8 December 2024 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

Arkeolojide Mimari Kalıntıların Önemi

Mimari oluşumlar bir yerleşimin genel görünümü dışında bize birçok bilgi verir. Bir yerleşimin nasıl bir organizasyona sahip olduğu, sosyal farklılaşmasını ve teknik gelişimini sergileyen maddi kültürel eserlerin varlığıdır.

Mimari yapıların varlığı geçmişe açılan kapılar gibidir. İnsan gelişimiyle birlikte teknik olarak ilerlemenin göstergesi olarak gösterilebilir. Yazının olmadığı dönemler düşünüldüğünde yapı malzemeleri ve inşaat yapım teknikleri servet farklılaşmasının göstergesi olabilir ve sözlü olmayan bir iletişim biçimi olarak kabul edilebilir. Bununla birlikte mimari sosyal statü farklılaşmasını da aktarabilir.

Mimari yapı statüyü, yönetim şeklini hatta dini adetleri de anlamamız için önemlidir. Fakat bazı durumlarda mimarinin geleneksek olarak devam edilme süreçleri yüzünden bize aktardıkları bilginin iyi tahlil edilmesi gerekmektedir.

Genel olarak mimari yapılar ihtiyaçlar doğrultusunda şekillenmekle birlikte yeni öğrenilen ya da tecrübelerle geliştirilen bir yapılaşmada göstermektedir. Yerel malzemelerin kullanımı prehistorik dönemlerde oldukça etkilidir. Ama insanlar geliştikçe mimaride buna paralel bir doğrultuda gelişmiştir.

Kerpiç mimarisi, insan seçimlerini yansıtan kültürel bilgilerle doludur. Her seçim kolektif ve bireysel kültürel uygulamalar hakkında bilgi içerir. Bu nedenle, kerpiç üretimi üzerine yapılan çalışmalar, tıpkı seramik teknolojisi üzerine yapılan çalışmaların tek bir kaynak materyali paylaşan iki çömlekçiyi ayırt edebildiği gibi, paylaşılan tariflerin tanımlanmasına izin verebilir. Ama buradaki en büyük sorun bir çok kerpiç yapının günümüzde kadar sağlam ve tam korunmuş olarak gelemeyişidir.

Mimari yapıların kültürler arası ticaretin başlaması ile birlikte birbirlerinden etkilenmiş olması  kentleşme sürecini hızlandırmış olmalıdır. Ancak bu etkileşimin kökten bir değişimi ifade etmemesi de oldukça ilginçtir. Örneğin: Mezopotamya ve Anadolu arasındaki etkileşim oldukça fazladır. Buna rağmen Anadolu’nun bu etkileşimde kendi kültürünü korumuş olması dikkate alınması gereken bir olgudur. Kültürler birbirlerini etkilemiş ama var olan kültür her zaman baskın kültür olarak varlığına devam etmiştir. Bu sebeple mimari yapıların bir bölgenin esas kimliğini gösterdiği söylenebilir.

Toplumdaki gelişmelerin mimari unsurlara yansımış olması şaşırtıcı bir durumdan ziyade gelişime açık olmanın ifadesi olarak görülmektedir. Bununla birlikte artan ticaretin ve zenginliğin mimaride değişime yol açtığı da kesindir. İthal mermerler, kesme taşlar ve farklı bölgelerden getirilen malzemeler de bir çeşit zenginliğin dışa yansıması olarak ele alınmalıdır. Anadolu’nun Tunç çağında gelişen krallıklarında bu durum oldukça net olarak izlenmektedir. Demir çağına gelindiğinde ise yerel krallıkların etkili gelişimleri dikkat çekicidir.

Phrgyler’in, Balkanlar üzerinden Anadolu’ya geldikleri zaman yaptıkları taş temelli üzeri dal, çamur karışımlı evlerinin yerlerini çok değil birkaç yüz yıl içinde Gordion gibi anıtsal bir kentle taçlandırmaları açıklamamıza örnek teşkil edebilir. Her ne kadar Erken Demir Çağında 200 yıl gibi bir süre gelişimin tersi yönde ilerlediğini düşündürse de bu dönem daha gelişmiş toplulukların önünü açmış gibi görünmektedir.

Kentleşmenin ve mimari gelişmelerin bir toplumun gelişimiyle paralel ilerlediğini söyleyebiliriz. Yerleşme olarak ele alınacak herhangi bir kazı çalışmasında ortaya çıkarılacak yapı kalıntılarının o yerin insanları ve yaşayışları hakkında, teknolojileri ve üretimleri hakkında bilgiler vereceği kesindir. Mimari sadece bir şehrin planını değil oradaki hayatı da bize anlatır.

Banner
Benzer Yazılar

Araştırmacılar, Neandertallerin İnsanlarla Aynı İşitme Kapasitesine Sahip ve Konuşabildiklerini Söylüyor

2 Mart 2021

2 Mart 2021

Bilim insanları, insan evrimi konusunda uzun süredir devam eden bir soruyu çözmüş olabileceklerine inanıyorlar. Neandertal kulaklarının sanal olarak yeniden yapılandırılması...

Eskişehir’de İnşaat İşçileri Antik Bir Lahit Buldular

2 Mart 2021

2 Mart 2021

Eskişehir’in Seyitgazi ilçesinde belediye tarafından yapılan inşaat çalışmaları sırasında antik bir lahit bulundu. Anadolu Ajansının yaptığı habere göre, Yazıdere mahallesinde...

Yay Ve Oku Erkeklerden Daha İyi Kullanan Savaşçı Kadınlar “Amazonlar” Türk Kökenli mi?

25 Ekim 2020

25 Ekim 2020

Savaşmak bir çok medeniyette sadece erkeklere özgü bir meslek bir yaşam tarzı olarak görülmüştür. Oysa ki tarihin gizli kalmış sayfalarında...

Yeni Arkeolojik Keşifler İncil’deki Tarihi Olayları Doğrulayabilir

22 Mart 2021

22 Mart 2021

İlk arkeolojik gelişmelerin İncil’i doğrulamak ve antika eşyalar biriktirmek için yapıldığını hepimiz duymuşuz veya okumuşuzdur. Temeli buna dayanarak kutsal kitaplarda...

İzmir Arkeoloji Müzesi’nde Şarap Tanrısı Dionysos’a adanan eserler sergileniyor

6 Eylül 2022

6 Eylül 2022

İzmir Arkeoloji Müzesi, “Görmediklerinizi Göreceksiniz” etkinlikleri çerçevesinde Yunan şarap, eğlence ve tiyatro tanrısı Dionysos’a adanan eserleri ziyarete açtı. “Göremediklerinizi Göreceksiniz”...

Roma Britanyası’nda aslanlı infaz yapıldığına dair yeni kanıt bulundu

8 Ağustos 2021

8 Ağustos 2021

Roma Britanyası’nda mahkumların aslanlara atılarak vahşi bir şekilde infaz edildiğine dair yeni kanıt bulundu. Halka açık gösteriler sırasında uygulanan mahkumların...

Sofular Kazısında Yeni Bir Bovit Türü Bulundu

27 Ağustos 2022

27 Ağustos 2022

Nevşehir’in Ürgüp ilçesi Sofular Köyü’nde devam eden kazılarda yeni bir bovit türü keşfedildi. Dünya literatürüne girmesi beklenen yeni bovit türüne...

Leonardo Da Vinci’nin Bilinmeyen Çizimi Sanatın Kutsal Kasesi Olabilir mi?

25 Kasım 2020

25 Kasım 2020

Leonardo Da Vinci (1452-1519), Rönesans’ın en büyük dahilerinden biriydi. Buluşları, resimleri ve heykelleri bugün milyonlarca kişi tarafından beğeniliyor, ancak şimdiye...

Çocuklar Kum Havuzunda Tunç Çağı Mezar Buldu

5 Temmuz 2021

5 Temmuz 2021

Arkeolojik kazı çalışmalarında ya da yüzey araştırmalarında bazen kültürel varlıkların toprak altından çıkartılması ilginç inanılmaz hikayelerin yaşanmasına sahne olur. Bu...

Seydişehir’deki Gökhöyük kazı çalışmaları ile Neolitik Dönem’den Demir Çağı’na kadar olan süreç araştırılacak

8 Temmuz 2023

8 Temmuz 2023

Konya’nın 100 km güneyinde bulunan Seydişehir ilçesindeki Gökhöyük arkeolojik alanında kazı çalışmaları başlıyor. Kazılarda Neolitik Dönem’den Demir Çağı’na kadar olan...

Türk Müzeciliğinin Kurucusu “Osman Hamdi Bey”

24 Şubat 2021

24 Şubat 2021

Arkeolojik eserlerin koruyucusu, eski eserlerin yurtdışına çıkarılmasını yasaklayan yazıyı çıkartan kişi, iyi bir ressam, arkeolog, müzeci, aynı zamanda farklı bir...

Sırp Gümrüğü Bir Kamyona Gizlenmiş 2113 adet Tarihi Eser Buldu

2 Ocak 2021

2 Ocak 2021

Sırp gümrüğünde bir tır kamyonunda gizlenmiş olarak tam 2113 adet tarhi eser bulundu.   Sırp Gümrüklerinin “büyük tarihi ve arkeolojik...

Mısır’da Kölelerin Yaşamı Düşündüğümüz Kadar Zor Değildi!

23 Ekim 2020

23 Ekim 2020

Mısır Bilimci Dr. Andrzej Ćwiek Mısır’daki kölelerin hayatının düşündüğümüz kadar zor olmadığını anlatıyor. Popüler düşüncenin aksine Piramitlerin yapımında kölelerin çalışmadığını...

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]