23 April 2024 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

Mısır’ın Kayıp Prensesi “Ankhesenamun”

Ankhesenamun, MÖ 1350 civarında Kral Akhenaten ve Kraliçe Nefertiti‘nin kızı olarak doğdu.

Bir prenses olarak dünyaya gözlerini açan Ankhesenamun’un hayatı göründüğü kadar kolay olmadı. Bir firavunun kızı olmaktan ziyade, Kral Tutankhamun veya Kral Tut’un hazine yüklü mezarı ile ünlendi.

Neden?

Çünkü Ankhesenamun, hem Kral Tut’un üvey kız kardeşi hem de karısıydı.

Mısır bu dönemde dinsel kargaşa yaşıyordu ve iktidarını sürdürmek isteyen bir hanedan vardı. Aslında, yönetici sınıf arasında ensest evlilikler emsalsiz değildi. Sadece bu seferki kurban Ankhesenamun’du o kadar. Onun bu evliliğe sıcak bakıp bakmadığını bilmiyoruz tabii ki..

Ancak görünüşe göre Ankhesenamun’un Tutankhamun ile evliliği onun ilk aile içi evliliği ya da sonuncusu olmayabilir.

Eski Mısır yöneticileri soylarının kutsal olduğunu ve tanrılardan geldiklerini düşünüyorlardı. En azından bunu iddaa ediyorlardı. Bu nedenle ensest onlar için mantıklı bir seçim gibi görünmüşdü. O halde aile içi evlilikler sadece kutsal bir soyu saf tutmakla ilgiliydi!

Genetiği anlamadıkları için ensestin tehlikelerini kavrayamadılar ve bunun bedelini sakatlıklarla ve dermansız hastalıklarla ödediler. Ebeveynliği belirsiz olsa da, birçok kişi Tutankhamun’u bir akraba evliliği kurbanı olduğuna işaret ediyor ve kalıntıları çarpık ayak ve diğer ciddi doğuştan gelen sağlık sorunlarına dair kanıtlar gösteriyor.

Tarihçiler, gizemli kraliyet hanımının Firavun’un üçüncü kızı olarak Nefertiti’nin ölümünden sonra – ama kardeşi Tutankhamun ile evlenmeden önce – babası Akhenaten’in gelini olarak hizmet ettiğine dair ikna edici kanıtlar ortaya çıkardılar. Bu durum sadece Ankhesenamunla da sınırlı değildi muhtemelen ablaları da aynı durumdaydılar. Mezarlarında bulunan birçok cenin bu girişimin başarısızlıkla sonuçlandığını gösteriyor.

Akhenaten, asırlık Mısır dini geleneğini tektanrıcılığa doğru çarpıcı ve benzeri görülmemiş bir şekilde elden geçirme sürecindeydi. Bu dönemde hanedanını bu şekilde  güvence altına almak istemiş olabilir.

Akhenaten’in bu kararı, tüm Mısır güç yapısını zayıflatma potansiyeline sahipti. Dahası, güçlü rahiplerin otoritesinin kaldırılması, hanedanın yalnız kaldığı anlamına geliyordu.

Ankhesenamun Tut ile Evlendi

Başlangıçta kademeli olarak Amun-Ra’dan ve Mısır panteonunun geri kalanından ayrılışın Mısır devleti üzerinde dramatik bir etkisi oldu. Rahiplerin hakları ellerinden alındığında, kontrol orduya ve merkezi hükümete geçti; bürokrasi hüküm sürdü ve bu yolsuzluğu besledi.

Ankhesenamun eşi Kral Tut' a çiçek uzatırken
Ankhesenamun eşi Kral Tut’ a çiçek uzatırken resmedilmiş.Wikimedia Commons

Mısır’ın en büyük dini devrimi Akhenaten’in ölümüyle sona erdi ve Tutankhamun tahta çıktı.

Tutankhamun, genç kız kardeşi Ankhesenamun ile evlendi ve birlikte babalarının radikal dininden hızla geri çekildiler.

Önce, muhtemelen rahiplerin baskısı altında isimlerini değiştirdiler. Tutankhaten, “Aten’in yaşayan görüntüsü” anlamına gelen, babasının güneş diskini Mısır panteonunun geleneksel güneş tanrısı ile değiştirerek adındaki son eki “Amun” olarak değiştirdi.

Genç kral ve kraliçe, ülkeyi yönetmesi için danışmanlara bel bağladı. Bu durum daha fazla kafa karışıklığına yol açtı.

Kral Tut, birçok hastalıktan muzdaripti. Muhtemelen desteksiz yürümekte güçlük çekiyordu. Bu hipotez, ünlü mezarında yüzlerce süslü bastonun keşfedilmesiyle doğrulandı.

Tutankamon’un saltanatı ünlü olmasına rağmen çok kısa sürdü. Kral 19 yaşında öldü. Ölümü hakkında birçok teori öne sürüldü. Ancak araştırmalar, ölüm nedeninin kırık bir bacak olduğunu göstermiştir. Tapınak duvarlarında yapılan resimlerinde her ne kadar bir savaş arabası kullanıyor gibi görünse de genç kral bunu hiç bir zaman yapamadı.

Tutanhamon’un ölümüyle ilgili en son düşünce, sol uyluğundaki bir kırılmadan kaynaklanan bir enfeksiyonu suçluyor- bir araba kazasının sonucu değil, çünkü kral bir dizi fiziksel engelle asla yarışamazdı. Bağışıklık sistemi birkaç sıtma krizinden dolayı zayıfladı ve  enfeksiyonla savaşamadı.

Kral öldü ve Ankhesenamun kendi başının çaresine bakmak zorunda kaldı.

Tut Öldükten Sonra Ankhesenamun’a Ne Oldu?

Ankhesenamun bundan sonra hem kendisine hem de Tut’a yakın olan güçlü bir danışman olan Ay ile evlenmiş olabilir- belki de dedesi olduğu için buna mecbur kalmış olabilir. Ancak tarihsel kayıtlar bu konuda belirsizdir.

Kralın ölümünden sonra hayatın onun için zor olduğunu söylemek mümkün. Ne de olsa kral ve kraliçenin hiç çocuğu olmamıştı.

Hititlerin kralı I. Şuppiluliumaya yazılan tarihsiz bir mektubun yazarı olabilir. Mısırlı bir kraliçe mektubunda kocasının öldüğünü söyler ve Hitit kralından oğullarından birini eş olarak Mısır’a göndermesini ister.

Suppiluliuma oğlu Zananza’yı gönderir, ancak yolda öldürülür. Beklenen kurtuluş asla gelmez.

Ankhesenamun, MÖ 1325 ile 1321 yılları arasında tarihsel kayıtlardan kaybolur- tarihçilerin ölümüne işaret eden bir yokluk olarak düşünülebilir. Ama kimse tam olarak ne olduğunu bilmediği için, bazı tarihçiler ondan “Mısır’ın Kayıp Prensesi” olarak bahseder.

Antik Mısır’ın en çekişmeli dönemlerinden birinde Ankhesenamun’un rolü kasıtlı olarak kaybedildi, sadece on yıllar sonra iktidara gelen yeni hanedan tarafından tarih kayıtlarından çıkarıldı.

Yeni hükümdarlar Akhenaten’i kafir olarak damgaladılar, onu ve torunlarını firavunlar listesinden çıkardılar.

Banner
Benzer Yazılar

Tarihteki İlklerin Uygarlığı “Sümerler”

30 Eylül 2020

30 Eylül 2020

Tarihteki birçok ilkler Sümerler tarafından bulunmuştur.  Bu kadar önemli bir topluluk olan Sümerlilerin Mezopotamya’ya nereden ve nasıl geldikleri hala cevap...

Mısır’da 59 Antik Tabut Bulundu

9 Kasım 2020

9 Kasım 2020

Mısır‘daki arkeologlar, 2500 yıldan daha uzun bir süre önce gömülmüş 59 adet iyi korunmuş ve mühürlenmiş ahşap tabutun keşfini duyurdu....

Çömlek İçinde Gömülü 3800 Yıllık Bebek İskeleti

30 Aralık 2020

30 Aralık 2020

İsrailli arkeologlar kazı çalışmalarına ara vermeden devam ediyorlar. Son kazılarda çıkarılan çömlek içindeki 3800 yıllık bebek iskeleti heyecan yarattı. Ariel...

Yeni araştırma Mezopotamya’da güveç yemekleri yendiğini gösteriyor

23 Kasım 2022

23 Kasım 2022

Mezopotamya… İki nehrin arasında medeniyetin yeşerdiği topraklar… İlk kentsel oluşumlarının görüldüğü bu topraklarda arkeologlar gerçekleştirdikleri kazılarla günümüz yaşantısının ilklerini bulmaya...

Suaygırları Yüzünden Çıkan Savaşta Öldürülen Mısır Firavunu

17 Şubat 2021

17 Şubat 2021

Firavun II. Seqenenre Taa savaş alanında korkunç bir ölümle karşılaştı. Live Science’de yayınlanan bir habere göre Firavun ülkesini korumak isterken...

Babil’de büyücüler nasıl tespit ediliyordu?

2 Kasım 2021

2 Kasım 2021

Büyü, tabiat üstü varlıklardan alınan enerji ile bir takım malzemeler kullanılarak düzenlenen ritüeller ile insan, eşya ve olaylar üzerinde etkide...

Eski Çağda Kütüphane Savaşları!

31 Ekim 2020

31 Ekim 2020

Biri dünyanın en eski ve büyük kütüphanesi diğeri 100 yıl sonra ona rakip olarak doğmuş. Bu iki eşsiz kütüphanenin ilginç...

Suudi Arabistan’daki deve oymaları 8000 yaşında!

15 Eylül 2021

15 Eylül 2021

Suudi Arabistan’da bulunan gerçek boyutlu deve oymaları, neredeyse 8.000 yıl önce, çölün yeşil olduğu Neolitik dönemde oyulmuştur. Başlangıçta, bu kabartmaların...

Dünyanın En Eski Yer Adı İşaretleri

4 Aralık 2020

4 Aralık 2020

Dünya’nın tarihi boyunca eski kültürlere ve yaşamlara ilgimiz ve merakımız her geçen gün artarak devam etmekte. Araştırmacılar insanoğlunun merakından yola...

400 Yıl Önce Keşfedilen Mumyaların Gizemleri Aydınlandı

13 Kasım 2020

13 Kasım 2020

İlk kez 1615’te İtalyan bir besteci tarafından bulunan mumyaların BT taramaları yapıldı. BT taramalarında mumyaların iç organlarıyla birlikte mumyalandıkları ortaya...

Mısırda Güzelliğin Sembolü Kraliçe Nefertiti, Mitanni Prensesi Tadukhipa Olabilir mi?

1 Kasım 2020

1 Kasım 2020

Kraliçe Nefertiti’nin eski Mitanni Krallığından gelen bir prenses olduğu ve adının aslında prenses Tadukhipa olabileceği bazı bilim insanları tarafından öne...

Mezopotamya’da 4500 yıl önce ortaya çıkan melez hayvan: Kunga

17 Ocak 2022

17 Ocak 2022

Medeni Dünya’nın temel taşlarının atıldığı Mezopotamya’da bilinen ilk biyomühendislik çalışmanın ürünü Kunga adı verilen melez eşek olduğu açıklandı. Bir genomik...

İran Neolitiğinin Başlangıcı Ve Gelişimi

17 Ekim 2020

17 Ekim 2020

İran bugün Bereketli Hilal olarak adlandırılan bölgenin içinde kalır. Bu bölge bilinen en eski kültürlerin ev sahibi  ve yerleşik düzenin...

Persepolis’te Boğa ve Ejderha Motifli Sırlı Tuğlalar Bulundu

17 Aralık 2021

17 Aralık 2021

İranlı ve İtalyan arkeologlardan oluşan bir ekip geçtiğimiz günlerde antik Persepolis’te boğa ve ejderha motifleri taşıyan bazı sırlı tuğlaları ortaya...

Son Assur Başkenti “Ninive”

30 Ocak 2021

30 Ocak 2021

Ninive, Kuzey Irak’ta bugünkü Musul kenti yakınında, Dicle Nehri’nin doğu kıyısında bulunan eski bir Asur şehridir. Asur İmparatorluğu, MÖ 25....

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]