Kuzey Makedonya’daki Crnobuki köyü yakınlarındaki Gradishte’de yakın zamanda yapılan arkeolojik kazılarda sitenin tarihi önemi hakkındaki önceki varsayımları sorgulayan önemli bir antik yerleşim ortaya çıkarıldı.
Başlangıçta Roma saldırılarını savuşturmak için kurulmuş askeri bir karakol olduğu düşünülen Gradishte’nin, aslında Roma İmparatorluğu’ndan yüzyıllar önce, zengin bir kültürel ve ekonomik yaşama sahip, gelişen bir şehir olduğu bulgularla ortaya konuldu.
Cal Poly Humboldt ve Makedonya Enstitüsü ve Müzesi-Bitola’dan ortak bir ekip tarafından yürütülen araştırma, Gradishte akropolünün en az yedi dönümlük bir alanı kapladığını ortaya koydu. Bu geniş alan, taş baltalar, madeni paralar, kil tiyatro bileti, çanak çömlek, oyun taşları ve tekstil araçları da dahil olmak üzere çok sayıda eser ortaya çıkardı ve bunların hepsi en az MÖ 360’a kadar uzanan müreffeh bir yerleşimin somut kanıtlarını sunuyor
Arkeolog Nick Angeloff, bu sitenin MÖ yedinci yüzyılda kurulan eski bir devlet olan Lyncestis Krallığı’nın kayıp başkentini temsil edebileceğini bile ileri sürmüştür.
Angeloff, “Bu keşif önemli. Özellikle şehrin Konstantinopolis’e giden ticaret yolları üzerindeki stratejik konumu göz önüne alındığında, antik Makedonya’nın karmaşık ağlarını ve güç yapılarını vurguluyor. Octavian ve Agrippa gibi tarihi şahsiyetler, Actium Muharebesi’nde Kleopatra ve Mark Antony ile yüzleşmek için bu bölgeden geçmiş olabilir” dedi.

İlk olarak 1966’da literatürde adı geçen alan, yakın yıllara kadar büyük ölçüde keşfedilmemişti. Yeraltı radarı ve drone ile konuşlandırılmış LIDAR gibi modern arkeolojik teknikler, yerleşimin büyüklüğü ve etkisi hakkında daha derin bir anlayışa olanak sağladı. Büyük İskender’in (MÖ 325-323) yaşadığı dönemde basılan bir madeni paranın keşfi, şehrin kuruluş zaman çizelgesini geriye itti ve insan yerleşiminin Bronz Çağı’na (MÖ 3.300-1.200) kadar uzanabileceğini düşündürdü.
Ulusal Enstitü ve Müze-Bitola’da küratör-danışman arkeolog olan Engin Nasuh, bu bulguların önemini vurguladı: “Bu dönem hakkında öğrenebileceğimiz şeylerin sadece yüzeyini kazmaya başlıyoruz. Keşifler yalnızca Kuzey Makedonya’nın geçmişini aydınlatmakla kalmıyor, aynı zamanda antik Batı medeniyetinin daha geniş bir şekilde anlaşılmasına da katkıda bulunuyor.”
Gradishte’de ortaya çıkarılan kömür ve kemik örnekleri de dahil olmak üzere eserler, MÖ 360 ile MS 670 yılları arasına tarihlendirilmiş olup, uzun bir yerleşim ve kültürel gelişim dönemini göstermektedir. Avrupa’nın en eski modern devletlerinden biri olan bu antik Makedonya devleti, bölgenin politik ve kültürel manzarasını şekillendirmede önemli bir rol oynamıştır.
Kazı devam ederken, her iki kurumdan öğrenciler, öğretim görevlileri ve araştırmacılar bu antik şehrin tüm hikayesini ortaya çıkarmaya adanmış durumda. Nasuh, çabalarını, her yeni keşfin erken Avrupa medeniyetlerinin genel resmine bir parça eklediği büyük bir mozaik oluşturmaya benzetti.

“Bu devam eden çalışma, antik Makedonya’nın karmaşık ağları ve canlı kültürü hakkında daha fazla şey ortaya çıkarmayı vaat ediyor ,” diye sonlandırdı. “Her bir sonraki çalışmayla, ortak tarihimizin karmaşıklıklarını anlamaya bir adım daha yaklaşıyoruz.”
Kapak Fotoğrafı: Cal Poly Humboldt