28 August 2025 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

Vikinglerde Kan Kartalı İşkencesi

Vikingler hakkında anlatılan bir çok hikaye var ve bu hikayeleri gerçekte olanlarla aslında hiç olmamış olanları birbirinden ayırt etmek bazen neredeyse imkansız…

Viking destanlarında anlatılan Kan kartalı işkence yöntemi de araştırmacılar için gerçekten var olup olmadığı hakkında şüpheyle bakılan bir olay olarak gizemini sürdürmekte.

Viking destanları, kaburgalarının, akciğerlerinin ve bağırsaklarının kanlı kanatlar şeklinde dışarı çekilebilmesi için sırtları kesilirken kurbanların canlı tutulduğu kan kartalı ritüelini anlatır.

Viking destanları tanrı Odin’in sahip oldukları toprakları fethederken düşmanlarına en acımasız işkenceleri yaptıklarını anlatırlar. Kan kartalı da bu işkence yöntemlerinden biri olarak anlatılagelmektedir.

Viking destanları , hayal edilebilecek en acı verici ve korkunç işkence yöntemlerinden biri olarak kan kartalını detaylandırıyor. Hikaye nasıl olduğunu anlatıyor:

“Earl Einar Halfdan’a gitti ve sırtına bu şekilde kanlı kartalı oydu, böylece omurgasından gövdesine bir kılıç sapladı ve omurgadan beline kadar tüm kaburgaları kesti ve ciğerleri oradan çıkardı. ….”

Sadece bu kadarlık bir anlatımla bile nasıl vahşice ve acımasız bir yöntem olduğunu anlamak hiçte zor değil!

Ragnar Lothbrok'un bir heykeli.
Ragnar Lothbrok’un bir heykeli.

Kan Kartalı İnfazlarının Tarihi

Kan kartalı kullanımının en eski hesaplaşmalardan birinin 867’de gerçekleştiği düşünülüyor. Birkaç yıl önce, Northumbria (bugünkü Kuzey Yorkshire, İngiltere) kralı Aella’nın bir Viking saldırısına kurban gitmesiyle başladı. Aella, Viking lideri Ragnar Lothbrok’u canlı yılanlarla dolu bir çukura atarak öldürmüştü.

İntikam için, Lothbrok’un oğulları 865’te İngiltere’yi işgal etti. Danimarkalılar York’u ele geçirdiğinde , Lothbrok’un oğullarından biri olan Kemiksiz Ivar, Aella’nın öldürüleceğini gördü.

Tabii ki, sadece onu öldürmek yeterince iyi değildi. Ivar’ın babası Ragnar bir yılan çukuruna atılmış ve korkunç bir kaderle karşılaşmıştı.

Kemiksiz Ivar, Aella’yı örnek almak ve düşmanlarının yüreklerine korku salmak istedi. Böylece lanetli kralı kan kartalına adadı.

kemiksiz ivar heykeli.
Kemiksiz Ivar heykeli.

Peki Kan Kartalı Nasıl Yapılıyordu?

Modern bilim adamları, Vikinglerin bu ritüel işkenceyi nasıl gerçekleştirdiklerini ve hatta korkunç yöntemi uygulayıp uygulamadıklarını tartışıyorlar. Kan kartalı süreci gerçekten de o kadar acımasız ve korkunç ki, gerçekten gerçekleştirilebileceğine inanmak zor. İster sadece edebi bir kurgu eseri olsun, isterse sadece bir hayal ürünü bunlar bile bu ritüelin korkunç acımasızlığını anlatmak için yetersiz kaldığı gerçeğini değiştirmiyor.

Kaçmayı veya ani hareketleri önlemek için kurbanın elleri ve bacakları bağlandı. Ardından intikam almak isteyen kişi, kurbanı kuyruk kemiğinden göğüs kafesine doğru bıçakladı. Daha sonra her bir kaburga, kurbanın iç organlarını tam olarak açıkta bırakan bir balta ile omurgadan titizlikle ayırdı.

Kurbanın tüm prosedür boyunca hayatta kaldığı söyleniyor. Daha da kötüsü, Vikingler daha sonra açık yaraya tuz basıyorlardı.

Bu yetmezmiş gibi, kişinin tüm kaburgalarını kesip dev parmaklar gibi açtıktan sonra, işkenceci kurbanın ciğerlerini çıkararak kişinin bir çift kanat takmış gibi görünmesini sağlardı.

Böylece, kan kartalı tüm kanlı görkemiyle kendini gösterir ve içte ve dışta bütün düşmanlara bir gözdağı verilir unutulmayacak bir korku yüreklere kazılırdı. 

Bu arada eğer kan kartalı işkence sırasında eğer bağıracak ve yalvaracak olursa Valhala’ya yani Viking cennetine asla gidemezdi.

Banner
Benzer Yazılar

Diyarbakır’da ilk defa sivri uçlu amfora bulundu

31 Temmuz 2022

31 Temmuz 2022

Diyarbakır Tarihi Surları’nın restorasyon çalışmaları sırasında bölgede ilk defa 1700 yıllık sivri uçlu amfora bulundu. Diyarbakır ilinin Sur ilçesinde yer...

Pompeii Domus’ta tanrıça Kibele kültü ile ilişkilendirilen pişmiş toprak figürünleri keşfedildi

27 Aralık 2023

27 Aralık 2023

Arkeologlar, Pompeii’deki Via del Vesuvio boyunca “Leda ve Kuğu Evi”nin bitişiğindeki Domus’ta yapılan son kazılarda 13 pişmiş toprak figürün ortaya...

İsrail’de 10.000 Yıl Öncesine Ait Tsunami İzleri

25 Aralık 2020

25 Aralık 2020

Arkeologlar, birçok eski sel olayını Tufan hikayesi ile ilgili olabileceğini teorileştirdiler. Ancak bu sel olaylarının çok azı kuzey İsrail’deki Tel...

Belçika’da Arkeologlar Roma Dönemine Ait Çok İyi Korunmuş Bir Köpek İskeleti Keşfetti

25 Mart 2025

25 Mart 2025

Belçika’nın Zottegem kenti yakınlarındaki Velzeke’de arkeologlar, MS 1. ila 3. yüzyıllara tarihlenen bir Roma yerleşiminde yaptıkları kazılarda oldukça ilginç bir...

İskandinavya’nın Trøndelag’daki en eski gemi mezarı “Tarihi Yeniden Yazıyor”

16 Kasım 2023

16 Kasım 2023

Norveç’in Trøndelag ilçesindeki bir belediye olan Leka’da arkeologlar, İskandinavya’nın MS 700 yıllarına kadar uzanan en eski gemi mezarını ortaya çıkardılar....

Troya ile Tavşanlı Höyük arasındaki bağı gösteren bulgulara ulaşıldı

23 Ağustos 2022

23 Ağustos 2022

Anadolu’nun iki önemli arkeolojik sit alanı Troya ve Tavşanlı Höyük arasında Tunç Çağı’nda kurdukları bağı gösteren bulgulara ulaşıldı. Kütahya’nın Tavşanlı...

İskoçya’nın Highlands bataklığında keşfedilen en eski tartan

2 Nisan 2023

2 Nisan 2023

Yeni araştırmalara göre, İskoç Yaylaları’ndaki bir bataklıkta keşfedilen bir kumaş parçası, şimdiye kadar keşfedilen en eski geleneksel tartan olabilir. 1980’lerin...

Büyük İskender’in Doğduğu Saray 2021’de Ziyaretçi Kabul Edecek!

11 Ekim 2020

11 Ekim 2020

Yunanistan’ın Orta Makedonya bölgesindeki Pella’da Büyük İskender’in doğduğu saray 1957 yılında keşfedilmişti. 1957 yılında bir kısmı kazılmış olan sarayın 2021...

Arkeologlar, Kıpti, Yunanca ve Arapça olarak yazılmış metinler içeren ostraca (kil kap parçası) koleksiyonu buldu

20 Aralık 2021

20 Aralık 2021

Mısır ve Alman arkeologlardan oluşan bir ekip Sohag Tel Atribis’teki Al-Sheikh Hamad arkeolojik sahasında demotik, hiyeratik, Kıpti, Yunanca ve Arapça...

Roma Dönemi Mermer Üretiminde Günümüze Göre Daha Az İsraf Vardı!

17 Mayıs 2021

17 Mayıs 2021

Roma İmparatorluğu mimarisi denildiği zaman hepimizin aklına ilk önce beyaz mermer heykeller, sütunlar gelir. Nitekim o dönem çoğu bina tıpkı...

71 yıl aradan sonra Yazılıkaya/Midas Kale arkeolojik kazıları yeniden başlıyor

21 Temmuz 2022

21 Temmuz 2022

Anadolu medeniyetlerinden Friglerin önemli yerleşim alanı Yazılıkaya/Midas Kale’de 71 yıl aradan sonra yeniden arkeolojik kazı çalışmaları başlıyor. Anadolu Üniversitesi öncülüğünde...

Slavların İlk Yazı Sistemi Glakolitik Değil Alman Runeleri Çıktı

16 Şubat 2021

16 Şubat 2021

Şimdiye kadar, Orta Avrupa’da yaşayan Slav halkının kullandıkları en eski yazı, 9. yüzyılda Bizanslı misyonerler Constantine ve Methodius tarafından Moravya’ya...

İtalya’da keşfedilen 7.000 yıllık kanolar, Akdeniz’de denizcilik teknolojisinin erken gelişimini gösteriyor

21 Mart 2024

21 Mart 2024

İtalya’nın başkenti Roma’nın yaklaşık 30 km kuzeybatısındaki Neolitik (Geç Taş Devri) göl kıyısındaki La Marmotta köyünde 7.000 yaşında olduğu tahmin...

Kene ısırması sonucu vefat eden Arkeolog Murat Kurt son yolculuğuna uğurlandı

8 Haziran 2022

8 Haziran 2022

Erzurum Şenkaya ilçesi Akşar Mahallesi’nde devam eden arkeolojik çalışmaya katılan Arkeolog Murat Kurt, kene ısırması sonucu hayatını kaybetmişti. Arkeolog Murat...

Peru’da arkeologlar 800 yıllık iplerle bağlanmış bir mumya keşfettiler

29 Kasım 2021

29 Kasım 2021

Arkeologlar Peru’nun merkez sahilinde en az 800 yaşında olduğu tahmin edilen bir mumya keşfettiler. Mumyanın cesedi iplerle bağlanmıştı ve eller...

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]