14 June 2025 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

İpek Yolu Üzerindeki Şahruhiye’de Ortak Türk Mirası Gün Yüzüne Çıkarılıyor

Orta Asya’nın kalbinde, Türk dünyasının ortak tarihine ev sahipliği yapan Şahruhiye antik kenti, Türk ve Özbek arkeologların yürüttüğü ortak kazı projesiyle yeniden keşfediliyor. Türk devletlerinin izlerini taşıyan bu kadim şehir, bilimsel iş birliğinin güçlü bir örneği olarak dikkat çekiyor.

Taşkent’in kuzeydoğusunda, tarihi İpek Yolu’nun kavşak noktalarından birinde yer alan Şahruhiye, Türk Tarih Kurumu, TİKA ve Özbekistan Bilimler Akademisi iş birliğiyle gerçekleştirilen kazı projesiyle gün yüzüne çıkarılıyor. Kazı çalışmaları, Türkiye’den 14 kişilik uzman ekip ile Özbek arkeologların ilk kez ortaklaşa yürüttüğü arkeolojik kazı olma özelliği taşıyor. Projeye Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Tuba Tombuloğlu başkanlık ediyor.

2 Bin Yıllık Bir Türk Yerleşimi

Şahruhiye, 1. yüzyılda Benaket adıyla anılıyor ve doğal savunma avantajlarıyla öne çıkan bir kale olarak kuruluyor. Zaman içinde gelişerek, 9.-12. yüzyıllarda demircilik, cam işçiliği ve çömlek üretimi gibi sanayi alanlarında büyük ilerleme kaydediyor. Özellikle Karahanlılar ve Timurlular döneminde bir ticaret ve üretim merkezi hâline geliyor.

TRT Haber’de yer alan bilgilere göre şehir, 1220 yılında Cengiz Han’ın orduları tarafından yıkıma uğradıktan sonra, 1392’de Emir Timur’un hâkimiyetiyle yeniden ayağa kaldırılıyor. Timur, bu önemli şehri oğlu Şahruh’un onuruna “Şahruhiye” olarak yeniden adlandırıyor. Şehir, bir dönem Timurlu ordusunun sağ kanadının konuşlandığı bir garnizon olarak da kullanılıyor.

İpek Yolu Üzerindeki Şahruhiye’de Ortak Türk Mirası Gün Yüzüne Çıkarılıyor

Kazılarda Saray ve Cephanelik İzleri

Kazı çalışmaları sırasında Emir Timur dönemine ait tahkimat duvarlarının altında büyük yapılar tespit edildi. Bunlar arasında olası saray kalıntıları, cephanelikler ve zanaat atölyeleri yer alıyor. Ayrıca bulunan zırhlar, kasklar, bıçaklar, ok uçları, cam ve seramik parçalar; Şahruhiye’nin, Orta Asya’nın en büyük metalürji ve cam üretim merkezlerinden biri olduğunu gözler önüne seriyor.

Kazı ekibi ayrıca 1560 yılına tarihlenen bir insan iskeleti de buldu. Bu bulgu, dönemin sağlık durumu, hastalıkları ve beslenme alışkanlıkları hakkında detaylı analizler yapılmasına imkân tanıyor.

Tehlike Altındaki Miras: UNESCO Hedefi

Seyhun Nehri kıyısında yer alan Şahruhiye’nin kalıntılarının önemli bir bölümü zamanla nehir sularıyla tahrip olmuş durumda. Kazı ekibi, bugüne kadar korunamayan bölgeleri belgelemenin yanı sıra, alanın kalan kısmını da koruma altına almak için çalışmalar yürütüyor. Projenin en önemli hedeflerinden biri de Şahruhiye’yi UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne dâhil etmek.

Kazı başkanı Doç. Dr. Tuba Tombuloğlu şu değerlendirmede bulunuyor:
“Şahruhiye yalnızca tarihî bir kent değil, aynı zamanda 300 milyonluk Türk dünyasının ortak geçmişini temsil eden bir semboldür. Bu projeyle sadece arkeolojik kalıntıları değil, büyük bir medeniyetin izlerini ortaya çıkarıyoruz.”

Kapak fotoğrafı: AA

Banner
Benzer Yazılar

York’ta bir İskandinav Roma gladyatörü: Araştırma Viking Çağı’ndan önce bilinmeyen göçleri ortaya çıkarıyor

7 Ocak 2025

7 Ocak 2025

İskandinav genleri, York’ta gömülü bir adamdan elde edilen kanıtlar da dahil olmak üzere, daha önce düşünülenden birkaç yüzyıl önce Britanya...

Ayasofya Cami “İmparatorluk Kapısı” zarar gördü.

19 Nisan 2022

19 Nisan 2022

Sanat Tarihi Derneği, sosyal medya hesabından Ayasofya Cami “İmparatorluk Kapısı’nın” zarar gördüğünü duyurdu. İmparatorluk Kapısı’nda oluşan zararı fotoğraflayan Sanat Tarihi...

7 bin yıllık mezarda inek kanı içildiğine dair en eski kanıtlar ele geçti

24 Mart 2023

24 Mart 2023

Sudan’da arkeologlar bir mezarda inek kanı içme ritüelinde kullanılmış olduğunu düşündükleri kemik aletler buldu. İnek kanı içme günümüzde Doğu Afrika’da...

Tunç Çağında Görülen Nadir Hastalıkların İlginç Sosyal Boyutları

4 Mart 2021

4 Mart 2021

Nadir Hastalıklar denilince hemen hemen hepimizin aklına gelen şey bu hastalığın çok az kişiyi etkilemiş olmasıdır. Muhtemelen bahsedilen bu hastalık...

Klazomenai Antik Kenti’nde ilk defa mühür keşfedildi

20 Kasım 2022

20 Kasım 2022

12 İon Kent Devleti’nden biri olan Klazomenai Antik Kenti’nde sürdürülen arkeolojik kazılarda ilk defa kente ait kilden yapılmış mühür keşfedildi....

Eşsiz Roma süvari geçit töreni miğferi yeniden yaratıldı

8 Nisan 2024

8 Nisan 2024

Amatör arkeologların 2001 yılında Leicestershire’daki Market Harborough yakınlarındaki Hallaton’da bir Demir Çağı bölgesini araştırırken buldukları yaldızlı gümüş benzersiz Roma süvari...

Aswan’daki Isis Tapınağı Keşfinden 150 Yıl Sonra Ziyarete Açıldı

25 Ocak 2021

25 Ocak 2021

Aswan’daki Isis Tapınağı, restorasyon çalışmalarının tamamlanmasının ve turizm hizmetlerinin geliştirilmesinin ardından halka yeniden açıldı. Aswan’ın merkezindeki bir yerleşim bölgesinde bulunan...

13-14. Yüzyıllara tarihlenen Kurşun Tablet Eski Bir Litvanya Yazısı İle Yazılmış Olabilir mi?

27 Şubat 2024

27 Şubat 2024

Litvanya’nın Vilnius kentindeki Büyük Dükler Sarayı Müzesi’nde, 20 yıl önce keşfedilmesine rağmen hala deşifre edilmemiş bir yazıya sahip, 13-14 yüzyıllara...

“Anadolu” operasyonu ile tarihi eser kaçakçılarına darbe

10 Ağustos 2021

10 Ağustos 2021

Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı ile Adana Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde 30 ilde uluslararası tarihi eser...

Tunel Wielki mağarasında 500 milyon yıllık çakmaktaşı aletler bulundu

9 Ekim 2022

9 Ekim 2022

Yaklaşık 20 yıl önce Kraków-Częstochowa Jura’daki Tunel Wielki mağarasında yapılan kazılar sırasında keşfedilen kemik ve küçük çakmaktaşı aletlerin analiz sonuçları...

BAE’de 3.000 Yıllık İlk Büyük Demir Çağı Nekropol Keşfedildi

22 Nisan 2025

22 Nisan 2025

Abu Dabi Kültür ve Turizm Departmanı (DCT Abu Dabi), Al Ain Bölgesi’nde BAE’nin Demir Çağı’na ait ilk büyük nekropolün keşfedildiğini...

Gılgamış Rüya Tableti Irak’a Geri Döndü

8 Aralık 2021

8 Aralık 2021

Dünyanın bilinen en eski yazılı edebi ve dini içerikli çivi yazılı Gılgamış Rüya tableti koleksiyonunun kaçırılan parçası Salı günü (07...

Brezilya’da 16 yeni antik kaya sanatı alanı tespit edildi

10 Mart 2024

10 Mart 2024

Brezilya’nın Tocantins’in Jalapão bölgesinde çalışan arkeologlar, 2.000 yıllık 16 yeni antik kaya sanatı alanı tespit etti. Bu alanlarda insan ve...

Yeni araştırma, Polonya’da bulunan Neolitik bir rondelin inşası, kullanımı ve ritüel anlamı hakkında daha önce bilinmeyen yönleri ortaya çıkardı

13 Aralık 2024

13 Aralık 2024

Kuzey-batı Polonya’da Nowe Objezierze’de yapılan bir arkeolojik kazı, yaklaşık M.Ö. 4800 tarihli bir rondel keşfetti ve bu, Neolitik toplumların törensel...

Kolomb’tan 500 Yıl Önce Atlantik’i Geçen Efsanevi Viking Kadınının Evi Bulundu

12 Mart 2021

12 Mart 2021

Arkeologlar, yakın zamanda efsanevi Viking kadını Gudrid Torbjörnsdottir’e ait olduğuna inanılan bir çiftliği kazdılar. Gudrid Torbjörnsdottir’in, Atlantik’i geçen ilk Avrupalı ​​kadın...

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]