24 November 2025 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

Dünyanın En Eski Elbisesi “Tarkhan Elbisesi”

Yaşamın olmasa olmaz üçlüsü beslenme barınma ve giyinme… İlk insanın hayvan kürkleri ile kendisini soğuktan korumak için giyim ürünleri yaptıklarını biliyoruz. Zamanla, sadece bedeni korumak için giyinmemeye başlayan insan, günümüz modasının da temellerini atmaya başlar. Takılarla giyinmeyi çeşitlendirir. Buz adam Ötzi’de dahi dövme ve çeşitli giyim izleri görülür.

Antroploglar, giyinmenin sadece korunma ya da vücudun görünmesinin istenmeyen bölgelerin örtülmesi olarak değerlendirilmeyeceğini, giyinmenin kültürel bir gelişim ve statü aracı olarak tanımlanması gerektiğini belirtirler. Paleolitik çağda insanlar liderlerini kendilerinden farklı giyindirmekteydi. Neolitik çağda, üretim fazlası ile oluşan ticaret ve oluşan sosyal grupların üyeleri arasında farklar yine kıyafetlerin kalitesi ve çeşitliliği ile belli oluyordu.

Eski Mısır giyim kuşam
Mısır’da giyim çok önemli bir statü kaynağıydı. Güneşin oğlu firavunun ve diğer üst tebaanın giyim kuşamlarına önem verilirdi.

 

Zengin ve fakir ayırımı kıyafetlerin kalitesine yansımaktaydı. Sümer, Akad, Assur, Hitit, Mısır, Roma ve birçok kültürlerde giyinme statüyü gösteren bir araçtı. Özellikle, Mısır ve Roma kültürlerinde bu keskinlik daha çok belirgindi.

Dünyanın en eski dokuma giysisi “Tarkhan Elbisesi”

Arkeolojik kazılarla binlerce yıllık kıyafet örneklerine sahip olabiliyoruz. Bu kıyafetlerle dönemin kültürüne, iklim koşullarına, yaşam koşullarına dair bilgiler elde edebiliyoruz. Mısır ve Roma dönemi kıyafetleri bizlere oldukça fazla bilgi sağlayan kaynaklardır.

Şu ana kadar en eski giysi 1913 yılında Mısır’da Tarkhan kasabasında bulunan “Tarkhan Elbisesi”  olarak bilinmektedir. Yaklaşık beş yıl önce, en son radyokarbon tarihlendirme teknolojisi kullanılarak kesin olarak tarihlendirilmiştir. Araştırmacılar, ince detaylara sahip keten elbisenin M. Ö. 3482 ile 3103 yılları arasına tarihlendiğini belirlemiş ve bu da onu dünyanın en eski dokuma giysisi yapmıştır.

Londra’daki Petrie Mısır Arkeoloji Müzesi küratörü Alice Stevenson, arkeolojik alanlardan elde edilen tekstillerin genellikle 2.000 yıldan daha eski olmadığını söyledi. Araştırmacılar, Tarkhan Elbisesinin 5.000 yıldan daha eski bir tarihe dayandığını belirtiler.

Archaeology.org, bir zamanlar Sir Flinders Petrie tarafından Kahire’nin 30 mil güneyindeki yakındaki bir köyden sonra Tarkhan adını verdiği alanda 1913’te kazılan “büyük bir kirli keten bez yığını” nın parçası olduğunu yazmıştı. 1977’de Victoria ve Albert Müzesi’nden araştırmacılar, ince yapılmış Tarkhan Elbisesini keşfettiklerinde büyük kirli keten bez yığınını temizlemeye hazırlanıyorlardı. Dirseklerde ve koltuk altlarında birisinin elbiseyi giydiğini gösteren kırışıklıklar olsa da, pileli kollu ve korsajlı V yakalı keten gömlek, yaşına rağmen mükemmel durumdaydı.

Mısır'da bulunan dünyanın en eski elbisesi “Tarkhan Elbisesi” 
1913 yılında Mısır’da Tarkhan kasabasında bulunan “Tarkhan Elbisesi” dünyanın en eski elbisesi olarak kabul ediliyor.

Araştırmacılar kumaşı korudu, stabilize etmek için Crepeline ipeğine dikti ve sergiledi. Kısa süre sonra, büyük ölçüde keşfedildiği mezarın yaşı nedeniyle Mısır’ın en eski giysisi ve dünyanın en eski dokuma giysisi olarak kabul edildi. Bununla birlikte, giysinin bulunduğu mezar yağmalandığı için, araştırmacılar elbiseye kesin bir yaş veremediler.

1980’lerde, elbiseyle ilişkili keten, yeni bir hızlandırıcı kütle spektrometresi teknolojisi kullanılarak analiz edildiğinde, bunun M. Ö.  3. bin yılın sonlarına ait olduğuna inanılıyordu. Ancak araştırmacılara göre bu tarih çok genişti.

Son olarak, 2015 yılında, elbisenin kendisinden sadece 2.24 mg ağırlığında bir numune Oxford Üniversitesi’nin radyokarbon ünitesi tarafından analiz edildi. Sonuçlar, Tarkhan Elbisesinin MÖ 3482 ile 3102 arasında olduğunu ve hatta Mısır’ın 1. Hanedanlığından (MÖ 3111–2906 civarı) öncesine ait olabileceğini gösterdi.

Alice Stevenson; “Her zaman eski olduğundan şüphelenmiştik ve 1. Hanedanlığa yakın olmasa bile 5. Hanedan elbisesi [yakl. MÖ 2500], bu tür nesneler için arkeolojik standartlara göre hala oldukça eski… O kalitede ve o tarihin hiçbir yerinde buna benzer bir şey yok. Yaklaşık 5000 yıl hayatta kaldığını düşünmek şaşırtıcı” dedi.

Kaynak: https://face2faceafrica.com/ MİLDRED EUROPA TAYLOR

Banner
Benzer Yazılar

Mısır’daki Ptolemaios Dönemi’ne ait mumyalarda keşfedilen altın diller ve tırnaklar

19 Aralık 2024

19 Aralık 2024

Arkeologlar, Mısır’ın Minye vilayetindeki El-Bahnasa arkeolojik alanında, renkli yazıtlar ve ritüel sahneleriyle süslenmiş mezarların yanı sıra sıra dışı mumyalar ve...

Ölü Deniz Mağarasında Bulunan 1.900 Yıllık Aramice Yazıt, Bar Kochba İsyanı’nın Kaderini Ortaya Çıkarabilir

12 Ağustos 2025

12 Ağustos 2025

İsrail’in Ein Gedi Milli Parkı yakınlarındaki uzak bir mağaranın derinliklerinde, arkeologlar yaklaşık 1.900 yıl önce oyulmuş nadir bir Aramice yazıt...

Yeni araştırma; Levant’ta tarım, 12.800 yıl önce yaşanan göktaşı felaketi ile başladı

4 Ekim 2023

4 Ekim 2023

Tarih öncesi Dünya üzerinde yaşam göktaşların kaderine bağlıydı. Milyonlarca yıl önce devasa bir göktaşının yeryüzüne düşmesi ile dinozor nesli ortadan...

Mısır’daki Marea Antik Kenti’nde keşfedilen binlerce ‘Nummi Minimi’ sikkesi incelendi

20 Aralık 2023

20 Aralık 2023

Varşova Üniversitesi Arkeoloji Fakültesi’nden nümismatistler, İskenderiye’nin 45 kilometre güneybatısında bulunan Marea Antik Kenti’nde keşfedilen; önce göz ardı edilen binlerce küçük...

Korku Mağarası’nda Yeni Ölü Deniz Parşömenleri Bulundu

16 Mart 2021

16 Mart 2021

İsrail’de Korku Mağarası’nda tarihlenen en eski ölü deniz parşömenleri bulundu. İsrailli arkeologların keşfettikleri ölü deniz parşömenler yaklaşık 2000 yılına tarihlendi....

Arkeologlar Ürdün Vadisi’nde nadir bir Haşmonayim sikke hazinesi ortaya çıkardı

2 Ocak 2025

2 Ocak 2025

Hayfa Üniversitesi’nden bir arkeolog ekibi, Ürdün Vadisi’nde yaptıkları kazıda Haşmonayim dönemine (Alexander Yannai‘nin hükümdarlığı (MÖ 104-76)) ait yaklaşık 160 sikkeden...

Hz. İsa’nın çocukluğunun geçtiği evin kalıntılarına ulaşıldı

24 Kasım 2020

24 Kasım 2020

Nasıralı İsa olarak da bilinen Hristiyan toplumunun peygamberi Hz. İsa’nın çocukluğunun geçtiği evin kalıntılarına ulaşıldığı iddiası Reading Üniversitesi’nden Profesör Ken...

İsrailli Araştırmacılardan Kudüs Fatihi Selahaddin Eyyübi’nin Hattin Zaferine Garip Yaklaşımlar

30 Ekim 2020

30 Ekim 2020

İsrailli araştırmacılar Selahaddin Eyyübi’nin önderliğinde kazanılan Hattin savaşı sonuçları için enteresan çıkarımlarda bulundular. İsrailli karıkoca iki arkeoloğun savaşın sonuçları hakkında...

Memlükler’in kale kuşatmasında attıkları taşın üzerindeki ilginç Arapça yazıt

24 Ekim 2021

24 Ekim 2021

Günümüzde, topçu birlikleri düşman mevzilerine atacakları bombaların üzerine bir iki kelimeden oluşan mesajlar yazarlar. Hava saldırılarında da bu tip mesajlar...

İsrail’de 6000 yıllık Kalkolitik fildişi çömlek keşfedildi

10 Nisan 2024

10 Nisan 2024

İsrail’in güneyindeki Beersheba yakınlarındaki bir kazıda, Kalkolitik döneme (MÖ 4.000 civarında) tarihlenen fildişi dişlerinden yapılmış bir çömlek ortaya çıkarıldı. Buluntu,...

Suudi Arabistan’da İslam öncesine ait yazıt ve boğa başı keşfedildi

18 Şubat 2023

18 Şubat 2023

Suudi arkeologlar, Necran bölgesindeki Al Ukhdud kazı alanında İslam öncesine ait yazıt ve bronz boğa başı keşfettiler. Keşfi, Suudi Arabistan...

Eski Mısır sürme içeriğinin düşünülenden daha çeşitli olduğu ortaya çıktı

28 Nisan 2022

28 Nisan 2022

Araştırmacılar, Londra’daki Petrie Müzesi koleksiyonundan 11 sürme kabının içeriğini analiz ettiler ve sürme tarifinin önceden düşünülenden daha çeşitli olduğunu ortaya...

Geç Kalkolitik Çağın Hac Merkezi “Göz Tapınağı”

29 Eylül 2020

29 Eylül 2020

İnsanlığın kalkolitik çağda ki hac merkezlerinden birisi olan “Göz Tapınağı” (Eye Temple) Göbeklitepe gibi önemli bir inanç merkez üssüdür. Tell...

Neolitik Çağ’dan günümüze ulaşan en küçük ok ucu keşfedildi

30 Temmuz 2022

30 Temmuz 2022

Kudüs kenti yakınlarında yer alan Zion Dağı arkeolojik kazılarında Neolitik Çağ’dan günümüze ulaşan en küçük ok ucu keşfedildi. Narin pembe...

Ölü Şehirler

30 Ocak 2021

30 Ocak 2021

“Unutulmuş Şehirler” olarak da adlandırılan Ölü Şehirler, Halep platosunda Kuzey-Batı Suriye’de bulunan bir dizi antik kent, anıt ve yerleşim yeridir....

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]