Muğla’nın Milas ilçesi Kapıkırı köyü sınırları içerisinde kalan içinde 10 bin yıllık kalıntılar barındıran Herakleia Latmos antik kenti turizme açılıyor.
Antik Çağ’da İonya ile Karya sınırında kalan Herakleia Antik Kenti, karakter ve tarihi geçmişiyle tipik bir Karya şehri olarak kabul görür. Antik Çağ‘da, Herakleia, Ege Denizi’nin bir uzantısı olan Latmos Körfezi’ne sahiptir. Ancak, günümüzde Menderes Nehri’nin getirdiği alüvyonlarla dolması sonucu körfez bu günkü Bafa Gölü’ne dönüşmüştür.
Bir Karia kenti olan Herakleia Latmos Antik Kenti, 10 bin yıllık kaya resimlerine sahip üzerinde birçok medeniyetin izlerini taşıyan bir yerdir. Bu zenginlikleri kenti her dönem gözde kılmıştır. Muğla Valiliği’de bu gözde güzelliklerin Türk turizmine kazandırılması amacıyla bugün bir değerlendirme toplantısı yaptı.
Muğla Valisi Orhan Tavlı Başkanlığında Herakleia Latmos (Latmos Herakleia’sı) Antik Kenti’nde yapılacak çalışmaların konuşulduğu toplantıda sunum yapan Prof. Dr. Bilal Söğüt, İl Kültür ve Turizm Müdürü Dr. Zekeriya Bingöl ile birlikte kalıntıları yerinde incelediklerini, Latmos dağı eteklerinde ve limanda iki ayrı yerleşimden yapılar bulunduğunu, 10 bin yıllık tarihi kalıntılar ve doğal güzellikleri ile bu bölgenin binlerce yıl sonra tekrar dünyaya açılmasının mümkün olduğunu belirtti.
Muğla Valiliği’nin resmi internet sayfasında toplantı hakkında şu bilgilere yer verildi.
Hititlerden Roma’ya, Bizans Dönemi’nden Osmanlıya Sahne Olan Kent
Günümüzden yaklaşık 10 bin yıl öncesine ait başka yerde benzeri olmayan kaya resimleri, Hitit İmparatorluğunun batı sınırını oluşturan yazı, Hellenistik ve Roma Dönemi yapıları, Herakleia’lı çoban Endymion ile Artemis’in geceleri ay ışığında görüştükleri mağara, Bizans Dönemi’nin sağlam yapı ve en zengin freskler, Menteşe Beyliği yapısı, Osmanlı Dönemi eserleri ve mezar taşları ile günümüz özgün evlerinin de örneklerinin verildiği sunumun sonunda Vali Orhan Tavlı tarafından çalışmaların hemen başlanmasının talimatı verildi.
Herakleia Latmos Antik Kenti M.Ö. 10 binli yıllara dayanan eşsiz güzellikte kalıntılara sahip Karia kentidir. Onlarca kaya resimleri ile dikkat çekmektedir.
Bu bağlamda, Kültür ve Turizm Bakanlığı yönergelerine uygun olarak yönlendirme ve bilgilendirme tabelalarının yapılmasına, antik yolların temizlenmesine, belirli alanlarda kurtarma kazılarının yapılmasına, burada bulunan yapıların ve kalıntıların temizlikleri sonrasında gezi yollarının düzenlenmesine, yapıların kolay bir şekilde görülebilir ve gezilebilir olmasının sağlanmasına, tüm bunların dışında çözüm bekleyen diğer sorunların da aşamalı olarak belirli bir plan dahilinde tamamlanmasına karar verildi.
Herakleia Latmos Antik Kenti
Herakleia Antik Kenti, Muğla Milas’a 39 kilometre uzaklıktadır. Herakleia Latmos, Kapıkırı Köyü içerisinde yer alıyor. Bir Karia kenti olan Herakleia Latmos’un adı ünlü mitoloji kahramanı Herakles’ten gelmektedir. M. Ö. 8’nci yüzyılda kentin adı Latmos’dur. Kent, Persler zamanında Karia Satrabı Mausolos’un eline geçmiştir. İskender’in Asya seferi sonucu İskender İmparatorluğu’nun, daha sonra Seleukoslar’ın egemenliğine bağlanmıştır.
M. Ö. 1’nci yüzyılda denizle ilişkisinin kesilmesi üzerine eski önemini kaybeden Herakleia, ulaşımdaki güçlük nedeniyle Hrıstiyan keşişlerin gizlenme yeri olmuştur. Çok engebeli ve kayalık bir arazi üzerine kurulan antik kentin etrafı 65 kule ile takviye edilen 6.5 kilometre uzunluğunda sur ile çevrilmiştir. Düzgün dikdörtgen ve kare taş işçiliği gösteren sur duvarları Hellenistik Dönem’de yapılmıştır. Hippodamos şehir planına göre iskan edilen Herakleia, birbirini dik kesen ızgara biçimli parsel ve sokak planının iyi uygulandığı örneklerinden biridir. Limanın arkasında uzanan kayalık arazi üzerinde yer alan Athena Tapınağı kentin en iyi korunmuş yapılarından biridir. Templum in Antis tarzında, iki sütunlu Hellenistik Çağ yapısıdır. Athena Tapınağı’nın doğusunda yer alan agora iki katlı olup, günümüzde birinci katı ayakta kalmıştır.
Herakleia Latmos Antik Kenti M.Ö. 10 binli yıllara dayanan eşsiz güzellikte kalıntılara sahip Karia kentidir. Bulunan170 adet kaya resimleri ile dikkat çekmektedir.
Athena Tapınağı’nın hemen doğusundaki şehrin merkezinde Agora yer alır. Helenistik dönemde inşa edilen Agora’nın, güney tarafı iki katlı olup, birinci kat duvarları ve dükkanları sağlam olarak günümüze ulaşabilmiştir. Tiyatro kentin kuzey doğusunda yer alır. Kentin sahiline ve adalara giden yolun kenarında yer alan Endymion Kutsal Alanı’nın apsidal cellası ve pronaosu görülebilir.
Mitolojiye göre Ay Tanrıçası Selene, Latmos dağlarında çobanlık yapan güzel delikanlı Endymion’a aşık olur ve onu ebedi uykuya mahkum eder. Bu çilehanelerin tavanlarını ve duvarlarını süsleyen freskler İsa’nın hayatını, Meryem’i ve Azizler’i tasvir eder. Herakleia Antik Kenti’nde Alman Anneliese PESCHLOW tarafından yapılmakta olan yüzey araştırmasına her yıl devam edilmektedir. 1991’den itibaren, dağın, Herakleia antik kentinin sınırları içinde kalan bölümündeki yerleşmelerin incelenmesine yönelik çalışmalar gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda, zirvede çok eski bir yağmur ve kaya kültünün varlığı da göz önünde bulundurularak, belirli bir hedef doğrultusunda tarihöncesi dönemlere ait kalıntılar araştırılmıştır. İlk kaya resimlerinin 1994 yılında bulunduğu Latmos’ta bugün 170 kaya resminin olduğu bilinmektedir.
Haydarpaşa tren garı peronlarının kaldırılması ile başlayan arkeolojik kazılarda Helenistik ((MÖ 330-MÖ 30) döneme ait kiremit mezar bulundu. Haydarpaşa tren...
İsrailli arkeologlar kazı çalışmalarına ara vermeden devam ediyorlar. Son kazılarda çıkarılan çömlek içindeki 3800 yıllık bebek iskeleti heyecan yarattı. Ariel...
Yunan tanrılarına adanmış birçok kutsal mimari yapının görüldüğü Bergama Antik Kenti’nde ortaya çıkarılan Anadolu’nun bereket tanrıçası Kibele figürünleri ve kutsal...
Polonyalı arkeologlar, Novae’deki (Bulgaristan) Roma lejyoner kampındaki kazılar sırasında antik “buzdolabı” olarak tanımlanabilecek yiyecekleri depolamak için kullanılan seramik plakalardan yapılmış...
Almanya’nın Ranis kentindeki bir arkeolojik alandan çıkarılan kemik parçalarının genetik analizi, modern insanların – Homo sapiens – yaklaşık 45.000 yıl...
Arkeologlar, İngiltere’nin Suffolk kentindeki Sutton Hoo yakınlarındaki Rendlesham’daki Doğu Anglian Kralları zamanından kalma muhtemelen Hıristiyanlık öncesi bir tapınağı ortaya çıkardılar....
Araştırmacılar, Çin’de 90 yıl önce bulunan kafatasının Denisovalı insanının uzun zamandır aranan kafatası olabileceği üzerinde düşünüyorlar. Bir rivayete göre; Kuzey...
Arkeologlar Derneği’nin sosyal medya hesabından yaptığı “Türkiye’nin kadın arkeologları hiç durmadan mesleğimize katkıda bulunmaya devam ediyor. Yolları açık olsun” videolu...
Konya’da Neolitik Çağ yerleşimi 9.000 yıllık Çatalhöyük’te bulunan bir kafatasında trepanasyon (kafatası delme işlemi) izleri bulundu. Güneyde Mezopotamya şehirlerinin yükselişinden...
Polonya’nın Mazowsze bölgesindeki “Łysa Góra” arkeolojik alanında çalışan arkeologlar, kafatası trepanasyonunda kullanılan nadir bir cerrahi alet ile demir döküm faaliyetlerine...
İnsanlığın doğduğu toprakların Afrika olduğu artık kesin bir bilgi olarak kayıtlara geçmiştir. Afrika’dan iklim değişikliği nedeniyle (ya da merak duygusuyla)...
Türkiye’nin önemli kültür varlıklarından Trabzon’un Maçka ilçesi Karadağ eteklerinde bulunan Sümela Manastırı’na özel izin alarak giren DJ Ahmet Şenterzi, Volkan...
İzmir’in Torbalı ilçesine Yeniköy ve Özbey mahalleri sınırları içerisinde kalan Metropolis antik şehri kazıları 1990 yılından beri devam ediyor. Kültür...