2 April 2025 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

Tarihin En Acımasız Türk ve Kadın Düşmanı ve Onun Şatosu

Acımasızlık, kan ve vahşetin esiri olmuş hükümdarlar tarihin her döneminde olagelmiştir. Yaptığı acımasız ve zalim işkenceler ile adı hiç silinmeyen, Türk ve kadın düşmanlığı ile de tanınan Eflak Voyvodası 3. Vlad Tepeş bu hükümdarlardan birisidir.

Hollywood sinema sektörünün  Drakula‘sı kan emici vampirlerin atası olarak popüleritesini her dönem koruyan Kazıklı Voyvoda, kimine göre de, Romanya’nın kurtarıcısı, büyük halk kahramanıdır.

Binlerce masum insana gaddar ve acımasız işkence yaptığı Castelul Bran (Bran Şatosu) duvarları bu zalimliklere şahitlik etmeye devam ediyor. Bran Şatosu‘nu gezdiğinizde o anların korku ve dehşetini hissetmeniz mümkündür.

Türklerin Kazıklı Voyvoda, Macarların”Drakul” yani şeytan, Ulahlar “Çpelpuç” yani cellat ismini verdikleri, acımasız, gaddar, korku ve kandan beslenen Eflak Voyvodası 3. Vlad Tepeş, yaşamı boyunca kadın ve Türklere karşı daha zalim bir yöneticiydi.

Eflak Voyvodası Kont Drakula Türklerin verdiği isim ile Kazıklı Voyvoda, tarihin en acımasız en zalim işkenceci yöneticilerindendir.

Türklere karşı kininin nereden geldiği bilinir lakin; kadınlara neden bu gaddarlık içinde olduğu ise hala bilinmezliğini korur Kazıklı Voyvoda‘nın…

Kazıklı Voyvoda‘nın kendisini Türk düşmanı kabul ettirmesine yol açan yaptığı işkenceleri okurken bile insanın uykularını kaçırtıyor.

Kazıklı Voyvoda, sürekli yemekli eğlenceler, ziyafetler düzenleyen bir voyvoda idi. Bu ziyafetler sırasında, yakaladığı Türk esirlerinin ayaklarının alt derilerinin yüzülmesini ve tuzla ovulmasını emrederdi. Bu kadar ile yetinmeyen Kazıklı, keçilere bu tuzlanmış açık yaraları yalatır ve Türk esirlerin çıkardığı aman seslerinden büyük haz alırdı.

Bir hadise daha var ki; birçoğumuz tarafından bilinir.

Günlerden bir gün, Fatih Sultan Mehmet, Kazıklı Voyvoda‘ya uyarı vermek için elçiler gönderir. Kazıklı Voyvoda‘nın huzuruna çıkan Türk elçiler, Türk geleneklerine göre sadece baş selamı verir. Ancak, Eflak’ta selamlama başta ne varsa çıkartılmakla oluyordu. Voyvoda, neden başlarında ki sarıkları çıkarmadıklarını sorunca elçiler, Türk geleneğinde sarık çıkartılmadığını ve hiçbir zamanda çıkartılmayacağını söyleyince Kazıklı, o vakit sizde hiç çıkartmayın deyip sarıkları başlarına çiviletmiştir. Başlarına sarıkları çivilenen elçilere de, bizde töre böyle gidin Sultana ben size boyun eğmeyeceğim sözümü iletin demiş fakat elçiler kan kaybından ölünce bu mesaj Sultana ulaşmamıştı.

Eflak Voyvodası 3. Vlad Tepeş‘in Türklere yaptığı zulümleri Osmanlı tarihçileri kayıt altına almış özellikle de Fatih’in tarihçisi Tursun Bey, kendisinden “Haccac” olarak bahseder. Haccac, Emeviler zamanında yaşayan ve iktidarın korunması için yüzbinlerce insanın katledilmesine neden olan zalim hükümdarlardan biridir.

Kazıklı Voyvoda neden kadın düşmanı bilinmez ama kadınlara yönelik görülmemiş gaddarlıkları korkunç ün yapmıştır.

Kadınlara karşı, o kadar acımasız biriydi ki; gömleği kısa ve dar olan köylünün bu şekilde dolaşmasından karısını mesul tutmuş ve bu yüzden kadını kazığa oturtmuştu.

Kazığa oturtmak, en çok kullandığı işkence yöntemlerinden birisiydi. Zaten Türkler arasında Kazıklı Voyvoda olarak anılması bundan dolaydı.

Karısını kazığa oturtan Voyvoda, adamı başka bir kadın ile evlendirmiş… Eğer adama bu şekilde bakmaya devam ederse akıbetinin bunun gibi olacağını söylemiş kadına… Ve kadında korkusundan hayatı boyunca adamın kölesi olmuş.

Eflak’ta evlilik dışı ilişki zinaya karışan kadın olursa cinsel organını kestirirdi. Eğer cinsel organını kestirmez ise, derisini yüzdürüp her yerde teşhir edilmesini emrederdi.

Kazıklı’nın kadınlar için verdiği en küçük ceza ise, meme uçlarının kestirilmesi olarak kayıtlara geçmiştir.

Kazıklı Voyvoda’nın yaşadığı ünlü Bran Şatosu… Kont Drakula’nın şatosu olarak da bilinir.

Kazıklı Voyvoda ve Yaşadığı Şatosu Castelul Bran (Bran Şatosu)

Yazımız içinde de belirtiğimiz gibi dünya çapında gaddarlığı zalimliği ile ün yapmış Eflak Voyvodası 3. Vlad Tepeş, nam-ı değer Kazıklı Voyvoda, Romanya’da bazı kesimler tarafından  kahraman olarak görülmektedir. 14. y.y. başlarında Güney Romanya’da ataları ile başlayan yöneticilik maceraları yüzyıla yakın bir zaman dilimini kapsar.

Türk düşmanlığı dedesi Büyük Mircea’nın Türk egemenliği altına girmesi ile başlamıştı. Babası, 1431 yılında Nürnberg’de kiliseye karşı gelenlerle mücadele eden ve Türk düşmanlığı besleyenlerin bir araya geldiği Ejderha Tarikatı’na girmiş ve ülkesine dönünce kendisine Drakul denilmişti. Kazıklı Voyvoda‘ya Drakula (yani Drakul’un oğlu) ismi bundan dolayı verilmiştir.

1456 yılında Eflak boyunu ele geçiren Drakula, soylular (boyarlar) üzerine hakimiyet kurmaya girişti. Soyluları (boyarları), tutuklatarak yaşamı boyunca kullandığı Castelul Bran’ı (Bran Şatosu) inşasında kullanmıştır.

Bran Kalesi/Şatosu (Romence Catelul Bran; Almanca, Törzburg ve Macarca, Törcsvár), Romanya’da Bran yakınlarında ve Braşov’un yakın çevresinde bulunuyor. Şato, Erdel Prensliği ve Eflak sınırları arasında yer alır. Osmanlılara karşı savunma amaçla inşa edilmiştir.  Kale şu anda turistlere açık bir müze olarak hizmet vermekte, Kraliçe Marie tarafından toplanan mobilya ve sanat eserlerini sergilemektedir. Tepenin aşağısında geleneksel Romanya köylülerinin yapılarının sergilendiği bir açık hava müzesi bulunur.

Kazıklı Voyvoda, yaşamı boyunca insanlık tarihinin en gaddar ve acımasız hükümdarı olarak sergilediği korku yöneticiliği Fatih Sultan Mehmet’in bizzat yönettiği Eflak seferi ile son buldu. Fatih’in elinde kaçan Kazıklı, Mcaristan’a sığınmış ve burada 12 yıl tutsak olarak yaşamına devam etmiştir. Macaristan’ın desteği ile tekrar Eflak tahtını ele geçiren Kazıklı Voyvoda Drakula, 2 ay sonra başı gövdesinden ayrılmış vaziyette bir bataklıkta bulunmuştu. Kesik başı Topkapı Sarayı’na götürülmüş, bedeni ise bulunduğu yere gömülmüştü. Lakin, mezarı tekrar açılan Drakula’nın cesedi bulunamamış ve Hollywood karakteri efsanesi dönemi başlamıştır.

Tarihin En Acımasız Türk ve Kadın Düşmanı Bu Şatoda Yaşadı yazımızda Zeynep Dramalı’nın “Tarihi Tersten Okumak” adlı kitabından alıntılar yapılmıştır.

 

Banner
Benzer Yazılar

Kudüs’de bulunan gizemli köpekbalığı dişleri

10 Temmuz 2021

10 Temmuz 2021

Bilim adamları, Kudüs’teki Davut (David) Şehri’nde 2900 yıllık bir bölgede, olmaması gereken bir alanda açıklanamayan bir şekilde fosilleşmiş köpekbalığı dişleri...

İngiliz kaşif James Cook’un ünlü gemisi Endeavour’un enkazı bulunmuş olabilir

3 Şubat 2022

3 Şubat 2022

Avustralya Ulusal Denizcilik Müzesi (ANMM) Perşembe günü yaptığı açıklamada, Kaptan James Cook’un ünlü gemisi Endeavour’un enkazının ABD’nin Rhode Island eyaleti...

İsveç’in 7000 yaşındaki “kadın şamanı” nasıl canlandırıldı

8 Şubat 2022

8 Şubat 2022

1980’lerin başında Trelleborg yakınlarındaki Skateholm arkeolojik alanında Mezar XXII’nin kazımı sırasında bulunan “kadın şamanı” canlandırıldı. Mezar XXII alanın kazımında MÖ...

Bulgar arkeologlar 2500 yıllık İskit asası keşfettiler

14 Ekim 2023

14 Ekim 2023

Kuzeydoğu Bulgaristan’daki tarih öncesi tuz üretimi merkezi olan Provadia-Solnitsata’da yapılan kazılar sırasında MÖ 5. yüzyıldan kalma bir İskit savaşcısına ait...

Cennet İbadethanesi 1500 Yıl Önceki Göçebe İnsanların İnancına Işık Tutuyor

30 Ekim 2020

30 Ekim 2020

İç Moğolistan Özerk Bölgesi’nde ortaya çıkarılan bir cennet ibadethanesi, 1500 yıl önce göçebe insanların inançlarına ışık tutuyor. 10.000 metrekarelik alan,...

Şeytan’ın İkonografisi

9 Kasım 2020

9 Kasım 2020

Bu yazımızda Şeytan’ın ikonografisi ile şeytan kimliğinin sanatta nasıl yavaş yavaş şekillendiğini Sanat tarihini esas alarak kısaca irdelemeye çalıştık. Şeytanın...

Klazomenai Antik Kenti’nin 2 bin 600 yıllık sunu kapları

16 Ekim 2021

16 Ekim 2021

İzmir Körfezi’nin güney sahil şeridi üzerinde, Urla ilçesinin sınırları içerisinde bulunan Klazomenai Antik Kenti kazılarında ortaya çıkarılan 2 bin 600...

Tanrıça Durga’nın 1200 yıllık heykeli ortaya çıkarıldı

8 Eylül 2021

8 Eylül 2021

Hinduizm’de en üst tanrıça olarak kabul edilen Tanrıça Durga’nın 1200 yıllık heykeli ortaya çıkarıldı. Tanrıça Durga, Hinduizm’de dişil ve yaratıcı...

Theopetra Mağarasında ki Yeni Bulgular Yunanistan’ın Neolitik Çağına Işık Tutuyor

14 Ekim 2020

14 Ekim 2020

Yunanistan’ın Teselya bölgesinde bulunan Theopetra Mağarası Kalambaka şehrinin 3 km güney doğusunda yer alan mağara, bir kalker oluşumudur. Kireçtaşı kayanın...

Mevlana Müzesi’ni 3D Sanal Teknoloji İle Ziyaret Edebilirsiniz

22 Ocak 2021

22 Ocak 2021

“Dinle, bu ney nasıl şikayet ediyor, ayrılıkları nasıl anlatıyor” beyiti ile başlar ünlü düşünür, Gönül Sultanı Hz. Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî,...

Aztek Tapınağının Altında Bulunan Etkileyici Kartal Kabartması

1 Şubat 2021

1 Şubat 2021

Modern Mexico City’deki eski bir Aztek tapınağında, bozulmamış durumda olan 600 yıllık bir altın kartal kabartma ortaya çıkarıldı. Antropoloji ve...

İsveç’te bulunan 1000 yıllık Viking gümüş hazinesi

1 Kasım 2022

1 Kasım 2022

Arkeologlar, Stockholm’un dışındaki Täby, Viggbyholm’da 1000 yıllık Viking gümüş hazinesi hazinesi keşfettiler. Hazine, Täby’deki bir Viking Çağı yerleşiminin arkeolojik kazısı...

500 yaşındaki İnka mumyası, sanki derin bir uykuda “La Doncella”

24 Ağustos 2021

24 Ağustos 2021

1999’da Arjantin’deki yüksek Volcán Llullaillaco zirvesinin yakınında bulunan üç İnka mumyası tüm bilim adamlarını hayrete düşürdü. Bulunan 3 İnka o...

8.000 yıllık Yarmukian dönemi Ana Tanrıça heykelciği keşfedildi

8 Temmuz 2022

8 Temmuz 2022

İsrail Eski Eserler Kurumu, Sha’ar Hagolan Yarmukian arkeolojik alanında devam eden kazılarda 8.000 yıllık Yarmukian dönemi Ana Tanrıça heykelciği keşfedildiğini...

Tenedos Antik Kenti’nde 2700 yıllık çocuk mezarlığı keşfedildi

2 Mart 2024

2 Mart 2024

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Turan Takaoğlu başkanlığında Tenedos antik kenti’nde devam eden kazılarda 2700...

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]