24 November 2025 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

Hititlerde Su Kültü ve Eflatunpınar Hitit Su Anıtı

Anadolu’da tunç çağı dönemine damgasını vuran Hititler, su kaynaklarına verdikleri önem ile de dikkat çeken bir toplumdur.

Bir tarım toplumu olan Hititler için su ve su kaynakları hayati değer taşımaktaydı. Suyun hayati değeri sadece tarımla ilişkili değildi. İnanç değerlerine sıkı sıkıya bağlı bir toplum olan Hititlerde su ve suyun temizliği çok önemli idi. Tanrı ve Tanrıçalara karşı yapılan ayinlerde temizlenme aracı olarak kullanılan suyun kesinlikle pislikten uzak olması gerekirdi. Öyle ki, suyun temizliğinden sorumlu olan kişi en ufak dikkatsizliğini hayatıyla ödeyebilirdi. Bunun yanında vebanın da ülke topraklarında sıklıkla görülmesi suya verilen değeri bir kat daha artırmaktaydı. Sıralanan bu nedenlerden dolayı Hititler, devlet sınırları içerisinde bulunan su kaynaklarına azami önem vermekteydiler.

Elde edilen birçok çivi yazılı tabletlerde Hititlere ait su anıtlarından ve buralara yapılan libasyonlardan, ayrıca pınarlardan ve barajlardan bahsedilmektedir.
Hititler, yeryüzünde açılan deliklerin, yeraltı dünyasıyla olan bağlantısından dolayı dağdan veya yeraltından çıkan suları kutsal olarak kabul etmişlerdir. Buradaki suların aktığı yerler ritüelin yapıldığı kutsal mekânlar olarak kullanılmışlardır. Hititlerde suyla birlikte yapılan birçok ritüel vardır. Bunlar, arınma, ölüm, doğum, dua, büyü ve kehanet ritüelleri gibi farklılıklar göstermektedir.
Hititler, dini ritüellerde bayramlarda gerçekleştirdikleri libasyonlarda su kullanmaktadırlar. Hatta bedensel arınma sırasında yapılması gereken işlemlerin başında, ağızın yıkanması gelmekteydi. Çünkü ağız tanrının sözünün çıktı yer idi ve temiz olması gerekirdi.
Hurri kökenli itkalzi adı verilen törenlerin ele alındığı tabletlerde suyun kullanımını şu şekilde okumaktayız.
12-17 “…onlar (bunu) bitirir bitirmez, kurban sahibi yıkanmak için gelir ve yıkanır. Yıkanma işlemini bitirir bitirmez Rahip temizlik suyunu tutar. Ve onu yıkanma çadırına götürür. Ve kurban sahibi yıkanma işlemini bitirir bitirmez…” 18-23 “… aynı [suyu] bakırdan ya da bronzdan boş bir banyo kabına döker elinde hiçbir şey tutmayan diğer ( rahip) de gelir. Ve ( banyo kabını) onu diğer kült eşyalarının yanına koyar…” 24-28 “…Sonra onu (suyu) onun başına döker. Ayrıca bundan başka diğer suyu o onun kafasına dökmez. Onu aşağı koyar. Gömleği içine atar atmaz ve bir tabureye oturur oturmaz, rahip Hurice konuşur / dua eder…” 
Hititlerin tarım toplumu olmaları, gerek dini inançlarının gereği, gerekse de veba başta olmak üzere tüm hastalıkların temiz olmamaktan kaynaklandığı bilincine sahip toplum olmalarından dolayı Hititler, birçok su pınarına su anıtı inşaa etmişlerdir.
KONYA Beyşehir Eflatunpınar Hitit Anıt Çeşmesi-
Hitit Kralı IV. Tudhaliya zamanında yapılan Eflatunpınar Anıtı, günümüze kadar fonksiyonunu kaybetmeden gelebilmiş ender mimari su sistemidir.
Eflatunpınar Hitit Su Anıtı

IV. Tuthaliya (MÖ 1250-1220) döneminde daha fazla su kültü yapılarının inşa edilmiştir. Özellikle Konya Bölgesinde bu kült yapılar daha fazla görülmektedir. Başkent Hattuşa’da kurulan küçük baraj olarak niteleyebileceğimiz su sistemlerinin yanında Anadolu’nun çeşitli yörelerinde inşaa edilen su pınarları çevresindeki su anıtları ile, su pınarları kontrol altında tutularak ileride su yönünden oluşacak sıkıntılara karşı tedbirler alınmaktaydı. Bu anıtlardan birisi de Konya ilinin Beyşehir İlçesi Sadıkhacı Beldesi sınırları bulunan Eflatunpınar Hitit Su Anıtı’dır.

Hitit Kralı IV. Tudhaliya zamanında yapılan (bu konuda tartışma vardır.) Eflatunpınar Anıtı, günümüze kadar fonksiyonunu kaybetmeden gelebilmiş ender mimari su sistemidir. M.Ö. 13’ncü yüzyıl dönemine tarihlenen Eflatunpınar Hitit Su Anıtı, Hititlerin özgün taş işçiliğinin bir ürünüdür. Anıt, yekpare kaya üzerine yapılmamıştır. Birbirine uygun olarak kesilmiş andezit blokların titizlikle birleştirilmesi ile inşa edilmiştir.

Eflatunpınar Hitit Su Anıtı, sadece kurulduğu pınarın kontrolünü sağlamak için inşaa edilmemiştir. Taşlar üzerine çizilen kompozisyonlar, tanrı ve tanrıça figürleri ile açık hava tapınağı olarak da değerlendirilir. Bu özelliği ile Eflatunpınar Hitit Su Anıtı, diğer kaya anıtlarından ayrılır.

Su Anıtı, doğal bir su kaynağı üzerinde yapılmış büyük bir havuz ve dikdörtgen formda şekillendirilmiş kayalar üzerine kabartma tekniğinde yapılmış tanrı ve tanrıça figürlerinden oluşmaktadır. Havuzun duvarına paralel yatay su kanalları suyun havuz içerisine akmasını sağlayarak dönemin su tesisatı ile su teknolojisi hakkında da önemli bilgiler vermektedir.

2014 yılında UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’ne Hitit Kutsal Su Tapınağı olarak dahil edilmiştir. Listeye dahil edilmesindeki Üstün Evrensel Değerler Gerekçesi: Eflatunpınar su havuzunun özelliği, akan suların merkezi havuz sistemi ile toplanarak, gerektiği zaman tasarruflu bir şekilde kullanılan nadir su sistemlerinden biridir. Bu anıt sadece görünüş itibariyle, düzeniyle ve ikonografi yapısıyla ender anıtlardandır, aynı zamanda da yapımı esnasında kullanılan teknoloji ve sanatkarlık bakımından da çok nadide bir anıttır.

Kaynak: https://www.kulturportali.gov.tr/

Leyla Murat, Hititlerde su kültü. Tarih Araştırmaları Dergisi, 31, 51. 2012

Dr. Öğr. Üyesi İsmail COŞKUN, Nesim KILIÇ, Hitit Kutsal Su Tapınaklarında Eflatunpınar ile İlgili Değerlendirmeler, 3. Uluslararası Sosyal ve Beşeri Bilimler Kongresi, Van, 2019.

Banner
Benzer Yazılar

Boncuklu Tarla kazılarında 12 bin yıllık tapınak ortaya çıkarıldı

21 Ekim 2021

21 Ekim 2021

Mardin Dargeçit ilçesinde Epipaleolitik dönemden Geç Çanak Çömlek Öncesi Neolitik dönem B evresine kadar kalıntılara ev sahipliği yapan Boncuklu Tarla...

Karadeniz’in ilk bilimsel sualtı kazısında 2400 yıllık eserler bulundu

29 Mart 2024

29 Mart 2024

Karadeniz’in ilk bilimsel sualtı kazısı Kerpe Koyu’nda gerçekleştirildi. MÖ 4. yüzyıldan MS 12. yüzyıla kadar uzanan onlarca tarihi eser gün...

Türk Arkeoloji ve Kültürel Miras Enstitüsü’nün Hazırlıkları Tamamlandı

23 Ocak 2021

23 Ocak 2021

Avrupa Birliği desteği ile Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Gaziantep Büyükşehir Belediyesi iş birliği çerçevesinde “Türk Arkeoloji ve Kültürel Miras...

Ayanis Kalesi’nde ilk kez Urartulara ait çöplük alanı ortaya çıkarıldı

3 Eylül 2022

3 Eylül 2022

Van Tuşpa sınırlarında Urartu Krallığı’nın görkemli yapılarından biri olan Ayanis Kalesi’nde devam eden kazılarda ilk kez Urartulara ait çöplük alanı...

Kibatos Kalesi Deşifre Ediliyor

2 Şubat 2021

2 Şubat 2021

Yalova’nın Altınova ilçesinde Yalova Kıyıları Antik Liman ve Sualtı Yüzey Araştırması kapsamında yaklaşık 2 yıldır sürdürülmekte olan çalışmalar neticesinde Bizans...

Hitit Çivi Yazısı Metinleri Yakında Çevrimiçi Olarak Erişilebilir Olacak

17 Ekim 2020

17 Ekim 2020

En eski Anadolu Uygarlıklarından biri olan Hititler günümüzden 3500 yıl önce yaşadılar. Kurdukları büyük İmparatorluklarıyla çevrelerindeki her yeri hatta en...

Olimpiyat oyunlarının da düzenlendiği Antakya Antik Hipodrom’unda eğlence ve oyun mekanları ortaya çıkarıldı

29 Eylül 2022

29 Eylül 2022

M. Ö. 67 yıllarında inşa edilen Roma Dönemi Antakya Antik Hipodromu’nda eğlence ve oyun mekanları ortaya çıkarıldı. Helenistik Dönem yapılarının...

Knidos Antik Kenti’nde Emevi dönemine ait kitabeler bulundu

4 Nisan 2022

4 Nisan 2022

2016 yılından bu yana devam eden Knidos Antik Kenti kazılarında MS 685-711 yılları arasında bölgede hakimiyet kuran Emevilere ait kitabeler...

Satala Antik Kenti’nde Urartu İzleri

30 Eylül 2021

30 Eylül 2021

Gümüşhane’nin Kelkit ilçesi Sadak köyü sınırlarında yer alan Satala Antik Kenti’nde Geç Tunç Çağı medeniyetlerinden Urartulara dair izler ortaya çıkarıldı....

Urartu Kralı II. Rusa Döneminde Yapılan Sarayın Fil Ayakları Çıkarılacak

15 Ekim 2021

15 Ekim 2021

M. Ö. 685-645 yılları arasında hüküm süren Urartu Kralı II. Rusa tarafından inşa edilen sarayın fil ayaklarının çıkarılması için çalışmalar...

Perre Antik Kenti’nde 1800 yıllık Roma dönemi kadın rölyefi bulundu

10 Aralık 2023

10 Aralık 2023

Kommagene Krallığı’nın beş büyük kentinden biri olan Perre Antik Kenti’nde devam eden arkeolojik kazı ve temizlik çalışmalarında 1800 yıllık Roma...

Apollon Smintheus Tapınağı’nda 2.000 yıllık mezar ve 10’dan fazla iskelet bulundu

27 Aralık 2023

27 Aralık 2023

Çanakkale’deki Apollon Smintheus Tapınağı’nda 2 bin yıllık bir mezar ortaya çıkarıldı. Mezarın içinde 10’dan fazla iskelet bulundu. Çanakkale’nin Ayvacık ilçesine...

Körzüt Kalesi’nde Urartu Kralı Menua’nın ikinci tapınağı gün yüzüne çıkarılıyor

20 Aralık 2022

20 Aralık 2022

Van ilinin Muradiye ilçesine bağlı Uluşar mahallesinde yer alan Urartu Kralı Menua’nın yaptırdığı Körzüt Kalesi’nde gerçekleştirilen kazı çalışmalarında ikinci tapınak...

Dara Antik Kenti’nde daha önce görülmeyen ampulla bulundu

11 Ocak 2022

11 Ocak 2022

Ampulla, antik dönemlerde Hristiyan hacıların kutsal merkezleri ziyaretleri sırasında oradan getirdikleri koku kaplarına verilen genel isimdir. Birçok antik dönem kent...

Boncuklu Tarla’da 12.000 yıllık anıtsal bir stel keşfedildi

18 Aralık 2024

18 Aralık 2024

Mardin’in Dargeçit ilçesine bağlı Ilısu Mahallesi’nde bulunan Boncuklu Tarla’da yapılan kazılarda, 12 bin yıllık, 2 metre 20 santim uzunluğunda oyma...

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]