Mısır’daki Arap Çölü’ndeki bir Greko-Romen limanı olan Berenike sahasında kazı yapan arkeologlar, şimdiye kadar görülmemiş antik dini ritüeli barındıran bir tapınak keşfettiler.
Keşif, American Journal of Archaeology’de yayınlandı.
Makalede tapınak araştırmacılar tarafından Falcon Tapınağı olarak adlandırıldı.
Berenike, Ptolemaik dönemde M. Ö. üçüncü yüzyılda kuruldu. Ptolomy II Philadelphus tarafından kurulan kent adını Philadelphus’un annesi Mısırlı I. Berenice’den alıyor.
Afrika Boynuzu, Arabistan ve Hindistan arası ticaret yolunun ana giriş noktasında kurulmuş olması Berenike Antik Kenti’ne stratejik özellik kazandırdı.
Berenike, önemli bir Kızıldeniz limanı olma özelliğini Roma ve Bizans dönemlerinde de devam ettiriyor.
Kent kısmen Nubian kökenli göçebe bir nüfus grubu olan Blemis tarafından dördüncü ve altıncı yüzyıllar arasında işgal ediliyor.
Polonya Akdeniz Arkeoloji Merkezi ve Delaware Üniversitesi tarafından kazılan alan, dördüncü yüzyıldan itibaren Blemia nüfusu tarafından kendi inanç sistemine uyarlanan ve şimdiye kadar görülmemiş antik dini ritüeli barındıran Mısır geleneğinin küçük bir tapınağını tanımlamayı mümkün kıldı.
“Burada bir kafa kaynatmak uygun değildir“
University Of Barcelona (UAB) Antik Çağ ve Orta Çağ Bilimleri Bölümü’nden Profesör liderliğindeki Sikait Projesi’nin araştırma ekibi tarafından Falcon Temple “Şahin Tapınağı” olarak adlandırılan dini kompleks, M. S. 4. ila 6. yüzyıllar arasındaki Geç Roma Dönemi’ne karşılık geliyor. Bu dönemde, şehir kısmen Blemmyes tarafından işgal edildi ve kontrol edildi. M. S. 4. yüzyıldan sonra Blemmyes tarafından kendi inanç sistemlerine uyarlanan küçük bir geleneksel Mısır tapınağındaki bir stel üzerindeki yazıtların keşfi ile belirlendi.
Ekip, tapınakta ilk kez yumurtalar ile gömülmüş 15 başsız şahinden oluşan bir adak tarzı düzenleme buldu. Bu keşif, Nil Vadisi’ndeki şahin mezarlarıyla karşılaştırıldığında daha önce bilinmeyen yeni bir antik ritüeli gösterdi.
Diğer bölgelerde, kafası kesilmiş şahinlerin mumyaları da bulunmuş, ancak her zaman Berenike’de olduğu gibi gruplar halinde değil, izole edilmiş şeklinde ele geçmişti.
Tapınakta ele geçen stelde “Burada bir kafa kaynatmak uygun değildir” cümlesi dikkat çekiyor. Normalde bir yazıta karşılık geldiği gibi bir adanmışlık veya şükran işareti olmaktan uzak olan mesaj, içeri giren herkesin tapınağın içindeki hayvanların kafalarını kaynatmasını yasaklayan; kafa kopartmanın saygısızlık olarak görüldüğünü anlatıyor.
Joan Oller’e göre, “tüm bu unsurlar, Mısır geleneklerini Blemmyes’in katkılarıyla birleştiren, muhtemelen tanrı Khonsu’nun (Ayın eski Mısır tanrısı) ibadetiyle ilgili teolojik bir temel tarafından sürdürülen yoğun ritüel faaliyetlere işaret ediyor”
Makalenin orijinal halini buradan okuyabilirsiniz.