25 November 2025 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

Türk cevizinin de taşındığı çok kültürlü 1400 yıllık gemi enkazına ulaşıldı

İsrail’in kuzey kıyısında bir kibbutz (servetin ortak olduğu ve elde edilen karın bölgeye verilmesi anlayışına dayalı komün yaşam) olan Ma’agan Michael’da içinde Türk cevizinin de bulunduğu Hristiyan ve Müslüman mürettebattan oluşan 1400 yıllık gemi enkazına ulaşıldı.

MS 648-750 tarihlenen gemi enkazı daha önce iki amatör dalgıç tarafından 2015 yılında bulundu. Ancak, dip dalgalar enkaza ulaşmaya izin vermemiş kalıntılar kumla kaplanmıştı.

Hayfa Üniversitesi’nden araştırmacılar tarafından yeniden keşfedilen enkaz üzerinde yapılan araştırmalar sonucunda geminin erken İslami dönemden kalma 1400 yıllık bir tüccar enkazı olduğu ve daha önemlisi yalnızca savaşların damgasını vurduğu karanlık bir çağ olarak düşünülen bir dönemin algısını değiştirebilecek kanıt teşkil edeceği ortaya çıktı.

Ma'agan Michael B'de bulunan farklı kökenlere sahip kaplar Fotoğraf Amir Yurman
Ma’agan Michael B’de bulunan farklı kökenlere sahip kaplar Fotoğraf Amir Yurman

Ma’agan Michael B gemisi (MMB) olarak tescillendi. B tescilinin nedeni daha önce MÖ 500 Pers dönemine tarihlenen 1980 yılında keşfedilmiş daha küçük antik bir geminin Ma’agan Michael A gemisi olarak tescillenmesidir.

Hayfa Üniversitesi’nde sualtı kazılarına liderlik eden deniz arkeolojisi profesörü Deborah Cvikel, “yedi yıllık sualtı kazılarında enkazdan toplanan kanıtların, geminin Hristiyan ve Müslüman kontrolündeki bölgeler arasında mal taşıdığını ve çok kültürlü bir mürettebat tarafından yönetildiğini gösteriyor” dedi.

Hayvan kemikleri üzerinde çalışan bir doktora adayı Sierra Harding’de, “bu durumun, denizdeki faaliyetlerin esas olarak Müslümanlar ve Bizans İmparatorluğu arasındaki deniz çatışmalarından ibaret olduğu, Akdeniz bölgeleri arasında çok az temasın olduğu bir dönem olarak erken İslam döneminin geleneksel görüşüne meydan okuduğunu söylüyor” açıklamasını yaptı.

Ma'agan Michael B gemisinde bulunan Türk cevizleri
Fotoğraf Alexander Efromov

Cvikel ve ekibi yayınladığı araştırma makalesinde, geminin ceviz, zeytin, hurma, incir ve garum ( eski bir Roma fermente balık sosu ) gibi ürünlerle dolu en az 200 amfora taşıdığını bunun da geminin farklı coğrafi bölgeleri dolaştığını gösterdiğini belirttiler.

Ürünü depolamak için kullanılan kil amforalar da çeşitlilik gösteriyor. Amforaların biçimleri ve kimyasal analizleri Mısır, güney Filistin ve Kıbrıs dahil olmak üzere farklı noktalardan geldiklerini düşündürüyor.

“İlginç bir şekilde, bir Mısır amforasında ceviz bulduk ama Mısır’da ceviz yok, peki ne nereye gitti?” sorusuna Cvikel, şöyle yanıt arıyor. “Ceviz Türkiye’den Mısır’a gelip bu amforaya mı yüklendi yoksa amfora Mısır’dan Türkiye’ye mi gitti? Hâlâ çözmeye çalıştığımız şeylerden biri de bu.”

Gemi ayrıca Nil’den gelen sepetler dolusu tatlı su yumuşakçalarını ve kuzey Sina’dan göç eden kafesli yabani kuşları da taşıyordu.

Kaynak Ariel David/haaretz.com

Banner
Benzer Yazılar

Kayıp Atlantis Kıtası Ege Denizi’nde Olabilir mi?

21 Aralık 2020

21 Aralık 2020

Gizemini koruyan efsanevi iki kayıpk ıtası Atlantis ve Mu için lokalizasyon çalışmaları devam ediyor. Kayıp kıta Atlantis‘in, günümüz Yunan adalarından...

Bilim insanları, Mayaların esrarengiz 819 günlük sayımını çözdü

24 Nisan 2023

24 Nisan 2023

Mayalar, gök cisimlerinin hareketlerini yakından gözlemleyen ve tutulmaları ve diğer astronomik olayları tahmin etmek için karmaşık yöntemler geliştiren yetenekli astronomlardı....

İstanbul Boğazı Donunca İstanbullular Avrupa’dan Asya’ya Yürüyerek Geçiyordu

17 Ocak 2021

17 Ocak 2021

Takvimler 1954 yılını gösteriyordu. İstanbul, uzun yıllardan sonra aşırı dondurucu bir kışı yaşıyordu. Yoğun kar yağışı, uçan kuşu bile havada...

Köpekleri tarafından öldürülen Akteon’un mitolojik hikâyesinin resmedildiği mermer blok bulundu

6 Ağustos 2022

6 Ağustos 2022

Düzce Belediyesi’nin destekleri ile devam eden Prusias ad Hypium Antik Kenti kazı çalışmalarında, köpekleri tarafından öldürülen Akteon’un mitolojik hikâyesinin resmedildiği...

Hz. Adem İle Havva’nın Cennet Bahçesi Su Altında mı?

7 Kasım 2020

7 Kasım 2020

Hz. Adem ile Havva‘nın kovuldukları cennet bahçeleri hakkında yeni bir teori öne sürüldü. RAB Tanrı doğuda, Eden‘de bir bahçe dikti....

Yapay Zeka Filologların Kil Tabletler Üzerindeki Çalışmasına Yardımcı Olacak

5 Kasım 2020

5 Kasım 2020

Yazıyı bulan Sümerliler ilk yazı örneklerini, bizlere fırınlanmış kil tabletler aracılığıyla ulaştırdılar. İlk başta, ticaret için kullanılan yazı zamanla edebiyat,...

Kültepe Kazıları Suriye’de Bilinmeyen Bazı Olayları Çözebilecek

26 Mayıs 2021

26 Mayıs 2021

Anadolu’nun yazılı tarihini başlatan Kültepe kazıları Haziran ayında başlıyor. Kültepe kazı başkanı Prof. Dr. Fikri Kulaklıoğlu, Haziran ayında başlayacak ve...

8 bin yıllık Tavşanlı Höyük fotoğraf sergisi ile tanıtılıyor

30 Temmuz 2022

30 Temmuz 2022

Kütahya’nın kalbi olarak bilinen 8 bin yıllık Tavşanlı Höyük, Tavşanlı Belediyesi’nin düzenlediği fotoğraf sergisi ile tanıtılıyor. Kütahya’nın Tavşanlı ilçesinde yer...

Uzuncaburç Antik Kenti’ne Özel Restorasyon

16 Şubat 2021

16 Şubat 2021

Helenistik dönemin önemli tapınak merkezlerinden ve iyi korunmuş şehirlerinden biri olan Uzuncaburç 2300 yıllık tarihini en iyi şekilde yansıtacak bir...

Aziz Thaddeus’un mezarının Eğil Kalesi kazılarında bulunduğu düşünülüyor

15 Kasım 2024

15 Kasım 2024

Diyarbakır’da bulunan Eğil Kalesi’nde sürdürülen arkeolojik kazılarda 1600-1900 yıl öncesine ait mezarlar bulundu. Kazı başkanı Prof. Dr. Vecihi Özkaya, mezarlardan...

İstanbul’un İlk Ev Sahipleri Gerçekten Yunanistan’dan Gelen Megaralılar mı?

22 Aralık 2020

22 Aralık 2020

İstanbul’un ilk kuruluşu denildiği zaman akla ilk gelen çeşitli efsanelerle düzenlenmiş Yunanistan’dan gelen Megaralılara ait hikayelerdir. Tarihsel anlatımlar efsanelerden hoşlanmış...

Ulucak Höyüğü’nde Tilki Postlu 8 Bin Yıllık Erkek Figürü Gün Yüzüne Çıkarıldı

29 Ağustos 2025

29 Ağustos 2025

İzmir’in Kemalpaşa ilçesinde yer alan ve kentin bilinen en eski yerleşim alanı kabul edilen Ulucak Höyüğü’nde yürütülen kazılarda, 8 bin...

Çalışma, Fars platosunun Afrika’dan erken insan göçü için çok önemli bir merkez olarak ortaya çıktığını gösteriyor

29 Mart 2024

29 Mart 2024

60.000 ila 70.000 yıl önce, türümüz Homo sapiens Afrika’dan ayrıldı ve dünya çapında yeni yerleşim alanları bulmaya başladı. 70.000 ila...

Karakuş Tümülüsü’nde Kommagene Kraliçe Mezarları Bulundu

22 Eylül 2021

22 Eylül 2021

Adıyaman Karakuş Tümülüsü ‘nde, Kommagene Kralı II. Mithritades’in (M.Ö 36-21 ) annesi İsias, kız kardeşi Antiokhis ve Antiokhis’in kızı Aka...

Tunç Çağında Görülen Nadir Hastalıkların İlginç Sosyal Boyutları

4 Mart 2021

4 Mart 2021

Nadir Hastalıklar denilince hemen hemen hepimizin aklına gelen şey bu hastalığın çok az kişiyi etkilemiş olmasıdır. Muhtemelen bahsedilen bu hastalık...

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]