30 September 2025 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

Asur Tanrılarını Betimleyen Devasa Kabartma, Ninova’da Gün Yüzüne Çıkarıldı

Heidelberg Üniversitesi’nden arkeologlar, Kral Asurbanipal’in taht odasında eşsiz bir kabartma ortaya çıkardı.

Heidelberg Üniversitesi bünyesindeki arkeologlar, Kuzey Mezopotamya’nın kalbinde, Musul yakınlarındaki antik Ninova kentinde etkileyici bir keşfe imza attı. Kazılar sırasında, Asur İmparatorluğu’nun son büyük hükümdarlarından Kral Asurbanipal’i iki önemli tanrıyla birlikte tasvir eden devasa boyutlarda bir kabartma bulundu.

Yaklaşık 5,5 metre uzunluğunda, 3 metre yüksekliğinde ve 12 ton ağırlığındaki taş levha üzerindeki kabartma, yalnızca boyutuyla değil, ikonografik içeriğiyle de dikkat çekiyor. Heidelberg Üniversitesi Tarih Öncesi ve Erken Tarih ile Yakın Doğu Arkeolojisi Enstitüsü’nden Prof. Dr. Aaron Schmitt, “Bilinen Asur saray kabartmaları arasında tanrıları doğrudan gösteren neredeyse hiç örnek yok. Bu eser bu açıdan tamamen özgün,” dedi.

Keşfedilen kabartmanın bir parçası. Görsel: Aaron Schmitt

Tanrı Asur ve Tanrıça İştar İlk Kez Bu Kadar Belirgin

MÖ 7. yüzyıla tarihlenen bu kabartmanın merkezinde Kral Asurbanipal, yanında ise Asur’un baş tanrısı Asur ve Ninova’nın koruyucu tanrıçası İştar yer alıyor. Tanrıların ardında, koruyucu ve hayat verici simgeler olan balık dehası ve muhtemelen bir Akrep Adam figürü bulunuyor. Eserin üst kısmında yer aldığı düşünülen kanatlı güneş diski ise kabartmanın kutsal bir mesaj taşıdığını gösteriyor.

Kazılar, 2022 yılından bu yana Kuyunjik Tepesi’nde, Kral Asurbanipal’in inşa ettirdiği kuzey sarayının çekirdek alanında yürütülüyor. Bu çalışmalar, 2018 yılında Prof. Dr. Stefan Maul tarafından başlatılan Heidelberg Ninova Projesi kapsamında sürdürülüyor.

Kabartmanın 3 boyutlu modeli. Buluntular koyu gri ile belirtilmiştir. Açık gri kısım bulunan parçalara dayalı olarak yapılmış rekonkstrüksiyonu gösteriyor. Ortada Asur kralı Asurbanipal tasvir edilmiştir. Yanında Tanrı Asur (Solda) ve diğer yanda şehrin tanrıçası İştar (sağda) yer alıyor. Görsel: Michael Rummel

Kabartma, Helenistik Dönemde Gömülmüş Olabilir

Araştırmacılar, anıtsal kabartmanın taht odasının tam karşısındaki nişte, yani sarayın en prestijli bölümünde yer aldığını düşünüyor. Ancak parçalar, Helenistik dönemde toprakla doldurulmuş bir çukura gömülmüş halde bulundu. Bu durum, 19. yüzyılda bölgeyi araştıran İngiliz arkeologların kabartmayı neden fark edemediğini de açıklıyor.

Prof. Schmitt, “Bu parçalar sarayın ideolojik ve dini merkezinde bulunuyor. Kabartmanın yeniden ayağa kaldırılması ve sergilenmesi, hem kültürel mirasın korunması hem de kamuya açılması açısından büyük önem taşıyor,” dedi.


Orta Vadede Sergiye Açılacak

Irak Devlet Eski Eserler İdaresi (SBAH) ile yapılan görüşmeler sonucunda, bu eşsiz eserin yeniden orijinal yerine yerleştirilmesi ve halkın ziyaretine açılması planlanıyor. Kabartma, yalnızca Asur sanatı ve dini inanışlarına değil, aynı zamanda antik saray mimarisine dair de önemli ipuçları sunuyor.


Heidelberg Üniversitesi

Banner
Benzer Yazılar

Fatih Sultan Mehmet madalyonu yeniden İstanbul’un oluyor

25 Ocak 2023

25 Ocak 2023

İstanbul Büyükşehir Belediyesi, 1481 yılında Costanza de Ferrara tarafından yapılan Fatih Sultan Mehmet madalyonunu satın aldı. Sultan Mehmet yaşarken Ferrara’nın...

Muğla İl Jandarma Tarihi Likya Yolu’nun güvenliği için çalışmalarına devam ediyor

21 Haziran 2022

21 Haziran 2022

Tarihi ve doğa yürüyüş rotaların en ilgi çeken güzergahlarında biri olan Tarihi Likya Yolu, Muğla İl Jandarma Komutanlığı’nın çalışmaları ile...

Yakın Çağ’ın en güçlü silahlı gemisi Vasa’da bulunan erkek iskelet bir kadına ait çıktı

11 Nisan 2023

11 Nisan 2023

Dünyanın en güçlü silahlı gemisi olarak inşa edilen Vasa, çıktığı ilk yolculukta sadece 1500 metre yol aldıktan sonra battı. Gemide...

North Yorkshire’da bir evin mutfak zemininin altında bir fincan içerisinde bulunan altın sikkeler açık artırma ile satılıyor

8 Eylül 2022

8 Eylül 2022

Kuzey Yorkshire’daki bir çift, mutfaklarının döşeme tahtalarının altına gömülü 18. yüzyılın başlarından kalma altın sikkeler buldu. Sikkeler, nesiller boyunca Kuzey...

En eski Budist tapınaklarından biri ortaya çıkarıldı

3 Şubat 2022

3 Şubat 2022

Budizm’in kurucusu Siddhartha Gautama’nın ölümünden birkaç yüzyıl sonra inşa edildiği düşünülen en eski Budist tapınaklarından birisi Pakistan’da ortaya çıkarıldı. MÖ...

Caesarea’da Şaşırtıcı Bir Keşif: Dionysos ve Herkül’ün Şarap Yarışı İlk Kez Bir Lahitte Ortaya Çıktı

9 Haziran 2025

9 Haziran 2025

İsrail’in antik liman kenti Caesarea’da yürütülen kazılarda, bugüne kadar bölgede eşi benzeri görülmemiş bir Roma dönemi mermer lahit keşfedildi. İsrail...

Thebes’in Eşcinsel Kutsal Askeri Birliği

1 Temmuz 2021

1 Temmuz 2021

Thebes’in Eşcinsel Kutsal Askeri Birliği, M.Ö. 4. yüzyılda klasik dünyada efsanevi cesaretleri ve savaştaki askeri güçleri ile ünlü 150 çift...

Baltık Denizi’nin Derinliklerinde Enigma Bulundu

4 Aralık 2020

4 Aralık 2020

Alman WWF dalgıçlar, Baltık Denizi‘nin derinliklerinde İkinci Dünya Savaşı’ndan kalma Enigma Şifreleme Makinesi buldular. Baltık’ta balık ağlarını toplamak için dalan...

İtalya’da Sırtlanların Kurbanı Neandertaller Bulundu

8 Mayıs 2021

8 Mayıs 2021

İtalyan arkeologlar, Roma’nın güneydoğusunda bulunan Guattari Mağarası içinde dokuz Neandertal insanına ait fosilleşmiş kalıntılar buldular. Neandertallerin sırtlanların kurbanı oldukları düşünülüyor....

Danimarka’da yaklaşık 2000 yıllık benzersiz bir runik yazıtlı küçük bir bıçak bulundu

22 Ocak 2024

22 Ocak 2024

Arkeologlar, yaklaşık 2000 yıl öncesine tarihlenebilen tamamen benzersiz runik yazıtlı küçük bir bıçak keşfettiler. Odense Müzesi’nden arkeologlar, Danimarka’nın en eski...

Amerika’nın 20 Dolarında Siyahi Tarih

4 Şubat 2021

4 Şubat 2021

Amerika tarihi boyunca ilk defa bir banknotta siyahi bir kadına yer verilecek. Aslında planlama Biden seçimlerinden çok öncesine Obama dönemine...

Kopya olduğu düşünülen kılıcın 3000 yıllık Tunç Çağı kılıcı olduğu ortaya çıktı

23 Ocak 2023

23 Ocak 2023

Chicago Field Müzesi’nde daha önce bir kopya olduğu düşünülen bir kılıcın, MÖ 1080 ila 900 yılları arasında tarihlenen 3000 yıllık...

Gümüşler Manastırı: Anadolu’nun Petrası ve “Gülümseyen Meryem Ana”

22 Nisan 2025

22 Nisan 2025

Kapadokya’nın en iyi korunmuş manastırlarından biri olan Gümüşler Manastırı, sıkça “Anadolu’nun Petrası” olarak anılıyor ve tarihi yapısı ile göz alıcı...

Mısır’ın Abusir kentinde Ölüler Kitabı metinleri ile donatılmış kraliyet katibinin mezarı keşfedildi

20 Şubat 2024

20 Şubat 2024

Çekya Mısırbilim Enstitüsü’nden (CIE) arkeologlar, Perslerin Mısır’ı işgali sırasında MÖ 5. veya 6. yüzyılda ölen bir kraliyet katibinin Ölüler Kitabı...

Hititlerin sonunu kuraklık getirdi

9 Şubat 2023

9 Şubat 2023

Hititlerin Anadolu’ya nereden geldikleri hala bilinmemekle beraber tarih sahnesinden bir anda çekilmeleri de bir bilinmezlik taşımaya devam ediyor. Bazı uzmanlara...

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]