23 December 2025 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

Hitit büyü ritüellerinde nesneler ve renkler

Büyü insanın yaşamında her zaman var olmuştur. İnsan çözemediği her konuda dış dünya varlıklarından, ataların ruhlarından büyü aracılığı ile yardım istemiştir.

Eski Çağ toplumlarında büyü sayesinde içinde bulunduğu dünyayı etkileme arzusu taşıyan büyücüler, doğaüstü, panaromal veya mistik yöntemlerle insanların, yöneticilerin üzerinde otorite kurmaktaydılar.

Büyücüler, aşk, sağlık, para, arınma, v. b. birçok alanda kendilerine başvuran kişilere yardımcı oluyorlardı. Büyücülerin özellikle savaş zamanlarında krala, ordu komutanlarına da yardımcı oldukları biliniyor. Fal ve kehanetler ile savaşların seyri öğrenilmeye çalışılıyordu.

Mezopotamya, Mısır, Anadolu uygarlıklarında Ak Büyü denilen ritüelleri yapan büyücüler el üstünde tutulurken Kara Büyü ile uğraşan kötü büyücüler ise lanetleniyordu.

Hitit toplumunda da büyü görülmekte ve sıklıkla başvurulmaktaydı. Çivi yazılı tabletlerde birçok büyü ritüeline yer verildiği görülmektedir. Tabletlerde MUNUS SU.GI olarak geçen büyücüler, aşk, çocuk sahibi olma, hastalıklardan ve belalardan kurtulma, ekinlerin ve hayvanların çoğalması için insanlara yardımcı oluyorlardı. Yine okunan bir tablette Ashella adlı bir büyücünün ordu içinde çıkan salgının defi için bir ritüel düzenlediği dolayısıyla bu tablet ile büyücülerin yönetim katında da söz sahibi olduğu görülmektedir.

Büyü, Kizzuwatna topraklarından Hitit toplumuna girmiştir. Elde edilen tabletlerde ki ritüellerde geçen Hurri tanrı isimleri, büyülerde kullanılan Hurrice ve Luvice kelimelerin çokluğu bu görüşü desteklemektedir.

Hitit büyü ritüellerinde nesnelerden yararlanılıyordu. Büyünün yapılacağı işe göre nesneler seçiliyordu. Ritüel malzemesi olarak, iplikler, yünler, süs eşyaları, araç gereçler, yiyecek ve içecekler, çeşitli hayvanlar, kaplar, değişik malzemelerden yapılmış heykeller, çeşitli madenlerden yapılmış malzemeler ve majik gücü olan daha birçok obje kullanılmaktaydı.

Çivi yazılı bir tablette erkekliği alınmış bir adamın erkekliğine tekrar kavuşması için yapılan bir ritüelde iğ, öreke, ok ve yay gibi nesnelerin kullanıldığı okunmaktadır.

Hattuşa kazılarında bulunmuş Hitit büyü tableti. İstanbul Arkeoloji Müzeleri'nde bulunuyor.
Hattuşa kazılarında bulunmuş Hitit büyü tableti (M. Ö. 13. yy) İstanbul Arkeoloji Müzeleri’nde bulunuyor.

Hitit büyü ritüellerinde renkler çok önemliydi

Hitit büyü ritüellerinde nesnelerin seçimi büyünün tutmasında çok önemliydi. Hatta kullanılacak nesnenin arındırılması bile gerekiyordu. Nesne seçimi ve arındırılması dışında renklerde dikkat edilen bir konuydu.

İlknur Gürgen, “Eski Çağ Renkleri ve Anlamları” adlı makalesinde Hitit büyü ritüellerine bakıldığında renklerin oldukça önemli olduğundan bahseder. Büyünün türü ve yöntemi, büyüde kullanılacak malzemenin renginin belirlediğine işaret ederek, çeşitli renklerde yün ve ipliklerin kullanıldığı tablette geçen ritüeli şöyle aktarıyor.

“Büyü yapılan kişinin başı ile dizine yün iplikler bağlanır. Burada altı ayrı renkli iplik ile siyah koyun postu yedi kirlenme tipini temsil eder. Ritüelde kullanılan beyaz renkteki yün ise kötülüğün etkisiz hale gelmesi için kullanılmaktadır. B[u beyaz yün] şiddetli düşmanlığı nasıl dindirdiyse, bu beyaz yün de bu büyü (ve) pisliği öyle bertaraf etsin! Herhangi bir kimse tanrıların huzurunda herhangi birinin değerini düşürdüyse öyle olsun; [herhangi bir kimse] herhangi birini insanların huzurunda küçük düşürürse, öyle olsun — o halde şimdi bu beyaz yün onun bütün uzuvlarından alınsın ve büyücüye (geri) dönsün! Bu ise insanların huzurunda pislikten kurtulsun!”

Büyülerde kullanılacak hayvanlar çoğunlukla siyah renkten seçiliyordu.

Hitit ayinlerinde beyaz renk, temizliği ve saflığı çağrıştırırken koyu renkler özellikle siyah bela ve şeytani demon güçleri çekerdi.

Örneğin Tunnavi ritüelinde, siyah ve mavinin kirli kabul edildiği ve yapılan karşı büyü ile meydana gelen karanlık ve maviliğin önlenmeye çalışıldığı ifadeleri yer alır. Bazı uygulamalarda kırmızı ve mavi renklerin felaket ve musibetleri uzaklaştırmak için kullanıldığı görülmektedir.

Hititlerde ve Asur toplumunda ak büyü ve kara büyü şeklinde iki türlü büyü yapılmaktaydı. Kara büyü yine büyü ile ak büyü ile bozulmaktaydı.

Kan kırmızısı ile hastalıklar ve kirlenme türleri belirlenir. Bu türlere göre def büyü işleri yapılırdı.

Banner
Benzer Yazılar

Arkeologlar Ostia Antica’da Yahudi Ritüel Hamamı Mikveh Keşfetti

15 Mart 2025

15 Mart 2025

Roma İmparatorluğu’nun kalbinde yer alan Ostia Antica’da yapılan son arkeolojik kazılar, bu önemli liman kentinde antik Yahudi toplumunun varlığına dair...

İsveç’te keşfedilen iki eşsiz Orta Çağ gemi batığı denizdeki yaşam hakkında bilgiler veriyor

21 Nisan 2023

21 Nisan 2023

İsveç’teki Varberg arkeolojik kazı alanında çarklı olarak bilinen iki eşsiz Orta Çağ gemi batığı keşfedildi. Batık içinde elde edilen mürettebata...

Danimarka’da Neolitik Döneme Işık Tutan “Woodhenge” Keşfedildi

1 Mart 2025

1 Mart 2025

Danimarka’nın Aars kasabasında yapılan son arkeolojik keşif, Avrupa’nın Neolitik dönemine dair bildiklerimizi kökten değiştirecek nitelikte. Vesthimmerland Müzesi arkeologları, MÖ 2600-1600...

Arnavutluk’un Dıraç kentinde 1900 yıllık nadir bir mozaik keşfedildi

6 Kasım 2023

6 Kasım 2023

Arnavutluk’un batısındaki Adriyatik Denizi’ndeki liman kenti Dıraç’ta 1900 yıl öncesine ait eşsiz bir mozaik bulundu. Balkanlar’ın en eski ve en...

Buckingham yakınlarındaki bir alanın kazısı sırasında Mezolitik taş topuz başı bulundu

5 Nisan 2023

5 Nisan 2023

Arkeologlar, Buckingham yakınlarındaki bir alanın kazısı sırasında bir Mezolitik taş topuz başı keşfettiler. Keşif, HS2 projesi için yapılan çalışmaların bir...

Malta konut projesi çalışmaları sırasında keşfedilen nadir Arapça yazıt

4 Mayıs 2023

4 Mayıs 2023

Malta’nın güneydoğu bölgesi’ndeki Fgura kasabasında bir sosyal konut projesinin bulunduğu yerde, muhtemelen Orta Çağa kadar uzanan nadir bir Arapça yazıt...

Lavların altında kalan Pompeii kentindeki kazılarda Truvalı Helen’i tasvir eden çarpıcı bir fresk bulundu

11 Nisan 2024

11 Nisan 2024

Arkeologlar, Vezüv Yanardağı’nın lavları altında kalan Pompeii’nin en uzun caddelerinden biri olan Via di Nola’daki büyük bir evin ziyafet salonundaki...

İtalya’da Nebatilere ait bir tapınağın kalıntılarına ulaşıldı

12 Nisan 2023

12 Nisan 2023

İtalyan sualtı arkeologları, MS 1. yüzyıla tarihlenen Nebatilere ait bir tapınağın iki mermer sunağını keşfettiler. Sunaklar, İtalya’nın Campania bölgesindeki Phlegrean...

‘Kuzey’in Pompeii’si olarak bilinen Claterna’da eşsiz mücevherler bulundu

17 Kasım 2023

17 Kasım 2023

İtalyan arkeologlar, ‘Kuzey’in Pompeii’si olarak bilinen antik Roma bölgesi Claterna’da devam eden kazılarda eşsiz 50 mücevher ortaya çıkardılar. Mücevherler ile...

Arkeologlar, Google Earth ve uçak keşiflerini kullanarak Sırbistan’ın gizli Tunç Çağı yapılarını ve bilinmeyen yerlerini tespit ediyor

17 Kasım 2023

17 Kasım 2023

University College Dublin’deki arkeologlar, Google Earth ve uçak keşiflerini kullanarak daha önce bilinmeyen 100’den fazla site tespit etti. Uydu uzaktan...

Bulgaristan’daki kazılar sırasında 2. yüzyıldan kalma yazıtlı mermer bir levha keşfedildi

23 Ekim 2023

23 Ekim 2023

Arkeologlar, Bulgaristan’ın Plovdiv eyaletinde küçük bir tatil beldesi olan Hisarya’da Roma Hamamları’nda eski bir Yunanca yazıt taşıyan 1.900 yıllık bir...

İtalya’da daha önce bilinmeyen bir Etrüsk tapınağı keşfedildi

12 Kasım 2022

12 Kasım 2022

Freiburg Üniversitesi ve Mainz Üniversitesi’nden arkeologlar, İtalya’nın Lazio bölgesindeki Vulci antik kentinde daha önce bilinmeyen bir Etrüsk tapınağı keşfetti. 45...

İngiltere’de 6. yüzyıldan kalma bir Anglo-Sakson mezarında domuz yağı içeren antik Roma kadehi keşfedildi

11 Aralık 2024

11 Aralık 2024

2018 yılında Lincolnshire’daki Scremby’de yapılan kazılarda, 6. yüzyıla ait bir kadın mezarında emaye kaplı bir bakır alaşımlı chalice (kupa) bulundu....

Batı Norveç’te 4000 yıllık bir taş kutu mezarın heyecan verici keşfi

11 Kasım 2023

11 Kasım 2023

Arkeologlar, Batı Norveç’te son derece önemli 4.000 yıllık bir taş kutu mezarın ortaya çıkarıldığını ve bunu son 100 yılda Norveç’teki...

Ordu’da cami cemaatının yıllardır oturduğu taşın, Roma İmparatoru III. Gordianus dönemi bir mil taşı olduğu ortaya çıktı

10 Kasım 2024

10 Kasım 2024

Ordu’nun Fatsa ilçesinde , Roma İmparatoru III. Gordianus (MS 239) dönemine ait mil taşı bulundu. 1800 yıllık mil taşının, uzun...

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]