Konya’nın Ereğli ilçesinde 1986 yılında ortaya çıkarılan ikinci Tarhunza steli üzerinde yürütülen yeni epigrafik inceleme, bölgenin kutsal su kültüne ilişkin temel bir soruyu kesinleştirdi. Gephyra dergisinde yayımlanan çalışmayla, İvriz’deki su kaynağının antik dönemde “Sallusa” adıyla anıldığını ilk kez doğrudan bir Hitit–Luvi yazıtı ile doğrulandı.
Bu tespit, Geç Hitit–Tabal coğrafyasındaki kutsal alanların terminolojisi ve topografyası açısından uzun süredir eksik olan bir bilgiyi tamamlıyor.
Bilimsel yayına giden süreç: dört araştırmacının tamamladığı uzun soluklu çalışma
İVRİZ 2 steli üzerine yapılan çalışmanın temeli, yıllar önce Prof. Dr. Ali Dinçol, Prof. Dr. Belkıs Dinçol ve Prof. Dr. Massimo Poetto tarafından gerçekleştirilen ayrıntılı epigrafik incelemelere dayanıyordu.
Bu birikim, İstanbul Üniversitesi Hititoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Hasan Peker’in katkılarıyla tamamlanarak 2025’te bilimsel yayın hâline getirildi.
Stel, 1986’da bir sulama kanalı kazısı sırasında, kalın bir çakıl tabakasının altında parçalı durumda bulunmuştu. Ön yüzde Tarhunza’nın bacakları ve kıyafet detayları korunmuş; Luvicenin ana bölümleri ön yüz (A), arka üst yüzey (C) ve sağ üst kenarda (D) yer alırken, büyük ölçüde tahrip olmuş Fenikece metin sol kenarda (B) ve alt düzlemlerde görülüyor. Bu durum, eserin başlangıçta iki dilli bir kült anıtı olarak tasarlandığını gösteriyor.
Yazıtın sahibi: Tuwana Kralı Warpalawa
Metin, yazıtı diktiren hükümdarın kimliğini açıkça belirtiyor:
- Warpalawa, Tuwana (Tyana/Kemerhisar) kralı
- Babası: Muwaharani I
- Aynı hanedanda Saruwani (önceki kuşak) ve Muwaharani II (oğlu) yer alıyor
Bu bilgiler, Asur yıllıklarında Tabal’ın vasal hükümdarları arasında geçen Urballa/Warpalawa kaydıyla tamamen örtüşüyor. Bu nedenle İVRİZ 2, Orta Anadolu’nun MÖ 8. yüzyıldaki siyasi yapılanmasına dair birinci el yeni bir belge niteliğinde.

Belirleyici satır: “Sallusa’nın Tarhunzası”
Çalışmanın en kritik bölümü, stelin dikiliş amacını açıklayan ifadede yer alıyor.
Burada Tarhunza, “Sallusa’nın Tarhunzası” olarak anılıyor.
Bu ifade üç açıdan belirleyici:
- İvriz kaynağının antik adı ilk kez doğrudan bir yazıtta belgelenmiş oldu.
- Çiviyazılı kaynaklarda geçen Šalluša/Sallusa toponimiyle tam uyum sağlandı.
- İvriz kült alanının antik terminolojisi, artık varsayımdan değil, epigrafik birincil kaynaktan destek alıyor.
Bu doğrulama, bölgedeki su kültlerinin tarihsel coğrafyasına dair önemli bir boşluğu kapatıyor.

Kurban düzeni ve kült uygulamaları
Yazıt, yalnızca adak bildiriminden ibaret değil; Warpalawa dönemindeki ritüel yükümlülükleri ve ekonomik düzenlemeleri ayrıntılandırıyor:
- Tarhunza’ya sunulan sığır, koyun ve keçilerin çeşitleri ve miktarları
- Hayvanların “hazır bulundurulması”na ilişkin hükümler
- Her TATARHALI yılında verilecek dokuzda bir pay ve bir sığır
- Adağın kralın babası Muwaharani ve annesi …-walati adına da sürdürüldüğü
- Yazıtı tahrip eden veya adağı aksatanlara yönelik bir lanet formülü
Ayrıca çalışma, metindeki tahwi- (evcil keçi), mizrinzi (nitelikli sığır) ve pita- (arazi payı) gibi bazı Luvice terimlerin anlamını da netleştiriyor.
Sonuç
İVRİZ 2 steli, İvriz 1 kabartmasıyla birlikte aynı kutsal su alanına ait ikinci bir birincil belge olarak artık literatürdeki yerini aldı.
Bu yeni epigrafik çalışma ile birlikte, Orta Anadolu’nun önemli bir sorusu kesinlik kazandı:
İvriz kaynağının antik adı Sallusa idi — ve bu bilgi ilk kez bir Hitit–Luvi yazıtıyla doğrulandı.
Bu sonuç, Geç Hitit–Tabal döneminin ritüel pratiği, kutsal coğrafyası ve siyasi yapısının yeniden değerlendirilmesi için sağlam bir referans noktası sunuyor.
Belkıs Dinçol, Massimo Poetto, Ali Dinçol† & Hasan Peker.
“An Anatolian Hieroglyphic Inscription on a Stele of Tarhunza from Ereğli (Konya): İVRİZ 2.”
Gephyra, vol. 30, 2025, pp. 1–12.
DOI: 10.37095/gephyra.1776321
