1 April 2025 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

Sutton Hoo Gemi Cenazesi “Britanya’nın Tutankhamunu”

İngiltere’nin ikinci dünya savaşına girmesine sayılı günler kala 1939 yılında amatör bir arkeolog olan Basil Brown tarafından eşsiz bir buluş yapıldı.

1939 yılında Sutton Hoo’da bulunan eserlerin ait olduğu kişi İngiltere’de  “Britanya’nın Tutankhamunu” olarak adlandırılacak ve saygıyla selamlanacaktı.

1939’da Sutton Hoo’da yapılan keşif, Britanya’daki en önemli arkeolojik buluntularından biri haline geldi ve “Britanya’nın Tutankhamun’u” olarak tüm dünyada ünlendi.

Silahlar, zırhlar, mücevherler, altın tokalar, desenli plakalar ve gümüş çatal bıçak takımları dahil 260’tan fazla hazine ele geçirildi.

En değerli buluntu, yontulmuş bir tam yüz kaskıydı ve arkeologların, bölgenin 7. yüzyıldan kalma bir kraliyetin, muhtemelen bir Doğu Anglia kralı olan Raedwald’ın son dinlenme yeri olduğu sonucuna varmasına neden oldu.

1939’da Avrupa’da gerilim yükselirken ve İngiltere İkinci Dünya Savaşı’nın eşiğindeyken, Edith Pretty, evinin arazisindeki büyük çimenlerle kaplı höyüklerden giderek daha fazla etkilenmeye başladı.

British Museum illüstratörü Craig Williams’ın Sutton Hoo gemi cenazesini hazırlayan figürler. KAYNAK

I.Dünya Savaşı sırasında Fransa’da görev yapan eski hemşire, 1926’dan beri Deben Nehri’nin haliçindeki Woodbridge yakınlarındaki Sutton Hoo malikanesinde Edward dönemi tarzı bir evde yaşıyordu.

Edith Pretty  sürekli artan ilgisini yenemeyerek 1937’de Suffolk kasabası Ipswich’teki müzeye ulaştı. Müze kazı yardımcısı olarak Basil’i gönderdi.

Kendi kendini yetiştiren arkeolog 12 yaşında okulu bırakmıştı, ancak tarihi eserlere ömür boyu sürecek bir tutku duyuyordu. Aynı zamanda keskin bir dilbilimciydi.

Basil, Sutton Hoo’daki kazıların günlüklerini tuttu ve kayıtları, ilk olarak Sutton Hoo’daki bir dizi mezar höyüğünde insan kalıntılarını ve bazı eserleri keşfettiğini gösteriyor.

Ancak 1939 yazında dikkatini Tümülüs Bir olarak bilinen en büyük toprak höyüğüne çevirdi.

Orada, 11 Mayıs’ta muhteşem keşif yaptı. 3 ay boyunca günde 1.5 sterline çalışmasının emeklerinin karşılığını bu büyük keşifle taçlandırdı.

Bu altın kemer tokası , erken ortaçağ işçiliğinin bir başyapıtıdır ve savcı (siyah metal alaşımı) ile kakma iç içe geçmiş yaratıkların karmaşık bir dekorasyonu ile 400 gramdan fazla altın kullanılarak yapılmıştır. Bu tür hayvan süsü, o zamanlar Almanca konuşan pek çok halk arasında popülerdi. KAYNAK

80 fit uzunluğunda ki gemiyi gördüklerinde şaşkına döndükleri kesindi. Çünkü kazı çalışmalarında çalışan bay Jacops sadece bir bahçıvandı ve ömründe hiç gemi görmemişti.

British Museum’dan uzmanlar, buluntu haberi geldiğinde kazıya müdahale etti ve Anglosakson arkeoloji uzmanı Charles Phillips, Basil’i kazıdan çıkarmaya çalıştı. Onun eğitim almamış olmamasının kazılar için uygun olmadığını iddia ediyordu.

Ayrıca savaşın eşiğinde olan İngiltere ile kazıların tamamlanmayacağından ve savaş çıkmadan değerli tarihin korunmayacağından endişe duyuyordu.

Bayan Pretty, Basil’in arkasında durdu ve protesto karşısında kazıya devam etti. Ve kazarken, bir zamanlar teknenin hazine odası olan, büyük bir demir halkanın altında gizlenmiş olan hazineyi buldu.

Çamurdan çıkan muhteşem eserler neticesinde uzmanlar çalışmaya geri döndüler ve Basil de kazıdan uzaklaştırıldı.

Suffolk sahasında yeryüzünden 263 süslü hazineyi çıkardı.

Bu kese kapağı , başlangıçta bir bel kemerinden sarkan deri bir keseye tutturulacaktı. İçinde Frenk altınları bulundu. Sadece altın çerçeve ve yakalar hayatta kaldı, deri kese çürümüştü. KAYNAK

Bunlar arasında, yalnızca yüksek statüdeki savaşçıların kullanabileceği prestijli bir silah olan iki ucu keskin bir kılıç vardı – altın bir kalkan ve erken ortaçağ işçiliğinin en iyisini sergileyen süslü bir kemer tokası.

Uzmanlar önce hazinelerin Viking olduğunu düşündüler, ancak daha yakından incelendiğinde Anglo-Sakson olduklarını anladılar.

Hazinelerin bir kısmı Bizans İmparatorluğu’na tarihlenirken, bazıları Sri Lanka lal taşlarıyla süslenmiş bazı mücevherler gibi Doğu’dan Suffolk’a seyahat etmişti.

Hazineler, Avrupa ile Anglo-Saksonların ticaret ağlarını daha önce hiç olmadığı kadar derinlemesine araştırabilen tarihçilerle, Avrupa’da Karanlık Çağların tarihini yeniden yazdı.

Hazinelerin Doğu Anglia Kralı Raedwald’a ait olduğuna inanılıyor ve öldüğünde onu öbür dünyaya taşıyacak olan gemi ile birlikte gömüldü.

Bütün bulunanlara rağmen herani bir insan kemiğine rastlanmadı. Uzmanlar buna sebep olarak asidik toprak yapısını gösterdi.

Savaş başladığında, kazı terk edilmek zorunda kaldı ve zemin Ordu tarafından tank eğitim alanı olarak kullanıldı.

Ağır makineler, tarihi höyüklerin çoğunu düzleştirdi ve geminin sağlam dış hatlarına zarar verdi.

Tüm paha biçilmez zenginliklerin haklı olarak Bayan Pretty’ye ait olduğu düşünülen bir hazine araştırmasının ardından, tüm eserleri British Museum’a bağışladı.Kurumun en önemli yaşayan bağışçısı oldu.

Oldukça sıradışı ve bir hikaye olduğunu düşünen okuyucularımız varsa bu hikaye 29 ocak’ta Netflix ekranlarına gelecek.

Tarihi filmlere ilgisi olanlar için bizde bir derleme yaparak Sutton Hoo gemi cenazesinin en büyük arkeolojik keşiflerden biri olduğunu hatırlatmak istedik.

Kral Raedwald Kimdir?

Tarihçiler, muhteşem miğferin eski Doğu Anglia Kralı Raedwald ile birlikte gömülmüş olabileceğine inanıyor.

Sutton Hoo’da keşfedilen hazine, Britanya’da şimdiye kadar bulunan en zengin gemi mezarlık alanıydı.

Tarihsel zamanlarda savaşçılar ve liderler, kendilerini ve zenginliklerini öbür dünyaya taşımak amacıyla gemileriyle birlikte gömülürdü.

Sutton Hoo’da bir ceset kalıntıları asla bulunamadığından, mezar alanının kime ait olduğunu bilmek imkansızdı.

Ancak tarihçiler, Raedwald adlı bir kraliyet ailesinin son dinlenme yeri olduğuna inandıklarını söylüyorlar. Anglosakson, yaklaşık 599’dan 625’teki ölümüne kadar Doğu Anglia’nın kralıydı.

Raedwald, Tanrı Woden’den geldiğini iddia eden ilk Angles Kralı Wuffingas’tan soyundan geldi.  Kraliyet hanedanı, birçok nesil boyunca Suffolk ve Norfolk’tan oluşan Anglia’yı yönetti.

Raedwald, Northumbria Krallığı’na karşı kazandığı zaferden ötürü saygı görüyordu; bu, onu o zamanlar Humber Nehri’nin güneyindeki en güçlü liderlerden biri yapan başarıdır.

Ancak  hem Hıristiyanlığa hem de geleneksel Anglo-Sakson dinlerine ibadet etmesine izin verdiği için de eleştirildi . Öldüğünde yerine pagan oğlu Eorpwald geçti.

Raedwald’ın Sutton Hoo’da gömülü olduğu söyleniyor. Mezarı, onlarca yıl sonra mezar soyguncuları bölgeyi hedef aldığında, zar zor yağmalanmaktan kurtulmuştu.

Ancak Sutton Hoo arkeolojik kazı, hırsızların izini birkaç metre kaçırdıklarını ortaya çıkardı.

Banner
Benzer Yazılar

IŞİD Tarafından Yıkılan Palmira Antik Kenti Yeni Bir Sergi İle Hatırlanacak

4 Şubat 2021

4 Şubat 2021

Işid tarafından tahrip edilen Palmira Antik Kenti ve onu savunurken ölen Halid El Es’ad’ın çalışmaları Getty Research Institute tarafından sergilenecek....

Knossos Sarayı’nın görkemli taht odasının Avrupa’nın en eski taht odası olduğu düşünülüyor

16 Mart 2024

16 Mart 2024

Bir Tunç Çağı kültürü olan Minos uygarlığı, MÖ 2700 ile MÖ 1450 yılları arasında Girit adasında gelişti. Bu uygarlığın dikkat...

Tokat’ın Antik Comana Potica Kentinde Mısır’ın 18. Hanedanlığına Ait Mühür Bulundu

7 Ocak 2021

7 Ocak 2021

Tokatta bulunan antik Comana Potica kentinde Mısır’ın 18. Hanedanlığına ait bir mühür bulundu. Antik kent Tokat’ın Gümenek köyünde yer almaktadır....

Mısır’da, şimdiye kadar görülmemiş antik dini ritüeli barındıran bir tapınak keşfedildi

7 Ekim 2022

7 Ekim 2022

Mısır’daki Arap Çölü’ndeki bir Greko-Romen limanı olan Berenike sahasında kazı yapan arkeologlar, şimdiye kadar görülmemiş antik dini ritüeli barındıran bir...

Kibatos Kalesi Deşifre Ediliyor

2 Şubat 2021

2 Şubat 2021

Yalova’nın Altınova ilçesinde Yalova Kıyıları Antik Liman ve Sualtı Yüzey Araştırması kapsamında yaklaşık 2 yıldır sürdürülmekte olan çalışmalar neticesinde Bizans...

Kültepe’de bulunan 2000 yıllık Anisa Levhası, o dönemde Anadolu’da Yunanca konuşulduğunu gösteriyor

13 Nisan 2024

13 Nisan 2024

Asur ticaret koloni çağının en önemli karumu olan Kültepe/Kanesh de yapılan kazılarda bulunan 2000 yıllık meclis kararına sahip Anisa Levhası,...

Van’da Moğol İlhanlı Hükümdarı Hülagü Han’ın yazlık sarayının kalıntılarına ulaşıldı

7 Temmuz 2022

7 Temmuz 2022

Türk ve Moğolistanlı bilim insanlarından oluşan arkeoloji çalışma ekibi, Van’ın Çaldıran ilçesinde 1260’lı yıllarda Moğol İlhanlı Devleti hükümdarı Hülagü Han’ın...

Mısır Papirüsleri Korumak İçin Yenilikçi Bir Çözüm: Wasabi

29 Şubat 2024

29 Şubat 2024

Araştırmacılar, bakteri ve mantar tehlikesi altında olan paha biçilmez eski Mısır papirüslerini temizlemek ve korumak için yeni bir doğal teknik...

Arkeologlar Derneği’nin Paylaşımı Kadın Arkeologlardan Tepki Topladı

22 Aralık 2021

22 Aralık 2021

Arkeologlar Derneği’nin sosyal medya hesabından yaptığı “Türkiye’nin kadın arkeologları hiç durmadan mesleğimize katkıda bulunmaya devam ediyor. Yolları açık olsun” videolu...

Kral Tutankhamun’un Mumyalanmış Ereksiyon Halindeki Penisi Eski Dini Mücadeleyi Gösterebilir

15 Şubat 2022

15 Şubat 2022

Mısır kralı Tutankhamun, babası tarafından serbest bırakılan bir dini devrime karşı savaşmak için penisinin 90 derecelik bir açıyla mumyalanması da...

Mısırda Güzelliğin Sembolü Kraliçe Nefertiti, Mitanni Prensesi Tadukhipa Olabilir mi?

1 Kasım 2020

1 Kasım 2020

Kraliçe Nefertiti’nin eski Mitanni Krallığından gelen bir prenses olduğu ve adının aslında prenses Tadukhipa olabileceği bazı bilim insanları tarafından öne...

Fatih Belediyesi Hitit Çivi Yazısı Atölyesi Düzenliyor

5 Aralık 2023

5 Aralık 2023

Fatih Belediyesi, Anadolu’nun kadim medeniyetlerinden Hititlerin kullandığı çivi yazısının uygulamasını öğrenmek isteyenler için Hitit Çivi Yazısı atölyesi düzenliyor. Hititlerin özellikle...

Bayeux Gobleninde, Nazilerin Bulmak İstedikleri Neydi?

12 Şubat 2021

12 Şubat 2021

Bayeux Gobleni, dünyadaki en ünlü işleme olarak tarihe geçmiş durumdadır. Bilmeyenler için küçük bir açıklama eklersek İngiltere’nin Normanlar tarafından fethinin...

Mısırlı arkeologlar, Ölüler Kitabı’ndan metinler içeren papirüs keşfetti

20 Ocak 2023

20 Ocak 2023

Mısır’ın Sakkara bölgesinde çalışan arkeologlar, bir yüzyıldan beri ilk kez Ölüler Kitabı’ndan metinler içeren 16 metre uzunluğunda bir papirüs ortaya...

2100 yıllık kadın iskeleti bronz deniz kızı yatağında yatarken bulundu

5 Haziran 2022

5 Haziran 2022

Arkeologlar, Yunanistan’ın kuzeyindeki Kozani kenti yakınlarında bronz bir deniz kızı yatağında yatan 2100 yıllık bir kadının iskeletini buldular. MÖ 1....

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]