Şanlıurfa Müzesi’ne komşu Haleplibahçe Mozaik Müzesi dünyanın en değerli mozaiklerinden Savaşçı Amazon Kraliçelerinin tasvir edildiği mozaiklere ev sahipliği yapıyor.
Şanlıurfa Balıklıgöl yakınlarında bulunan Haleplibahçe’de Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yürütülen “Temalı Park” projesi hafriyat çalışmalarında 5 ve 6’ncı yüzyıllardan kaldığı tahmin edilen mozaiklere ulaşıldı.
Kazıda bulunan amazon betimleri nedeniyle bu villanın adı “Amazonlar Villası” olarak adlandırılıyor. Kazılarda ele geçen eserler, insitu olarak sergileniyor.
Mozaikler üzerinde ilk incelemeleri yapan arkeologlar, mozaiklerin Amazon kraliçelerinden Hippolyte, Antiope, Melanipe ve Penthesileia’nın av partisini tasvir eden eserler olduğunu belirledi.
Haleplibahçe mozaikleri, Savaşçı Amazon Kraliçelerini mozaiğe resmeden dünyadaki ilk örnekleri olarak gösteriliyor.
4 milimetre karelik Fırat Nehri’nin orijinal taşlarından yapılmış olması da ayrıca mozaikleri ilginç kılıyor.
Mozaikler bulundukları yerde restore edilerek koruma altına alındı. 2015 yılında alana 6 bin metrekarelik Şanlıurfa Mozaik Müzesi (Haleplibahçe Mozaik) kurularak bu müzede sergilenmeye başlanmıştır.
“Orpheus Mozaiği” Amerika’dan kendi yurduna Haleplibahçe Müzesi’ne getirildi
1998 yılında Şanlıurfa’da bir kaya mezarında bulunan Orpheus Mozaiği, yurtdışına kaçırılır. Uzun uğraşlar sonucunda mozaiğin Amerika Dallas Müzesi’nde sergilendiği tespit edilir.
Mozaik ile ilgili Prof. Dr. J. F. Healey makale yayınlanmış ve bu çalışma ile mozaik dünyaya tanıtılır.
Mozaikte Ozan Orfeus’un solunda aslan, ayı, leopar ve domuz, sağında otçul dağ keçisi ve at, sol üst köşede ise kuşların kendisini çaldığı lir ile dinlerken betimlendiği görülür.
Kaya mezarının tabanını süsleyen mozaik üzerinde Süryanice yazı bulunur.
Orfeus Mozaiği, Edessa/Urfa mozaikleri içinde en eski tarihli (MS 194) mozaiktir. Aynı zamanda mozaikte sanatçı Bar Saged adının olması dikkat çeker.
Lir çalan Frig başlıklı ozan Orpheus Mozaiği, 2012 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın girişimleri ile Türkiye’ye getirtilir. istanbul Akeoloji Müzeleri’nde koruma altına alınan eser daha sonra Şanlıurfa Haleplibahçe Mozaik Müzesi kurulunca asıl yerine getirtilerek burada sergilenmeye başlanır.