Hititlerin Yukarı Ülke olarak kabul ettikleri Sivas ili sınırları içerisinde yer alan Kayalıpınar Harabeleri’nde yapılan kazılarda III. Hattuşili’ye ait bir mühür baskısı (bulla) keşfedildi.
Mısırlılar ile yapılan Kadeş Savaşı ve ardından mühürlenen Dünya’nın bilinen ilk yazılı barış antlaşması olan Kadeş Barış Antlaşması ile tanınan III. Hattuşili, Hitit İmparatorluğu’nu bölgedeki baskın süper güç haline getirdi.
III. Hattuşili, M.Ö. 1267-1237 yılları arasında Hitit topraklarına hükmetti.
III. Hattuşili, Hitit demir tahtına çıkmadan önce kardeşi II. Muwatalli’nin atamasıyla Hakpis Krallığı’nı (Yukarı Topraklar) yönetti.
Sivas’ın Yıldızeli ilçesindeki 3.800 yıllık Hitit kenti Kayalıpınar’da yapılan kazılarda, Hitit Kralı III. Hattuşili’ye ait mühür baskısının yanı sıra Kral’ın çocukları, eşi ve prenslerine ait çok sayıda kil baskıları ile festival ve kehanet metinlerini içeren çivi yazısı tablet parçaları bulundu.
III. Hattuşili’nin yönettiği ‘Yukarı Topraklar’ olarak bilinen Kayalıpınar’daki kazı çalışmaları, Koç Üniversitesi Arkeoloji ve Sanat Tarihi Bölümü’nden Doç. Dr. Çiğdem Maner’in başkanlığında devam ediyor.
Çiğdem Maner, AA muhabirine Boğaziçi Üniversitesi Kazı Başkan Yardımcısı Emre Kuruçayırlı ile işbirliği içinde 2021 yılından bu yana Kayalıpınar köyünde kazı çalışmaları yürüttüklerini belirtti. Maner, “Çeşitli üniversitelerden uluslararası bir ekiple çalıştık ve bu yılki kazılar yaklaşık 2,5 ay sürdü” dedi.
Bu yılki kazıların, Kayalıpınar’ın Hititlerin bin yıllık merkezi olduğuna dair kanıtlar sağladığını vurguladı. Maner, “Kayalıpınar daha önce Eski Asur ve Hitit dönemlerinden kalma bir yerleşim yeri olarak biliniyordu. Bu yılki bulgular ve mimari sayesinde, bu yerleşimin gerçekten çok daha eski olduğunu ve daha sonraki dönemlere yayıldığını anladık. Bu kazılar Kayalıpınar’ın bin yılın merkezi olduğunu kanıtlıyor” dedi.
Maner, bu yıl Kayalıpınar’da dört farklı alanda kazı çalışmaları yürüttüklerini anlatarak, şunları söyledi:
“Bu alanlarda yaptığımız kazılarda hem önemli mimari kalıntılar hem de önemli eserler ortaya çıkardık. Açmalarımızdan birinde, bu kazının stratigrafisini özellikle anlayabildik. En önemli bulgular arasında Hitit tarihini potansiyel olarak değiştirebilecek mühür baskıları bulunmaktadır. Bu mühürler kil üzerine basılmıştır ve günümüze kadar gelmeyi başarmıştır. Onları kazdığımız yanmış bir binada bulduk. Özellikle III. Hattuşili’nin eşi, çocukları ve kraliyet ailesi ile ilgili çok önemli mühür baskıları keşfettik. İstişareler ve tartışmalardan sonra, bunların bulunduğu yapıyı İmparatorluk Arşivi olarak belirlemek istiyoruz. Kayalıpınar’da çok önemli bir Hitit imparatorluk arşivi olduğunu görebiliyoruz.”
Maner, kazılarda Kral III. Hattuşili’ye, çocuklarına, eşine ve çocuklarına ait çok sayıda kil mühür baskıları bulduklarını belirtti. Ayrıca, özellikle kralın en büyük oğlu ve varisi Prens Nerikaili’ye ait bir kil mühür baskısı keşfini vurguladı. Maner, “Bu mühür izlenimleri hepimizi çok heyecanlandırdı. Bunlara ek olarak, festivaller ve kahin metinleri ile ilgili yazıtlar içeren çivi yazısı tablet parçaları da bulduk” dedi.
Maner, Kayalıpınar’da Hitit dönemine ait idari yapılar keşfettiklerini belirterek sözlerine şöyle devam etti: “Henüz dini bir yapı bulamadık ama yazıtların çoğu dini metinler. Bu nedenle, gelecekteki çalışmalarımızda, dini yapıları ortaya çıkarmayı ve umarım bazı siyasi metinler de bulmayı hedefliyoruz. Hattuşa’daki (Boğazköy) arşivlere baktığımızda çok önemli siyasi metinlerin ortaya çıktığını görüyoruz. Bu yılki kazılarımızda iki yeni Hitit yapısını da ortaya çıkardık. Planlarına ve bulgularına dayanarak, tapınak olabileceğine inanıyoruz. Aslında, Kral III. Hattuşili’nin adını yapılardan birinde seramik bir kap üzerine kazınmış olarak bulduk. Bu yüzden çok heyecanlıyız.”