14 November 2025 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

Prehistorik Megalitik Mezarda 5000 Yıllık Nadir Kristal Hançer Bulundu

İnsan evladı, ölüm sonrası hayatı sorgulamaya başladığı zamandan beri, gömme tekniklerine ayrı bir önem vermiştir. Yerleşik hayatla birlikte, ölülerin sonraki hayatında huzurlu olmaları için birtakım ritüeller oluşturulmuştur. Bu ritüeller sadece, ölünün huzuru için değil, geride kalan yakınlarının kendisine verdiği saygı ve değeri de göstermektedir.
Her toplulukta, farklı ölü gömme ritüeli vardı. İçinde bulunduğu coğrafi koşullar, ölünün maddi yönden durumu, topluluk içindeki yeri, görevi ve diğer toplulukların inanç etkileşimi bu farklılığı ortaya çıkarmaktadır.

Uzun yıllardır yapılan kazılardan elde edilen verilere bakıldığında ortak nokta olarak görebileceğimiz ritüel ise, ölünün yanına diğer hayatında ona yardımcı olacak ya da kullandığı sevdiği eşyaların konulması olmaktadır. Bu yanına konulan eşyalar, kültüre ve kişinin konum ve zenginliğine göre farklılık arzetmektedir.

Teknik açıdan en sofistike 5000 yıllık hançer

İspanya’da, Montelirio tholos’un megalitik mezarını 2007-2010 yılları arasında kazan bir ekip, uzmanların Tarih Öncesi İberya’da ortaya çıkarılan “teknik açıdan en sofistike ” dedikleri kaya kristalinden oluşan bir hançeri ortaya çıkardı. Bulunan hançeri değerli kılan bir özelliği de oymak için çok büyük bir beceri gerektirmesidir.

Yaklaşık 5.000 yıllık olan eser, takriben 8,5 inç uzunluğunda ve hepsi kaya kristali olan 10 ok ucu, dört bıçak ve silah yapmak için bir çekirdek ile birlikte bulundu.
Silahın yapımında kullanılan malzemenin elde edildiği yerin uzakta olması, silahın bir zamanlar malzemeleri tedarik etmek ve şekillendirmek için ağır bir bedel ödeyen seçkin bir bireye ait olduğunu göstermektedir.

Keşfi yapan araştırmacılar ayrıca, bu süre zarfında kaya kristalinin sembolik bir öneme sahip olabileceğini ve bu tür toplumların onu canlılık, sihirli güçler ve atalarla bağlantılar için kullanabileceğini not etmişlerdir.

İspanya’da, Montelirio tholos’un megalitik mezarını 2007-2010 yılları arasında kazan bir ekip, uzmanların Tarih Öncesi İberya’da ortaya çıkarılan “teknik açıdan en sofistike ” dedikleri kaya kristalinden oluşan bir hançeri ortaya çıkardı.

Quaternary International dergisinde yayınlanan çalışmada, “Muhtemelen, yalnızca bu dönemin seçkinleri tarafından erişilebilen cenaze gereçlerini temsil ediyorlar” bilgisi verildi.
Dergide yer alan makale de “Hançer bıçağının fildişinden yapılmış bir sapla ilişkilendirilmesi, aynı zamanda büyük bir değere sahip olması gereken yerel olmayan bir hammadde, bu tür nesneleri kullanan insanların yüksek rütbeli statüsünü güçlü bir şekilde göstermektedir” bilgisine yer verildi.

Keşfin yapıldığı mezar, Sevilla’nın metropol bölgesinde bulunan aşağı Guadalquivir vadisinde bulunuyor – yerleşim yeri “Valencina de la Concepcion Castilleja de Guzman” olarak adlandırılıyor. Valencina, Bakır Çağı Iberia’sından en önemli site olarak kabul edilmekte ve aynı zamanda en büyük sit alanıdır.

Araştırmacılar, çapı 15 fitten fazla olan bir ana odaya giden 128 fit uzunluğunda bir koridora sahip, 143 fit uzunluğundaki devasa yapının sekiz farklı sektöründeki kaya kristallerini ortaya çıkardılar.

Site genelinde kaya kristalleri bulunmasına rağmen, en sofistike öğeler – ok uçları ve hançer bıçağı – güney kesiminde ortaya çıkarıldı. Çarpıcı hançer bıçağı, iç odanın güney bölgesinde keşfedildi. Bulunan hançer bıçağı, nadiren Geç Neolitik ve Bakır çağı mezarlarında bulunur.

Kaya kristali hançerinin üretimi, çakmaktaşı hançer bıçaklarının üretiminden alınan aktarılan ampirik bilgi ve becerinin yanı sıra kaya kristali daha küçük yapraklı iki yüzlü nesnelerin bilgi birikimine dayandırılmış olmalıdır. Silahın yüzü, şekli oluştururken kırılmaları veya kazaları önlemek için cilalanmıştır.

Silahın yüzü, şekli oluştururken kırılmaları veya kazaları önlemek için cilalanmıştır.
Silahın yüzü, şekli oluştururken kırılmaları veya kazaları önlemek için cilalanmıştır.

Araştırmacılar, hançerin boyutuna bağlı olarak, en az sekiz inç uzunluğunda ve iki inç kalınlığında bir monokristalden alındığını ve fildişi bir sapa uyacak şekilde tasarlandığını tahmin ediyorlar.

Toplamda 16 olan ok başları, dar pulların taşın kenarından çıkarılmasını içeren bir işlem olan basınçlı yontma ile yapılmıştır. Araştırmacılar, çakmaktaşı ok uçlarının görünümünü taklit ettiklerini söylüyorlar, ancak bu tür nesneleri kristalden yapmak için daha fazla beceri gerektiğine de dikkat çekmektedirler.

Kristalli ok uçları
Mezar içerisinde kaya kristali olan 10 ok ucu, dört bıçak ve silah yapmak için bir çekirdek ile birlikte bulundu.

Mezarda, zehirlenmeden öldüğüne inanılan çok sayıda kadın ve bir erkeğin bulunduğu 25 kişinin kalıntıları silahlarla birlikte tutuldu. Kalıntılar arasında, fil dişleri, mücevherler, saksılar ve bir devekuşu yumurtası gibi mezar eşyalarda bulunmuştur.

 

Yazının orjinal halini https://www.dailymail.co.uk/ den okuyabilirsiniz.

Banner
Benzer Yazılar

İlk İnsanlar 300.000 Yıl Önce Ateşi Kullanarak Alet Yapmayı Biliyorlardı!

7 Ekim 2020

7 Ekim 2020

Nature Human Behavior’da yayınlanan yeni bir araştırmaya göre, İsrail’in merkezindeki Qesem Mağarası’nda bulunan pişmiş çakmaktaşı aletler, erken homininlerin (ilk insanların)...

Restorasyonları Biten 3 Müze Ziyaretçilerini Bekliyor

29 Aralık 2020

29 Aralık 2020

Restorasyon çalışmaları biten Tunceli Müzesi, Konya Akşehir Taş Eserler Müzesi, Bursa Türk-İslam Eserleri Müzesi (Yeşil Medrese) ziyaretçilerine kapılarını açtı. Tunceli...

60 yıl önce Danimarka’ya kaçırılan Septimius Severus heykelinin başı Türkiye’ye getiriliyor

27 Kasım 2024

27 Kasım 2024

Boubon Antik Kenti’nden 60 yıl önce kaçak yollarla kaçırılan Septimius Severus heykelinin başı , Danimarka’daki New York Carlsberg Glyptotek Müzesi...

Ünlü Mimar Jean Nouvel Suudi Arabistan’da Kaya Konutları Arasında Gizli Tatil Köyü Tasarladı

29 Ekim 2020

29 Ekim 2020

Jean Nouvel, kuzeybatı Arabistan’da kültürel bir vaha olan Al-Ula’nın kaya konutlarında gizlenmiş bir tatil yeri olan Sharaan için yeni tasarımlar...

Göğe, yıldızlara bakan tanrıça heykeli bulundu

1 Şubat 2022

1 Şubat 2022

İzmir’in Buca ilçesinde 8 bin 500 yıl öncesi yerleşim izlerine rastlanan Yeşilova Höyük’te “Göğe, yıldızlara bakan tanrıça heykeli” bulundu. Kültür...

Aşıklı Höyük’ten sonra bir başka sıradışı trepanasyon (beyin ameliyatı) buluntusu Van’da keşfedildi

12 Kasım 2022

12 Kasım 2022

Anadolu’da ilk defa trepanasyon (beyin ameliyatı) buluntusuna Aşıklı Höyük kazılarında ulaşılması arkeoloji dünyasında büyük ses getirmişti. Aşıklı Höyük’ten sonra Anadolu’da...

Celile Denizi’nden Çıkarılan 2 Bin Yıllık “İsa Teknesi” : İncil’in Ünlü Hikayesine Bağlantı Mı Var?

24 Ağustos 2025

24 Ağustos 2025

İsrail’in kuzeyindeki Celile Denizi’nde, yaklaşık 2 bin yıl önce inşa edilmiş bir tekne gün yüzüne çıkarıldı. Uzmanlar, “İsa Teknesi” adı...

Perre Antik Kenti’nde depremde yıkılmış yapı ortaya çıkarıldı

9 Kasım 2021

9 Kasım 2021

Kommagane Krallığı’nın 5 büyük kentinden biri olan günümüzde Pirin olarak bilinen Perre Antik Kenti kazı çalışmaları devam ediyor. M. Ö....

Patara Antik Kenti Deniz Feneri Yapay Zeka İle Yeniden İnşaa Ediliyor

24 Mart 2021

24 Mart 2021

Patara Antik Kenti içinde yer alan, Roma İmparatoru Nero’nun yaptırdığı ve  M. S. 1481 yaşanan tsunamide yıkıldığı tahmin edilen deniz...

İnsanların Büyük Beyinlerinin Gelişimini Ne Tetikledi?

15 Mart 2021

15 Mart 2021

İnsanların büyük beyinlerinin gelişimi bilim insanları tarafından hala tam anlamıyla çözümlenemeyen bir olaydır. Bu yüzden her yıl farklı hipotezler geliştiren...

Bugünkü İklim Değişikliğiyle Orta Çağ’daki Büyük Kuraklık Paralellik Gösteriyor

7 Ocak 2021

7 Ocak 2021

Ocak ayını yaşadığımız bu günlerde mevsim normallerinin üzerinde olan hava sıcaklıkları ve yağış azlığı önümüzdeki yaz için kuraklık sinyallerini vermeye...

Geçmişin Mutfak Sırları

19 Ekim 2020

19 Ekim 2020

Arkeologlar, sırsız seramik tencerelerin şimdiki ve geçmiş yemeklerin kimyasal kalıntılarını emdiğini buldular. California Üniversitesi, Berkeley liderliğindeki bir araştırma ekibi, sırsız...

Mevlana Müzesi’ni 3D Sanal Teknoloji İle Ziyaret Edebilirsiniz

22 Ocak 2021

22 Ocak 2021

“Dinle, bu ney nasıl şikayet ediyor, ayrılıkları nasıl anlatıyor” beyiti ile başlar ünlü düşünür, Gönül Sultanı Hz. Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî,...

Britanya’da 7000 yıllık ayak izleri ve antik tuzaklar keşfedildi

6 Ocak 2024

6 Ocak 2024

Reading Üniversitesi arkeologları, Severn Halici’ndeki çalışmaları sırasında 7.000 yıllık ayak izleri ve antik tuzaklar keşfedildi. Ayak izlerinin 7000 yıl önce...

Pulur Höyük kazılarında 3 bin yıllık insan yüzlü seramik parçası ortaya çıkarıldı

10 Eylül 2022

10 Eylül 2022

Erzurum’un Aziziye ilçesi sınırları içerisinde bulunan Pulur Höyük’e devam eden ikinci dönem kazı çalışmalarında kabartma tekniği ile yapılmış 3 bin...

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]