5 May 2024 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

Polonyalı Keşif, Dünya’nın 7 Harikasından Biri olan Machu Picchu’nun Yapımına Işık Tutuyor

Peru And dağları ile Amazon havzası arasında ki buluşma noktasında ki inanılmaz manzaraya gömülmüş gibi duran Machu Picchu kalıntıları, İnka İmparatorluğunun ilginç gizemlerine ev sahipliği yapmaya devam ediyor.

Peru’da bulunan bu görkemli İnka kalesi güzelliği ile hayranlık uyandırıyor. İnkalar’ın Cuzco’dan yaklaşık 80 mil uzaklıkta bulunan bu çarpıcı 15. yüzyıl da nasıl ve neden inşa ettiğini hala bilmiyoruz. 2430 metre yükseklikte konumlandırılmış bir antik şehir.

Eşsiz manzarası ile antik şehir 2007’de Dünya’nın 7 harikasından biri olarak seçilmiştir.

Bugün bu antik şehir ile ilgili olarak tek emin olduğumuz şey onu inşa eden kültürün oldukça bilinçli bir şekilde yerleşim alanlarını seçmiş olmalarıdır. Adını bile kendisine en yakın olan dağın zirvesinden almış çünkü henüz gerçek ismini bile bilmiyoruz. Machu Picchu “Eski zirve” anlamına gelmektedir.

İnkalar bilinçli bir şekilde tektonik fayların buluşma noktalarına şehirler inşa ettiler. Tektonik fay hattına yapılmış olan yerlerden biri de  Machu Picchu antik şehridir. Bilim insanları antik siteyi haritalandırdıklarında, kutsal alanın kentsel sektörlerinin ve çevresindeki tarım alanlarının yanı sıra tek tek binalar ve merdivenlerin de bu büyük fayların eğilimleriyle birlikte yönlendirildiğini keşfettiler.

Machu Picchu antik şehri.

Brezilya’nın Rio Grande do Sul Federal Üniversitesi’nden jeolog Rualdo Menegat, “”Düzen, sitenin altında yatan kırık matrisini açıkça yansıtıyor. Ollantaytambo, Pisac ve Cusco gibi diğer antik İnka şehirleri de fayların kesişme noktasında bulunuyor. Her biri, tam olarak sitenin jeolojik faylarının ana yönlerinin ifadesidir” dedi.

Polonyalı bir bilim insanı, Machu Picchu’nun kraliyet birim ölçümü kullanılarak İnkalar tarafından inşa edildiğini öne süren ilginç bir teori ortaya attı.

Wroclaw Teknoloji Üniversitesi Mimarlık Fakültesi’nden araştırmacı Anna Kubicka, İnkaların Machu Picchu’daki binalarını ölçmek için iki modül (veya quanta) kullandığını belirledi. Temel olan 42 cm uzunluğundaydı ve 1.6 metre yüksekliğindeki ortalama İnka sakinlerinin önkol uzunluğuna karşılık geliyordu. Dr. Kubicka tarafından yeni keşfedilen ikincisi ise 54 cm uzunluğundadır.

Kubicka, İnka seçkinlerine ait temsilci kompleksleri ve konut binaları ile temel olan  çiftlik ve atölye binalarının kompleksleriyle ilişkilendirildiği için buna “kraliyet birimi” dedi. Kubicka, bunun Machu Picchu şehir planının ölçümünün imparatorluk mühendisleri tarafından denetlendiğinin kanıtı olduğuna inanıyor. Sistemin İnka Peru’daki diğer yerlerde de kullanılıp kullanılmadığı konusunda henüz araştırma yapılmadı.

Dr Kubicka, İnka ölçü sistemi üzerine şimdiye kadar yapılan araştırmanın esas olarak bu bölgeleri kolonileştiren İspanyollar tarafından tutulan 16. ve 17. yüzyıl tarihçelerine ve İnkalar tarafından kullanılan Quechua dilinin sözlüklerine dayandığını açıklıyor. Bu kaynaklar, örneğin ön kolun uzunluğu gibi antropometrik ölçümler hakkında bilgi içermektedir.Araştırmacı, Machu Picchu’daki saha araştırması sırasında 2010-2017 yıllarında yapılan ölçümleri kullanarak metrolojik analizler yapmıştır.

Araştırmalar ölçülendirmenin kraliyet ailesinin ön kol uzunluğuna göre yapıldığını keşfetseler de bu antik şehrin neden tektonik fayların buluşma noktasına yapıldığını açıklamıyor.

Machu Picchu birçok İnka şehri gibi gizemlerini hala koruyor.

Kaynak: https://naukawpolsce.pap.pl/

Banner
Benzer Yazılar

Ata Tohumları Üzerinde Tasarruf Türkiye’nindir!

17 Ağustos 2021

17 Ağustos 2021

Gıda ve su savaşlarının dünyanın geleceğinde görülme ihtimalinin her geçen gün yükseldiğine şahit olmaktayız. İnsanlık açlık ve susuzluk yoksunluğu tehdidi...

Diyarbakır Surları’nda 1500 yıllık kandil bulundu

1 Eylül 2022

1 Eylül 2022

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi İmar ve Şehircilik Daire Başkanlığı Koruma Uygulama ve Denetim Büroları Şube Müdürlüğü tarafından yapılan ‘Surlarda Diriliş’ temasıyla...

Malta Tas-Silġ’de Yeni Bir Neolitik Yapı Keşfedildi

8 Ekim 2021

8 Ekim 2021

Malta, Marsaxlokk’taki Tas-Silġ’de devam eden kazılarda arkeologlar tarafından yeni bir Neolitik yapının kalıntıları keşfedildi. Tas-Silġ’de keşfedilen yapı, bu bölgede taş...

Aizanoi Antik Kenti’nde 651 Adet Roma Sikkesi Bulundu

27 Ocak 2021

27 Ocak 2021

Aizanoi Antik Kenti’nde yapılan kazılar neticesinde Roma dönemine tarihlendirilen 651 adet sikke bir testi içinde bulundu. Bilindiği üzere Aizanoi Antik...

İngiltere’de Orta Çağ Dönemine Ait Çin Parası Bulundu

1 Ocak 2021

1 Ocak 2021

İngiltere’de Orta Çağ dönemine ait Çin parası bulundu. Bu çağa ait paranın İngiltere’ye nasıl geldiği belli değil ancak paranın bulunması...

Arjantin’de Devasa Bir Dinazor Bulundu Ancak Fon Bulunamadığı İçin Çalışmalara Devam Edilemiyor

29 Ocak 2021

29 Ocak 2021

Arjantin’in güney Patagonya bölgesinde 2012 yılında bulunan devasa bir titanozor sauropod kalıntıları, şimdiye kadar bulunan en büyük dinazorlardan biri olabilir....

Arkeologlar Van İremir Höyük’te Erken Tunç Çağına Ait Yaşam Alanı Buldu!

11 Ekim 2020

11 Ekim 2020

Van’ın Gürpınar ilçesindeki İremir Höyük’te (Höyük) Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yetkilendirilmiş kazılarda, muhtemelen erken Tunç Çağı’na ait bir dizi...

125.000 $ ‘a Titanik Gemisini Sualtında Ziyaret Edebilirsiniz!

7 Kasım 2020

7 Kasım 2020

Titanik severlere müjdeli bir haber Ocean Gate Expeditions şirketinden geldi. Şirket Titanik enkazı üzerinde bir denizaltı araştırması ve keşif gezisi...

Aizanoi’de heyecanlandıran keşif; Roma dönemi yuvarlak planlı çeşme kalıntısı bulundu

8 Kasım 2022

8 Kasım 2022

Anadolu’daki en iyi korunmuş Zeus Tapınağı’na ev sahipliği yapan aynı zamanda UNESCO Dünya Miras Geçici Listesi’nde yer alan Aizanoi Antik...

Dünyanın En Eski Cinayeti

14 Şubat 2021

14 Şubat 2021

Araştırmacılar İspanya’da bir mağarada, şimdilerde Sima de los Huesos veya Pit of Bones olarak bilinen yerde bir toplu mezar buldular....

Göbeklitepe ve Karahantepe’de yeni keşifler: Karahantepe’de gerçekçi yüz ifadesine sahip insan heykeli bulundu

3 Ekim 2023

3 Ekim 2023

Göbeklitepe ve Karahantepe’de yeni buluntular keşfedildi. Göbekli Tepe, yaklaşık 12.000 yıllık tarihiyle dünyanın en eski megalitik alanıdır ve Karahantepe adında bir...

Konya’nın Kapadokyası Kilistra Antik Kenti

26 Ocak 2021

26 Ocak 2021

Peribacaları, kiliseler, yer altı şehirleri denilince aklımıza ilk gelen yer Nevşehir, Aksaray arasında kalan Kapadokya olur. Eşsiz tarihi zenginliği ile...

Kudüs’de bulunan gizemli köpekbalığı dişleri

10 Temmuz 2021

10 Temmuz 2021

Bilim adamları, Kudüs’teki Davut (David) Şehri’nde 2900 yıllık bir bölgede, olmaması gereken bir alanda açıklanamayan bir şekilde fosilleşmiş köpekbalığı dişleri...

Yeni Çalışma; “Tunç Çağı’nda hançerler ne için kullanılıyordu” sorusuna cevap veriyor.

30 Nisan 2022

30 Nisan 2022

Tunç Çağı tabakalarının önemli maddi kalıntılarından biri olan bronz hançerler üzerinde yeni bir çalışma gerçekleştirildi. Çalışma, “Tunç Çağı hançerleri ne...

Tanrı Zeus’un Poseidon’un Hışmından Kurtulmak İçin Kaçtığı Mağara

29 Mart 2021

29 Mart 2021

Yunan panteonunun tepe noktasını Tanrı Zeus işgal eder. Tanrı Zeus, panteonda tanrıların kralıdır. Göklerin, şimşeklerin ve gök gürültülerinin tanrısıdır. Gücün...

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]