28 November 2025 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

Ojo Guareña, Burgos Mağaralarını Kullananların 4600 Yıllık Ayak İzleri

Dünya’nın bir çok yerinde insanlara ait olduğu düşünülen bir çok ayak izi bulundu. Şüphesiz bunlardan bir çoğu insanın evrim teorisini neredeyse teste tabi tutacak şekilde. Burgos mağaralarında bulunan ayak izleri de bu izlere son eklenenlerden.

New Mexico’da bulunan Zapata ayak izi tam 290 milyon yaşında. Günümüzden milyonlarca yıl önce dünya üzerinde yürüyen atalarımız olduğunu düşünmek oldukça ilginç. Zapata bilim dünyasında hararetli tartışmalara gebe olsa da nasıl olduğu hala gizemini koruyan konulardan biri olarak kaldı.Yine Batı Girit’te Trachilos yine 5.7 milyon yaşında ve insan ayak izine oldukça benzeyen tartışmalı izlerden biridir. Tahmin edeceğiniz gibi oda tıpkı Zapata gibi açıklanabilmiş değil.

İspanya, Burgos, Ojo Guareña Karst Kompleksi’ndeki Sala y Galerías de las Huellas bölgesinde CENIEH araştırmacıları tarafından incelenen çıplak ayak izleri ise bu kadar eski bir zamana ait değil. 4600 ila 4200 yıl önce küçük bir grup insan tarafından yumuşak zemin keşif çökeltisinde bırakıldılar.

1969’da GE Edelweiss araştırmacıları, İspanya’nın Burgos kentindeki Ojo Guareña Mağarası sistemindeki Sala ve Galerías de las Huellas’ın zeminindeki yumuşak tortularda korunan yüzlerce eski insan ayak izini keşfettiler.

Yakın zamanda bulunan ayak izleri, mağaradaki karmaşık geçitlerde çıplak ayakla yürüyen küçük bir grup insanın izlerini temsil ediyorlar. Dokümantasyonun zor uyumluluğundan ve bu baskıların korunmasından dolayı, onları incelemek mümkün olmadı.

Bu siteye giriş galerilerinde yapılan tarihleme, Neolitik, Mezolitik ve Üst Paleolitik dönemlerde yoğun insan trafiğini belgelemiş ve tarih öncesi boyunca bu büyük mağara kompleksine tekrar tekrar yapılan ziyaretleri doğrulamıştır.

Bugos mağarası İspanya
Ayak izleri, Burgos İspanya. Fotoğraflar: Ana Isabel Ortega 

Mağara 4600 ila 4200 yıl önce keşfeden yaklaşık on kişinin bıraktığı izlere atfedilen bu ayak izleri, 1969’da Grupo Espeleológico Edelweiss (GEE) tarafından Sala y Galerías de las Huellas’ın girişinden yaklaşık 1200 m uzaklıkta keşfedildi.

Ayak izlerinin ve çevrelerinin kırılganlığı, onları incelemenin mümkün olmadığı anlamına geliyordu ve bunu yapmak, yeni invazif olmayan teledeteksiyon tekniklerinin geliştirilmesini beklemek zorunda kaldı.

CENIEH ve Fundación Atapuerca’da araştırmacı olan arkeolog Ana Isabel Ortega, “3 boyutlu taramalar ve GIS teknikleriyle birlikte dijital fotoğrafçılık sayesinde, bu sitede 1200’den fazla insan ayak izini titizlikle tespit edebildik,” dedi.

Tarihlendirilen örneklerden altısı çıplak ayak izlerinin korunduğu güzergahlardan olup, tarihler 4600 ila 4200 yıl öncesine (Kalkolitik) kadar uzanmaktadır. Bununla birlikte, erişim kanalları boyunca kronolojik aralık önemli ölçüde genişler. Sala de las Huellas’a hemen erişimde yer alan iki Kalkolitik tarih dışında, 6600 ila 6200 yıl önce (Neolitik) dört örnek ve 7800 ila 7700 yıl önce (Mezolitik) üç örnek belgelendi.

En eskisi yaklaşık 19000 yaşına (Üst Paleolitik) tarihlenmektedir.

Teledeteksiyon teknikleri nedir?

Bir uçağa bağlanan Işık Algılama ve Değişen (LiDAR) lazer sistemi sayesinde, bölgenin haritasının çıkarılması ve taranması işlemidir.

LiDAR, GPS yer istasyonları tarafından sağlanan coğrafi referanslara sahip bir uçağı veya drone’u zeminden tarayan bir lazer sensöründen oluşur. Elde edilen veriler, eski rezervuarlar veya kanallar gibi formların tanımlandığı bir kartografik model oluşturmak için bir yazılım parçasıyla işlenen nokta bulutlarıyla temsil edilir.

Bu teknoloji, 60’lı yıllarda NASA tarafından Arktik’teki geri çekilen deniz buzunu ve okyanusların bileşimini analiz etmek için geliştirilmiştir. O zamandan beri kullanım alanları topoğrafya, kadastro haritalaması, jeoloji ve arkeoloji için genişletilmiştir.

Banner
Benzer Yazılar

Hırvat Kıyılarında 6 Bin Yıllık Ada Yerleşimi Bulundu

25 Haziran 2021

25 Haziran 2021

Uydu görüntüleri, Hırvat kıyılarında 6 bin yıllık bir ada yerleşimini ortaya çıkardı. Zadar Üniversitesi’nde profesör olan arkeolog Mate Parica ,...

Saqqara’da Bilinmeyen Bir Mısır Kraliçesinin Mezarı Keşfedildi “Kraliçe Neit”

18 Ocak 2021

18 Ocak 2021

Giza Piramitinin yakınlarında Saqqara nekropolünde çalışan Mısırlı arkeologlar, 4300 yıl önce Mısır’ı yöneten altıncı hanedanlığın ilk firavunu olan Kral Teti’nin...

Golan Tepeleri’nde 1.700 Yıllık Sınır İşareti ve Memlük Kamu Binası Ortaya Çıkarıldı

28 Ekim 2020

28 Ekim 2020

Golan Tepeleri’ndeki İsrail ordu üssünün yakınında bulunan antik kent sınırı işaretleyicisi ve Memlük Devletine ait bir kamu binası keşfedildi. Golan...

Prof. Dr. Gül Işın ‘Höyük Kazıp Otopark Yapan Tek Millet Biziz’

12 Mart 2025

12 Mart 2025

Türkiye’nin zengin tarihi mirası, definecilerin yağmasıyla sınırlı kalmıyor. İmar faaliyetleri, yol projeleri, maden ocakları ve “restorasyon” kisvesi altında yapılan yanlış...

6000 yıllık yerleşim yerindeki kazılar, Irak’taki en eski devlet kurumlarının ortaya çıkışına ve reddedilmesine dair kanıtlar ortaya çıkarıyor

6 Aralık 2024

6 Aralık 2024

Irak’ın kuzeyinde Shakhi Kora arkeolojik alanında M. Ö. 4. binyıla ait yerleşim yerinde yapılan yeni kazılar, ilk devlet kurumlarına dair...

Panaztepe kazılarında Erken Tunç Çağı mimari yapılara ulaşıldı

7 Kasım 2021

7 Kasım 2021

İzmir’in Menemen ilçesinde yer alan 5000 yıllık Panaztepe yerleşiminde Erken Tunç Çağı mimari yapılarına ulaşıldı. M. Ö. 3000 yıllarına kadar...

Eski Bir İnsan Grubu olan Denisovalılar Hakkında Yeni Gelişmeler

15 Kasım 2020

15 Kasım 2020

Şu anda Tibet Budist tapınağı olarak kullanılan dağın kenarındaki Baishiya Karst Mağarası, onlarca bin yıldır Denisovalılar olarak bilinen tarih öncesi...

Karahantepe’de ulaşılan yerleşik köy yaşantısına dair bulgular Neolitik Çağ bilgilerimizi değiştirecek

1 Haziran 2022

1 Haziran 2022

Karahantepe’de devam eden kazılarda yerleşik köy yaşantısına dair bulgulara ulaşılması Neolitik Çağ ile ilgili bilgilerimizi derinden değiştirecek nitelikte. Denizli’de gerçekleştirilen...

Osmanlı Mezar Taşları Mezarlık Duvarında Kullanılmış

20 Mart 2021

20 Mart 2021

Osmanlı mezar taşları mezarlık duvarı yapımında kullanılmış. İstanbul’un Şile ilçesi’nde Osmanlı dönemi 16 ve 17. yüzyıllarına ait kitabeli mezar taşları...

Knossos Sarayı Görkemli Günlerinde Nasıl Görünüyordu

9 Mayıs 2021

9 Mayıs 2021

Knossos Sarayı, Minos Uygarlığı’na başkentlik yapan antik Knossos’un, ünlü bir mimari yapısıdır. Girit’in kuzeyinde, Kandiye şehri yakınlarında yer alan Knossos’un...

Mısır Papirüsleri Korumak İçin Yenilikçi Bir Çözüm: Wasabi

29 Şubat 2024

29 Şubat 2024

Araştırmacılar, bakteri ve mantar tehlikesi altında olan paha biçilmez eski Mısır papirüslerini temizlemek ve korumak için yeni bir doğal teknik...

Bu Müzede Çalışacak Direktör Aranıyor! Maaşı 1.000.000 TL

5 Aralık 2020

5 Aralık 2020

İşsizlik her zaman dünyanın ve ülkemizin birinci sorunu oldu. Hele birde içinde bulunduğumuz Covid-19 pandemi süreci bu soruna daha çok...

Konya’nın abidevi eseri İnce Minareli Medrese’sinin taç kapısı acil restore edilmeyi bekliyor

14 Ağustos 2022

14 Ağustos 2022

Anadolu Selçuklu Devleti’nin başkenti Konya birçok Selçuklu dönemi eserlere ev sahipliği yapıyor. Bu eserlerin içinde Selçuklu Veziri Sahip Ata Fahreddin...

Brezilya’da çok nadir görülen bir dinozor türünün kalıntıları keşfedildi

21 Kasım 2021

21 Kasım 2021

Araştırmacılar, 70 milyon yıl önce Brezilya’da yaşamış dişsiz, iki ayaklı bir dinozor türünün kalıntılarını ortaya çıkardı ve bunu “son derece...

Ben-Hur Filmine Konu Olan Antik Hipodrom “Arkeo Spor Park” Olacak

7 Ağustos 2021

7 Ağustos 2021

Kudüs’te yaşayan varlıklı prens olan Ben-Hur, Roma döneminde Yahudilerin özgürlüğü için uğraş veren bir tarihi kişiliktir. Charlton Heston’un başrolünü oynadığı...

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]