3 July 2025 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

Yunan tanrılarının kenti Bergama’da halk Kibele kültünü yaşatıyor

Yunan tanrılarına adanmış birçok kutsal mimari yapının görüldüğü Bergama Antik Kenti’nde ortaya çıkarılan Anadolu’nun bereket tanrıçası Kibele figürünleri ve kutsal alanların varlığı şaşırtıyor.

Hera ve Demeter Kutsal Alanları, Athena Tapınağı, Zeus-Asclepios Tapınağı, Dionysos Tapınağı gibi mimari yapıların bulunduğu Bergama’da halkın Anadolu bereket tanrıçası Kibele’ye tapınımı ve onun için kutsal alanlar belirlemesi ilginç bir durumu gözler önüne seriyor.

Resmi inanç sisteminin karşısında halkın inanç sistemi

Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Alman Arkeoloji Enstitüsünün Bergama Antik Kenti‘nde yürüttüğü geniş çaplı kazı çalışmalarında bu yıl 2 bin 200 yıl önce Bergamalılar tarafından kullanılmış kent surları içinde 5, dışında 3 dini alan bulundu. Bu alanların en büyük özelliği Anadolu bereket tanrıçası Kibele’ye atfedilmesi oldu.

Bergama özellinde Yunan tanrı ve tanrıçalarına adanmış kutsal alanları ile dikkat çeken bir yerdir. Ancak ortaya çıkarılan bu alanlar ve tanrıça Kibele figürünleri halkın hala kendi dini inanç sistemini resmi inanç karşısında yaşattığını gösteriyor.

Bergama antik kentinde bulunan Tanrıça Kibele figürünü
Bergama antik kentinde bulunan Tanrıça Kibele figürünü

Alman Arkeoloji Enstitüsü Müdürü Prof. Felix Pirson, AA muhabirine şu bilgileri verdi.

“Birkaç yıldır bölgedeki kutsal alanlar üzerinde çalışıyoruz. Şehir alanı içinde kutsal alanlar tespit ettik. Bu da sürpriz oldu. Çünkü genelde Kibele figürinini şehir dışında ve çevrede buluyorduk. Figürinleri bulduktan sonra o bölgelerde kazı çalışmalarını derinleştirdik. Yeni bulunan heykelcikler dönemin dini inancı konusunda bize çok bilgi veriyor. O dönem Zeus, Athena gibi tanrılar resmi kült ancak doğal kutsal alanlarda ortaya çıkarılan heykelcikler halkın inancını bize söylüyorlar. Bergama’da günümüzden 2 bin 200 yıl önce çok geniş din yelpazesi var ve insanlar farklı tanrılara inanıyor. Mezarlar, doğal alanlar ve şehir merkezinde tespit edilen kutsal alanlardaki Kibele heykelcikleri halkın genellikle Anadolu bereket tanrıçasını tercih ettiğini ortaya çıkarıyor.

Celal Bayar Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Güler Ateş ise tanrıça Kibele’nin heykelciklerine daha önce Bergama’da rastladıklarını ancak son dönemde sayılarında artış olduğunu aktardı.

Çok sayıda bulunan yeni figürinlerin halk için Kibele’nin önemini bir kez daha kanıtladığını anlatan Ateş, “Helen kenti olma iddiasındaki bir kentin içinde ve çevresinde, dağlarında, tepelerinde, su kaynaklarında, mağaralarda, çok sayıda kutsal alanda Kibele heykelcikleri tespit ettik. Sıradan halk için en önemli inanç oydu.” dedi.

Görkemli sunaklar varken insanların mağaralara gidip tapındığını aktaran Ateş, şöyle konuştu:

“Kibele figürinleri, kutsal yerlerde, el değmemiş doğal alanlarda, kayalıklarda, su kaynaklarında, mağaralarda karşımıza çıktı. Bunlar, atölyelerde yapılan halkın satın alabileceği küçük adak eşyaları. Pahalısı da ucuzu da var. Bu adak eşyalarını satın alanlar, kap kacağıyla birlikte dini bayramlarda doğal alanlara gidiyordu. Kurbanlar kesiliyor, ibadetler yapılıyordu. Birkaç gün dualarını yapıp adakta bulunduktan sonra kap kacağını kırıyor, Kibele figürinlerini bırakıyor ve yaşadığı yere dönüyordu.”

Ateş, özellikle Bergamalı kadınların çocuk sahibi olabilmek için Kibele’ye adaklar sunduğunu söyledi.

Bölgedeki Kibele buluntularına ilişkin hazırladıkları makalelerin uluslararası arkeoloji dünyasında da ilgiyle karşılandığının altını çizen Ateş, “Resmi inançlar değişse de insanların kalbinde ana tanrıça, bereket, toprak ana kültü yaşamaya devam etmiş. Kadının varlığı ve doğayı simgelemesi Anadolu’da çok güçlüydü.” diye konuştu.

Banner
Benzer Yazılar

Hititlerde Baharın Gelişi Purilli Bayramı İle Kutlanıyordu

21 Mart 2021

21 Mart 2021

İnsan doğa ile  iç içe yaşayan bir varlıktır. Bahar, insan için bolluğun bereketin, yeni hayatların başladığı üzerine birçok anlam yüklediği...

AlUla, Eski Arap Medeniyetlerinin Yaşayan Müzesi

4 Kasım 2020

4 Kasım 2020

Al Ula vahası, modern Tayma şehrinin yaklaşık 110 km güneybatısında ve Medine’nin 380 km kuzeyinde, yemyeşil Wadi Al-Qura veya “köyler...

Prusias ve Hypium Antik Kentinde Heyecanlı Gelişmeler

4 Aralık 2020

4 Aralık 2020

Prusias ve Hypium Antik Kentinde beklenmeyen buluntulara ulaşılması heyecanlı gelişmelerin kazı boyunca devam edeceğinin sinyallerini veriyor. Düzce’nin Konuralp mahallesinde yer...

Muğla İl Jandarma Tarihi Likya Yolu’nun güvenliği için çalışmalarına devam ediyor

21 Haziran 2022

21 Haziran 2022

Tarihi ve doğa yürüyüş rotaların en ilgi çeken güzergahlarında biri olan Tarihi Likya Yolu, Muğla İl Jandarma Komutanlığı’nın çalışmaları ile...

Dicle Nehri kenarında 3400 yıllık Mitanni Kenti ortaya çıkarıldı

30 Mayıs 2022

30 Mayıs 2022

Medeniyetin yeşerdiği topraklar olarak bilinen Mezopotamya’da 3400 yıllık Mitanni Kenti ortaya çıkarıldı. Mezopotamya’yı oluşturan iki nehirden biri olan Dicle nehrinin...

Arkeologlar Mısır kraliçesinin mezarında 5000 yıllık şarap buldular

4 Ekim 2023

4 Ekim 2023

Uluslararası arkeoloji ekibi Yukarı Mısır’da Kraliçe Merneith’e ait olan mezarda açılmamış mühürlü çömleklerin içinde 5000 yıllık şarap buldu. Kraliçe Merneith’in...

Mısırlılar köleleri damgalıyordu

29 Aralık 2022

29 Aralık 2022

Eski Mısır metinleri, oymalar ve resimlerinin incelendiği bir araştırmaya göre, Mısırlılar köleleri demirden yapılmış damga mühürler ile damgalıyorlardı. Geçmiş yıllarda...

Bir Battaniye Yapmak İçin Kaç Hindi Tüyü Gerekir?

30 Kasım 2020

30 Kasım 2020

Atalarımızın bizim kadar şanslı olmadıkları dönemlerde kendilerini sıcak tutabilmek için alternatif bir çok şeye ihtiyaçları vardı. Bu alternatiflerden bazıları da...

Sağanak Yağış 2500 Yıllık Boğa Heykelciğini Ortaya Çıkardı

19 Mart 2021

19 Mart 2021

Yunanistan’da sağanak yağış 2500 yıllık boğa heykelciğini ortaya çıkardı. Antik Olympia’da bir arkeolog gerçekleştirdiği rutin arazi incelemesi sırasında 2500 yıllık...

Neolitik Çağ’dan günümüze ulaşan en küçük ok ucu keşfedildi

30 Temmuz 2022

30 Temmuz 2022

Kudüs kenti yakınlarında yer alan Zion Dağı arkeolojik kazılarında Neolitik Çağ’dan günümüze ulaşan en küçük ok ucu keşfedildi. Narin pembe...

Minos sanatının eşsiz eseri olan Pylos Combat Agate, Prehistorik çağın Davut’u olmalı

22 Kasım 2021

22 Kasım 2021

3.500 yıllık bir Yunan mezarında bulunan eser o kadar iyi tasarlanmış ki, bir Rönesans eseri kadar canlı ve gerçekçi bir...

Dünyanın Bilinen En Eski Tek Yumurta İkizlerini Barındıran 31.000 Yıllık Mezar Bulundu

14 Kasım 2020

14 Kasım 2020

Avusturya’daki eski bir mezar, kaydedilen en eski ikiz mezarını temsil ediyor. 31.000 yıllık mezar, Eski Taş Devri olarak da bilinen...

Suffolk’ta Doğu Anglia Krallığı’nın Kraliyet Salonu Bulundu

5 Ekim 2022

5 Ekim 2022

Günümüz Suffolk ve Norfolk’u kapsayan Doğu Anglia Krallığı’nın 1.400 yıllık ahşap kraliyet salonu Rendlesham, Suffolk’ta keşfedildi. 2015 yılında hava fotoğrafçılığı...

Ortaçağ Boncuklarının Çizdiği Afrika Ticaret Yolları

3 Aralık 2020

3 Aralık 2020

Cam boncukların kimyasal bileşimi ve morfolojik özellikleri nereden geldiklerini ortaya çıkarabilir. Cenevre Üniversitesi’nden arkeologlar, Mali ve Senegal’deki kırsal alanlarda MS...

Orta Çağ Dönemine Ait Bir Kilise’de Cadı İşaretleri Bulundu

23 Ekim 2020

23 Ekim 2020

İngiltere’deki 700 yıllık bir kilisede ‘sonsuz bir labirentte hapsedilerek’ kötü ruhları kovmak için kullanılmış “Cadı işaretleri” bulundu. Arkeologlar, 700 yıl...

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]