22 September 2023 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

Hitit Bit-Hilaniler’inden Antik Yunan Tapınak Sütunlarına

Bit-Hilani kelimesinin Hititçe Hilambar yani kapı sözcüğünden türemiş olduğu düşünülmektedir. Demir çağında sıcak olan her yerde kullanılmış olan yapı türüdür. Bir çeşit güneşe karşı korunma sistemi olarak düşünülebilir.

Bit-Hilani planına bakacak olursak: yatay eksenli bir mekana yine aynı eksende revaklı yada portikolu bir girişten girilmesiyle oluşan bir yapı planına sahiptir. Tapınak olarak inşa edilen hilani yapılarda bu iki odaya planı bozmayan bir oda eklentisi yapılmaktadır. Bu eklenti olan oda genellikle depo olarak kullanılmaktadır.

Geç Hitit yerleşmelerinde oldukça sık görülen Bit-Hilani türü köken olarak hala tartışmalı bir konu olmakla beraber Tilmen Höyük’te Hilani yapıların öncüsü olan E yapısı Prof. Dr. Refik Duru tarafından yazılmıştır. Aynı şekilde Boğazköy Hattuşa sitadelinde bulunan Büyükkaledeki E yapısı önünde portikolu bir giriş olduğu ve arkasında ikiye bölünmüş bir odası olan, yanlara ve üst kata doğru genişlemesi olan bir yapı görülmektedir. Hem Tilmen höyük hemde hattuşa sarayının Hilaniler ile ilişkisi belirgin bir durumdadır. Ama bu yapıların Demir çağındaki Hilanilere dönüşmesi nasıl olmuştur?

Zincirli'de (Sam'al)bulunan sütun altlıkları
Zincirli’de (Sam’al) bulunan sütun altlıkları

Bu tür yapıların Hitit coğrafyasında sevildiği çok açıktır. Sıcak iklimlerde sundurmalı girişlere ihtiyaç olması da gayet normaldir. Aslında bu yapıların Anadolu kökenli olması hiçde şaşırtıcı bir durum olmayacaktır. Assur Kralı II. Sargon, Dur-Şarrukin’in  Kuruluş metninde şöyle bir binadan bahsetmektedir.

-“Amurru dilinde bit-hilani dedikleri Hitit sarayından esinlenen bir revak, saray kapılarının önüne inşa ettim.”

Saray terasının batı köşesindeki yapı tam olarak bilinemediği için bu sözlerle anlatılan yapı olması ihtimal dahilinde görülmektedir. II. Sargon bu yapıların Hititlere özgü olduğunu söylemektedir.

Dur-şarrukin
Dur-Şarrukin

Buraya kadar plan ve anlatılanlar dahilinde Anadolu kökenli bir yapı tekniği olarak adlandırmamız abartılı olmayan bir köken arayışıdır. Bununla birlikte Bit-Hilani yapılar sürekli gelişim göstermiş girişteki sütunlar heykellerle süslenmeye başlanmıştır. Bu sütunlar için sedir ahşap dikmeler kullanılmakta, ön cephe kabartmalarla, protom başlı aslanlarla, sfenkslerle süslenmektedir.

HALEP MÜZESİ GİRİŞİ
Tell Halaf’taki Kapara sarayının girişinin yeniden inşası olan Halep Ulusal Müzesi’nin girişi

Tell Halaf’ a gelindiğinde ise Hilani cephesi artık gösterişten öte bir etkileyiciliğe kavuşuyor. Tall Halaf’ta bulunan Kapara Sarayı erken dönem Hilani’siyle öne çıkıyor. Anıtsal Hilanilerin en erken örneğidir.

Kapara sarayının Hilani girişinde çatıyı taşıyan kutsal hayvanlar üzerinde tanrı heykelleri bulunuyordu.

-sağda Ana Tanrıça dişi aslan üzerinde

-ortada Fırtına Tanrısı Teşup boğa üzerinde

-solda Tanrı Teşup’un oğlu aslan üzerinde betimlenmiştir.

İnsan figürlerinin kullanıldığı en erken örnektir. Yunan sanatına atfedilen bir durumun MÖ. 10 yy. gibi erken bir öncülü olduğunu görmek şaşırtıcı değildir. Anadolu ve Mezopotamya’nın gelişmişliğine Avrupa’nın çok sonradan ulaşabildiği bilinmedik bir olgu değildir.

Erechtheion tapınağı
Atina Erechtheion tapınağı

Atina’da bulunan Erechtheion tapınağı (MÖ. 421-406) bu saraydan yüzyıllar sonra yapılmış ama tarz benzerliği ile karşılaştırmaya değer bir eserdir. Tanrıça Athena ile Tanrı Poseidon’a adanmış bir tapınaktı. Karyadit kızlarının oluşturduğu güney sütunları hilani kapı girişlerine benzetilebilir. Buradaki sanat anlayışı ile Kapara Sarayı’nın yapanların sanat anlayışları kuşkusuz birbirleri ile rekabet edebilecek düzeydelerdi. Kullanılan materyaller değişmiş olsa da aynı mantık ve sanat anlayışını görmek bu yapılar için hiç de zor değil. Sanatın bir esinlenme olgusuyla oluşması düşüncesinden Antik Yunanlı sanatçıların gördükleri bir mimariyi geliştirmeleri hiç de yadırganacak bir şey değildir.

Bit-Hilani genişlemeye açık bir yapıyken Antik Yunan Megoran yapılarının gelişime kapalı olmasını, doğunun gelişime dönük yüzüyle ilişkilendirebilir miyiz? Kim bilir belki de mimari yapıların canlı olduğunu düşünen Teotihucan halkı olsaydık bu çıkarımdan çok daha fazla sonuçlara ulaşabilirdik!

Banner
Benzer Yazılar

İran’ın Batısında Asur Kralı II. Sargon’a Atfedilen Bir Yazıt Bulundu

25 Nisan 2021

25 Nisan 2021

İranlı arkeologlar, Batı İran’da bir Yeni Asur kralı II. Sargon‘a atfedilen bir kraliyet anıt yazıtının bir bölümünü keşfettiler. ISNA’nın aktardığına...

Slavların İlk Yazı Sistemi Glakolitik Değil Alman Runeleri Çıktı

16 Şubat 2021

16 Şubat 2021

Şimdiye kadar, Orta Avrupa’da yaşayan Slav halkının kullandıkları en eski yazı, 9. yüzyılda Bizanslı misyonerler Constantine ve Methodius tarafından Moravya’ya...

Çorakyerler, Dünya’da benzeri çok az görülen fosillere ev sahipliği yapıyor

24 Ağustos 2022

24 Ağustos 2022

Çankırı’nın Fatih Mahallesi Yapraklı kara yolu çevresindeki Çorakyerler kazı alanı Dünya’da benzeri çok az görülen fosillere ev sahipliği yapıyor. Ankara...

Safranbolu Tarihi Mezarlığı’nda Kaçak Kazı Yapılıyor İddiası

29 Eylül 2021

29 Eylül 2021

Safranbolu Tarihi Mezarlığı’nda kaçak kazı yapıldığına dair iddialar sonrasında Kastamonu Müzesi yetkilileri alanda incelemeler yapmaya başladı. Karabük’ün Safranbolu ilçesinde defin...

Kayıtlara Geçen En Eski Jinekolojik Tedavi

23 Aralık 2020

23 Aralık 2020

Bilim insanları yaptıkları son araştırmalarda 4000 yıl öncesine ait bir mumyada antik mısır tıp papirüslerinde yazdığı gibi bir tedavi uygulamasıyla...

Mukiş Krallığı Başkenti Aççana Höyük Kazıları Devam Ediliyor

16 Temmuz 2021

16 Temmuz 2021

Bereketli toprakları, Doğu Akdeniz kara ve deniz ticaretinin önemli kesişme noktası M. Ö. 2 bin yılında varlığı görülen Mukiş Krallığı’nın...

Nüfus Dinamikleri ve İç Asya’da İmparatorlukların Yükselişi

11 Kasım 2020

11 Kasım 2020

Geç Bronz Çağı’ndan Orta Çağ’a kadar, doğu Avrasya Bozkırları bir dizi organize ve son derece etkili göçebe imparatorluklara ev sahipliği...

Aşıklı Höyük’ten sonra bir başka sıradışı trepanasyon (beyin ameliyatı) buluntusu Van’da keşfedildi

12 Kasım 2022

12 Kasım 2022

Anadolu’da ilk defa trepanasyon (beyin ameliyatı) buluntusuna Aşıklı Höyük kazılarında ulaşılması arkeoloji dünyasında büyük ses getirmişti. Aşıklı Höyük’ten sonra Anadolu’da...

“Cehennem Kapısı”nın bu yıl ziyaretçilere açılması bekleniyor

26 Temmuz 2021

26 Temmuz 2021

Denizli Pamukkale ilçesinde bulunan Hierapolis antik kentinde yer alan “Cehennem Kapısı”nın bu yıl içinde ziyaretçilere açılması bekleniyor. 2 bin 200...

Duman arkeolojisi Nerja Mağarası’nın Avrupa’nın en çok ziyaret edilen mağarası olduğunu kanıtladı

26 Nisan 2023

26 Nisan 2023

Córdoba Üniversitesi’nden bir ekip tarafından yapılan yeni bir çalışma, Nerja Mağarası’nın Tarih Öncesi dönemde Avrupa’nın en çok ziyaret edilen mağarası...

Fatih Sultan Mehmet’e Ait Fermanın Geri Getirilmesi İçin Girişim Başlatıldı

13 Ekim 2021

13 Ekim 2021

Yasadışı yollarla ülke dışına çıkarılan Fatih Sultan Mehmet’e ait fermanın Türkiye’ye getirilmesi için Balıkesir Büyükşehir Belediyesi tarafından girişim başlatıldı. Londra’da...

Kutsal Kase Housnslow Nehri’nin Altında mı?

19 Aralık 2020

19 Aralık 2020

Amatör bir arkeolog Kutsal kasenin yerini bildiğine inanıyor. Bilindiği üzere kutsal kase özel güçleri olduğu düşünülen ve Hz. İsa ve...

Ukrayna’nın Poltava bölgesinde bulunan benzersiz İskit cam kolyeler

8 Ekim 2021

8 Ekim 2021

Arkeologlar, orta Ukrayna’nın Poltava bölgesindeki Kotelva kasabası yakınlarında amfora şeklinde benzersiz İskit cam kolyeler ortaya çıkardılar. Ukrayna Ulusal Bilimler Akademisi...

Kutsal Havariler Kilisesi’nde bir köle tarafından Tanrıya adanmış mozaik ortaya çıkarıldı

10 Ocak 2022

10 Ocak 2022

Hatay’ın Arsuz ilçesinde tesadüfen bulunan Kutsal Havariler Kilisesi’nde kazı çalışmaları devam ediyor. 2007 yılında Hataylı çiftçi Mehmet Keleş sahip olduğu...

Babil Kulesi inşasında kullanıldığı düşünülen tuğla bulundu

4 Kasım 2021

4 Kasım 2021

Dünya’nın 7 harikasından biri olan Babil’in Asma Bahçeleri içinde bulunan Babil Kulesi’nin inşasında kullanıldığı tahmin edilen tuğla bulundu. Babil’i işgal...

Yorumlar
Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]