıklarının kurumsallaşmasıyla yönlendirilen kademeli bir sürecin sonucu olduğu hipotezini desteklemektedir.

Bu kraliyet mezarlığının analizi, insan toplumlarının eşitlikçi sistemlerden nasıl son derece katmanlı yapılara dönüştüğüne dair anlayışımızı geliştirmektedir. Mezopotamya şehirleri ve Anadolu’nun kabile nüfusları arasında konumlanan Başur Höyük, fikirlerin, teknolojilerin ve güç dinamiklerinin yayılmasında çok önemli bir rol oynamıştır. Araştırmacılar, Mezopotamya’daki erken devlet oluşumunun sadece şehirlerin, bürokrasinin ve hanedan seçkinlerinin bir kombinasyonu olarak nitelendirilemeyeceğini savunmaktadırlar. Bunun yerine, radikal eşitsizlik biçimleri, daha geniş siyasi ilişkileri etkilemeden önce küçük ölçekli topluluklarda ortaya çıkmış olabilir.

Başur Höyük’ten yeni bulgular ortaya çıkmaya devam ettikçe, erken sosyal hiyerarşilerin karmaşıklığına ve antik toplumlarda eşitsizliğin kurulmasına yol açan süreçlere dair anlayışımızı yeniden şekillendirme sözü vermektedirler.

Wengrow, D., Hassett, B., Saglamtimur, H., Marsh, W., Brace, S., Pilaar Birch, SE, … Barnes, I. (2025). Inequality at the Dawn of the Bronze Age: The Case of Bashur Höyük, a ‘Royal’ Cemetery on the Margins of the Mesopotamian World. Cambridge Journal of Archaeology, 1-12. doi:10.1017/S0959774324000398

Kapak Görseli: Bashur Mound Research Project/Cambridge Archaeological Journal 2025

Banner
Benzer Yazılar

Çin’in kuzeyinde antik mezar odası keşfedildi

3 Ocak 2022

3 Ocak 2022

Çin Halk Cumhuriyeti yerel yetkilileri, arkeologların kuzey Çin’in Shanxi Eyaletinde Kuzey Wei Hanedanlığı’na (386-534) tarihlenen taş dış tabutlu bir antik...

Dünya’nın En Eski Üniversitesine Sahip Şehri Bir Müze İstiyor

14 Aralık 2020

14 Aralık 2020

Dünyanın ilk üniversite ve bilim merkezine ev sahipliği yapmasıyla tanınan Dezful, Sasani döneminde kültür ve bilimin gelişmesinde önemli bir rol...

Veba Kurbanları Her Zaman Toplu Gömülmemiş

23 Haziran 2021

23 Haziran 2021

14. yüzyılın ortalarında Avrupa nüfusunun %40 ila %60’ını öldüren Kara Ölüm (Veba), kıtayı kasıp kavuran yıkıcı bir salgın olarak dünya...

Japonya’da tavuk yetiştiriciliği 6.000 yıl öncesine dayanıyor

20 Nisan 2023

20 Nisan 2023

Tavuk, kümes hayvanları arasında en yaygın türdür. Eti ve yumurtası için beslenen tavuk, dünya genelinde büyük bir pazar payına sahiptir....

Myrleia-Apemeia Antik Kenti’nin teras duvarları ortaya çıkarıldı

5 Aralık 2022

5 Aralık 2022

Bursa’nın Mudanya ilçesinde yer alan Myrleia-Apemeia Antik Kenti’nde yürütülen kazı çalışmalarında kentin üst villa yapılarına ait teras duvarları ortaya çıkarıldı....

Dünya’nın En Eski Haritası “Çatalhöyük’te” Bulundu

18 Ekim 2020

18 Ekim 2020

Holosen dönemin başlamasıyla birlikte bir çok göl kurumuş ve yerleşime olanak tanır hale gelmiştir. Konya Ovası’da Holosen dönemde kuruyan göl...

M.Ö. 8000 Yılında Çatalhöyük İnsanı Ne Yiyor Ne İçiyordu?

11 Kasım 2020

11 Kasım 2020

Yerleşik kültürün ilk örneği olan Çatalhöyük’de M.Ö. 8000 yılında yaşayan insanlar ne yiyor ne içiyordu? Bu sorunun cevabını Max Planck...

Girsu’daki son kazılarda Sümerlerin uygarlığı kurtaran yenilikçi teknolojisi ortaya çıkarıldı

24 Kasım 2023

24 Kasım 2023

Irak’ın güneyindeki modern Nasıriye kentinin yakınında yer alan antik Girsu kentinde, British Museum’un yakın zamanda yaptığı kazılarda, Sümerlerin 4000 yıl...

Magnesia kazılarında Zeus Tapınağı’nın Giriş Kapısı Ortaya Çıkarılıyor

26 Eylül 2021

26 Eylül 2021

Efsaneye göre Thessalia’dan gelen Magnetler tarafından kurulmuş olan Magnesia Antik Kenti’nde Zeus Tapınağı’nın giriş kapısı ortaya çıkarılmaya başlandı. Aydın ilinin...

Abhazya’da bulunan Kolhis kültürü kutsal alanında Mısır Yunan tanrı figürinleri keşfedildi

25 Eylül 2022

25 Eylül 2022

Rusya Bilimler Akademisi Arkeoloji Enstitüsü arkeologları, Oçamçira (Abhazya Cumhuriyeti) kenti yakınlarındaki kazılar sırasında Kolhis kültürü M. Ö. 6-4. yüzyıllarına ait...

Metropolitan Sanat Müzesi Kuruluşunun 151’nci Yılını Kutluyor

13 Nisan 2021

13 Nisan 2021

Dünyanın sayılı müzelerinden olan Metropolitan Sanat Müzesi kuruluşunun 151’nci yılını kutluyor. Amerika Birleşik Devletleri’nin New York eyaletinde bulunan Metropolitan Sanat...

Anadolu’da bir ilk “İmparatorun koruyucusu” unvanını taşıyan lahit bulundu

29 Nisan 2022

29 Nisan 2022

Kocaeli’de Anadolu’da ilk defa “İmparatorun koruyucusu” unvanını taşıyan lahit bulundu. 2017-2019 yılları arasında bir binanın temel inşaatı sırasında arkeolojik maddi...

Kuzey Norveç’te Nadir Bir Viking Kadının Mezarı Keşfedildi: Köpeğiyle Yan Yana Defnedildi

7 Haziran 2025

7 Haziran 2025

Norveç’in Senja Adası’nda yapılan yeni bir arkeolojik kazı, Viking Çağı’na ait çok özel bir mezar ortaya çıkardı. Arctic University Museum...

İskitlerin Ok Uçlu Paraları

4 Nisan 2021

4 Nisan 2021

Yerleşik düzene geçilmesiyle birlikte sosya-ekonomik alanda birçok değişimler görülmüştür. Üretimin çeşitlenmesi ve oluşan üretim fazlası sonucunda toplumsal gruplar oluşmaya, meslekler...

Roma İmparatorluğunun zümrüt madenleri göçebelerin eline geçmiş olabilir

7 Mart 2022

7 Mart 2022

Universitat Autònoma de Barcelona ve Varşova Üniversitesi’nden arkeologlar tarafından yapılan yeni araştırma, Roma İmparatorluğu zümrüt madenlerinin 4. yüzyılda göçebelerin eline...

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]