23 November 2024 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

Kerkenes yerleşimi İkinci Gordion olabilir mi?

Yozgat’ın Sorgun ilçesi sınırları içerisinde yer alan Kerkenes Dağı’ndaki yerleşme uzun zamandır bilinmesine ve araştırılmasına rağmen hala bir çok sırrı barındırmaya devam ediyor.

Örneğin, bu yerleşimin adını hala bilmiyoruz.

2003 yılı kazı sezonunda bir dönem Med kenti olduğuna inanılan yerleşimde Frig yazıtlarının bulunması, kentin Frig yerleşimi olabileceğine işaret etti.

Antik kaynaklarda Pteria olarak kaydedilen kentin burası olduğu düşünülse de 1993 yılından beri devam eden çalışmalar ne yazık ki yerleşimin Pteria antik kenti olup olmadığına dair yeterli kanıt sağlayamamıştır.

Peki bu uzun zamanda ne oldu? Neyin gün ışığına çıktığına ve neyin hala gizli olduğuna bir göz atalım.

Her şeyden önce, şehrin bir Akdeniz şehri olmadığından neredeyse eminiz. Yerleşimde yapılan her kazı bize buranın bir Frig kenti olduğunu göstermiştir. Anıtlar ve seramik kalıntıları üzerindeki Frig yazıtları ile Frig kökenli insanların burada yaşadığını biliyoruz. Burada sadece yazıtları değil, Friglere ait dini inançların izlerini de adım adım takip etmek mümkündür.

Kerkenes Dağı Planları
Kerkenes Dağı Planları

Gordion kazılarının sonuçları, yerleşimin M.Ö. 700 yıllarında askeri bir saldırı sonucu başlayan bir yangınla sona erdiğini göstermektedir. Eusebius, başkent Gordion’u yağmalayıp tahrip eden ve Midas’ın ölümüne neden olan Kimmer istilası için M.Ö. 696-695 ve Sextus Julius Africanus M. Ö. 675-674 tarihlerini verir.

Araştırmalara göre, Kerkenes şehri M.Ö. 7. yüzyılın sonlarında ve 6. yüzyılın ilk yarısında bir nesil boyunca inşa edilmiş ve iskan edilmiştir. Yeni bir ikinci başkent Gordion’u kurmak için yeterli zaman geçmiş olmalıydı.

Kapadokya Kapısı duvarının restore edilmiş bölümü. Fotoğraf: Chicago
Kapadokya Kapısı duvarının restore edilmiş bölümü. Fotoğraf: Chicago

Yerleşimde 757 yapı taşı ortaya çıkarılmıştır. Ayrıca su ihtiyacını karşılamak için tüm yaz boyunca idare edilebilen yapay göletler oluşturulmuştur. Bu yapay göletlerin tabanları taş döşeme ile kaplıdır. Yerleşimde 7 ana kapı bulunmaktadır ve kapıların anıtsal görünümü oldukça dikkat çekicidir. 7 ana kapının ana yollara açık olduğu , bu da şehrin muhtemelen her zaman tehlikede olan yoğun Kimmer saldırıları döneminde inşa edildiği göz önüne alındığında şaşırtıcı değildir. Anadolu’nun bu dönemde siyasi bir birlik olmaktan uzak, karışık bir dönemden geçtiğini de belirtmekte fayda var.

Halys Nehri Savaşı veya Tutulma Savaşı, M. Ö. 6. yüzyılın başlarında Medler ve Lidyalılar arasındaki bir çatışmaydı. Lidya kralı Alyattes ile Med kralı Kyaksares arasındaki 5 yıllık savaşın bir gününde güneş tutulması gerçekleştiğinde “Tanrılar bu savaşı istemiyor” denilerek savaş sona erdirilir ve barış anlaşması yapılır. “Tutulma Savaşı” olarak adlandırılacak olan bu olay, M.Ö. 28 Mayıs 585 tarihinde gerçekleşti. Lidya’nın Sardeis’ten bu kadar uzak bir bölgede Medlerin ordularına karşı 5 yıl yardımsız kalması mümkün görünmemektedir. Muhtemelen, Alyattes, Frig yönetimi altında olan ve hatta savaş sırasında Frigyalıların yeni başkenti haline gelen Kerkenes yerleşiminden destek alarak savaşa devam etti. Sonuç olarak savaş barış anlaşmasıyla sonuçlanmış ve bölgede 40 yıl sürecek bir anlaşmanın temelleri atılmış oldu.

Statue-base-with-sphinx

Bu dönemde Kerkenes halkı Muski, Tabal, Kashka gibi yeni katılan halklarla birlikte güçlenmeye ve büyümeye başladı. Tıpkı Gordion’un son döneminde bir sıçrama yapan, gösterişli ve anıtsal yapılar inşa etmeye başlayan Gordion halkı gibi, bu barış sonucunda kendilerini daha güvende hissettiler ve yeni bir Gordion yaratmak için çalışmalara başladılar.

Kentin yaklaşık 7 kilometre uzunluğundaki surları, 2,5 kilometrekarelik bir yerleşim alanı oluşturmaktadır. Bu kadar büyük bir yerleşimin büyük bir ekonomik güce, nüfus yoğunluğuna ve bilgiye ihtiyaç duyduğu kesindir. Burada unutulmaması gereken en önemli nokta, bu insanların zaten anıtsal bir kent inşa edebilecek kapasiteye ve bilgiye sahip olmalarıdır. Bulunan saray kompleksinin ve idari yapının varlığı bir otoritenin varlığına işaret etmektedir. Gordion mimarisine zaten aşina olan insanların kendilerini daha fazla korumak için daha güçlü tahkimat sistemleri inşa etmeye çalışmaları oldukça doğaldır.

Kapadokya Kapısı içinde kazılan kült görüntüler. A) Yarı ikonik idol (S1); B) Anikonik stel (S2); C) Heykel tabanı (S3); D) Frig fibulaları ile heykel parçası. Ben Claasz Coockson'ın çizimleri.
Kapadokya Kapısı içinde kazılan kült görüntüler. A) Yarı ikonik idol (S1); B) Anikonik stel (S2); C) Heykel tabanı (S3); D) Frig fibulaları ile heykel parçası. Ben Claasz Coockson’ın çizimleri.

Boğazköy’de Hititlerden sonra kurulan yerleşimde bu surların örneklerinin bulunduğu görülmektedir. Lidya ile barışçıl ilişkilerin bir sonucu olarak, Sardeis gibi daha güçlü ve eğimli bir surun inşası, öğrenmenin geliştiği anlamına gelir.

Belki de Boğazköy’de kayıp Pteria şehrini aramak daha doğru olur.

Kerkenes yerleşiminin M.Ö. 540 yılında başkent Gordion gibi ateşli bir yıkımla karşı karşıya kaldığı ve terk edildiği düşünülmektedir.

Fildişi Plak. Fotoğraf: Kerkenes ve Demir Şehir
Fildişi Plak. Fotoğraf: Kerkenes ve Demir Şehir

540 yılında Lidya Krallığı’nın yıkılmasıyla Frig toprakları, Pers İmparatorluğu’nun bir parçası olarak Kapadokya, Paphlagonia ve Hellespontos ile birlikte Büyük Frig satraplığına bağlanmıştır.

Kazı, bu muazzam şehrin 8.000 metrekaresini ortaya çıkardı. En erken kazılar, şehri Demir Çağı’na yerleştirecek kadar uzun olan 1928’de birkaç hafta boyunca yapıldı. Bu kısa kazıları, 1996 yılından bu yana kent genelinde uzun soluklu kazılar izlemiştir. Başlıca kazı alanları, kentin saray kompleksinin bir kısmının yanı sıra yedi şehir kapısından birini de içermektedir.

Yerleşimin zorlu iklim koşullarına rağmen kazılar en iyi şekilde devam etmektedir. Kazılar Profesör Scott Branting’in yönetimi altındadır.

Önemli not: Derslerinde bizlere farklı bakış açıları kazandıran değerli hocam Prof. Dr. Şevket Dönmez‘e teşekkür ediyorum.

Kapak fotoğrafı: Kültür Portalı

Banner
Benzer Yazılar

Antandros Antik Kentinde ki Kazılar Yıl Boyu Devam Edecek

28 Ocak 2021

28 Ocak 2021

Antandros Antik Kenti Balıkesir’in Edremit ilçesine bağlı Altınoluk Mahallesi’ne 2 km uzaklıkta yer almaktadır. Mysia ile Troas şehirleri arasında önemli konumda...

İzmir’de 14 bin yıllık insan izleri bulunan mağarada çalışmalar devam ediyor

18 Şubat 2022

18 Şubat 2022

İzmir’in Dikili ilçesinde 14 bin yıl öncesine uzanan insan izlerinin bulunduğu mağarada inceleme ve araştırma çalışmalarına aralıksız devam ediliyor. Dikili...

Milion Taşı Kazı Alanında İnsan Kabartması Bulundu

18 Temmuz 2021

18 Temmuz 2021

Doğu Roma döneminden kalan Milion Taşı (Milyon Taşı olarak da bilinir) İstanbul’un tarihi miraslarından birisidir. İstanbul’un Fatih ilçesi Cağaloğlu semtinde...

Hilar Mağaraları ve Çayönü Kazı Çalışmaları Başlıyor

13 Nisan 2021

13 Nisan 2021

Diyarbakır Ergani ilçesi’nde 12 bin yıllık geçmişe sahip Hilar Mağaraları ve Çayönü arkeolojik alanında kazı çalışmaları başlıyor. Yerleşik hayatın ilk...

Assur Saraylarından Osmanlıya Kalan Miras “Harem ve Saray Planı”

25 Aralık 2020

25 Aralık 2020

Dünya’da ilk emperyalist yayılımı gerçekleştiren Akad devletinden sonra tarih sahnesine çıkan Assur devleti Akadlıların yayılım hayallerini gerçeğe dönüştürmüştür. MÖ.9 yüzyılda...

6.500 yıllık İnönü Mağarası Anadolu Tarihine Işık Tutuyor

21 Ağustos 2021

21 Ağustos 2021

Kuzey Anadolu’da bilinen en eski Protohistorik insan yerleşim izleri görülen 6.500 yıllık İnönü Mağarası, Erken Tunç Çağı dönemi kültürü hakkında...

Dara Antik Kenti’nde keşfedilen agora gün yüzüne çıkarılıyor

6 Ocak 2024

6 Ocak 2024

Doğu Roma İmparatorluğu’nun Sasani saldırılarına karşı durmak için kurduğu Dara Antik Kenti’nde bir agora keşfedildi. Şehir, MS 507 yılında imparator...

Uzuncaburç Antik Kenti’nde 1400 yıllık iskelet ortaya çıkarıldı

2 Ocak 2022

2 Ocak 2022

Mersin’de bulunan Uzuncaburç (Diocaesarea) Antik Kenti’nde 1400 yıllık iskelet ve çevresinde kolye, kolye ucu, küpe, amulet (muska), boru biçimli bilezik ve...

Antandros Antik Kenti’nde 2.400 Yıllık Mezar Ortaya Çıkarıldı

31 Temmuz 2021

31 Temmuz 2021

2000 yılında yüzey araştırması ile başlayan  Antandros Antik Kenti kazılarının bu yılki çalışmalarında 2.400 yıllık pitos mezar ortaya çıkarıldı. Mysia...

Tarih öncesi bilinen ilk balkonlu mimari yapıya ait buluntulara ulaşıldı

31 Ekim 2021

31 Ekim 2021

Anadolu mimarisinde yedinci ve sekizinci bin yıl öncesi bilinen ilk balkonlu mimari yapının buluntularına ulaşıldı. Kahramanmaraş’ın Türkoğlu ilçesindeki Domuztepe Höyüğü...

Anadolu arkeolojisi tarihinde ilk defa Med kültürü eserleri bulundu

17 Ekim 2022

17 Ekim 2022

Anadolu arkeolojisi tarihinde ilk defa Med kültürüne ait eserler ortaya çıkarıldı. Oluz höyük kazı başkanı Prof. Dr. Şevket Dönmez, “Bu...

Blaundos’ta 2 bin yıllık Roma dönemine ait ‘anıtsal mezar’ ortaya çıkarıldı

19 Kasım 2024

19 Kasım 2024

Garnizon kenti olarak bilinen Blaundos Antik Kenti’nde yapılan kazılarda, Erken Roma dönemine ait 2 bin yıllık ‘anıtsal mezar’ ortaya çıkarıldı....

Gre Fılla Höyüğü buluntuları bölgenin Göbeklitepe ile çağdaş olduğunu gösteriyor

4 Ağustos 2022

4 Ağustos 2022

Diyarbakır’ın Kocaköy ilçesindeki Gre Fılla Höyüğü’nde gerçekleştirilen kazılarda elde edilen buluntular bölgenin Göbeklitepe ile çağdaş olduğunu gösterdi. Çanak-Çömleksiz Neolitik Dönem’de...

Malazgirt Savaşı’nın yapıldığı yerin tespit çalışmalarında yeni bulgular

12 Ağustos 2021

12 Ağustos 2021

Tarihte, Anadolu kapılarının Türklere açıldığı savaş olarak geçen Malazgirt Savaşı’nın yapıldığı yerin tespiti ile ilgili yüzey çalışmaları devam ediyor. İmparator...

Mukiş Krallığı Başkenti Aççana Höyük Kazıları Devam Ediliyor

16 Temmuz 2021

16 Temmuz 2021

Bereketli toprakları, Doğu Akdeniz kara ve deniz ticaretinin önemli kesişme noktası M. Ö. 2 bin yılında varlığı görülen Mukiş Krallığı’nın...

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]