21 November 2024 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

Ağlama Duvarı meydanı kazılarında Birinci Tapınak Dönemine ait kil mühür baskısı bulundu

Kudüs’teki Ağlama Duvarı meydanında devam eden kazılarda Birinci Tapınak Dönemine ait kil mühür baskısı (bulla) bulundu.

Kazı ekibinde yer alan Dr. Weksler-Bdolah’a göre, “Yasal bir kazıda ilk kez böyle bir mühür baskısı bulundu ve 2.700 yıl önce Kudüs’te bir valinin varlığına dair İncil kaydını destekliyor.”

Mühür baskısı 13 x 14 mm ölçülerindedir ve pişmiş parça kil topak kullanılarak yapılmıştır. Mührün üst kısmında karşılıklı konumda iki figür tasviri alt kısmında ise eski İbranice yazıyla yazılmış bir yazıt görülüyor.

Yazıtta “şehrin valisine ait” yazıyor. “Şehrin Valisi” unvanı İncil’den ve İncil dışı belgelerden, kral tarafından atanan bir yetkiliyi işaret ediyor.

Ağlama Duvarı meydanı kazıları
Fotoğraf: Ağlama Duvarı meydanı kazıları. Yoli Shwartz, Shlomit Weksler-Bdolah ve Clara Amit

İbrani Üniversitesi’nden Prof. Tallay Ornan ve Tel Aviv Üniversitesi’nden Prof. Benjamin Sass mühür üzerinde yer alan tasviri “İki adam çift çizginin üzerinde ayna benzeri bir şekilde karşı karşıya geliyor. Başları, ayrıntılardan yoksun büyük noktalar olarak tasvir edilmiştir. Dışa bakan eller aşağı indirilir ve içe bakan eller kaldırılır. Tüm figürler çizgili diz boyu giysiler giyiyor” şeklinde anlatıyor.

Birinci Tapınak Dönemi; Kral Süleyman tarafından M.Ö. 960 dolaylarında Birinci Tapınak’ın inşası ile başlayan ve Nabukadnesar yönetimindeki Babilliler tarafından M.Ö. 586’da tapınağın yıkılması ile sonuçlanan döneme verilen addır.

IAA arkeologları, mührün muhtemelen valilik ofisinin bir göstergesi olarak hizmet eden önemli bir mektup veya resmi gönderiye yerleştirildiğini öne sürüyorlar.

Keşif, Ağlama Duvarı meydanının kuzeybatı kesiminde, Birinci Tapınak Dönemi’ne (MÖ 7. ila 6. yüzyıllar) tarihlenen bir tabakada gerçekleştirildi. İsrail Eski Eserler Kurumu tarafından yapılan bir basın açıklamasına göre, bu alanda açığa çıkan birkaç binadan biri, füze ve mührün muhtemel varış noktasıydı.

Önceki kazılar, civarda büyük mühür baskı toplulukları buldu ve bu da bina(lar)ın Kudüs’ün yönetiminde yer alan yüksek rütbeli yetkililer tarafından iskan edildiğini düşündürdü.

Kapak fotoğraf: Yoli Shwartz, Shlomit Weksler-Bdolah ve Clara Amit

Banner
Benzer Yazılar

İtalya’da daha önce bilinmeyen bir Etrüsk tapınağı keşfedildi

12 Kasım 2022

12 Kasım 2022

Freiburg Üniversitesi ve Mainz Üniversitesi’nden arkeologlar, İtalya’nın Lazio bölgesindeki Vulci antik kentinde daha önce bilinmeyen bir Etrüsk tapınağı keşfetti. 45...

Araştırmacılar, ilk kez, 2.000 yıldan daha eski bir Roma parfümünün bileşimini tanımladılar

26 Mayıs 2023

26 Mayıs 2023

Cordoba Üniversitesi’ndeki bir araştırma ekibi, ilk kez, 2.000 yıldan daha eski bir Roma parfümünün bileşimini tanımladı. Her şey 2019 yılında...

Avrupa’nın En Eski Savaşı Olduğu Düşünülüyordu, Pusuya Düşürülmüş Tüccarlar Oldukları Anlaşıldı!

26 Ekim 2020

26 Ekim 2020

Avrupa’nın bilinen en eski savaşının yeni analizi, Almanya’nın Tollense Vadisi’ndeki sahada ölen yaklaşık 1.400 kişinin acımasız bir yakın dövüşe katılan...

Kuzey İngiltere’nin Carlisle kentinde ortaya çıkarılan iki anıtsal Roma heykel başı

25 Mayıs 2023

25 Mayıs 2023

3. yüzyılın başlarına tarihlendirilen iki anıtsal Roma heykel başı, kuzey İngiltere’deki Carlisle’deki bir kriket kulübünde yapılan kazılar sırasında ortaya çıkarıldı....

Balawat (Imgur Enlil) Kapı Kabartmaları

2 Mart 2021

2 Mart 2021

Balawat, Dicle ve Zap Irmağının keşiştiği yani Assur üçgeni adı verilen bölgede yer almaktadır. Birinci başkent Kalhu güneyde, Durşarrukin en...

Tanrıça Kibele’nin Bulunduğu Kurul Kalesi Taş Ocağı Tehdidi Altında

20 Nisan 2021

20 Nisan 2021

2.100 yıllık Tanrıça Kibele’nin bulunduğu Kurul Kalesi arkeolojik çalışma alanının alt kesiminde yer alan taş ocağı işletmesinin patlattığı dinamitler yüzünden...

Dev Kertenkeleler Milyonlarca Yıl Boyunca Yavaş Yavaş Uçmayı Öğrendi!

30 Ekim 2020

30 Ekim 2020

Dinozorların yanında yaşayan Pterodactyl’ler ve diğer ilgili kanatlı sürüngenler, milyonlarca yıl boyunca gökyüzünün ölümcül efendileri olmak için uçma yeteneklerini istikrarlı...

Ege’de Küçük Bir Kayalıkta Bulunan Antik Kent Şaşırtmaya Devam Ediyor

9 Kasım 2020

9 Kasım 2020

Tesalya Üniversitesi Arkeoloji Bölümü’nden arkeologlar, bir zamanlar erken Bizans döneminde önemli bir şehre ev sahipliği yapan Yunan adası Kythnos yakınlarındaki...

Polonya’daki en eski bakır ürünü bir balta keşfedildi

30 Mart 2024

30 Mart 2024

Polonya’nın Hrubieszów bölgesindeki Horodło belediyesinde MÖ 4. ila 3. binyıla ait Trypillia kültürüyle özdeşleşmiş bir bakır balta bulundu. Hrubieszów bölgesinde...

Sudan’ın başkenti Hartum’da Hristiyan figürel sahnelerle kaplı gizemli bir oda kompleksi keşfedildi

8 Nisan 2023

8 Nisan 2023

Sudan’ın başkenti Hartum’da iç kısımları Hıristiyan sanatına özgü figürel sahnelerle kaplı, güneşte kurutulmuş tuğladan yapılmış gizemli bir oda kompleksi keşfedildi....

Tütün İçmenin 12 Bin Yıl Öncesine Uzandığına Dair Yeni Bulgular

12 Ekim 2021

12 Ekim 2021

Günümüzde en büyük sağlık ve ekonomik sorunlara yol açan tütün kullanımının 12 bin yıl öncesine dayandığına dair yeni bulgular keşfedildi....

Mısırlılar köleleri damgalıyordu

29 Aralık 2022

29 Aralık 2022

Eski Mısır metinleri, oymalar ve resimlerinin incelendiği bir araştırmaya göre, Mısırlılar köleleri demirden yapılmış damga mühürler ile damgalıyorlardı. Geçmiş yıllarda...

Karahantepe’de ulaşılan yerleşik köy yaşantısına dair bulgular Neolitik Çağ bilgilerimizi değiştirecek

1 Haziran 2022

1 Haziran 2022

Karahantepe’de devam eden kazılarda yerleşik köy yaşantısına dair bulgulara ulaşılması Neolitik Çağ ile ilgili bilgilerimizi derinden değiştirecek nitelikte. Denizli’de gerçekleştirilen...

Aizanoi Antik Kenti’nde yapılan kazılarda Dionysos ve Afrodit’in heykel başları ortaya çıkarıldı

11 Aralık 2023

11 Aralık 2023

Şarap tanrısı Dionysos ve aşk ve güzellik tanrıçası Afrodit’in heykel başları Kütahya’nın Çavdarhisar ilçesinde yer alan ve Anadolu’nun en iyi...

“Hepimiz Genomlarında Bir Miktar Neandertal Soyu Taşıyoruz”

7 Nisan 2021

7 Nisan 2021

Max Planck Enstitüsü’nün arkeogenetik bölümünden Kay Prufer ” Hepimiz genomlarında bir miktar neandertal soyu taşıyoruz” dedi. Bulgaristan’da yer alan Bacho...

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]