1 June 2025 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

İzmir’de 14000 yıllık yerleşim alanı keşfedildi

İzmir’de Dikili ve Bergama arasında bulunan bir mağarada 14000 yıllık yerleşim alanı keşfedildi.

Alman Arkeoloji Enstitüsü’nün (DAI) yaptığı bilgilendirme de, gerçekleştirilen bir kurtarma kazısı sırasında mağara içerisinde ilk kez Post-Paleolitik (Epipaleolitik) tabakalar keşfedildi.

Yerleşim alanı, Anadolu ana tanrıçası Meter-Kybele‘nin antik bir kutsal alanı tarafından örtülmüştür. Hristiyanlığın yayılması ile de Meter-Kybele tapınak alanı unutulmuş ancak Bizans ve İslam devirlerinde de ziyaret edilen bir bölge olmuştur.

Post-Paleolitik döneme ait ilk kazı heyecan yarattı

Anadolu’da, Göbeklitepe ve sonrasında keşfedilen Karahantepe başta olmak üzere birkaç diğer yerleşim alanları ile Neolitik dönem ile ilgili verilere ulaşıldığına dikkat çeken Alman araştırmacılar, Alman Arkeoloji Enstitüsü (DAI) resmi internet sitesinde şu bilgilere yer verdiler.

İnsanlık tarihinin daha eski evreleri (Paleolitik) daha az bilinmektedir. Şimdiye kadar, Türkiye’nin güney ve güney doğusunda bu zamana ait sadece birkaç yer kazıldı. Batı Anadolu’da, yani Ege Denizi’nin temas bölgesinde ve Avrupa’ya geçişte,

Fotoğraf Alman Arkeoloji Enstitüsü (DAI)
Fotoğraf Alman Arkeoloji Enstitüsü (DAI)

Modern Dikili ve Bergama (Bergamon) arasındaki bir mağarada DAI Bergama kazısının arkeolojik bir araştırması sırasında, 2020 sonbaharında Post-Paleolitik (Epipaleolitik) katmanların keşfedilmesi daha da şaşırtıcıydı, bunlar yaklaşık 14.000 yaşında. Radyokarbon yöntemi ve taş aletlerin incelenmesiyle yaşı kesin olarak belirlenebilen taş aletler ve kemiklerle ilk bulgular belgelenebildi.

Bu önemli alanın daha detaylı araştırılması ve arkeolojik verilerin güvence altına alınması amacıyla, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın desteğiyle ve Bergama Müzesi başkanlığında 2021 sonbaharında altı haftalık bir kurtarma kazısı gerçekleştirilmiştir, DAI Pergamon kazısının yanı sıra Ankara Üniversitesi’nden uzmanların da yer aldığı kazıya; Türk-Alman ekibi, MÖ 6. yy civarında Anadolu ana tanrıçası Meter-Kibele’ye bir tapınak olarak muhteşem bir şekilde yerleştirilmiş meydanın kullanılmasından etkilenen mağara içinde ve önünde daha genç katmanları ortaya çıkarmayı başardı. Roma İmparatorluğu’na kadar en son buluntular Bizans ve İslam dönemlerini içermektedir. Yürüyerek ulaşılması zor olan yerin uzaklığını da hesaba katmak gerekiyor.

Fotoğraf Alman Arkeoloji Enstitüsü (DAI)
Fotoğraf Alman Arkeoloji Enstitüsü (DAI)

Kutsal alanın kalıntılarının altında, görünüşe göre Tunç Çağı’ndan (yaklaşık MÖ 3.-2. binyıl) tabakalar vardı, ancak bunların kesin tarihlemeleri ve yorumları hâlâ askıda.

Epipaleolitik Çağ’da, küçük mağara, bir grup avcı ve toplayıcı için mevsimlik bir yaşam ve üretim tesisi olarak hizmet etti; çok sayıda hayvan kemiğinin yanı sıra alet üretimi için hammaddeler ve yarı mamul parçalar da bunu kanıtladı.

Görünüşe göre hammaddeler, mağaranın hemen önünden akan nehir yatağından çakmaktaşı olarak kullanılmış. Kurtarma kazısının daha ileri değerlendirilmesi, diğer şeylerin yanı sıra, insanların neden burayı kamp olarak seçtikleri ve İç Anadolu, Ege Denizi ve anakara Yunanistan ile herhangi bir ilişki belirtisi olup olmadığı sorusuyla ilgilenecektir. Daha sonraki zamanlarda, bu tür ilişkiler önemli bir rol oynadı, diğer şeylerin yanı sıra Atina’dan gelen kırmızı figürlü seramik parçaları sergileniyor. Konum ve buluntular, Helenistik öncesi dönemde anakaraya (Peraia) sahip olan Midilli adasıyla olan ilişkileri de göstermektedir.

Tanrıça Kybele heykelcik parçası Fotoğraf Alman Arkeoloji Enstitüsü (DAI)
Tanrıça Kybele heykelcik parçası Fotoğraf Alman Arkeoloji Enstitüsü (DAI)

Çalışma, Alman Araştırma Vakfı tarafından finanse edilen “Helenizm ve Roma İmparatorluğu Arasında Bergama Mikro Bölgesinin Dönüşümü” projesi çerçevesinde gerçekleştiriliyor. Daha önce bahsedilen ortaklara ek olarak, Celal Bayar Üniversitesi Manisa, Sinop Üniversitesi, Freie Universität Berlin ve TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi’nden meslektaşlarımız kurtarma kazısı ve ilk değerlendirmesinde yer aldı.

Banner
Benzer Yazılar

“Hepimiz Genomlarında Bir Miktar Neandertal Soyu Taşıyoruz”

7 Nisan 2021

7 Nisan 2021

Max Planck Enstitüsü’nün arkeogenetik bölümünden Kay Prufer ” Hepimiz genomlarında bir miktar neandertal soyu taşıyoruz” dedi. Bulgaristan’da yer alan Bacho...

Çin’in Hebei bölgesinde antik şaraphane alanı ortaya çıkarıldı

6 Ocak 2022

6 Ocak 2022

Kuzey Çin’in Hebei bölgesinde, Ming Hanedanı sonlarına ve erken Qing Hanedanlıklarına kadar uzanan eski bir şaraphane ortaya çıkarıldı. 2021 yılının...

Uzuncaburç Antik Kenti’ne Özel Restorasyon

16 Şubat 2021

16 Şubat 2021

Helenistik dönemin önemli tapınak merkezlerinden ve iyi korunmuş şehirlerinden biri olan Uzuncaburç 2300 yıllık tarihini en iyi şekilde yansıtacak bir...

Vikinglerin Yule Ağacı ve Noel Ağacı Arasındaki Benzerlikler

18 Aralık 2020

18 Aralık 2020

Kuzey halklarının genel isimlendirmesi denince hemen akla Vikingler gelmektedir. Bugün Viking terimi bu halklar için kullanılan en genel tanımdır. Halbuki...

Yoksulların Tanrılara sundukları 2 bin 300 yıllık mini adak kabı

26 Ağustos 2022

26 Ağustos 2022

Yoksulluk ve varsıllık tarihin her döneminde görülür. Sosyal, ekonomik, kültürel her alanda belirleyici çizgi olmuştur yoksulluk ve varsıllık. Varsıllar, toplumun...

Apollon Smintheus Tapınağı’nda 2.000 yıllık mezar ve 10’dan fazla iskelet bulundu

27 Aralık 2023

27 Aralık 2023

Çanakkale’deki Apollon Smintheus Tapınağı’nda 2 bin yıllık bir mezar ortaya çıkarıldı. Mezarın içinde 10’dan fazla iskelet bulundu. Çanakkale’nin Ayvacık ilçesine...

Dünyanın En Eski Pantolonu Üç Dokuma Tekniğiyle Üretilmiş

27 Şubat 2022

27 Şubat 2022

2014 yılında, bir grup arkeolog Çin’de yaklaşık 3300 yıl öncesine ait şimdiye kadar bulunan en eski bir çift yün pantolon...

Anitta’nın Lanetlediği Hattuşa’nın Başkent Olması

23 Ocak 2021

23 Ocak 2021

Hattuşa (Hattusas), Kussara Kralı Anitta tarafından lanetlenen topraklar… Üzerine üzerlik tohumu ektirerek iskana tekrar açana lanetler yazdıran Anitta’dan sonra M.Ö....

Arkeologlar, Maya sıvasını dayanıklı kılan gizli bileşeni keşfettiler

23 Nisan 2023

23 Nisan 2023

Maya duvar ustaları, birçoğu bugün hala ayakta duran görkemli yapıları inşa etmek için kullandıkları sıvaları bilinmeyen bir formülle yapıyorlardı. Granada...

Sicilya’nın Syracuse açıklarında bulunan arkaik taş çapalar

2 Aralık 2023

2 Aralık 2023

Sicilya Bölgesi Deniz Müfettişliği ve Messina’daki Guardia di Finanza Dalış Birimi tarafından yapılan ortak bir operasyon sırasında, Sicilya’nın Syracuse kıyılarındaki...

İlk insanların Afrika’dan Avrupa’ya Geçiş Yolu Üzerindeki Göllüdağ Antik Kenti

3 Ekim 2021

3 Ekim 2021

Anadolu’nun coğrafi konumunun en önemli özelliği dünyanın kesişim noktası, köprüsü olmasıdır. Dünya haritasını karşımıza alıp, baktığımızda bu özellikli konumu görmemek...

Vikinglerde Kan Kartalı İşkencesi

14 Haziran 2021

14 Haziran 2021

Vikingler hakkında anlatılan bir çok hikaye var ve bu hikayeleri gerçekte olanlarla aslında hiç olmamış olanları birbirinden ayırt etmek bazen...

2100 yıllık kadın iskeleti bronz deniz kızı yatağında yatarken bulundu

5 Haziran 2022

5 Haziran 2022

Arkeologlar, Yunanistan’ın kuzeyindeki Kozani kenti yakınlarında bronz bir deniz kızı yatağında yatan 2100 yıllık bir kadının iskeletini buldular. MÖ 1....

Aizanoi Antik Kenti’nde Eros, Dionysos ve Herakles heykel başları bulundu

23 Aralık 2022

23 Aralık 2022

Aizanoi Antik Kenti’nde devam eden kazılarda Yunan tanrılarından Eros, Dionysos ve yarı tanrı Herakles’e ait heykel başları ortaya çıkarıldı. Kütahya’nın...

Antik Dacia sfenksindeki ‘gizemli’ yazıt deşifre edildi

4 Ocak 2024

4 Ocak 2024

19. yüzyılın başlarında keşfedilen bronz Dacia sfenks heykelinin üzerindeki yazıtın gizemi tam bir asır geçtikten sonra çözüldü. Üçüncü yüzyıla tarihlenen...

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]