27 November 2025 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

Hitit Krallığını İmparatorluğa Dönüştüren Adam I.Suppiluliuma

I.Suppiluliuma (MÖ 1344-1322), Hitit İmparatorluğu’nun en güçlü ve etkileyici kralı olarak kabul edilir.

II. Tuthaliya’nın ölümünden sonra tahta Genç Tuthaliya geçmişti. Şuppiluliuma hırslıydı kardeşinden daha iyi bir kral olacağını düşünüyordu. Artık daha silik bir rol oynamaya razı olmadığından ve kardeşini ülkeyi kurtaracak kadar yeterli görmediğinden onu öldürüp tahta geçti.

Yeni Hitit Krallığı’nı (Hitit İmparatorluğu’nu) kurmasıyla tanınır. I. Şuppiluliuma Eski Hitit Krallığı’nın yavaş yavaş parçalanmasıyla birlikte, gerilemeye neden olan hükümet politikasındaki kusurları görüp, yeniden düzenledi. İlk zaferi Tuvanuva’ı geri kazanmak oldu. Böylelikle Arzawa’nın genişlemesine mani oldu ve Kaşkaları da geri çekilmeye zorladı. Hattuşaş yeniden yönetim merkezi oldu.

Kaybedilen bölgeleri yeniden fethetti ve hükümdarlığını Anadolu’da genişletmiştir. Ayrıca güneyde Mezopotamya’ya doğru genişleme sağlamış, Mısır sınırına kadar gitmiştir.

I. Şuppiluliuma askeri dehası yanında politik ve siyasi dehasıyla da ülke yönetimi için doğru kral olduğunu kanıtlamıştır. Çevre komşularıyla ilişkilerini evliliklerle güçlendirip bu akraba bağlarından yararlanmak ona bir çok kolaylık sağlamıştır. Azzi-Hayaşa’nın prenslerinden Hukkana’yı kız kardeşlerinden biriyle evlendirdi. Azzi Hayaşa’yı akrabalık bağlarıyla kendine bağlayarak dize getirdi. Bu evlilikler Azza Hayaşa ile de sınırlı kalmayacaktır. Mitanni devleti içinde aynı taktik izlenecektir.

Şuppiluliuma askeri kariyerinin tamamını neredeyse doğudaki Mitanni krallığı ile mücadeleye ve Suriye’de sağlam bir söz hakkına sahip olunmasına adamıştı.

Başkent Wassukkani’yide (Mitanni devletinin başkenti) ele geçirmiştir. Oğlu Telipinus’u orda ki işlerden sorumlu olarak bırakmıştır. Ama bir süre sonra Asur krallığı bölgede ayaklanmalara başlamış ve  Mitannı devletinin içine sızıp bölgede önemli bir güç haline almıştır. Suppiluliuma Asur ayaklanmalarından sonra derhal Suriye’ye döndü ve şehri kuşattı. Böylece Hitit gücü, Suriye’nin tamamında pekiştirildi. Buna ek olarak, Suppiluliuma, Mitanni krallığı ile karşılıklı yardım anlaşması imzaladı ve Suriye’deki büyüyen Asur tehdidine karşı korumak adına Hitit devleti bir tampon olarak  Mitanni devletini kullandı.

Ugarit’lerin kralı II. Nikmadu’yla bir anlaşma imzalayan I.Suppiluliuma, Ugarit şehrini vasal devlet ilan ederek Mısır’a ayak bile basmadan Ugarit’leri egemenliği altına aldı.

Mitanni devletinin ve Ugarit şehrini emri altına alırken kuşkusuz en güvendiği şey eşşiz zekasıydı. Mitanni kralının yerine geçen Tuşratta’nın rakibi Artatama’yı destekleyecek ve krallık bir istikrarsızlığa sürüklenecekti.  Bu da tarihe I.Suppiluliuma eşşiz siyasi manevrası olarak yazılacaktı.

Suppiluliuma ve Mısır 

I.Suppiluliuma’in en büyük özelliklerinden bir tanesi de rakibinin zayıflığından en iyi şekilde yararlanmasıydı. Mısır’da Akhenaten geleneksel dini törenleri kaldırdı ve tek tanrıcılığı kurdu. Dış politikayı tamamen göz ardı etti. Suppiluliuma bu durumlardan yararlanıp Mısır’ın küçük bölgelerini işgal etti. Mısır kralı Akhenaton ayağa kalktığında ve generalini Hititlerle ilgilenmesi için gönderdiğinde artık çok geçti. I. Şuppiluliuma komutasındaki Hitit ordusu çok güçlenirken, Akhenaton’un yönetimi altında büyük ölçüde ihmal edilen Mısır ordusu zayıf hale gelmişti bile.

Suppiluliuma’nin gücü, imparatorluğunu  genişlettikçe büyüdü. Akhenaton’un halefi Tutankamon zamanında Mısır’a rakip oldu ve Hitit ordusu bölgedeki en güçlü ordu halini aldı. Tutankamon MÖ 1327’de öldüğünde, genç eşi Anksenamon yardım için 1. Şuppiluliuma’ya bir mektup yazdı: ‘‘Kocam öldü ve benim oğlum yok. Senin birçok oğlun olduğunu söylediler. Bana oğullarından birini kocam olması için verebilir misin? Hizmetçimi seçip onu kocam yapmak istemiyorum.’’

Bu ilginç mektup, Suppiluliuma’yı şüphelendirdi. Mısır’a bir elçi gönderdi. Elçi başka bir mektupla döndü: ‘‘Oğlum olsaydı böyle utanç verici bir mektup yazar mıydım? Böyle bir mektubu bir tek sana yazıyorum oğullarından birini bana ver.’’

Karar vermekte geç kalmıştı. Oğlu Zannanda’yı yeni firavundan kurtaramayacaktı. I.Suppiluliuma oğlunu gönderdi fakat oğlu Mısıra gidemeden öldürüldü. Bunun bir pusu olduğunu fark etti ve Mısır tahtının bu kadar kolay alınamayacağının farkına varmış oldu. Bu olaydan sonra askerlerini Mısıra gönderdi ve daha çok yer işgal etti ama askerleriyle beraber veba ülkesine de gelmiş oldu. I. Suppiluliuma da vebadan öldü.

www.ancient.eu/Suppiluliuma sitesinden alıntı yapılmıştır.

Banner
Benzer Yazılar

Trakya’nın Bilinen En Eski Trak Yerleşimi Tekirdağ’da Kazılıyor

17 Nisan 2025

17 Nisan 2025

Tekirdağ’ın Süleymanpaşa ilçesinde Marmara Denizi’nin kıyısında önemli bir arkeolojik kazı çalışması yürütülüyor. Prof. Dr. Neşe Atik başkanlığındaki kazılar, Trakya bölgesinin...

Hitit Bit-Hilaniler’inden Antik Yunan Tapınak Sütunlarına

13 Şubat 2021

13 Şubat 2021

Bit-Hilani kelimesinin Hititçe Hilambar yani kapı sözcüğünden türemiş olduğu düşünülmektedir. Demir çağında sıcak olan her yerde kullanılmış olan yapı türüdür....

Aizanoi kazılarında kemik atölyesi ortaya çıkarıldı

13 Kasım 2021

13 Kasım 2021

UNESCO Dünya Geçici Miras Listesi’nde yer alan Aizanoi Antik Kenti’nde gerçekleştirilen kazı çalışmalarında kemik atölyesi ve kandil dükkanı ortaya çıkarıldı. İkinci...

Erzurum’da Taşbaba Heykeli Bulundu

3 Haziran 2021

3 Haziran 2021

Orta Asya’da Okunyev kültüründen itibaren başlayan ve Andronova kültür çağı boyunca tüm Avrasya kıtasına yayılan taşbaba heykeli Erzurum’da bulundu. Türk...

Diyarbakır Surları’nda 1500 yıllık kandil bulundu

1 Eylül 2022

1 Eylül 2022

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi İmar ve Şehircilik Daire Başkanlığı Koruma Uygulama ve Denetim Büroları Şube Müdürlüğü tarafından yapılan ‘Surlarda Diriliş’ temasıyla...

Evliya Çelebi’nin Seyahatname’sinde yer alan bilgilerle başlayan Divriği Kalesi kazılarında 2000 yıllık bir Urartu eseri gün yüzüne çıkarıldı

4 Ocak 2024

4 Ocak 2024

Sivas’ın Divriği ilçesindeki Divriği Kalesi’nde yapılan kazılarda, 2000 yıllık bir Urartu metal objesi başta olmak üzere birçok buluntu ortaya çıkarıldı....

Türkiye’nin En Büyük Depremleri

30 Ekim 2020

30 Ekim 2020

Türkiye en etkin deprem kuşaklarından biri üzerinde yer almaktadır. Sismik olarak oldukça aktif bir ülkedir ve hem Avrasya levhası, hem...

Kadın ve Erkek Arasındaki Maaş Adaletsizliğinin Kökü Hitit Krallığına kadar gidiyor!

2 Ekim 2020

2 Ekim 2020

Kadınlar uzun zamandır iş hayatının içindeler. Hemen hemen bütün iş kollarında yer alan kadınların en çok gündeme geldiği konulardan biri...

Urfa Başbük Köyü’nde Asur Tanrılarını Betimleyen Kaya Resmi Bulundu

11 Mayıs 2022

11 Mayıs 2022

Asur Dönemi tanrılarının geçit törenini betimleyen kaya resmi 2017 yılında Urfa’nın Başbük köyünde kaçak kazı yapan kişiler tarafından açılan iki...

Karahöyük’te 3.500 Yıllık Yemek Takımı: Kamu Yapısı, Sunak ve Kremasyon Mezarlarla Birlikte Ortaya Çıktı

5 Eylül 2025

5 Eylül 2025

Konya’nın Meram ilçesinde sürdürülen Karahöyük kazılarında, yaklaşık 3.500 yıl öncesine tarihlenen testi, tabak ve kupalı bardaktan oluşan tam bir yemek...

Urartu Arkeolojisine Adanmış Bir Ömür Altan Çilingiroğlu

19 Haziran 2021

19 Haziran 2021

Arkeoloji camiası çok değerli bir bilim insanını Prof. Dr. Altan Çilingiroğlu’nu kaybetti. Urartu, Doğu Anadolu, İran ve Kafkas tarihi ve...

Eski Ön Asya’nın En Büyük Heykel Atölyesi “Yesemek”

12 Ekim 2020

12 Ekim 2020

Yesemek taş ocağı 1890’lı yıllarda incirli (sam’al) kazılarını yürütmekte olan alman bilim adamı Felix von Luschan’ın önderliğinde bir grup tarafından...

Gökçeseki kazıları Philadelphia Antik Kenti hakkında bilgilerimizi artıracak

14 Mayıs 2022

14 Mayıs 2022

Anadolu Roma ve Bizans tarihinin önemli taşlarından birisi olan Gökçeseki Örenyeri’nde (Philadelphia Antik Kenti) ara verilen kazılara geçen yıl tekrar...

Tarihteki ilk kadın parfümörü Tapputi’nin 3 bin 200 yıllık parfümü yeniden hayat buldu

24 Temmuz 2022

24 Temmuz 2022

Mezopotamya ve Anadolu kültüründe çiçek ve baharatlardan elde edilen kokular tanrılara sunu olarak kullanıldığı için önemli bir madde idi. Soyluların...

Göbeklitepe üzerindeki sır perdesini aralayacak yeni buluntulara ulaşıldı

26 Ekim 2022

26 Ekim 2022

Neolitik Çağ’ın başlangıç tarihini değiştirecek Göbeklitepe kazılarında bu yıl yerleşik düzene ait yeni buluntulara ulaşıldı. Kazılarda ortaya çıkarılan günlük kullanım...

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]