3 December 2025 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

Asur Ticaret Koloni Çağı’nda evlilik, boşanma, nafaka ve aile konutu

Anadolu’da yazılı tarih Asurlu tüccarların kurduğu ticaret kolonileri ile başlamıştır.

Asur Ticaret Koloni Çağı olarak nitelendirilen bu dönem sayesinde Anadolu’da var olan ticari, sosyal, dini ve siyasi yaşam hakkında bilgilere sahip olmaktayız.

Asurlu tüccarların Anadolu’da kurdukları karum olarak bilinen ticaret istasyonlarında-ki bunların başında Kayseri’de bulunan Kültepe/Kaniş karumu gelmektedir- yapılan kazılarda elde edilen çivi yazılı tabletler 4.000 yıl önceki yaşamla ilgili bilgilere ulaşmamızı sağlamaktadır.

Kültepe kazılarında çoğunlukla ticari sözleşmeler, antlaşmalar, mektuplaşmaların yer aldığı tabletlere ulaşılmıştır. Bu belgelerin yanında az da olsa evlilik ve boşanma sözleşmeleri de ele geçmiştir.

Anadolu’da ticaretle uğraşan Asurlu tüccarlar, her ne kadar ülkelerinde eş ve çocuklara sahip olsa da Anadolu’da da evlenmiş ve çocuk sahibi olmuşlardır.

Bulunduğu toprakarın kültürü ve kanunların gölgesi altında yaşamlarını sürdüren Asurlu tüccarlar, yerli eşleri ile ileride sorun çıkmasını engellemek için evlilik ve boşanmalarda sözleşmeler düzenlemişlerdir.

Kadına Boşanma Hakkı Veriliyor

Kültepe’de ele geçirilen çivi yazılı tabletlerde Asurlu bir tüccar olan Lakibum (metinlerde yazılış şekli Lāqīpum) ile Anadolulu kadın Hatala arasında yapılan bir evlenme sözleşme metnini örnek verebiliriz. (Metnin yayınlandığı yer Hrozný, 1952: No:3; Lewy, 1956: 8-10; Albayrak, 1995: 55vd.).

Çivi yazılı tablet evlilik sözleşmesi

Metnin çevirisi şöyledir:
Lakibum, Enišru’nun kızı Hatala (ile) evlendi. Lakibum memlekette (yani: Anadolu’da) ikinci bir eş almayacak, Şehirde (yani: Asur’da) kötü bir kadın alacak, eğer iki yıla kadar Hatala, Lakibu(m) için çocuklar doğurmazsa, Hatala bir esire (yani:köle bir kadın) satın alacak ve kendisi için bir çocuk elde ettikten sonra esireyi gönlünün istediği yere ücret kar satacaktır. Eğer Lakibum Hatala’yı boşayacak olursa, 5 Mana (Yaklaşık: 2 Kg. 400 Gr.) gümüş tartacak (yani: verecektir) ve eğer Hatala Lakibum’u boşayacak olursa, (o da) 5 Mana gümüş verecek(tir).Tanıklar: (Asurlu) Masa (ve gene Asurlu) Ašur-istikal, (Anadolulu) Talia (ve Anadolulu kadın tanık) Šubi-anika’nın huzurunda (yazıldı).

Metinde dikkat çeken ayrıntılar…

Kadın ve erkek arasında eşitlik. Evlilik müessesini kuran iki ana kurucu olduğu dikkatlerden kaçmamaktadır. Kadın ve erkek evlilik ve boşanma durumlarında eşit tazminat haklarına sahiptir. Çok eşlilik, Anadolu özelinde (poligami) engellenmektedir. Sözleşmede, kadının tanıklığı kabul edilmektedir.

Aile Konutu İbaresi Dikkatlerden Kaçmıyor

Bir diğer evlilik sözleşmesini ihtiva eden metin ise kilden yapılmış bir zarfın içinde olmasından dolayı açılıp okunamamış sadece zarf üzerinde yazan bilgiler çevrilmiştir.

Zarf üzerinde şu bilgilere yer verilmektedir.

Sözleşme (damat) Saparašnaile (gelin) Kulsia arasında yapılan evlilik sözleşmesidir. (Metnin yayınlandığı yer: Bilgiç-Sever, vd.1990: 40 No: 21.).

Hanu’nun mührü, Inar’ın mührü, (Asurlu) Aššur-mālik’in mührü, (damat) Saparašna’nın mührü, (kendine ait özel mührü olan Anadolulu gelin) Kulsia’nın mührü: Saparašna Kulsia ile evlendi. Ev her ikisinin olup yoksullaşırlar ya da zenginleşirlerse her ikisine aittir. Ve eğer Saparašna (eşi) Kulsia’yı boşarsa, evi her ikisi bölüşecekler(dir). Öldükleri zaman evi (varisleri, “ancak, akrabalıkları ya da yakınlıkları metinde belirtilmemiştir”) Hištahšušar ve Peruwa alacaklar(dır).

Metinde dikkat çeken aile konutu kurumunun o dönemde var olduğudur. Aile konutu kurumu Türkiye’ye 1 Ocak 2002 de Medeni Hukuk’a girdiğini düşünürsek oldukça önemli bir hukuksal gelişimin varlığını görüyoruz bu metinle…

Boşanma sözleşmesi Anadolulu kadın Šakriušwaile AsurlutüccarAššur-taklaku arasında yapılmıştır. (Metnin yayınlandığı yer: Sever, 1992: 484vd.). Metnin çeviris şöyledir: Šakriušwa, Aššur-taklaku’nun karısıdır. Koca ve karısı boşandılar, biri diğerine her hangi bir konuda hiçbir şekilde itirazda bulunamayacak(tır). O kadının(yani: Šakriušwa’nın) fiyatı (yani: nafakası/tazminatı ) konusunda hiçbir (şekilde) itirazedilmeyecektir. Šakriušwa ister bir yerliye (yani: Anadolulu bir erkeğe) isterse Asurlu tüccara, gönlünün istediği bir yere gidecek ve Aššur-taklaku ise gönlünün istediği bir hanımla evlenecek(tir). Biri diğerine onun tazminatı konusunda itiraz edemeyecek(tir).Tanıklar: Wahanašna’nın oğlu Alulu’nun huzurunda, Dalaš’ın oğlu Šatahšu’nun huzurunda, Anina’nın huzurunda, (Asurlu) İdi-Aššur’un huzurunda,Ušman-ahšu’nun huzurunda (yazdı).

Makalede yer alan tablet çevirileri Prof. Dr. Cem Karasu, “Çivi yazılı Belgelere Göre Eski Anadolu Kadını Hakkında Bazı Gözlemler” ÇÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Cilt 15, Sayı 3 (Arkeoloji Özel Sayısı), 2006, s.45-66 alınmıştır.

Banner
Benzer Yazılar

Arkeologlar Düzce’de 1500 yıllık Bizans su havuzu ortaya çıkardı

11 Kasım 2024

11 Kasım 2024

Düzce’nin Konuralp Mahallesi’ndeki antik tiyatroda yapılan arkeolojik kazılarda Bizans dönemine ait olduğu tespit edilen yaklaşık 1500 yıllık su havuzu bulundu....

Atatürk’ün Arkeolojiye Verdiği Önem

28 Ekim 2020

28 Ekim 2020

Tabiatın esrar dolu sinesine her gün daha çok girmekte olan insan zekası, realiteye kavuşmak için çalışanları tatmin edecek ve insanlık...

Tarihin İlk Bilinen Barış Antlaşmasına Açılan Kapı Kadeş Savaşı

13 Aralık 2020

13 Aralık 2020

Takvimler M.Ö. 1274 yılını göstermekte… Yer günümüz Suriye toprakları içinde kalan Kadeş ovası… Dönemin iki büyük egemen gücü Hititler ve...

Evliya Çelebi’nin Seyahatname’sinde yer alan bilgilerle başlayan Divriği Kalesi kazılarında 2000 yıllık bir Urartu eseri gün yüzüne çıkarıldı

4 Ocak 2024

4 Ocak 2024

Sivas’ın Divriği ilçesindeki Divriği Kalesi’nde yapılan kazılarda, 2000 yıllık bir Urartu metal objesi başta olmak üzere birçok buluntu ortaya çıkarıldı....

Apollon Tapınağı’nın bulunduğu Kız Ada kazıları devam ediyor

13 Ekim 2022

13 Ekim 2022

Bursa’nın Nilüfer ilçesinde yer alan Gölyazı’daki 5 bin kişilik olduğu düşünülen antik tiyatro ve Apollon Tapınağı’nın yer aldığı Kız Ada...

Tunceli’de Urartulara ait olduğu düşünülen iki açık hava tapınağı keşfedildi

28 Mart 2024

28 Mart 2024

Arkeologlar, biri Tunceli’nin en doğusunda, diğeri ise en batısında olmak üzere iki kale içinde açık hava tapınağı keşfettiler. Açık hava...

Efsanelerin Şehri Troya’da 4.500 Yıllık Altın Broş ve Yeşim Taşı Keşfedildi

27 Eylül 2025

27 Eylül 2025

UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndeki Troya Antik Kenti, 160 yılı aşkın süredir devam eden kazılarda dünya çapında yankı uyandıracak yeni bir...

Anadolu’da bir ilk “İmparatorun koruyucusu” unvanını taşıyan lahit bulundu

29 Nisan 2022

29 Nisan 2022

Kocaeli’de Anadolu’da ilk defa “İmparatorun koruyucusu” unvanını taşıyan lahit bulundu. 2017-2019 yılları arasında bir binanın temel inşaatı sırasında arkeolojik maddi...

Misis Antik Kenti kazı çalışmaları başladı

26 Mayıs 2022

26 Mayıs 2022

Adana Yüreğir ilçesi sınırlarında yer alan Misis Antik Kenti 2022 yılı kazı çalışmalarına başlandı. Tarihi İpek Yolu üzerinde önemli bir...

Göbeklitepe’de 12 Bin Yıllık İnsan Heykeli Ortaya Çıkarıldı

19 Eylül 2025

19 Eylül 2025

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Şanlıurfa’daki Göbeklitepe’de yürütülen kazılarda, duvar içine yatay olarak yerleştirilmiş bir insan heykelinin gün...

Hititlerin ünlü altın kabzalı demir hançeri dünya dışı kökenleri olan demirden dövülmüş

17 Nisan 2024

17 Nisan 2024

Anadolu medeniyet sahnesinin en büyük oyuncusu Hititler demiri işleme ve kullanımında da öncü toplumdu. Alacahöyük kazılarında ele geçen altın kabzalı...

Antik Çağ insanın beslenmesinde zengin fakir ayrımı dikkat çekiyor

25 Kasım 2021

25 Kasım 2021

Yerleşik hayata geçilmesi ile birlikte görülmeye başlayan yönetici, elit yapı, mülkiyet sahipliliği, kaynakların adaletsiz kazanımı ve dağılımından doğan varsıllığın yoksul...

Bukoleon Sarayı restorasyonunda bulunan iskeletler, Haçlı ordusunun Konstantinopolis’te gerçekleştirdiği katliamının kurbanları mı?

28 Kasım 2021

28 Kasım 2021

Bukoleon Sarayı kazılarında dağınık vaziyette bulunan 7 iskeletin, Konstantinopolis’te Haçlıların gerçekleştirdiği katliamın kurbanları olabileceğine dair düşünce üzerinde duruluyor. İstanbul Büyükşehir...

Kibyra Antik Kenti’nde kış aylarında üzeri kapatılan Medusa Mozaiği yeniden ziyarete açıldı

12 Nisan 2025

12 Nisan 2025

Burdur’un Gölhisar ilçesindeki Kibyra Antik Kenti, kış aylarında koruma altına alınan Medusa mozaiğiyle yeniden ziyaretçilerini ağırlamaya başladı. Yaklaşık 2000 yıllık...

Tunç Çağı Dönemine Ait En Büyük Tanrıça Heykeli Bulundu

22 Kasım 2020

22 Kasım 2020

Anadolu toprakları, tunç çağı dönemine ait eşsiz eserlerle dolu… Bugüne kadar gerçekleştirilen arkeolojik çalışmalar neticesinde bu topraklarda insanlık tarihi açısından...

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]