Polonyalı bilim insanları arkeolojide yeni bir çağ açıyor. Tarih öncesi mezarlıkları, kaleleri ve yerleşim yerlerini tespit etmek için yapay zeka kullanmayı planlıyorlar. Sistem amaçlandığı gibi ilerlerse, tıpkı radyokarbon tarihlemesinin yaptığı gibi bir devrim yaratacağına inanıyorlar.
Çalışma başarılı olursa, Polonyalı Bilim İnsanları yerleşim yerlerini tespit etmek için yapay zeka kullanan ilk bilim insanları olacak.
Varşova Üniversitesi’nden proje önderi Piotr Wroniecki: “Antik insan yapımı yapıların izlerini tespit etmek için yapay sinir ağlarını kullanmak istiyoruz. Popüler kanının aksine, Polonya’da bile yoğun ve uzun vadeli insan varlığının bilinmeyen binlerce kalıntıları vardır. Verilerde çok büyük bir artış bekliyorum” dedi.
Wroniecki’nin ekibi sadece arkeologları değil aynı zamanda coğrafyacıları, tarihçileri, bilişim uzmanlarını ve özel sektörden uzmanları da içeriyor.
Piotr Wroniecki, Yapay bir sinir ağının düzgün çalışabilmesi için, işlenmesi için çok büyük miktarda veriye ihtiyacı vardır. Bu nedenle, projenin bir parçası olarak terabaytlarca uydu görüntüsünü + besleyeceğiz. Birkaç on yıldır, bilim insanları bu görüntüleri arkeoloji için analiz ediyorlar, ancak insanlar fotoğraflara bakıyor. Çok zaman alır. Ayrıca insanlar onlara öznel olarak bakarlar. Bu yüzden insan faaliyetinin eski izlerini gözden kaçırıyorlar. Yapay zekanın bunları hızlı, verimli ve objektif bir şekilde tespit edebilmesini umuyoruz” dedi.
Sinir ağı, uydu veya hava fotoğraflarında görülebilen mahsul işaretlerini ayırt etmeye odaklanacak şekilde programlanacak. Eski binaların kaldığı yerlerde, tahılların ve otların büyüme şekli, çevredeki alanlardakinden biraz farklıdır. Tarih öncesi evlerin ana hatları, örneğin daha koyu bitki örtüsü ile belirtilir. Avrupa’daki yeni arkeolojik alanlar genellikle bu şekilde keşfedilir ve özelliklede kuşbakışı görülebilecek değişiklikler aranarak bulunurlar.
Wroniecki şunları söyledi: “Bu nedenle, belirli bir tür nesneye, bir yerleşime veya bir megalitik mezara değil, belirli bir anıtın yeraltındaki varlığını ortaya çıkaran, kırpma işaretleri şeklinde bir tür aracıya odaklanacağız.”
Uydu görüntüleri bir yapay zeka sistemine yüklenecek, bu sistem daha sonra kırpma izlerini bulacak, bunları arkeolojik kalıntılar olarak sınıflandıracak ve ardından bunları bir harita üzerinde ana hatlarıyla işaretleyip işaretleyecektir.
Wroniecki, bu işi manuel olarak yapmanın aylar alacağını söyledi. Yapay sinir ağları zaten seramik parçalarını sınıflandırmak için kullanılıyor olsa da, şu ana kadar “dünyada hiç kimse eski insan faaliyetlerinin izlerini bulmak için uydu görüntülerinde kırpma izlerini analiz etmek için yapay sinir ağlarını kullanmadı” diyor.
Şu anda, arkeologlar genellikle tek bir yerleşim veya mezarlığa odaklanıyor. Ancak Wroniecki, bu konuların bir bütün olarak incelenmesi gerektiğine ve arkeolojik peyzajın kapsamlı bir incelemesinin yapılması gerektiğine inanıyor.
Projenin üç yıl sürmesi planlanıyor ve arkeolog, tüm Avrupa’da kullanılabilecek bir prototip araçla sonuçlandırmayı umuyor.
Kaynak: PAP