19 July 2025 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

İran’da 3.000 Yıllık Kurşunsuz Göz Kalemi Formülü Keşfedildi: Demir Çağı’ndan Kozmetik Devrimi

İran’ın kuzeybatısında yapılan arkeolojik kazılarda, kurşun içermeyen ve tamamen doğal minerallerle hazırlanmış 3.000 yıllık göz kalemi formülü bulundu. Bu keşif, Demir Çağı’na ait kozmetik uygulamalar hakkında çığır açan bilgiler sunuyor.

Tarihin tozlu sayfalarından günümüze ulaşan bir güzellik sırrı, İran’ın Zagros Dağları’ndaki Kani Koter mezarlığında gün yüzüne çıktı. 7. ile 9. yüzyıllar arasına tarihlenen bu keşif, bilinen en eski göz kalemi formüllerinden biri olma özelliğini taşıyor. Arkeologlar, o dönemde yaygın olan kurşun bazlı göz boyalarının aksine, bu kozmetik ürünün grafit ve mangan oksit kullanılarak üretildiğini ortaya koydu.

Kurşunsuz ve Organik İçeriksiz: Antik Dönemin Yenilikçi Güzellik Ürünü

Almanya’daki Tübingen Üniversitesi’nden Dr. Silvia Amicone liderliğinde yürütülen uluslararası ekip, bu eşsiz formülün daha önce hiçbir antik uygarlıkta görülmediğini vurguluyor. Yapılan detaylı analizler, kozmetik tozun içerisinde ne kurşun ne de organik bileşen bulunduğunu ortaya çıkardı.

Heidelberg Üniversitesi’nden Dr. Shelir Amelirad, “Grafit ve mangan oksitin birlikte kullanılması, oldukça yenilikçi bir yaklaşım. Bu, yerel halkın kaynaklarını ne kadar yaratıcı biçimde kullandığını gösteriyor” açıklamasında bulundu.

Asur’un Eteklerinde Kozmetik İnovasyon

Kani Koter nekropolü, Asur İmparatorluğu’nun doğu sınırında, İran’ın iç bölgelerine yakın bir konumda yer alıyor. Burada bulunan mezarlarda genellikle elit sınıfa ait bireylerin gömüldüğü düşünülüyor. Aynalardan kişisel bakım araçlarına kadar birçok obje ile birlikte keşfedilen bu eyeliner, sadece makyaj değil, aynı zamanda statü ve kimlik göstergesi olarak da kullanılmış olabilir.

Kani Koter yerleşmesinden bir kozmetik şişe. Görsel: Tübingen Üniversitesi

Antik İran’da Güzelliğin ve Kimliğin Simgesi

Grafitin parlak yapısı ile mangan oksitin yoğun siyahlığı, bu karışımın hem estetik hem de işlevsel bir makyaj ürünü olduğunu gösteriyor. Aynı zamanda bu formülasyon, o dönemdeki toplulukların yalnızca büyük imparatorluklardan etkilenmediğini, kendi kozmetik kimyasını da geliştirdiğini kanıtlıyor.

Dr. Amicone, bu bulguların sadece güzellik algısını değil, Demir Çağı insanlarının yaşam tarzlarını da yansıttığını belirtiyor:
“Bu tür keşifler, antik insanların yalnızca nasıl göründüğünü değil, aynı zamanda kendilerini nasıl ifade ettiklerini de anlamamıza yardımcı oluyor.”

Kani Koter örneğinin FEG-SEM-SE mikrografları: (a) Mükemmel bölünmüş pirolusit kristali; (b) yüzey mineral fazlarını gösteren detay; (c) K-feldispat; (d) plajiyoklaz; (e) fillosilikat; (f) pirolusitli kil; (g) kuvars; (h) kalsit. Kredi: Amicone ve diğerleri, Archaeometry (2025)

Tarihin Derinliklerinden Modern Kozmetiğe İlham

Tübingen Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Karla Pollmann ise bu keşfin, bilimsel araştırmalarla geçmişin nasıl aydınlatıldığını gözler önüne serdiğini belirtti:
“Modern teknoloji sayesinde, kaybolmuş dünyalara yeniden erişim sağlıyor; insanların nasıl yaşadığını, düşündüğünü ve kendini ifade ettiğini anlamaya yaklaşıyoruz.”


Sonuç: 3.000 Yıllık Göz Makyajı, Günümüz Güzellik Anlayışına Işık Tutuyor

İran’da ortaya çıkarılan bu antik göz kalemi, sadece tarihsel bir kalıntı değil, aynı zamanda antik kimya bilgisi ve güzellik anlayışının bir sembolü. Doğal minerallerle elde edilen bu yenilikçi formül, çağının çok ötesinde bir estetik anlayışı yansıtıyor.

University of Tübingen

Silvia Amicone, Baptiste Solard, Shelir Amelirad, Eghbal Azizi, Lara Maritan, Maxime Rageot, Christoph Berthold, Karen Radner: Eye makeup in Northwestern Iran at the time of the Assyrian Empire: a new kohl recipe based on manganese and graphite from Kani Koter (Iron Age III). Archaeometry.
DOI: https://doi.org/10.1111/arcm.13097

Banner
Benzer Yazılar

Novgorod’da huş ağacı kabuğu mektubu bulundu

27 Aralık 2021

27 Aralık 2021

Günümüzde kullandığımız kağıttan önce yazı yazmak için huş ağacının kabuğunun iç tabakası kullanılıyordu. Araştırmacılara, huş ağacı kabuğu mektupları o devirler...

2000 Yıllık Bir İmza: Tacikistan’da Kadının Adı Testiye Kazınmış

4 Temmuz 2025

4 Temmuz 2025

Tacikistan’da yürütülen arkeolojik kazılarda, 2.000 yıl öncesine ait bir su testisinin üzerinde yazılı bir kadın ismi bulundu: Sagkina. Bu sıradan...

Anadolu arkeolojisinin duayen ismi Prof. Dr. Refik Duru hayatını kaybetti

27 Şubat 2024

27 Şubat 2024

Anadolu arkeolojisinin duayen ismi Hacılar Höyük kazısı Onursal Başkanı Prof. Dr. Refik Duru hayatını kaybetti. Arkeolojiye adanmış 92 yıllık bir...

Arkeologlar, Haltern’deki Roma askeri kampının bulunduğu yerde iki küçük Roma tapınağı keşfettiler

12 Kasım 2023

12 Kasım 2023

Almanya’nın Kuzey Ren-Vestfalya eyaletinde yer alan Haltern bölgesinde eski Roma askeri kampının bulunduğu yerde iki küçük Roma tapınağı temel kalıntıları...

9.000 Yıl Önce Kadınların Toplumdaki Yeri Nasıldı? Çatalhöyük’te Yeni Bulgular Bu Soruyu Cevaplıyor

27 Haziran 2025

27 Haziran 2025

Dünyanın en eski yerleşim yerlerinden biri olan Çatalhöyük, 9.000 yıl öncesine ışık tutmaya devam ediyor. Neolitik döneme ait bu yerleşim...

Bilim insanları, dünyanın en eski üç boyutlu (3D) haritası olabilecek eşsiz bir gravür tespit etti

5 Ocak 2025

5 Ocak 2025

Paris’in güneyindeki ünlü kumtaşı masifinde yer alan Ségognole 3 mağarasında çalışan bilim insanları, dünyanın en eski üç boyutlu (3D) haritası...

Kuzey Kore’de Goryeo Dönemi’ne Ait Nadir Bir Amitābha Buda Heykeli Keşfedildi

7 Nisan 2025

7 Nisan 2025

Kuzey Kore’nin devlet haber ajansı KCNA’nın duyurusuna göre, Güney Phyongan Eyaleti’nin Yakjon-ri bölgesindeki tarihi alanlarda yapılan arkeolojik araştırmalar sırasında, Goryeo...

İstanbul Valiliği’nden Ayasofya Belgeseli

24 Temmuz 2022

24 Temmuz 2022

İstanbul Valiliği, Ayasofya’nın ibadete açılışının ikinci yıl dönümü dolayısıyla “Geçmişten Geleceğe Miras: Ayasofya” belgeseli hazırladı. İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, “Geçmişten...

Düzce’de Roma dönemine ait olduğu düşünülen pişmiş topraktan yapılmış bir tiyatro bileti bulundu

2 Aralık 2024

2 Aralık 2024

Düzce’de bulunan Prusias Ad Hypium Antik Kenti’nde, Roma dönemine ait olduğu tahmin edilen pişmiş topraktan yapılmış tiyatro bileti bulundu ....

Prusias ve Hypium Antik Kentinde Heyecanlı Gelişmeler

4 Aralık 2020

4 Aralık 2020

Prusias ve Hypium Antik Kentinde beklenmeyen buluntulara ulaşılması heyecanlı gelişmelerin kazı boyunca devam edeceğinin sinyallerini veriyor. Düzce’nin Konuralp mahallesinde yer...

Anadolu’nun En Büyük Bizans Mozaiği Kayseri’de Bulundu

28 Ekim 2021

28 Ekim 2021

Kayseri İncesu arkeolojik kazılarında Anadolu’nun en büyük Bizans mozaiği ortaya çıkarıldı. Kayseri Müzesi denetiminde devam eden İncesu kazılarında şimdiye kadar,...

Türk Arkeoloji ve Kültürel Miras Enstitüsü “Ara Güler Fotoğraflarında Arkeoloji” sergisine ev sahipliği yapıyor

17 Nisan 2022

17 Nisan 2022

Duayen fotoğraf sanatçısı Ara Güler’in 21’i Türkiye’den 1’i Moğolistan’dan olmak üzere toplam 22 arkeolojik alanda çektiği 132 fotoğrafının yer aldığı...

2.000 Yıl Önce Guatemala’da Geliştirilen Antik Maya Su Arıtma Sistemi ‘Bugün Hala Çalışacak’ Durumda!

26 Ekim 2020

26 Ekim 2020

Antik Maya, Mesoamerica halkı dünyanın en eski su arıtma sistemlerinden biri geliştirdi. Bugün bile bu çalışma kullanılabilir durumdadır. ABD’li uzmanlar,...

Bilim insanları “Gize Sfenksi’nin oluşumunda rüzgarın parmağı var mıydı?” sorusuna cevap aradı

1 Kasım 2023

1 Kasım 2023

Bilim insanları, Mısır’ın başkenti Kahire’de, Gize piramitleri bölgesinde yer alan Büyük Gize Sfenksi’nin oluşumunda rüzgar faktörünü araştırdılar. Büyük Gize Sfenksi,...

Leonardo da Vinci’nin kayıp eskizleri, Newton’dan çok önce yerçekimini anladığını gösteriyor

21 Şubat 2023

21 Şubat 2023

Leonardo da Vinci’nin yüzlerce yıllık eskizleri, yerçekiminin kilit yönlerini Galileo, Newton ve Einstein’dan çok önce anlamış olabileceğini gösteriyor. Caltech’ten mühendisler,...

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]