23 August 2025 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

19. Yüzyılda Sözde Frenoloji Bilimi Neden Cadıların Kafataslarını İnceledi? Bu ‘Şarlatanlık mı Yoksa Bilim mi?’

19. yüzyılda İskoçya’da, Fife merkezli bir antikacı, tartışmalı sözde frenoloji biliminin (insanın özyapısını ve zihinsel yetisini kafatasının dış yapısına, dış biçimine bakarak inceleme.) ön safındaydı.

Joseph Neil Paton, Dunfermline da doğan, tasarımları ölümünden sonra Londra’daki Victoria and Albert müzesi tarafından satın alınan ve çocuklarının kendileri de tanınmış sanatçılar olmaya devam eden derin dindar, heykeltraş ve şam (damask) tasarımcısıydı.

Bununla birlikte, 19. yüzyıl dokumacı ve antikacı Joseph Neil Paton hakkında daha az bilinen şey, büyücülükle ilişkili merakların tutkulu bir koleksiyoncusu olması ve frenoloji biliminin yeni doğan bu ‘bilimi’ teşvik etmede aktif bir rol oynamasıdır.

Joseph Neil Paton

Frenoloji bilimi kişinin kafasının şeklinden onun karakterini, kişiliğini ve suça yatkınlığını belirleme iddiasında olan bir teoridir. Alman doktor Franz Joseph Gall tarafından 1800’lerde geliştirilmiş ve 19.yüzyılda çok popüler bir teori olmuştur.

Paton, Dunfermline’daki evinde bir çok önemli insan tarafından ziyaret edilen ulusal öneme sahip özel bir müze yaptı. Sergiler arasında Robert the Bruce’a ait 1310 tarihli bir masa ve kraliyet hanelerinden diğer mobilyalar ve hatıralar vardı.

Bununla birlikte, frenolojiye olan aktif inancı, frenolojinin ‘bilimini’ sadece hayranlık nesnesi olarak değil, aynı zamanda uygulama ve kanıtlama konusu olarak da kullandığı ‘cadılar’ gibi tarihsel olarak önemli kafatasları edinme dürtüsünü açıklıyordu.

Paton, koleksiyon çıkarlarına hizmet etmek için Fife’nin her yerinde mezarların soyulması için para ödedi.

Elde ettiği en dikkate değer kafataslarından biri, talihsiz yerli bir kadın olan Lilias Adie’ye aitti. 1704’te sorgulama sırasında ölmüş ve batı Fife’deki Torryburn sahiline gömülen “Torryburn cadısıydı”.

Lilias Adie’nin nasıl göründüğüne dair, Dundee Üniversitesi’ndeki araştırmacılar tarafından oluşturulan bir görüntü.

1852’de, o dönemin paranoyak batıl inançlarına uygun olarak, ölülerin mezarın ötesinden geri dönmesini engellemek için tasarlanmış yarım tonluk bir levha ile mühürlenmiş olan – İskoçya’nın bilinen tek Reverant mezarının açılışını yaptırdı.

Fife Konseyi, “1704’te işkenceden ölen ve Torryburn sahiline gömülen, Fife’da cadı olmakla suçlanan Lilias Adie’nin üzücü hikayesi iyi biliniyor, ancak daha az bilinen şey 1852’deki mezarının çıkarılması hikayesi” diyor arkeolog Douglas Speirs.

Ülke çapındaki gazetelerde ‘Torryburn’deki bir partinin, ünlü bir yerel antikacıyı ona bir cadının kafatasını sunarak onu memnun etme arzusuyla harekete geçirdiği ve ünlü ” Lilly Eddie’nin” kalıntılarını kazdığı bildirildi.

Fife Belediyesi arkeoloğu Douglas Speirs, Torryburn’deki Lilias Adies mezarını işaretleyen levhada.

“Hikayenin aktarılması, 19. yüzyılın ortalarında Fife’de frenoloji konusundaki görüş farklılığını mükemmel bir şekilde karşılaştırıyor.

“Yerel antikacı, Dunfermline’dan Joseph Neil Paton, bir sanatçı ve bir koleksiyoncuydu, ancak akademisyen değildi, frenolojiye tuhaf bir biçimde kendini adamıştı.
Kafatasını ele geçirerek, hiç şüphesiz içinde Lilias’ın bir cadı olarak karakterinin kanıtını görmeyi bekliyordu.

“Öte yandan, gazetenin editörü, bir cadı kafatasının uzun bir eğri burunun kanıtını ortaya çıkarması gerektiği şeklindeki tuhaf fikrini öne sürerek, alaycılığın içinde frenoloji dilini kullanarak Paton’u ustaca ve kurnazca kandırıyordu.”

Bay Speirs, Joseph Neil Paton’ın frenolojiye olan takıntısının, karakterinin tuhaflığının çoğunu yansıttığını söyledi.

Bir entelektüelden ziyade bir sanatçı ve bir antikacıdan daha çok bir koleksiyoncu, tasavvuftan ziyade saplantılı ama kötü tanımlanmış bir manevi inancı vardı.
1884 yılında, St. Andrews Üniversitesi’nde yeni kurulan Fifeshire Tıp Derneği’nin ilk başkanı olan Dunfermline’dan Dr. William Barrie Dow, Lilias Adie’nin kafatasını Paton’un oğlu Waller Hugh Paton’dan satın aldı.

Joseph Neil Paton’ın ilgisi, bir cadının kafatasının bilimsel çalışmasıydı. Frenoloji, bu tarihe kadar bir sahte bilim olarak tamamen çürütüldü.

To go with story by Michael Alexander. Fife Council archaeologist Douglas Speirs talking about history of phrenology Picture shows; Phrenology bust at Old Edinburgh University Anatomy museum . Old Edinburgh University Anatomy museum . Courtesy Edinburgh University Date; 2004

Lillias Adie’s, koleksiyonundaki tek Fife kafatası değildi.

Şarkıda ölümsüzleştirilen trajik Falkland güzelliği Jenny Nettles’ın da dahil olduğu en az iki kişi daha vardı.

Paton, kafatasının intihar eden birinin kafatası özelliklerini ortaya çıkarabileceğine inanıyordu.

“Lilias Adie’nin kafatası, bir cadının kafatası özelliklerini ortaya çıkarmak için frenolojiyi kullanma fırsatını sağladıysa, Jenny Nettles’ın kafatası, intihara verilen dikkate değer bir tarihsel figürün kafatası özelliklerini ortaya çıkarmak için frenolojiyi kullanma fırsatı verdi.”

Frenoloji tartışması, İskoçya’nın bilim camiasını 19. yüzyılın büyük bir bölümünde ikiye böldü ve antropoloji, arkeoloji ve tarihe büyük ölçüde yayılmış, akıldan büyücülüğe kadar her şeyi açıklamak ve ırkçılıktan emperyalizme kadar her şeyi meşrulaştırmak için kullanılan bir konudur.

Geçmişteki pek çok toplum elbette bir bireyin görünüşü ile karakteri arasında bağlantılar önermişti.

Zopyrus gibi antik Yunan şairleri konuya değindi. Aristo gibi Yunan filozofları buna inanıyordu.

Çinliler, 11. yüzyılda yüz okuma ‘bilimine (fizyonomi) güçlü bir şekilde inanırken, John de Rhetan 1500’de Venedik’te çok belirsiz bir tıbbi inceleme yayınladı ve bu daha sonra yapılacak olanların çoğunun kaynağı olduğu gösterilebilir. Frenolojinin modern kurucusu Franz Joseph Gall’in araştırması olarak geçti.

Gall’in dersleri 1802’de Avusturya hükümeti tarafından din için tehlikeli olduğu gerekçesiyle yasaklandığında, kranyoloji teorisini Avrupa çapında tanıtarak daha da geliştirmesine yardımcı olan, sadık genç öğrenci asistanı Johann Gaspar Spurzheim’dı. (Çeşitli insan ırklarında kafa (kranyum)’nın büyüklük, biçim ve diğer özelliklerini karşılaştırmalı olarak inceleyen bilim dalı; kranyoloji)

2004 dolaylarında Old Edinburgh Üniversitesi Anatomi Müzesi’ndeki kafatasları.

Spurzheim’ın frenolojik teorilerinin 1814’te İngilizce olarak ilk yayımlanmasından itibaren, bu fikir alay edildi ve neredeyse eşit ölçüde övüldü, bilgili alay ediyor ve saf olan övgüler yapıyor.

Bugün Edinburgh Üniversitesi’nin yaklaşık 12.000 nesneden oluşan etkileyici Anatomik Müzesi’ne ev sahipliği yapıyor. Konu Edinburgh’daydı ve tüm Avrupa’nın gözü buradaydı. Konu dönemin en hararetli tartışmasıydı ve en yaygın haliyle İskoçya’nın her yerindeydi.

İronik bir şekilde, 19. yüzyılın başlarındaki Edinburgh bilim topluluğunun frenolojiyi gerçekte reddetmesinin enerjisi ve coşkusu aslında konuya ışık tutmaya hizmet etti.
Ancak, astroloji, burçlar ve falcılık gibi, hiçbir bilim onu ​​ortadan kaldıramadı ve 1840’larda Britanya’da popülaritesi azaldığından, 19. yüzyılın sonuna kadar kayda değer bir popülerliğe sahip olduğu Amerika’da yeniden su yüzüne çıktı.

Hatta 19. yüzyılın ikinci yarısında İngiltere’de bir geri dönüş yaptı ve İngiliz Emperyalist yayılmasını ve ırkçılığını haklı çıkarmak için bilim olarak gösterildi.

“Ama nihayetinde, bilgili bilim onu ​​terk etti ve bunun yerine antropometri, kriminoloji ve psikiyatriye yöneldi.”

https://www.thecourier.co.uk/fp/nostalgia/from-the-archives/1668244/halloween-fifes-links-to-19th-century-phrenology-explored-as-archaeologist-asks-was-it-quackery-or-science/ Sitesinden çeviri yapılmıştır.

Banner
Benzer Yazılar

Romen Yetkililer Çalınmış “Benzersiz” Viking Kaskını Buldular

21 Şubat 2021

21 Şubat 2021

Romen polisi, 10 yıl önce kaybolan Romanya’da benzersiz ve Avrupa’nın geri kalanında ise nadir bulunan “Viking kökenli” bir ortaçağ başlığını...

El Salvador’da Dramatik İfadeler İçeren 2.400 Yıllık Kuklalar Keşfedildi

6 Mart 2025

6 Mart 2025

El Salvador’da yakın zamanda yapılan bir arkeolojik keşif, bölgenin yerli halkının ritüellerine dair büyüleyici bir bakış açısı ortaya koydu. Bulgular,...

Sadece Kadın Büstü Diye Biliniyordu Gerçek Bambaşka Çıktı

23 Mart 2021

23 Mart 2021

50 yıl önce Bolu kent merkezi Akpınar Mahallesi’nde Kız Enstitüsü inşaatı için temel kazısı çalışmasına başlanılmıştı. Temel kazısı sırasında işçiler...

İngiltere’de Orta Çağ dönemi bir tabula oyun parçası keşfedildi

27 Nisan 2023

27 Nisan 2023

İngiltere’nin Bedfordshire, Bidwell West’teki arkeolojik kazılarda bir Orta Çağ dönemi savunma hendekli ahşap bina ortaya çıkarıldı. Saha ekibi hendek içinde...

Yeni araştırma sonucu; Greko-Romen taş vazolar teknolojik bilginin yayılımını gösteriyor

12 Mart 2023

12 Mart 2023

Yunan, Helenistik ve Roma Dönemi taş vazolar üzerinde yapılan bir araştırma; Antik Dönem zanaatkarları arasında teknolojik bilginin yayıldığını ortaya koydu....

IŞİD Tarafından Yıkılan Palmira Antik Kenti Yeni Bir Sergi İle Hatırlanacak

4 Şubat 2021

4 Şubat 2021

Işid tarafından tahrip edilen Palmira Antik Kenti ve onu savunurken ölen Halid El Es’ad’ın çalışmaları Getty Research Institute tarafından sergilenecek....

Giza’nın Gizemleri

26 Kasım 2020

26 Kasım 2020

Büyük Piramit, antik dünyanın ayakta kalan nadir eserlerinden birisidir. Bu devasa yapılar günümüzdeki ziyaretçilerine güçlü bir hanedanlığa bakma şansı veriyor....

Avrupa’nın Akraba Evliliğinden Muzdarip Kral ve Kraliçeleri

23 Ocak 2021

23 Ocak 2021

Avrupa Kraliyet ailesinin genel olarak varisleri yakın akraba evliliklerinden olan çocuklardı. Gücü elinde tutmak isteyen büyüklerin onayladığı evlilikleri yapan bu...

Bilim insanları Khufu Piramidi içinde yeni bir keşfe imza attılar

21 Mart 2023

21 Mart 2023

4.500 yıllık bir Mısır piramidi sırlarını dökmeye devam ediyor. Dünyanın Yedi Harikası’ndan biri olan Khufu Piramidi’nin (Giza’nın Büyük Piramidi) içinde...

Batı Azerbaycan’da 1.300’den fazla tarih öncesi mezar höyüğü ilk kez sistematik olarak araştırıldı

4 Ocak 2025

4 Ocak 2025

Azerbaycan’daki 1.300’den fazla tarih öncesi mezar höyüğü, Kiel Üniversitesi ROOTS Mükemmeliyet Kümesi’nden araştırmacılar ve Azerbaycan Bilimler Akademisi’nden meslektaşları tarafından 2021...

Japon Arkeologlar Kaman Kalehöyük’te 4.200 Yıllık Demir İşçiliğine Dair Kanıt Buldu

19 Şubat 2025

19 Şubat 2025

Japon arkeologlar, Orta Anadolu’daki Kaman Kalehöyük kazı alanında 4.200 yıllık bir Tunç Çağı katmanında demir işçiliğinin tarihini değiştirebilecek önemli kanıtlar...

Suudi Arabistan’da İslam öncesine ait yazıt ve boğa başı keşfedildi

18 Şubat 2023

18 Şubat 2023

Suudi arkeologlar, Necran bölgesindeki Al Ukhdud kazı alanında İslam öncesine ait yazıt ve bronz boğa başı keşfettiler. Keşfi, Suudi Arabistan...

Almanya’nın Chiemsee Gölü’ndeki 600 yıllık bir kilisenin kalıntıları aranırken 1.000 yıllık bir kült alanı keşfedildi

26 Şubat 2024

26 Şubat 2024

Arkeologlar, Almanya’nın Chiemsee Gölü’ndeki bir ada olan Fraueninsel’de, 1800’lerin başında yıkılan 600 yıllık bir kilisenin kalıntılarını ararken 1.000 yıldır yeraltında...

Avrupa’nın Kuzeyinde Son Buzul Çağı’nda Yaşayan Neandertaller Hakkında Yeni Bilgiler

14 Mayıs 2022

14 Mayıs 2022

Neandertaller daha önce varsayıldığı gibi soğukta yaşama gerçekten de iyi uyum sağladılar mı, yoksa son Buzul Çağı’nda daha ılıman çevre...

Belçika’da Arkeologlar Roma Dönemine Ait Çok İyi Korunmuş Bir Köpek İskeleti Keşfetti

25 Mart 2025

25 Mart 2025

Belçika’nın Zottegem kenti yakınlarındaki Velzeke’de arkeologlar, MS 1. ila 3. yüzyıllara tarihlenen bir Roma yerleşiminde yaptıkları kazılarda oldukça ilginç bir...

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]