21 October 2025 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

II. Ramses’e Savaş Kaybettiren Taktiksel Hata

Tunç çağı döneminin iki süper gücü Hititler ile Mısırlılar arasında yapılan Kadeş Savaşı, dünya siyasi ve askeri tarihine damga vurmuştur.

Bölgenin ticari yollarını ele geçirerek, nüfuzu artırmak amacıyla karşı karşıya gelen Hititler ile Mısırlılar arasında cereyan eden Kadeş Savaşı’nda Mısır Firavunu II. Ramses‘in taktiksel hatası, bu savaşın kaderini tayin etmiştir.

I. Ramses’in ölümünden sonra tahta çıkan I. Sethi, Filistin ve Lübnan bölgesinde hakimiyet kurmak için sefere çıkmış ve Amurru Krallığı üzerine harekatlar düzenlemiştir. Bu seferler yerine geçecek II. Ramses tarafından da devam ettirilecek ve sonuçta Amurru toprakları Mısır egemenliğine alınmış olacaktır.

Amurru’nun Mısır egemenliğine geçmesini, IV. Tuthaliya ile Amurru Kralı Şauşgamuva arasında yapılan antlaşmanın giriş kısmını okuyarak öğrenmekteyiz. Metinde olay şu şekilde yazılmaktadır.

I 28 Güneşimin babasının kardeşi Muwatalli,
29 kral iken, Amurru insanları ona
30 karşı günah işlediler ve ona
31 bildirdiler: ‘Biz kendi isteğimizle
32 vasal olmuştuk. Şimdi ise sizin vasalınız değiliz’
33 ve onlar Mısır Kralı’nın tarafına
34 geçtiler. Güneşimin babasının kardeşi Muwatalli
35 ve Mısır Kralı, Amurru’nun insanları (yüzünden)
36 savaştılar ve onu Muwatalli
37 yendi. Amurru Ülkesi’ni silahla
38 mahvetti ve onu kölesi (=vasali) yaptı
39 ve Amurru Ülkesi’ne Šapili’yi kral yaptı. (CTH 105)

Ugarit’e kadar ulaşan Mısır ordusu böylece, Hititler ile yaşanacak bir savaşta arka bölgeleri kontrol altına almış oldu.

Bu yaşanan gelişmeler sırasında Hatti ülkesinde II. Mursili ölmüş yerine Hatti Ülkesinin Kahraman Büyük Kralı II. Muwatalli (MÖ 1295-1272) geçmiştir.

Kardeşi Hattuşili’yi ordu komutanı ve Yukarı Ülke Hakpiş’e kral yapan Muwatalli, nedeni tam olarak bilinmese de, yukarıda anlattığımız Mısır’ın Suriye üzerindeki emellerine yönelik girişimlerine karşı harekat alanı oluşturmak için başkenti Hattuşa’dan Tarhuntaşşa’ya taşıması radikal bir karar olmuştur. Bu durum Hattuşili’nin apolagyasında (CTH 81) da şu şekilde anlatılır.

75 Kardeşim Muwatalli, tanrısının sözüyle (=emriyle)
76 Aşağı Ülke’ye gittiğinde, Hattuša’yı terk ettiğinde,
_______________________________________________

II
1 Hatti’nin (tanrılarını) ve ölü ruhlarını aldı
2 ve onları [ ] Ülke’ye götürdü.
II (§ 8)
52 Daha sonra Hatti’nin tanrılarını ve ölü ruhlarını yerlerinden aldı
53 ve onları Tarhuntašša’ya götürdü ve Tarhuntašša’yı tuttu (=orada oturdu)

II. Ramses’in Suriye’de elde ettiği başarılı seferler II. Muwatalli’yi kızdırmıştı. Ayrıca, IV. Tuthaliya’nın yazdırdığı tablette, Amurru Ülkesi’nin Hitit kralına olan yeminini bozması ve oluşan Mısır tehdidi ve bölgede Hitit hakimiyetinin yeniden tesisi için muazzam büyüklükte bir ordu ile yürüyüşe geçildi. Oluşturulan orduya Hakpiş Kralı Hattuşili’de destek vermiş; apologyasında ” Kardeşim Mısır’a sefere çıktığında, benim yeniden iskan ettiğim bölgelerden aldığım askerleri ve arabalı savaşçıları Mısır ülkesine, kardeşimin seferine götürdüm. Komuta bendeydi” diyerek durumu anlatmıştır.

Mısır’da hemen karşı hazırlıklara başlamış II. Ramses, Amon (bizzat kendisi komuta ediyordu), Ra, Seth ve Ptah adlı taburlar hazırladı. Bu taburlara karşılık Muwattali’de 3500 savaş arabası ve 37.000 piyadeden (Sayılar Ramses’in Karnak tapınaklarına yazdırdığı kayıtlardan çıkarılmakta) oluşan bir ordu kurmuştu. Dönemin en büyük ve güçlü orduları Kadeş ovasına doğru harekete geçmişti.

Kadeş, Semitik yazılışta “ Q-D-Š ” kökünden gelen Qadesh, Hititçe Kinza, Akkadça da Qidshu, Mısırlılarca Kodeşu olarak adlandırılan, Amurru Ülkesinde Orontes (Asi) nehri kıyısında bir kenti… Bölge, her daim Suriye üzerinde emelleri olan Mısır ve Hitit arasında vazgeçilmez topraklardı.

II. Ramses'in taburlarının yayılımı
Mısır Firavunu II. Ramses, Amon, Ptah, Seth, Ra adında 4 taburla Kadeş Ovası’nda Hititlerin karşısına geçmiştir.

Ramses’in taktiksel hatası savaşın kaderi oluyor

Kendisinin de başında olduğu taburla birlikte harekete geçen Ramses, Kadeş’e doğru ilerleyişinde taburların iletişimini koparacak kadar açılmalarını engelleyemedi. 4 taburda aralarında ki mesafe arttığı halde yürüyüşe devam ettiler.

Muwatalli, akıllıca bir plan kurarak, iki bedevi casusunu Mısır ordusunun yakalaması için gönderdi. Bu bedeviler, Ramses’e Hitit ordusu hakkında yanlış bilgiler verdiler. Bu bilgilere güvenen Ramses, taburların toplanmasını beklemeye başlarken Hitit ordusu ani saldırıya geçti. Amon tümeni dağıldı. Ra taburuda bozguna uğratılması ve diğer iki taburun yetişme olanağının zayıf kalması Ramses’i zor durumda bıraktı.

Ancak, bir an oldu ki rüzgar tersine esmeye başladı. Hitit ordusu içinde bulunan paralı askerlerin başı çektiği ganimetten pay alma telaşı ve yarattığı kaosu değerlendiren Ramses, karşı atağa geçerek Hitit ordusunun dengesini bozdu. İki gün süren acımasız savaş Kadeş’i kanla suladı. Savaşın sonunda, kazanını belirlemek zordur. Mısır kaynaklarına göre ki; II. Ramses’in Karnak tapınaklarına yazdırdığı hikayelere bakılırsa savaşın galibi Mısır olmuştu. Ancak, savaş sonrasında Kadeş ve Amurru’nun tekrar Hititlerin egemenliğine geçmesi, Mısır kontrolünde olan Şam ve çevresinin işgal edilmesi aslında galibin Hititler olduğunu göstermektedir.

Kadeş Savaşı sonrasında yaşanan küçük ve orta çaplı çatışmalar sonrasında artık Hitit-Mısır ilişkileri çatışmalardan uzak ılımlı bir diplomasinin var olduğu döneme evrilmiştir.

Kaynakça:

Ali M. Dinçol, “Hititler Öncesinde Anadolu”, Anadolu Uygarlıkları Görsel Anadolu Tarihi
Ansiklopedisi, Görsel Yayınlar, İstanbul, 1982

Doç. Dr. Meltem Doğan Alparslan “II. Muwattali Dönemi” Yayınlanmamış Doktara Tezi. İstanbul Üniversitesi. 2007.

Banner
Benzer Yazılar

Aigai Antik Kenti’nde Athena Tapınağı Çıkarılmaya Başlandı

12 Ekim 2021

12 Ekim 2021

Manisa il sınırları içerisinde yer alan Yuntdağı bölgesinde, Aiol halkı tarafından kurulan Aigai Antik Kenti kazılarında Athena Tapınağı çıkarılmaya başlandı....

Matar Kubilea’yı Tanıyalım

16 Aralık 2020

16 Aralık 2020

Hitit devletinin MÖ. 1200-1190’larda yıkılışıyla birlikte Anadolu bütünsellikten dağılışa doğru sürüklenme dönemine girdi. (Hitit devletinin küçük kent krallıklarını kendi yönetimi...

Sular çekilince Kura-Aras Kültürü izlerini taşıyan Pulur Sakyol ve Yeniköy höyükleri gün yüzüne çıktı.

7 Aralık 2021

7 Aralık 2021

Kura Nehri ile Aras Nehri arasında kalan alanda kurganlarla temsil edilen Kura-Aras Kültürü izlerini taşıyan önemli kültürel alanları Pulur Sakyol...

Kaçak kazı ihbarına giden görevlilerin başlattığı kurtarma kazılarında Roma dönemi taban mozaikleri bulundu

12 Aralık 2023

12 Aralık 2023

Mardin ilçe merkezine 30 kilometre uzaklıktaki Uzunkaya Mahallesi kırsalında, halk arasında Kela Hanma (Hanım Kalesi) olarak bilinen alanda kaçak kazı...

Karacahisar Kalesi’nde Orhan Bey’in kendi adına bastırdığı sikke bulundu

14 Eylül 2022

14 Eylül 2022

Ertuğrul Gazi’nin ölümünden sonra beyliğin başına geçen Osman Bey’in ilk fethettiği Bizans Kalesi olan Karacahisar’da oğlu Orhan Bey’in kendine adına...

Van’da 2800 yıllık Urartu Kalesi Bulundu

17 Haziran 2021

17 Haziran 2021

Arkeologlar, Van ilinin Gürpnar bölgesinde deniz seviyesinden 2.500 metre (8.200 fit) yükseklikte bir dağda 2.800 yıl öncesine dayanan kale kalıntılarını...

Hadrianopolis’te Nadir Roma Dönemi Bronz Filtre Bulundu

14 Şubat 2025

14 Şubat 2025

Karabük’te yer alan Hadrianopolis Antik Kenti’nde kazı yapan arkeologlar, Roma ve Bizans dönemlerinde içecekleri tüketimden önce arıtmak için kullanılan MS...

Macaristan Gümrüğünde Yakalanan 412 Adet Tarihi Eser Türkiye’ye Getiriliyor

20 Şubat 2021

20 Şubat 2021

Kültür ve Turizm Bakanlığının, tarihi eser kaçakçılığıyla olan mücadelesi hız kesmeden devam ediyor. Ülkemizden yasadışı yollarla yurtdışına kaçırılan eserler için çalışmalar...

Çatalhöyük’te 8 bin 500 yıllık trepanlı kafatası keşfedildi

23 Aralık 2023

23 Aralık 2023

Konya’da Neolitik Çağ yerleşimi 9.000 yıllık Çatalhöyük’te bulunan bir kafatasında trepanasyon (kafatası delme işlemi) izleri bulundu. Güneyde Mezopotamya şehirlerinin yükselişinden...

Aççana Höyük’te Hitit tarihini etkileyecek 3250 yıllık mühür bulundu

19 Kasım 2021

19 Kasım 2021

Aççana Höyük kazılarında ortaya çıkarılan 3250 yıllık mühür baskısı ve kil tablet Hitit tarihini etkileyecek önemli bir keşif olarak değerlendiriliyor....

Anadolu’da bulunmuş en eski lületaşı eser; Çavlum Mühürü

18 Temmuz 2021

18 Temmuz 2021

Eskişehir Alpu Ovası’nda yer alan Çavlum Köyü kurtarma kazılarında ortaya çıkarılan damga mühür, Anadolu’da bulunmuş en eski lületaşı eseri özelliği...

İki amatör arkeolog, Danimarka’nın Zealand Adası’nda Büyük İskender’in eşsiz antik bronz minyatür portresini buldular

13 Nisan 2024

13 Nisan 2024

İki amatör arkeolog, Danimarka’nın Zealand adasındaki Ringsted yakınlarında eşsiz bir keşif yaptı. Tarihin en büyük imparatorlarından Büyük İskender’in eşsiz minyatür...

6 Bin Yıllık Tarihin İzinde: Kültepe Kaniş-Karum’da 77. Yıl Kazıları Başlıyor

13 Nisan 2025

13 Nisan 2025

Kayseri’nin tarihi zenginliklerini gün yüzüne çıkaran Kültepe Kaniş-Karum Ören Yeri’nde, bu yıl 77. yıl kazı çalışmaları başlıyor. “Anadolu tarihinin başladığı...

Bilim insanları Truva’da şarabın seçkin insanlara ait bir içecek olduğu düşüncesini yıktılar

28 Mart 2025

28 Mart 2025

Binlerce yıllık tarihiyle efsaneler ve gerçeklerin iç içe geçtiği Truva Antik Kenti’nde, şarabın sadece seçkin zümreye ait lüks bir içecek...

3 Bin 300 Yıllık Hitit Yazıtı Kapı Yapımında Kullanılmış

10 Mayıs 2021

10 Mayıs 2021

Kültürel varlıklarımız, birer birer bilgisizliğin ve cahilliğin kurbanı oluyor. Tarihin karanlıklarını aydınlatacak eserler, amacı dışında kullanılmaya devam ediyor. 3 Bin...

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]