Gümüşhane’nin Kelkit ilçesi Sadak köyü sınırlarında yer alan Satala Antik Kenti’nde Geç Tunç Çağı medeniyetlerinden Urartulara dair izler ortaya çıkarıldı.
Roma İmparatorluğu’nun doğu sınırında konuşlanmış 4 büyük lejyonundan,15. Apollinaris Lejyonu’nun karargahı olan Satala Antik Kenti’nde bu yıl yapılan kazılarda Urartu medeniyetine ait bulgulara ulaşıldı.
Bartın Üniversitesi Arkeoloji Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Şahin Yıldırım, AA’na şu bilgileri verdi.
“Biz yine imparatorluk dönemine odaklanmıştık. Satala’nın en önemli dönemi olarak orayı değerlendiriyorduk. Çalışmalarımızı derinleştirdiğimizde Geç Tunç Çağı’na ait bulgular da ortaya çıkmaya başladı. Geç Tunç Çağı’na ait bölge için önemli bir mezar ortaya çıkardık. Bu mezarda Geç Tunç Çağı ile bağlantılı kaplar, cenin pozisyonunda gömülmüş bir birey ve onunla bağlantılı bulgular elimize geçmeye başladı. Satala’nın erken dönemlerine dair burada yapılan yüzey araştırmaları ve yine bizim geçmiş yıllarda yapmış olduğumuz kazı çalışmaları sırasında ortaya çıkan seramiklerimiz vardı. Erken Tunç Çağı’na, Geç Kalkolitik döneme tarihlendirilen bulgular mevcuttu. Bununla beraber bu yılki çalışmalarda Urartularla bağlantılı olduğunu düşündüğümüz bulgular elde ettik.”
Bölgede yoğun bir Urartu yerleşiminin olduğunu tespit ettiklerini, bu alanda tekrar kazı çalışması gerçekleştirileceğini anlatan Yıldırım, şunları kaydetti:
“Roma İmparatorluk dönemindeki surlarla ilgili çok fazla bulgu yoktu. Genelde kapalıydı. Bu seneki çalışmalar sırasında surlara ait açmalar yaptık. Bu surlarla bağlantılı olarak Geç Antik Dönem olarak nitelendireceğimiz İmparator Justinianus dönemi yapılarıyla karşılaştık. Sur, Justinianus döneminde yeni baştan yapılmıştı. Bunlarla beraber Roma dönemi surlarına dair araştırmalarımız halen devam ediyor.”
Satala Antik Kenti
Gümüşhane’nin Kelkit İlçesi’nin 26 km güneydoğusunda bulunan Sadak köyü sınırlarında Roma Dönemi sınır karakolunu barındıran kenttir.
1997 yılında başlayan kazılarda şimdiye kadar Roma Dönemine ait fazla bir bulgu ile karşılaşılmamıştır.
Büyük bir bölümü, bugünkü konutların altında kaldığı görülen surlar, gayri muntazam dikdörtgen şekildeki yerleşmenin etrafı doğuya doğru 200 metre kuzeye doğru 400 metredir.
Sadak köyünün 1 mil kadar güneyinde ise su kemerleri bulunmaktadır. Su kemerinin 47 göz olduğu söylense de günümüze ancak 4 gözü kalmıştır.