2 December 2025 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

Geç Kalkolitik Çağın Hac Merkezi “Göz Tapınağı”

İnsanlığın kalkolitik çağda ki hac merkezlerinden birisi olan “Göz Tapınağı” (Eye Temple) Göbeklitepe gibi önemli bir inanç merkez üssüdür.

Tell Brak yukarı Habur ovasında ve diğer Uruk kolonilerinden farklı olarak çok daha öncelerden faaliyet gösteren önemli bir yerleşim yeridir. Yaklaşık olarak M.Ö. 4000 yıllara dayanan bir geçmişe sahiptir.
1930’lu yıllarda bölgede kazı yapan Max Mallowan Uruk Döneminin en önemli yapılarından biri olan Göz tapınağını ortaya çıkaran kişidir.

Tapınak tipik bir Uruk yapısında olduğu gibi 3 parçalı bir yapıya sahiptir. Bir merkezi oda, çevresinde iki küçük odanın yer aldığı (-ki bu odalardan biri depo amaçlı kullanılmaktadır), nişlerin ve payandaların bu mekanda yaygın olarak kullanıldığı süslemeleri içinde kilden yapılmış külahlar ve kireçtaşından hazırlanan göz biçimli idollerin kullanıldığı yapılardır.

Max Mallowan’ın bulduğu bu tapınak altında 3 evre daha ortaya çıkarılmıştır. Her yenilenmeden önce Tapınak tamamen yıkılmış ve düzlenmiştir. Düzlenmiş olan bu alan yapılacak olan yeni tapınak için platform oluşturmaktadır. Bir Tapınağı yıkarak yerine aynı planla yeni bir Tapınak inşa etmek Güney Mezopotamya’da yaygın bir gelenek olarak karşımıza çıkması Tell Brak yerleşimin bu bölgeden etkilenişini de bize göstermektedir.

Bu tapınaktaki 3 evre yapımındaki kerpiç renklerine göre isimlendirilmiştir.
İlk evre Red Eye Temple olarak bilinmektedir ve yapımında kırmızı kerpiçler kullanılmıştır.
İkinci evre ise Grey Eye Temple olarak bilinmekte ve ismindende anlaşılacağı üzere yapımında gri kerpiçler kullanılmıştır.
Üçüncü evreye gelindiğinde ise White Eye Temple adını tabanın beyaz kireç ile sıvanmasından almıştır.

Bu tapınakta binlerce diyebileceğimiz kadar çok göz idolü bulunmuştur. Kuşkusuz bu idoller hangi Tanrı yada Tanrıçaya adanmış olursa olsun bu Tanrı yada Tanrıçanın bu bölgede inanılan en güçlü Tanrı/Tanrıça olduğu kesindir. Birçok önerilen görüş olsa da bu idollerin Ana Tanrıça’nın kendisi değilse bile bu Tanrıça ile benzer güçlere sahip başka bir kimliğin olabileceğine ilişkindir.

Ana Tanrıça kültünün yaygın olduğu yerlerde Göz Tanrısı kültünün saptanması ikiz Tanrı fikrini oluşturmuştur.
Erken dönemlerde Göz Tanrısı kültünün yaygın olduğu, Göz İdolleri’nin her şeyi görebilen ve kentin geleceğini gözleyebilen Tanrı sembolü oldukları şeklinde de yorum yapılmıştır. Göz İdolleri’nin Ana Tanrıça’yı veya Göz Tanrısı’nı simgeledikleri düşünülebildiği gibi Güneş Tanrısı’nı simgelemiş olabilecekleri de düşünülmüştür.
Hangi Tanrı yada Tanrıça olduğu henüz gizemini korusa da bu dönem için güçlü olan baş Tanrı yada baş Tanrıça olduğu kesindir. Bu inanç Mezopotamya ve Anadolu’da güçlü bir şekilde kabul görmesi etkileşim alanının saptanması bakımından da önemlidir.

Göz İdollerinin Biçimleri

Tell Brak (Eye Temple) Tapınağı kazılarında bulunan göz idolleri

Tell Brak tapınağında bulunan göz idollerinin genel olarak yapılarına baktığımızda basit ve soyut görünümlü oldukları görülmektedir.

Bacakları ve kolları işlenmemiş baş olarak algılanan üst yarı ile alt yarıdan oluşmaktadır. Bazı idollerde göz ile birlikte kaşlarda belirtilmiştir. İdoller derin kazıma yöntemi ile yapılmıştır. Betimlere bakılarak iki farklı şekilde yapıldıklarını söylemek mümkündür.

İlk grup örneklerinde gözler, birbirine bitişik yada ayrık badem biçimli iki yüzey üzerinde abartılı büyüklüktedir. Göz kenarları bazen tek bazende çift çizgilidir.

İkinci grup örneklerinde ise yüz çercevesi ve gözlerin işlenişi bakımından ilk grupla benzerdir. Farkı baş ve gövdeyi ayıran boynun iki yandan çentik yapılarak belirlenmesidir. Alt yarı bazen dörtgen bazen de şişkin kubbemsidir.
Tell Brak’ta ele geçen bu idollerin Andolu’da bir çok benzerine rastlanmıştır. Habur Ovasında yer alan bu yerleşmenin Mezopotamya ve Anadoluya olan yakınlığı sebebiyle her iki bölgeden de etkileşim gösterdiği görülmektedir.

Geç Kalkolitik dönemin en önemli tapınaklardan biridir.

Yazımızda Prof. Dr. Serap YAYLALI’nın Cedrus dergisinde yayınlanan ” Göz idolleri ve Pirot Höyük örneği” makalesinden bilgiler kullanılmıştır.
Banner
Benzer Yazılar

Mısırlı arkeologlar, Ölüler Kitabı’ndan metinler içeren papirüs keşfetti

20 Ocak 2023

20 Ocak 2023

Mısır’ın Sakkara bölgesinde çalışan arkeologlar, bir yüzyıldan beri ilk kez Ölüler Kitabı’ndan metinler içeren 16 metre uzunluğunda bir papirüs ortaya...

İsrail’de Khirbet Midras Piramidi ve Arkeolojik Alanı

29 Kasım 2022

29 Kasım 2022

Khirbet Midras (Arapça) veya Horvat Midras (İbranice), Beit Shemesh’in güneyindeki bir İsrail Doğa Koruma Alanı olan Adullam Grove Milli Parkı...

Arkeologlar Mısır’ın Luksor kentinde mücevherlerle dolu 11 mühürlü Orta Krallık mezarı buldu

9 Kasım 2024

9 Kasım 2024

Turizm ve Eski Eserler Bakanlığı himayesinde çalışan Mısır-Amerikan misyonu olan Güney Asasif Koruma Projesi (The South Asasif Conservation Project) Mısır’ın...

Mısır’da, şimdiye kadar görülmemiş antik dini ritüeli barındıran bir tapınak keşfedildi

7 Ekim 2022

7 Ekim 2022

Mısır’daki Arap Çölü’ndeki bir Greko-Romen limanı olan Berenike sahasında kazı yapan arkeologlar, şimdiye kadar görülmemiş antik dini ritüeli barındıran bir...

Arkeologlar Mısır kraliçesinin mezarında 5000 yıllık şarap buldular

4 Ekim 2023

4 Ekim 2023

Uluslararası arkeoloji ekibi Yukarı Mısır’da Kraliçe Merneith’e ait olan mezarda açılmamış mühürlü çömleklerin içinde 5000 yıllık şarap buldu. Kraliçe Merneith’in...

Saqqara nekropolünde 4.000 yıllık beş mezar keşfedildi

19 Mart 2022

19 Mart 2022

Mısır Turizm ve Eski Eserler Bakanlığı, Kahire’nin güneybatısındaki Saqqara nekropolünde 4 bin yıllık beş antik mezarın keşfedildiğini duyurdu. Bakanlık açıklamasında...

Mısırlı çocuk 142 köpekle birlikte gömülü bulundu

17 Ocak 2023

17 Ocak 2023

Faiyum Oasis nekropolündeki kazılarda 142 köpekle birlikte gömülmüş bir çocuk mezarı bulundu. 142 köpekle gömülü çocuk mezarının yer aldığı nekropol...

Golan Tepelerinde Kral Davut Dönemine Ait 3000 Yıllık Kale

28 Kasım 2020

28 Kasım 2020

İsrail Eski Eserler Kurumu’ndan bir arkeolog ekibi, MÖ 11. veya 10. yüzyılda Kral David’in (Kral Davut)  müttefiki Geshurites tarafından kurulduğuna...

Mısır’ın Luksor kentinde yeni taş koç başları ortaya çıkarıldı

15 Ekim 2021

15 Ekim 2021

Mısır Eski Eserler Yüksek Kurulu (SCA) Genel Sekreteri Mustafa el-Waziri, geçtiğimiz günlerde Sfenks Bulvarı ‘nda (el-Kebash Yolu olarak da bilinir)...

Kuveyt’in Failaka Adası’nda 4.000 yıllık Dilmun Tapınağı keşfedildi

12 Kasım 2024

12 Kasım 2024

Mosgard Müzesi liderliğindeki Danimarka-Kuveyt ortak kazı ekibi, Basra Körfezi’ndeki Kuveyt’in Failika Adası’nda M. Ö. 3.200-320 yılları arasında yaşamış erken Dilmun...

Umman’da 5.000 yıllık Erken Tunç Çağı yerleşim alanı keşfedildi

3 Ocak 2023

3 Ocak 2023

Ummanlı arkeologlar, Al Gharyein arkeolojik alanında devam eden kazılarda 5 bin yıllık Erken Tunç Çağı yerleşim alanı keşfettiler. Al Gharyein...

Yeni araştırma; Levant’ta tarım, 12.800 yıl önce yaşanan göktaşı felaketi ile başladı

4 Ekim 2023

4 Ekim 2023

Tarih öncesi Dünya üzerinde yaşam göktaşların kaderine bağlıydı. Milyonlarca yıl önce devasa bir göktaşının yeryüzüne düşmesi ile dinozor nesli ortadan...

3000 yıllık çömlek üzerinde nadir Kenan yazıt bulundu

14 Aralık 2023

14 Aralık 2023

Geçtiğimiz yıllarda İsrail’de ortaya çıkarılan birçok parçaya ayrılmış çömlek uzmanlar tarafından birleştirildi. 3000 yıl sonra tekrar tümlenen çömlek üzerinde şimdiye...

Güney Arabistan’da Taş Bıçak Üretiminin En Eski Kanıtı: 80.000 Yıllık Taş Bıçaklar Keşfedildi

21 Şubat 2025

21 Şubat 2025

Friedrich Schiller Üniversitesi Jena’dan Knut Bretzke liderliğindeki uluslararası bir araştırma ekibi, Şarika Emirliği’ndeki Jebel Faya kaya sığınağında 80.000 yıllık taş...

Ölü Şehirler

30 Ocak 2021

30 Ocak 2021

“Unutulmuş Şehirler” olarak da adlandırılan Ölü Şehirler, Halep platosunda Kuzey-Batı Suriye’de bulunan bir dizi antik kent, anıt ve yerleşim yeridir....

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]