İran’ın güneyindeki UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan Persepolis’te, Nevruz tatili sonrasında önemli restorasyon çalışmaları yeniden başladı. Pers İmparatorluğu’nun (MÖ 550-330) eşsiz mirası olan Apadana Sarayı, III. Artaxerxes’in kaya mezarı ve Terrace (Takhtgah) güney yazıtı gibi kritik noktalarda titiz bir şekilde yürütülen çalışmalar, antik kentin ihtişamını koruma amacını taşıyor.
Persepolis Koruma ve Restorasyon Bölümü Başkanı Şahram Rahbar, Nevruz ziyaretçi yoğunluğu nedeniyle 15 Mart ile 4 Nisan arasında kısmen durdurulan restorasyon atölyelerinin artık tam kapasiteyle çalıştığını belirtti. Özellikle, Büyük Darius’a atfedilen Terrace’ın güney yazıtının restorasyonunun, hem tarihsel önemi hem de teknik zorlukları nedeniyle en önemli projelerden biri olduğunu vurguladı.
“Bu yazıt, sadece Ahameniş kraliyet metinlerinin en eski örneklerinden biri değil, aynı zamanda içeriği nedeniyle de paha biçilemez bir tarihsel değere sahip,” diyen Rahbar, restorasyon için konservasyon, arkeoloji ve yapı mühendisliği uzmanlarından oluşan ortak bir ekibin oluşturulduğunu ve uzlaşı odaklı bir plan geliştirildiğini ifade etti.

Apadana Sarayı’nın kuzey revakındaki B2 Sütun Tabanı’ndaki çalışmalar da hız kazandı. Büyük Darius I tarafından inşa edilen bu saray, Ahameniş İmparatorluğu’nun çeşitli bölgelerinden gelen haraçların kabul edildiği ana kabul salonu olarak hizmet veriyordu. Sarayın doğu ve kuzey merdivenlerindeki karmaşık kabartmalar, imparatorluğun birliğini ve çeşitliliğini yansıtan güçlü imgeler sunuyor.
III. Artaxerxes’in kaya mezarı, daha önce su hasarı iddialarıyla gündeme gelmişti ve Persepolis’in mimari bütünlüğünün önemli bir parçası olarak kabul ediliyor. Kültürel miras savunucularının endişeleri üzerine, bu anıtın korunmasına yeniden odaklanıldı.

Rahbar, geçmişte teknik ekipler arasında yaşanan anlaşmazlıklara rağmen, mevcut işbirliği yaklaşımının umut verici sonuçlar doğurduğunu belirtti. “Bu çalışmalar, Persepolis’in eşsiz mimarisi, şehir planlaması, inşaat teknolojisi ve sanatıyla eşsiz bir arkeolojik alan olduğunu bir kez daha gösteriyor” dedi.
Takht-e Jamshid olarak da bilinen Persepolis, Ahameniş İmparatorluğu’nun törensel başkenti olarak İran’ın antik ihtişamının sembolü olmaya devam ediyor. Efsanelere göre, Persepolis, MÖ 330’da Büyük İskender tarafından, Pers Kralı Xerxes’in yaklaşık 150 yıl önce Atina’yı yakmasının intikamı olarak yakıldı. 13 hektarlık bu muazzam yapı, görkemli girişleri, anıtsal merdivenleri, taht ve kabul odaları ile dünyanın en büyük arkeolojik alanlarından biri olarak kabul ediliyor.