27 December 2025 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

Ojo Guareña, Burgos Mağaralarını Kullananların 4600 Yıllık Ayak İzleri

Dünya’nın bir çok yerinde insanlara ait olduğu düşünülen bir çok ayak izi bulundu. Şüphesiz bunlardan bir çoğu insanın evrim teorisini neredeyse teste tabi tutacak şekilde. Burgos mağaralarında bulunan ayak izleri de bu izlere son eklenenlerden.

New Mexico’da bulunan Zapata ayak izi tam 290 milyon yaşında. Günümüzden milyonlarca yıl önce dünya üzerinde yürüyen atalarımız olduğunu düşünmek oldukça ilginç. Zapata bilim dünyasında hararetli tartışmalara gebe olsa da nasıl olduğu hala gizemini koruyan konulardan biri olarak kaldı.Yine Batı Girit’te Trachilos yine 5.7 milyon yaşında ve insan ayak izine oldukça benzeyen tartışmalı izlerden biridir. Tahmin edeceğiniz gibi oda tıpkı Zapata gibi açıklanabilmiş değil.

İspanya, Burgos, Ojo Guareña Karst Kompleksi’ndeki Sala y Galerías de las Huellas bölgesinde CENIEH araştırmacıları tarafından incelenen çıplak ayak izleri ise bu kadar eski bir zamana ait değil. 4600 ila 4200 yıl önce küçük bir grup insan tarafından yumuşak zemin keşif çökeltisinde bırakıldılar.

1969’da GE Edelweiss araştırmacıları, İspanya’nın Burgos kentindeki Ojo Guareña Mağarası sistemindeki Sala ve Galerías de las Huellas’ın zeminindeki yumuşak tortularda korunan yüzlerce eski insan ayak izini keşfettiler.

Yakın zamanda bulunan ayak izleri, mağaradaki karmaşık geçitlerde çıplak ayakla yürüyen küçük bir grup insanın izlerini temsil ediyorlar. Dokümantasyonun zor uyumluluğundan ve bu baskıların korunmasından dolayı, onları incelemek mümkün olmadı.

Bu siteye giriş galerilerinde yapılan tarihleme, Neolitik, Mezolitik ve Üst Paleolitik dönemlerde yoğun insan trafiğini belgelemiş ve tarih öncesi boyunca bu büyük mağara kompleksine tekrar tekrar yapılan ziyaretleri doğrulamıştır.

Bugos mağarası İspanya
Ayak izleri, Burgos İspanya. Fotoğraflar: Ana Isabel Ortega 

Mağara 4600 ila 4200 yıl önce keşfeden yaklaşık on kişinin bıraktığı izlere atfedilen bu ayak izleri, 1969’da Grupo Espeleológico Edelweiss (GEE) tarafından Sala y Galerías de las Huellas’ın girişinden yaklaşık 1200 m uzaklıkta keşfedildi.

Ayak izlerinin ve çevrelerinin kırılganlığı, onları incelemenin mümkün olmadığı anlamına geliyordu ve bunu yapmak, yeni invazif olmayan teledeteksiyon tekniklerinin geliştirilmesini beklemek zorunda kaldı.

CENIEH ve Fundación Atapuerca’da araştırmacı olan arkeolog Ana Isabel Ortega, “3 boyutlu taramalar ve GIS teknikleriyle birlikte dijital fotoğrafçılık sayesinde, bu sitede 1200’den fazla insan ayak izini titizlikle tespit edebildik,” dedi.

Tarihlendirilen örneklerden altısı çıplak ayak izlerinin korunduğu güzergahlardan olup, tarihler 4600 ila 4200 yıl öncesine (Kalkolitik) kadar uzanmaktadır. Bununla birlikte, erişim kanalları boyunca kronolojik aralık önemli ölçüde genişler. Sala de las Huellas’a hemen erişimde yer alan iki Kalkolitik tarih dışında, 6600 ila 6200 yıl önce (Neolitik) dört örnek ve 7800 ila 7700 yıl önce (Mezolitik) üç örnek belgelendi.

En eskisi yaklaşık 19000 yaşına (Üst Paleolitik) tarihlenmektedir.

Teledeteksiyon teknikleri nedir?

Bir uçağa bağlanan Işık Algılama ve Değişen (LiDAR) lazer sistemi sayesinde, bölgenin haritasının çıkarılması ve taranması işlemidir.

LiDAR, GPS yer istasyonları tarafından sağlanan coğrafi referanslara sahip bir uçağı veya drone’u zeminden tarayan bir lazer sensöründen oluşur. Elde edilen veriler, eski rezervuarlar veya kanallar gibi formların tanımlandığı bir kartografik model oluşturmak için bir yazılım parçasıyla işlenen nokta bulutlarıyla temsil edilir.

Bu teknoloji, 60’lı yıllarda NASA tarafından Arktik’teki geri çekilen deniz buzunu ve okyanusların bileşimini analiz etmek için geliştirilmiştir. O zamandan beri kullanım alanları topoğrafya, kadastro haritalaması, jeoloji ve arkeoloji için genişletilmiştir.

Banner
Benzer Yazılar

Norveç’te bir kadın, ailesinin evini temizlerken bodrum katında Vikinglere ait 1000 yıllık demir çubuklar buldu

20 Nisan 2023

20 Nisan 2023

Norveç’te bir kadın ailesinin evini temizlerken bodrum katında Viking dönemine tarihlenen demir çubuklar buldu. Innlandet County Belediyesi’nden yapılan bir basın...

Tatarlı Höyük’te, Orta Tunç Çağı’na ait, tabanı sıvalı bir yapı ortaya çıkarıldı

9 Kasım 2024

9 Kasım 2024

Arkeologlar, Adana’nın Ceyhan ilçesindeki Tatarlı Höyük’te Orta Çağ’dan kalma sıvalı zemine sahip bir yapı ortaya çıkardı. Tatarlı Höyük, Neolitik dönemden...

Viking Harald Bluetooth zamanından kalma büyük bir salon keşfedildi

30 Aralık 2022

30 Aralık 2022

Danimarka ve Norveç Kralı Viking Harald Bluetooth döneminden kalma büyük bir salon, Danimarka’nın Kuzey Jutland kentindeki Jammerbugt Belediyesi’nde bir köy...

Polonyalı arkeologlar, Roma lejyoner kampında antik bir “buzdolabı” keşfettiler

30 Eylül 2022

30 Eylül 2022

Polonyalı arkeologlar, Novae’deki (Bulgaristan) Roma lejyoner kampındaki kazılar sırasında antik “buzdolabı” olarak tanımlanabilecek yiyecekleri depolamak için kullanılan seramik plakalardan yapılmış...

Babil Kulesi inşasında kullanıldığı düşünülen tuğla bulundu

4 Kasım 2021

4 Kasım 2021

Dünya’nın 7 harikasından biri olan Babil’in Asma Bahçeleri içinde bulunan Babil Kulesi’nin inşasında kullanıldığı tahmin edilen tuğla bulundu. Babil’i işgal...

Türkiye’nin İlk Kadın Arkeoloğu “Jale İnan”

8 Mart 2021

8 Mart 2021

Türkiye’nin ilk kadın arkeoloğu olan Jale İnan, Türk arkeoloji dünyası adına çok güzel işlere imza atmış, alanında ilk kadın uzman olarak ismini...

Trian Çeşmesi 1900 Yıl Sonra Tekrar Canlandırılacak

17 Nisan 2021

17 Nisan 2021

Denizli’de yer alan Laodikeia antik kenti içindeki Trian çeşmesi 1900 yıl sonra tekrar canlandırılacak. Trian çeşmesi için gerçekleştirilecek çalışmalara  CHP’li...

Nadir görülen kanatlı Medusa başı tasvirli taban mozaiği ortaya çıkarıldı

12 Ağustos 2023

12 Ağustos 2023

Roma medeniyeti ile özdeşleşen birbirinden güzel ve ilginç taban mozaiklerin içinde nadir görülen kanatlı Medusa başı tasvirli taban mozaiği ortaya...

Hz. İsa’nın monogramıyla süslenmiş bir mezar odasının üzerindeki iki dilli yazıt tabula ansata restore edildi

2 Aralık 2024

2 Aralık 2024

Şanlıurfa’daki Kızılkoyun Nekropolü’nde bulunan, üzerinde Hz. İsa’nın monogramının bulunduğu mezar odasının üzerindeki iki dilli yazıt tabula ansata restore edilerek orijinal...

Süpermarket inşaat alanında Roma taban mozaiği bulundu

18 Mart 2023

18 Mart 2023

Oxford Arkeolojisi arkeologlarından oluşan bir ekip, İngiltere’nin Buckinghamshire kentindeki Olney kasabasında kurulacak süpermarketin inşaat alanında Roma taban mozaiği keşfetti. Bir...

Karadeniz’in kıyı kesiminde günümüze ulaşan tek Roma tiyatrosu Tios tekrar kazılıyor

4 Aralık 2022

4 Aralık 2022

Karadeniz’in kıyı kesiminde günümüze ulaşabilen tek Roma tiyatrosu Tios, 10 yıl aradan sonra tekrar kazılıyor. Zonguldak Çaycuma ilçesine bağlı Filyos...

Kırgızistan’da 2500 yıllık geyik taşı bulundu

10 Nisan 2023

10 Nisan 2023

Kırgızistan’ın Naryn bölgesinde yer alan Tarmal-Sai yerleşiminde bir geyik taşı keşfedildi. Bronz ve Demir Çağ göçebe toplumları tarafından dikilen geyik...

Shigir İdolü, Stonehenge’den Yaşlı Çıktı

24 Mart 2021

24 Mart 2021

1890’da Rusya’da bir turba bataklığında keşfedilen ahşap bir heykelin düşünülenden tam 12.100 yıllık olduğunu öner sürüyorlar. Bu tarihe göre ahşap...

İngiltere’nin en önemli Roma yollarından birinin bir bölümü güneydoğu Londra’daki Old Kent Yolu’nun altında ortaya çıkarıldı

15 Kasım 2024

15 Kasım 2024

Arkeologlar, güneydoğu Londra’daki Old Kent Yolu’nun altında, Roma döneminde inşa edilen en önemli yollardan birinin parçası olan bir Roma yolu...

2000 yıllık Antikythera Düzeneğinin Sırrı Çözüldü mü?

13 Mart 2021

13 Mart 2021

2000 yıllık Antikythera düzeneğinin sırrı çözüldü haberi bilim dünyasını heyecanlandırdı. Dünyanın en eski analog bilgisayarı olarak adlandırılan Antikythera düzeneğinin çalışma...

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]