2 December 2025 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

Suriye’de Batı Hun İmparatorluğu’na ait yazıt bulundu

Suriye’nin Rakka kenti yakınlarında bulunan Sura Antik Kenti’nde, Batı Hun İmparatorluğu’na ait bilinen en eski yazıt ortaya çıktı.

Suriye’de yaşanan iç savaş ülke topraklarında yer alan birçok arkeolojik sit alanlarını da tehlike altında bırakıyor. Terör örgütü DEAŞ’ın özellikle Palmira Antik Kenti’nde yaptığı çoğu geri dönülmez tahribatlar bunlardan biridir.

DEAŞ’ın sit alanlarında gerçekleştirdikleri ağır tahribat bırakan kazılarda ele geçirdikleri eşsiz eserlerin yasadışı antik eserler piyasasında alım satımı yapılıyor.

2013-2015 yılları arasında Sura Antik Kenti’nde yapılan kazılarda ortaya çıkarılan antik bir sütun parçasının üzerindeki yazıtta, Batı Hun İmparatorluğu’nun, kendi yazısıyla bıraktığı bilinen ilk ve en eski izine rastlandı.

Saltaoğlu, “Bu yazıt, Türklerin ‘Hun’ adı altında 4’üncü yüzyılda, Orta Doğu’da bulunmuş olduğuna ilişkin doğrudan bir yazılı kanıt anlamına geliyor.”

Dr. Cengiz Saltaoğlu, Demirören Haber Ajansı’na (DHA) yaptığı açıklamada, yazıtın ilk olarak Paris Üniversitesi’nden, iç savaş ve terör nedeniyle bölgede güvenliğin ortadan kalktığı 2011 yılına dek Sura Antik Kenti’nde kazı çalışmalarına katılan ve bu tarihten sonra oradan ayrılmak zorunda kalan Fransız bilim insanı, Geç Antik Çağ uzmanı Ali Othman tarafından, bölgede antik kentteki DEAŞ yıkımını belgeleyen yerel bağlantılarının kendisine gönderdiği fotoğraflarda fark edildiğini belirtti.

Saltaoğlu, “DEAŞ’tan sonra kentte herhangi bir bilimsel çalışma olmuyor. Bu nedenle araştırmacılar, bölgedeki yerel bağlantılardan Antik Kent’teki durumu kendilerine iletmeleri için yardım istiyorlar. Yerel kişiler de Antik Kent’te olabildiğince, terör ortamında yapabildikleri ölçüde, güvenlik tehdidi altında cep telefonlarıyla görüntülemeler yapıyorlar. Ali Othman, 2013-2015 arasında çekilen fotoğrafları incelerken, 2015 yılında bu fotoğrafların birinde, bir yasadışı kazı çukurunda rastlantı sonucu ortaya çıkmış bir antik sütun kırığında, yani bir sütun parçası üzerinde, bölgede daha önce örneğine rastlanmamış bir yazı sistemiyle olan bir yazıt görüyor” dedi. Yazıt üzerinde yapılan yoğun incelemeler ışığında Türk oyma (runik) yazı sistemine başvuran araştırmacılar, karşılaştırmalar sonucunda yazıtın tarihte Türk oyma yazısının Güney Sibirya, Yenisey bölgesinde kullanıldığı bilinen bir türüyle yazılmış olduğunu saptadı ve yazıtın okunabilmesi için Türklük bilimcilere çağrıda bulundu.

Suriyede bulunan Batı Hun İmparatorluğu yazıtı
Cengiz Saltaoğlu, yazıtta Batı Hun İmparatorluğu’nun komutanlarından Kurçik’in adı geçiyor. Fotoğraf DHA

“YAZITTA, BATI HUN KOMUTANLARINDAN BİRİ YER ALIYOR”

Cengiz Saltaoğlu, yazıtta Batı Hun İmparatorluğu’nun komutanlarından Kurçik’in adının geçtiğini belirtti. Saltaoğlu, “Tabii yazıtta geçen bazı metinsel veriler var, örneğin kişi adı gibi, ‘Apa Kurçik’ diye. Bölgeye 395-396 yıllarında Kafkaslar üzerinden yapılmış Hun akınının önderlerinden birinin adı. Burada ‘Apa’, Batı Hun komutanı Kurçik’in, Eski Türkçede, Orhun yazıtlarında da, ‘yüksek bir rütbe’ anlamında geçen askeri sanına karşılık geliyor. Batı Hun Türkçesi ‘Kurçik’ adı bu akından söz eden eski Batı kaynaklarında, Yunanca uyarlaması ve yazımıyla ‘Kursik’ biçiminde kayıtlı bulunuyor” dedi. Bu yazıtın, Türklerin ‘Hun’ adı altında 4’üncü yüzyılda Orta Doğu’da bulunduğuna ilişkin önemli bir kanıt olduğuna dikkat çeken Saltaoğlu, “Avrupa Hunları’ndan kalmış, şu ana dek açığa çıkmış, bilinen ilk yazıt. Aynı zamanda, Türkçenin şu an için bilinen en eski yazılı belgesi konumunda” diye konuştu.

“BIRAKIR SADIK YOLDAŞLARI ONU HUZURLU UYKUYA”

Saltaoğlu, yazıtın içeriğinden yaptığı çıkarımları ise şöyle değerlendirdi:

“Yazıtın içeriğinden de söz edersem, Kurçik adında, yüksek rütbeli askeri bir kişiliğin, yani, bir Batı Hun komutanının ölümüyle ilgili bir yazıt. ‘Bırakır sadık yoldaşları (onu) huzurlu uykuya’ diye bir içeriği var komutan Kurçik için. O çağda, Orta Doğuya Kafkaslar üzerinden inen 395-396 Batı, yani, Avrupa Hunları akını sırasında oradaki çatışmalarda ölüp oraya gömülmüş bir Hun komutanı (olasılıkla, bu akından söz eden tarihsel kaynaklardaki Hun başbuğu Kursik) olduğunu düşünüyorum yazıtın içeriğine bakarak. Yazıtın, en son fotoğraflarının çekildiği 2013-2015 yılından sonra varlığını koruyup korumadığı henüz bilinemiyor çünkü henüz bölgeye araştırmacılar ve kazıbilimciler girip çalışamadılar. Büyük olasılıkla hala antik kentte duruyordur fakat bir biçimde ve bir nedenle yok edilmiş olsaydı bile, artık belgelenmiş olduğu için, bilim dünyası ve bizim açımızdan var olan, gerçek olan ve olacak bir yazıt.”

Kaynak: Vahdet AYAZ-Aslı DURAN, (DHA)

Banner
Benzer Yazılar

Sahra Çölü’nün Kaybolan Cenneti

30 Ocak 2021

30 Ocak 2021

Bugünkü Sahra Çölü’nün büyük kısımları binlerce yıl önce yeşildi. Zürafaların ve timsahların tarih öncesi gravürleri, çölde yüzen insanları bile gösteren bir...

Buzul arkeologları eriyen buzda 1500 yıllık demir uçlu ok buldular

19 Ağustos 2022

19 Ağustos 2022

Buzul Arkeolojisi Programı’nda (Glacier Archaeology Program) çalışan buzul arkeologları Norveç Jotunheimen sıradağlarında, deniz seviyesinden 1750 metre yükseklikte eriyen buzul alanında...

Kadın firavunun tapınağı, Mısır’ın ‘eski ustalarının’ ekip çalışmasını ortaya koyuyor

18 Kasım 2021

18 Kasım 2021

Eski Mısır heykellerinin, oymalı kabartmaların ve resimlerin yaygın olarak kabul edilen anıtsallığına ve dayanıklılığına rağmen, bu eserlerin yapımcıları çoğunlukla bilinmiyor....

Antik Samikon Kenti’nde Poseidon tapınağı bulunmuş olabilir

11 Ekim 2022

11 Ekim 2022

Yunan ve Avusturyalı arkeologlar, M. S. 6’ncı yüzyılda terk edilmiş Antik Samikon Kenti’nde Poseidon tapınağına ulaşmış olabilirler. Samikon kenti, Eleia...

Tahran ovasındaki metal işlemenin en eski kanıtları M.Ö. 5. binyıla kadar uzanıyor

31 Ocak 2023

31 Ocak 2023

İranlı bilim insanlarının gerçekleştirdiği çalışma; Tahran ovasındaki metal işlemenin en eski kanıtlarının M.Ö. 5. binyıla kadar uzandığını gösterdi. İranlı araştırmacı...

Roma metrosu kazılarında nadir görülen altın cam parçası keşfedildi

7 Şubat 2023

7 Şubat 2023

Ebedi Şehir’in tanrıçası “Roma”yı temsil eden çok nadir ve rafine bir altın cam parçası, Roma’nın Metro C metro hattının inşası...

Madavans Mağaraları Dünyaya Tanıtılacak

6 Nisan 2021

6 Nisan 2021

Bitlis kent merkezine 65 km. uzaklıkta bulunan Ahlat, Selçuklu dönemine ait her biri sanat eseri niteliğindeki mezar taşları ile tanınmaktadır....

Antik Roma’da İkizlerin Dokunaklı Hikayesi: Hırvatistan’da Keşfedilen Roma Mezarı

12 Mart 2025

12 Mart 2025

Hırvatistan’ın Trogir (antik Tragurium) kentinde yapılan son arkeolojik kazılar, Roma dönemine ait, 1. ve 2. yüzyıllara tarihlenen olağanüstü ve yürek...

Suudi Arabistan’da Keşfedilen Neolitik Döneme Ait Kaya Oyma Tapınak ve Yazıtlar

7 Ağustos 2022

7 Ağustos 2022

Suudi Miras Komisyonu tarafından yönetilen bir projede, çok uluslu bir arkeolog ekibi, en son teknolojileri kullanarak Al-Faw bölgesinde Neolitik Döneme...

Rusya’nın Staraya Ryazan kentinde yaklaşık bin yıllık süslemeli nadir bir hazine keşfedildi

18 Ağustos 2021

18 Ağustos 2021

Rusya Bilimler Akademisi Arkeoloji Enstitüsü’nün keşif gezileri sırasında, Staraya Ryazan şehrinde yaklaşık bin yıllık süslemeli nadir bir hazine keşfedildi. Hazine,...

Urartu Arkeolojisine Adanmış Bir Ömür Altan Çilingiroğlu

19 Haziran 2021

19 Haziran 2021

Arkeoloji camiası çok değerli bir bilim insanını Prof. Dr. Altan Çilingiroğlu’nu kaybetti. Urartu, Doğu Anadolu, İran ve Kafkas tarihi ve...

Anadolu kökenli 41 eser Türkiye’ye iade ediliyor

5 Aralık 2023

5 Aralık 2023

Yasadışı yollarla yurtdışına kaçırılan Anadolu kökenli 41 eser Türkiye’ye iade ediliyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı yetkililerinin yoğun uğraşları sonucunda Anadolu’ya...

Çatalhöyük’te “Ölüler Evi” bulundu: 20 insan kalıntısı ortaya çıkarıldı

31 Ağustos 2025

31 Ağustos 2025

Konya’nın güneydoğusunda yer alan ve Neolitik çağın en önemli yerleşimlerinden biri olan Çatalhöyük’te, Polonyalı arkeologların yürüttüğü kazılar yeni bir keşfi...

Batı Azerbaycan’da 1.300’den fazla tarih öncesi mezar höyüğü ilk kez sistematik olarak araştırıldı

4 Ocak 2025

4 Ocak 2025

Azerbaycan’daki 1.300’den fazla tarih öncesi mezar höyüğü, Kiel Üniversitesi ROOTS Mükemmeliyet Kümesi’nden araştırmacılar ve Azerbaycan Bilimler Akademisi’nden meslektaşları tarafından 2021...

Ben-Hur Filmine Konu Olan Antik Hipodrom “Arkeo Spor Park” Olacak

7 Ağustos 2021

7 Ağustos 2021

Kudüs’te yaşayan varlıklı prens olan Ben-Hur, Roma döneminde Yahudilerin özgürlüğü için uğraş veren bir tarihi kişiliktir. Charlton Heston’un başrolünü oynadığı...

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]