30 March 2023 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

Boncuklu Tarla kazılarında 12 bin yıllık tapınak ortaya çıkarıldı

Mardin Dargeçit ilçesinde Epipaleolitik dönemden Geç Çanak Çömlek Öncesi Neolitik dönem B evresine kadar kalıntılara ev sahipliği yapan Boncuklu Tarla höyüğünde tahmini 12 bin yıllık tapınak ortaya çıkarıldı.

“Ilısu Barajı ve HES Projesi Etkileşim Alanında Kalan Kültür Varlıklarının Belgelenmesi ve Kurtarılmasına Yönelik Çalışmalar” kapsamında Mardin Müze Müdürlüğünce 2012 yılında başlatılan arkeolojik kazılara devam ediliyor.

Bu yıl dördüncü sezonu tamamlanan kazılarda şimdiye kadar, çeşitli kültür katmanlarda mimari kalıntı, ev, özel yapı, kamu binaları ile mezarlarda 130 bireye ait iskeletler, 100 bini aşkın boncuk ele geçirildi.

Bu kazı sezonun en çok dikkat çeken buluntusu tahmini 12 bin yıllık tapınak oldu.

Kazı başkanı ve Mardin Artuklu Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ergül Kodaş, AA muhabirine, 2020 yılına kadar kurtarma kazıları olarak devam eden çalışmaların bu yıl itibarıyla “Cumhurbaşkanlığı Kazısı” statüsünde yürütüldüğünü söyledi.

Boncuklu Tarla höyük kazıları
Fotoğraf: Halil İbrahim Sincar / AA

Göbeklitepe ile benzerlikler taşıyor

Boncuklu Tarla höyüğünün, Çanak Çömleksiz Neolitik döneme tarihlenen bir yerleşim yeri olduğunu, bu dönemin bütün evrelerini kapsadığını ifade eden Kodaş, “Söz konusu sürece ait çok sayıda mimari kalıntı, evler, özel yapılar, kamu binaları, çok sayıda iskelet kalıntısı, arkeobotanik kalıntılar ve aynı zamanda isminden de bilineceği gibi çok sayıda süs eşyası bulundu. Bunlar arasında boncuklar yoğunlukta. Şu ana kadar yapılan kazılarda yaklaşık 130 bireye ait iskelet açığa çıkarıldı. Bu mezarlar içerisinde de 100 binden fazla boncuk bulundu.” dedi.

Kodaş, bu yıl Boncuklu Tarla’nın güney doğusundaki alana daha yoğunluk verildiğini dile getirerek, bu bölümde iki bina ortaya çıkarıldığını aktardı.

Ortaya çıkarılan kamu binası formunda yapılardan birinin bir tapınak olduğuna işaret eden Kodaş, şunları kaydetti:

“Bu sene ortaya çıkarılan bina hem mimari özellikleri hem de içindeki buluntular nedeniyle inançla ilişkili olduğunu düşündüğümüz özellikler taşıyor. İçerisinde hem steller var. Hem kolanlar var taş örgü, hem payandalar var. Tabanı yer yer ana kayaya oyulmuş kireç taşı, yer yer terazi kullanılmış. İçerisinde ocakları ve sunakları var. Ayrıca bazı sunaklar içerisinde de boğa başlarının bilinçli olarak bırakılmış olduğunu görebiliyoruz. O yüzden bu yıl ki yapılan çalışmalarda bu ve benzeri binaların boncukla tarlada inanç kapsamıyla ilgili olabileceğini daha yoğun olarak düşünmeye başladık.”

“Bulunan yapı hem Göbeklitepe ile hem de bölgede bu döneme ait yapılarla benzer özellikler taşıyor. Yapının kendine özgü bir mimari üslubu, şekli ve iç düzenlemesi var. Bu özellikleriyle benzeri başka bir yerde var diyemeyiz. 12 bin yıla tarihlenen bir tapınak olduğunu söyleyebiliriz.” diyen Kodaş, bölgede çalışmaların süreceğini ifade etti.

Boncuklu Tarla höyük tapınak_ Mardin
Fotoğraf: Halil İbrahim Sincar / AA

“Bütün köy buranın etrafında şekilleniyor”

Kazı başkan yardımcısı arkeolog Dr. Yunus Çiftçi de bu sene yeni bir alanda çalışmalara başladıklarını ve farklı mimari özelliklere sahip yeni bir tapınağın ortaya çıkarıldığını belirtti.

Yapının yaklaşık 10 metre çapında, 2,5 metre derinliğinde, toprağın içine açılmış ve toprağın çevresinde taşlarla bir duvar olarak yükseltildiğini anlatan Çiftçi, duvarın özellikle batı taraftan payandalarla desteklendiğini aktardı.

Payandaların Çanak Çömleksiz A evresine ait yapılar içerisinde şu an için tek örnek olduğuna dikkati çeken Çiftçi, bunun Boncuklu Tarla’ya ait bir özellik olarak görüldüğünü ifade etti.

Çiftçi, payandaların karşısında simetrik olarak kolonlar yükseltildiğini belirterek, “Yapıda aynı zamanda Göbeklitepe ya da diğer merkezlerden bildiğimiz stellerin benzerleri çıkarıldı. Ancak onlardan farklı olarak bu stellerin, çatı yapısını taşımaktan çok bina içinde inançsal bir vazifede kullanıldığını tespit ettik.” diye konuştu.

Yapının kendi döneminde çok özel bir kullanıma ait olduğunu düşündüklerini dile getiren Çiftçi, “Bu yüzden inançsal bir merkezle birlikte aslında yerleşimin ortak noktası. Bir nevi bütün köy buranın etrafında şekilleniyor.” ifadelerini kullandı.

Çiftçi, yapıda ortaya çıkarılan yuvarlak taş pencerenin bilinen en eski pencere olduğuna işaret ederek, şu bilgileri paylaştı:

“Özellikle doğu duvarının üzerinde görünen 3 niş çok ilginç bir buluntu olarak gözümüze çarptı. Bu, Göbeklitepe, Hasankeyf ve diğer yerleşimlerde çoğu kez bulunan ancak genellikle dam yapısıyla alakalı yukardan girişli. Ancak biz bu binayla birlikte bunun tam tersi duvarın içine gömülüp bir pencere olarak kullanıldığını ortaya çıkarmış olduk. Ortaya çıkardığımız yuvarlık taşlı pencere şu an için bilinen tek eser olarak görülüyor.”

Banner
Benzer Yazılar

Murat Höyük Kazılarında Bulunan “Çeç Damga Mühür”

4 Mayıs 2021

4 Mayıs 2021

Arkeoloji literatürüne 1945 yılında İsmail Kılıç Kökten tarafından tanımlanan “Çeç Damga Mühür” Doğu Anadolu Bölgesi kazılarında bulunmuştur. Çeç Damga Mührün,...

Gürcistan’da 1.8 milyon yıllık insan dişi bulundu

9 Eylül 2022

9 Eylül 2022

Gürcistan’ın başkenti Tiflis’in yaklaşık 100 km güneybatısında Orozamni köyü yakınlarında 1.8 milyon yıllık insan dişi bulundu. Gürcü arkeologlar tarafından bulunan...

Paleonursery, 518 milyon yıl önceki hayata ayrıntılı bir bakış sunuyor

6 Temmuz 2021

6 Temmuz 2021

518 milyon yıl önce tortul çığ altında gömülü binlerce denizaltı hayvanının fosilleşmiş örnekleri Çin’in Kunming yakınlarında bulundu ve bunların çoğu...

Tunç Çağı Çobanlarının Yolculukları Hakkında Yeni Görüş

22 Ekim 2020

22 Ekim 2020

Şu anda güney Rusya’da bulunan Bronz Çağı doğa pastoralistleri, daha önce düşünülenden daha kısa mesafeler kat ettiler. Hint-Avrupa dillerinin bu...

İsveç’in 7000 yaşındaki “kadın şamanı” nasıl canlandırıldı

8 Şubat 2022

8 Şubat 2022

1980’lerin başında Trelleborg yakınlarındaki Skateholm arkeolojik alanında Mezar XXII’nin kazımı sırasında bulunan “kadın şamanı” canlandırıldı. Mezar XXII alanın kazımında MÖ...

20 Milyon Yıllık Fosil Ödeme Aracı Olarak Kullanılmış Olabilir

22 Ekim 2021

22 Ekim 2021

Bu yıl gerçekleştirilen arkeolojik kazı çalışmalarında ilginç buluntu ve bilgilere ulaşılıyor. Bunlardan birisi de, Tyana Antik Kenti’nde ele geçirilen 20...

Kırk Yıldır Devam Eden Zominthos Minos Sarayı Kazısı Tamamlanmak Üzere

1 Ocak 2022

1 Ocak 2022

Girit adasının Kaz Dağı eteklerinde yer alan bölgenin ilk ve tek Minos sarayının yaklaşık 40 yıl süren kazıları tamamlanma aşamasına...

Yunus Emre Müzesi Bakımsızlıktan Harabeye Dönüyor

29 Temmuz 2021

29 Temmuz 2021

Okuduğu Türkçe şiirleri ile gönülleri fetheden tasavvuf ehli, halk ozanı Yunus Emre için, yetiştiği Eskişehir’de kurulan Yunus Emre Müzesi ve...

Norveç’te kullanılmış tarihsiz rün takvimi

3 Aralık 2022

3 Aralık 2022

Günleri, ayları, yılları gösteren zaman çizelgesi takvim, ilk örnekleri ile insanın tarıma başladığı Mezopotamya’da karşımıza çıkar. Tarım için olmazsa olmaz...

Yunanistan’ın Akropolisi Çimentolama Kararına Tepkiler Büyüyor

3 Kasım 2020

3 Kasım 2020

Yunanistan kültür bakanlığı Akropolis’teki anıtların ziyaret koşullarını iyileştirmek adına Atina Parthenon’un üzerinde çalışma kararı aldı. Bakanlıktan yapılan açıklamada, Akropol’de sunulan...

Göbeklitepe üzerindeki sır perdesini aralayacak yeni buluntulara ulaşıldı

26 Ekim 2022

26 Ekim 2022

Neolitik Çağ’ın başlangıç tarihini değiştirecek Göbeklitepe kazılarında bu yıl yerleşik düzene ait yeni buluntulara ulaşıldı. Kazılarda ortaya çıkarılan günlük kullanım...

2000 yıllık muhteşem Roma mavisi cam kase bulundu

23 Ocak 2022

23 Ocak 2022

Hollanda’nın en eski şehirlerinden biri olan Nijmegen’deki Winkelsteeg’de kapsamlı bir konut ve yeşil alan geliştirme alanında kazı yapan arkeologlar, kusursuz...

Yeni bulgular, Klaros Antik Kenti’nin Hıristiyanlıktan sonra da bir kahin merkezi olarak hizmet vermeye devam ettiğini gösteriyor

14 Eylül 2022

14 Eylül 2022

Milattan sonra beşinci ve yedinci yüzyıllara tarihlenen oyun tahtaları ve çatallı haç motifleri, İyonya’nın en önemli pagan kutsal alanlarından biri...

Vakıflar Genel Müdürlüğü “Ayasofya Kebir Cami İmparator Kapısı, aşınma ve ufak bir dokunma ile tahrip olmuştur”

20 Nisan 2022

20 Nisan 2022

Vakıflar Genel Müdürlüğü, Ayasofya Cami İmparator Kapısı’nda oluşan tahribat haberleri üzerine bir açıklama yayınladı. Açıklamada, tahribatın “aşınma, olağan yıpranma ve...

4.000 yıl önce Vezüv Yanardağı’nın Plinian patlamasıyla gömülen Tunç Çağı köyü Afragola

1 Ekim 2022

1 Ekim 2022

Vezüv Yanardağı’nın Plinian patlaması, yaklaşık 4.000 yıl önce – Roma kenti Pompeii’yi gömmeden 2.000 yıl önce – güney İtalya’nın Campania...

Yorumlar
Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]