2 July 2025 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

Fizana Kadar Gidenlerin Görmesi Gereken Şehir Ghat!

Ghat başkent Trablus’a 1400 km uzaklıkta, Libya-Cezayir sınırının eteklerinde Fezzan’ın (Fizan) güneybatı bölgesinde, batı Libya çölünde yer alan antik bir şehirdir. Şehir, başkenti olan Ghat vilayetini takip ediyor ve kolayca ulaşılabilecek bir hatta sahip. Şehrin ülke içinde rahatça dolaşılabilecek bir havalimanı bulunuyor.

Şehrin sakinleri Tuareg’dir ve nüfusu yaklaşık 32.000’dir. Bunlardan bazıları Amazigh, Tifinagh veya eski Libya harflerini kullanarak Amazigh dili konuşuyor ve yazıyor. Geri kalanlar ise Arapça konuşuyor ve Nijerya ve Nijer kökenli olanlar Hausa dilini konuşuyor.

İsminin kökeni hakkında farklı görüşler bulunmakta. Bazıları ismin yağmurdan (Ghaith) geldiğini yani çöldeki yolcunun ona yiyecek ve su sağladığı anlamına geldiğini söylerken bazıları İsmi Guth olan dindar bir adamdan aldığını ve mezarının hala eski Ghat şehrinde olduğunu söyler. Genellikle bu ikinci söylem halk arasında daha çok rağbet görmektedir.

Eski çağlarda, Ghat, Sahra-ötesi ticaret yolunda önemli bir terminal noktası ve Fezzan’da (Fizan)büyük bir idari merkezdi . Bu bölge , Ubari , Sabha ve Ghadames , artı Güneydoğu Cezayir ( Djanet ve Illizi ) dahil olmak üzere güneybatı Libya’nın çoğunu kapsayan Kel Ajjer Tuareg federasyonu için bir kaleydi .

MÖ 5. yüzyıldan MS 5. yüzyıla kadar, Fezzan , Kartacalılar  ve daha sonra Roma İmparatorluğu – ile Batı ve Orta Afrika’daki Sahelya eyaletleri arasındaki Sahra-ötesi ticaret yollarını işleten bir şehir devleti olan Garamant İmparatorluğu’na ev sahipliği yapmıştır. 13. ve 14. yüzyıl boyunca, Fizan’ı bölümleri parçasıydı.

13 ve 14’üncü yüzyıllar arası Fizan, Kanem İmparatorluğu’nun eline geçti. 17’nci yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu bölgede hakimiyet kurdu. Osmanlı İmparatoru 2. Abdülhamid döneminde Jön Türkler için sürgün yeri olarak kullanıldı çünkü Fizan, başkent İstanbul’dan en uzak toprak parçasıydı. Fizan’a bile giderim ve Fizan’a kadar yolun var sözlerinin çıkış sebebi de budur.

Ghat, coğrafi doğası, vadileri, altın kumları ve onu her yönden sınırlayan dağlarla karakterizedir.

İçinde dünyanın en eski mumyasının bulunduğu (adı Muhuggiag veya Wan Muhuggiag) , Antik Acacus dağları ile çevrili yüksekliği 1000 metreyi bulan bölgede eski bir Türk kalesi bulunur (Wan Mughjaj).

Güney tarafında bir dizi köy vardır. Yaklaşık olarak bu köyler 100 km. uzaklıktadır. M.Ö. 7000 yıllarına dayanan en eski arkeolojik yazıtları içeren bu alan aynı zamanda bölgenin en büyük sıradağlarından olan Tassili sıradağlarına ev sahipliği yapmaktadır.

Ghat Kalesi
Kale, Osmanlı İmparatorluğu tarafından Trablus ve Fezzan döneminde inşa edilmiştir.

Ghat Kalesi

1913 yılında şehri işgal eden İtalyan sömürgecileri tarafından yıkılmıştır. (1943- 1952) İkinci Dünya Savaşı’nın son yıllarında İngilizlerin İtalyanları yenmelerinden sonra kale yeniden inşa edilmiştir.

Bugün şehrin en önemli ve dikkat çekici eserlerinden biridir.

Kalenin tepesine giden yol Ghat antik kentinin patikalarından geçmektedir. Ghat Kalesi’nin tepesinde duran ‘Agram’, şehri ve yakındaki palmiye ağaçlarını kolayca kuşbakışı görülebilir.

Büyüleyici kaya oymaları ve altın kum tepeleri ile Acacus Dağları gibi, kalenin batı duvarının altında acil durumlarda kullanılmış olabilecek bir yeraltı tüneli vardır.

Kaf Ajnoun Dağı (Hayaletler Dağı)

Dağ Ghat’a 35 km, Tahala’ya 25 km uzaklıktadır, Ubari şehrinden başlar ve Ghat şehri ve hatta yaklaşık 600 km olan Cezayir üzerinden başlar. Ve Ghat halkının bu dağlarda çok sayıda hayaletin yaşadığını anlattığı birçok hikaye nedeniyle bu isimle anılır.

Acacus Dağları

Turistik şehir Ghat’ın önemini artıran, Sahra sakinlerinin tarihinde geçmiş dönemlere kadar uzanan Acacus ve Tassili Dağları’ndaki kaya yazıtlarını keşfetme yolunda önemli bir durak olması ve bölge genelinde geçen iklim değişikliğinin büyüklüğü. Farklı renkli kum tepelerinden kemerlere, geçitlere, izole kayalara ve vadilere kadar geniş bir manzara çeşitliliğine sahiptir.

Libya-Acacus dağları

Başlıca görülecek yerler arasında ‘Afzejare’ ve ‘Tin Khlega’ kemerleri bulunmaktadır. Bu bölge Sahra’nın en kurak alanlarından biri olmasına rağmen, tıbbi Calotropis procera gibi bir bitki örtüsü vardır.

Bölge, eski mağaraları ve bu resim ve oymaların önemi nedeniyle 1985 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne alınan kaya sanatı ile ünlüdür. Resimler 21.000 yıl öncesine tarihlendirilmektedir.

Ghat, çevredeki çöl manzaralarının güzelliğine ek olarak, komşu Tadrart Acacus ve Tassili N’Ajjer dağlarındaki tarih öncesi kaya resimleri ve gravürlerinin varlığı nedeniyle önemli bir turizm merkezidir . Kasabanın önemli bir turistik cazibe merkezi, Koukemen tepesindeki Ghat Kalesi’dir.

Tadrart Acacus

Ghat halkı her yıl Aralık ayı sonunda üç gün boyunca kültür ve turizm festivali düzenler. Festival etkinlikleri arasında folklor gruplarının sanatsal performansları, deve yarışları ve çöl kentlerinin şarkıları eşliğinde sanatsal aktiviteler yer alır.

Ghat, Sahra Çölü’nün kalbinde yer alan bir Libya bölgesi olan Fizan’a özgü sıcak bir çöl iklimine sahiptir . Yaz aylarında ortalama yüksek sıcaklıklar 3 ay boyunca (Haziran, Temmuz, Ağustos) 40 ° C’yi (104 ° F) aşar ve ortalama yüksek sıcaklıklar yılın en soğuk ayında 20 ° C’nin (68 ° F) üzerinde kalır. Kış günleri çok sıcak, güneşli ve kurudur. Yıllık yağış ortalamaları yalnızca 8 mm’dir , konumu dünyanın en kurak yerlerinden biri yapar. Gökyüzü yıl boyunca her zaman açık ve parlaktır.

Gezmek için en uygun zamanları elbette ki Ocak, şubat ve Mart aylarıdır.

Kaynak: Jami Bey, “Ghat ve Çevresi”, Coğrafi Dergi Cilt. 34, No. 2 Ağustos 1909, s. 171–173

Banner
Benzer Yazılar

Hz. İsa’nın çocukluğunun geçtiği evin kalıntılarına ulaşıldı

24 Kasım 2020

24 Kasım 2020

Nasıralı İsa olarak da bilinen Hristiyan toplumunun peygamberi Hz. İsa’nın çocukluğunun geçtiği evin kalıntılarına ulaşıldığı iddiası Reading Üniversitesi’nden Profesör Ken...

Antik Mısır’ın Kutsal Kedileri

19 Ekim 2020

19 Ekim 2020

Kediler bütün dünyada en çok beslenen evcil hayvanlardan biridir. Her mecrada sevildikleri gibi günümüzde de internet ortamının kahramanı durumundadırlar. Ne...

Umman’da 5.000 yıllık Erken Tunç Çağı yerleşim alanı keşfedildi

3 Ocak 2023

3 Ocak 2023

Ummanlı arkeologlar, Al Gharyein arkeolojik alanında devam eden kazılarda 5 bin yıllık Erken Tunç Çağı yerleşim alanı keşfettiler. Al Gharyein...

Dünyanın İlk İmparatoru Akkad’lı Sargon

14 Ekim 2020

14 Ekim 2020

Dicle ve Fırat arasındaki verimli topraklarda ki sonraları bu topraklara Bereketli Hilal denecek olan bu yerde MÖ. 2330 civarında dünyanın...

Levant Bölgesinde 7.000 Yıllık Mühürler Bulundu

10 Haziran 2021

10 Haziran 2021

Tarih boyunca, mülkiyetin korunmasında, kentin ve sarayın güvenliğinin sağlanmasında, ticari hayat ve mektuplaşmalarda kullanılan mühürler; arkeolojide en önemli veri kalıntıları...

Arkeologlar Mısır’ın Luksor kentinde mücevherlerle dolu 11 mühürlü Orta Krallık mezarı buldu

9 Kasım 2024

9 Kasım 2024

Turizm ve Eski Eserler Bakanlığı himayesinde çalışan Mısır-Amerikan misyonu olan Güney Asasif Koruma Projesi (The South Asasif Conservation Project) Mısır’ın...

Sümer Bira Tanrıçası Ninkasi Ve O’nun İlahisi

9 Haziran 2021

9 Haziran 2021

Yerleşik kültür ürünü bira yazılı kayıtlara göre Sümer medeniyetinde ortaya çıkmıştır. Biranın Sümer medeniyetinden önce bir geçmişe sahip olup olmadığına...

Ağlama Duvarı meydanı kazılarında Birinci Tapınak Dönemine ait kil mühür baskısı bulundu

1 Mart 2024

1 Mart 2024

Kudüs’teki Ağlama Duvarı meydanında devam eden kazılarda Birinci Tapınak Dönemine ait kil mühür baskısı (bulla) bulundu. Kazı ekibinde yer alan...

III. Amenhotep’in mezar tapınağında iki büyük sfenks bulundu

22 Ocak 2022

22 Ocak 2022

Mısır’ı MÖ 1386 ila 1349 yılları arasında yöneten, Muhteşem Amenhotep olarak da bilinen Firavun Kral III. Amenhotep’in mezar tapınağında iki...

İlk İnsanlar 300.000 Yıl Önce Ateşi Kullanarak Alet Yapmayı Biliyorlardı!

7 Ekim 2020

7 Ekim 2020

Nature Human Behavior’da yayınlanan yeni bir araştırmaya göre, İsrail’in merkezindeki Qesem Mağarası’nda bulunan pişmiş çakmaktaşı aletler, erken homininlerin (ilk insanların)...

Bilim insanları “Gize Sfenksi’nin oluşumunda rüzgarın parmağı var mıydı?” sorusuna cevap aradı

1 Kasım 2023

1 Kasım 2023

Bilim insanları, Mısır’ın başkenti Kahire’de, Gize piramitleri bölgesinde yer alan Büyük Gize Sfenksi’nin oluşumunda rüzgar faktörünü araştırdılar. Büyük Gize Sfenksi,...

Arkeologlar Mısır kraliçesinin mezarında 5000 yıllık şarap buldular

4 Ekim 2023

4 Ekim 2023

Uluslararası arkeoloji ekibi Yukarı Mısır’da Kraliçe Merneith’e ait olan mezarda açılmamış mühürlü çömleklerin içinde 5000 yıllık şarap buldu. Kraliçe Merneith’in...

Kadın firavunun tapınağı, Mısır’ın ‘eski ustalarının’ ekip çalışmasını ortaya koyuyor

18 Kasım 2021

18 Kasım 2021

Eski Mısır heykellerinin, oymalı kabartmaların ve resimlerin yaygın olarak kabul edilen anıtsallığına ve dayanıklılığına rağmen, bu eserlerin yapımcıları çoğunlukla bilinmiyor....

Tevrat’ta Adı Geçen Kral II. Yarovam’a Ait Mühür Bulundu

10 Aralık 2020

10 Aralık 2020

1980’de bir pazarda çok düşük bir ücretle satın alınan kil baskılı yazıtın MÖ 8. yüzyıl paleo-İbranice olarak yazılmış. Bu kil...

Asur Tanrılarını Betimleyen Devasa Kabartma, Ninova’da Gün Yüzüne Çıkarıldı

15 Mayıs 2025

15 Mayıs 2025

Heidelberg Üniversitesi’nden arkeologlar, Kral Asurbanipal’in taht odasında eşsiz bir kabartma ortaya çıkardı. Heidelberg Üniversitesi bünyesindeki arkeologlar, Kuzey Mezopotamya’nın kalbinde, Musul...

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]