29 December 2025 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

Anadolu’nun Karanlık Çağı

Anadolu tarih boyunca farklı insan topluluklarına ev sahipliği yapmış ve her daim değişik ve gelişkin bir kültür yapısına olanak sağlamıştır. Birleştirici olduğu kadar ayırıcı bir yönü de olmuştur. Asya ve Avrupa arasında kimi zaman en büyük birleştirici güç kimi zamanda bir duvar kadar ayrıştırıcıdır.

Hitit krallığının yaklaşık MÖ. 1200-1190 civarında yıkılışı bu coğrafyada yaşayan halklar için bir dönüm noktası olmuştur. Bu tarihten itibaren Anadolu içlerine doğru 4 büyük göç dalgası görülmektedir. Birincisi balkanlardan gelen Thrak-Frig göçleri, ikincisi Yunanistan’dan güneybatı Anadolu’ya olan Dor göçleri sonrasında yine buradan batı Anadolu tarafına gerçekleşen İon göçleridir. Tabii bu sırada Transkafkasya dan Orta Anadolu platosuna gelen Muşkileri ve Suriye’den Anadolu içlerine ulaşan Aramileri de unutmamak gerekir.

Görünen odur ki bu dönem Anadolu’nun en zor ve karışık günleridir. Peki nedir bu göçlerin sebebi?

Aslında bu sorunun yanıtını bugün bile tam olarak vermek mümkün olmamıştır. Tahminler ise bu göçlere en büyük sebebin o dönem şiddetli bir kuraklık olduğu ve göçebe ya da yarı göçebe yaşayan halkların yer değiştirmeleri sonuç olmuştur diyebiliriz. Hitit varlığı ile güçlü ve neredeyse bütünleşmiş bir Anadolu Hitit devletinin sona ermesiyle bir nevi boşlukta kalmıştır. Ve bu boşluğu daha az gelişmiş topluluklar dolduracaktır. Bu dönem Anadolu ve kuzey Suriye de oldukça karmaşık bir döneme karşılık gelir. Antik Dünya’nın büyük devletleri yerini köy kültürüne bırakmaktadır.

Anadolu ve Ege de Geç Tunç Çağı ve Erken Demir Çağı arasındaki geçiş süreci ani değişimlere sahne olmuştur. Geç tunç çağında Uluslararası ilişkilerin güçlendiği dönemin sonunda bu sistemin ve bu sisteme bağlı olan ekonominin hızla çöküşüne tanık olunmuştur.

Bölgesel farklılıklar Anadolu için yeni bir değişim değildir. Anadolu çok sesli topluluklara her daim alışık bir yapıdadır.

Demir çağında Anadolu yerleşimleri

Bu dönem Mısır ve Ugarit kaynaklarında deniz kavimleri adını verdikleri bir halkın Anadolu’yu istila etmesinden bahsedilse de bu tarih içinde bir sorunsal olmak dışında çok ta bir tanımlama getirmemiştir.

Anadolu içim Hititlerin yıkılış tarihi olan Mö.1200 ve 800 yılları arasındaki dönem “Karanlık çağ” olarak adlandırılmıştır. Bu karanlık çağın sonu ise M.Ö. 330’lar da büyük İskenderin Persleri yenmesiyle bitecektir.

Bu dönem neredeyse Anadolu’nun eskiyi yeniden yaşaması gibi kıt bir dönemdir. Öyle ki Erken demir çağ verilerinin azlığı bu dönemin nedenini nasılını sorgulamamıza bile izin vermeyecek kadar azdır.

Son dönemlerde arttırılan demir çağ kazılarının sonuçları ve bulguları bu dönemi aydınlatacak en önemli kanıtları bize sunacaktır.

Dönem aydınlatılana kadar bizlerde neden yeni gelen toplulukların çark yapımı üretim yerine elle yapılmış seramikleri tercih ettiğini bilemeyeceğiz! Ya da Hititler gibi neden anıtsal yapılar yapmadıklarını…

Kaynak: Ana resimde kullanılmış olan harita görselimiz Prof. Dr. Şevket Dönmez’ e aittir.(Dönmez, 2016: 81)

Banner
Benzer Yazılar

Arkeologlar Kuzey Makedonya’da 2500 Yıllık Yerleşim Ortaya Çıkardı

12 Nisan 2025

12 Nisan 2025

Kuzey Makedonya’daki Crnobuki köyü yakınlarındaki Gradishte’de yakın zamanda yapılan arkeolojik kazılarda sitenin tarihi önemi hakkındaki önceki varsayımları sorgulayan önemli bir...

Araştırmacılar, yanmış kalıntılardan yola çıkarak İncil’de geçen Yahuda Krallığı’na karşı düzenlenen seferleri doğruladı

26 Ekim 2022

26 Ekim 2022

İsrail’deki 17 arkeolojik alanda 21 yıkım katmanını, yanmış kalıntılarda kaydedilen dünyanın manyetik alanının yönünü ve / veya yoğunluğunu yeniden yapılandırarak...

Yazı sistemlerinin evrimine ışık tutan Afrika Vai Dili

5 Şubat 2022

5 Şubat 2022

Yaklaşık 5 bin yıllık bir geçmişe sahip yazının gelişimi üzerine çalışmalar devam ediyor. Mezopotamya’da ortaya çıkan yazı, günümüzde bilindiği kadarıyla...

Polonyalı arkeologlar, Roma lejyoner kampında antik bir “buzdolabı” keşfettiler

30 Eylül 2022

30 Eylül 2022

Polonyalı arkeologlar, Novae’deki (Bulgaristan) Roma lejyoner kampındaki kazılar sırasında antik “buzdolabı” olarak tanımlanabilecek yiyecekleri depolamak için kullanılan seramik plakalardan yapılmış...

Kırk Yıldır Devam Eden Zominthos Minos Sarayı Kazısı Tamamlanmak Üzere

1 Ocak 2022

1 Ocak 2022

Girit adasının Kaz Dağı eteklerinde yer alan bölgenin ilk ve tek Minos sarayının yaklaşık 40 yıl süren kazıları tamamlanma aşamasına...

Trabzon’da 700 Yıllık Kilise Müze Oluyor

31 Ocak 2021

31 Ocak 2021

St. Michael kilisesinin 2018 yılında başlayan restorasyonu tamamlandı. Trabzon’un Akçaabat beldesinde bulunan 7 asırlık kilisenin bundan sonra müze olarak hizmet...

Liangzhu Müzesi, Arttırılmış Gerçeklik Deneyimi İle Genç Müze Severleri Kendine Çekiyor

5 Kasım 2020

5 Kasım 2020

Liangzhu Müzesi, AR, VR teknolojileriyle gençleri etkileyecek bir sistem kurdu.1 Kasım’dan bu yana AR gözlükleri resmi olarak Liangzhu Müzesi’ndeki rehberli...

İstanbul’un İlk Ev Sahipleri Gerçekten Yunanistan’dan Gelen Megaralılar mı?

22 Aralık 2020

22 Aralık 2020

İstanbul’un ilk kuruluşu denildiği zaman akla ilk gelen çeşitli efsanelerle düzenlenmiş Yunanistan’dan gelen Megaralılara ait hikayelerdir. Tarihsel anlatımlar efsanelerden hoşlanmış...

Bilimsel Astronominin Babası Hipparchus’un kayıp efsanevi yıldız haritasına ait bir parça bulundu

21 Ekim 2022

21 Ekim 2022

Bilimsel astronominin babası Hipparchus’un çizdiği ve binlerce yıldır kayıp olan Dünyanın en eski yıldız haritasına ait bir parça bulundu. Hipparchus’un...

Tripolis’te 1600 Yıllık Lüks Villa Ortaya Çıktı: Konuklara Havuzda Yetiştirilen Balıklar İkram Edilmiş

19 Temmuz 2025

19 Temmuz 2025

Denizli’nin Buldan ilçesinde, Büyük Menderes Nehri kıyısında yer alan Tripolis Antik Kenti’nde sürdürülen arkeolojik kazılarda, Roma dönemine ait olduğu değerlendirilen...

Suudi Arabistan’da İslam öncesine ait yazıt ve boğa başı keşfedildi

18 Şubat 2023

18 Şubat 2023

Suudi arkeologlar, Necran bölgesindeki Al Ukhdud kazı alanında İslam öncesine ait yazıt ve bronz boğa başı keşfettiler. Keşfi, Suudi Arabistan...

Obsidyen taşlarının analizi Minos Uygarlığı’nın yıkılış düşüncelerine farklı boyut kazandırıyor

25 Ağustos 2022

25 Ağustos 2022

Tunç Çağı döneminde Girit Adası’nda yüksek medeniyet kuran Minos Uygarlığı’nın yıkılıp Miken Uygarlığına evrilme süreci üzerine kurulan teorileri sarsacak yeni...

Kazılar, Samikon’daki Poseidon Tapınağı’nın daha önce tahmin edilenden daha anıtsal olduğunu gösteriyor – Yeni Keşifler

9 Kasım 2024

9 Kasım 2024

Avusturya Bilimler Akademisi ve Yunanistan Kültür Bakanlığı’ndan arkeologların Batı Mora’daki Kleidi-Samikon’da yürüttüğü yeni kazılar, 2022 yılında keşfedilen tapınağın daha önce...

İmparator Neron: Zalim Bir Yönetici mi Yoksa Zengin Aristokrat Düşmanı mı?

10 Kasım 2020

10 Kasım 2020

Günümüzden yaklaşık 2000 yıl öncesinde İmparator Nero‘nun (Neron) Roma’yı yaktığı söylencesi İmparator Nero’ya Romanın en kötü şöhretini getirmiştir.  Roma’yı yaktığı...

Hitit–Luvi Yazıtı, Orta Anadolu’daki İvriz Kaynağının Antik Adını İlk Kez Ortaya Koydu

19 Kasım 2025

19 Kasım 2025

Konya’nın Ereğli ilçesinde 1986 yılında ortaya çıkarılan ikinci Tarhunza steli üzerinde yürütülen yeni epigrafik inceleme, bölgenin kutsal su kültüne ilişkin...

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]