12 November 2025 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

5.000 Yıllık Hafıza Taşları: Ürdün’de Anlamı Hâlâ Çözülemeyen Tören Kompleksi Keşfedildi

Madaba yakınlarında yer alan Murayghat’ta, yapı taşlarıyla değil, ritüelleriyle inşa edilmiş bir tören kompleks alanı gün yüzüne çıkıyor.

Ürdün’ün Murayghat bölgesinde yürütülen arkeolojik kazılar, Erken Tunç Çağı’na tarihlenen gizemli bir törensel alanı ortaya çıkardı. Mezarlardan dev dikilitaşlara, geniş kamusal mimariden anıtsal çanaklara kadar uzanan kalıntılar, 5.000 yıl önce yaşanan büyük bir toplumsal krizin ardından şekillenen yeni bir inanç ve aidiyet sistemine ışık tutuyor.

Kazılar, Kopenhag Üniversitesi’nden Doç. Dr. Susanne Kerner liderliğindeki bir ekip tarafından yürütülüyor. Araştırmalar, bölgenin yalnızca ölü gömme alanı olmadığını, aynı zamanda kolektif hafızanın ve törensel pratiklerin merkezine dönüşen bir kutsal alan olduğunu öne sürüyor.

Hadjar al-Mansub, tek başına duran en büyük taş. Görsel Kaynak: Murayghat Projesi’nin Ritüel Manzaraları / Susanne Kerner

Toplumsal Çöküşten Törensel Dirilişe

Murayghat, M.Ö. 3600–3300 yılları arasına tarihlenen bir döneme ait: Tunç Çağı’nın ilk evreleri ve Kalkolitik kültürün çöküşü. İklim değişiklikleri, elit sembollerin kaybı ve merkezî otoritenin çökmesiyle şekillenen bu geçiş dönemi, halkın aidiyetini yeniden inşa etmek için ritüellere ve anıt yapılar inşa etmeye yöneldiği bir evreydi.

“Tapınaklar yıkıldığında bile insanlar birbirine tutunmanın yollarını arar. Murayghat bu arayışın taşa kazınmış hâli olabilir,” diyor Kerner.

At nalı şeklindeki dik taşlar ve hendekleri gösteren 1. Alanın (merkez tepecik) planı. Diğer çizgiler, yüzeydeki diğer taş yapıları göstermektedir. Görsel Kaynak: Murayghat Projesi’nin Ritüel Manzaraları / Susanne Kerner

Dikilitaşlar, Dolmenler ve Dev Çanaklar: Bir Ritüel Manzarası

Murayghat’ın en dikkat çekici unsurlarından biri, manzaraya bilinçli bir şekilde yerleştirilmiş dolmenler—dev taşlardan yapılmış mezar odaları. Bu mezarların çoğu, merkeze konumlandırılmış kutsal bir yükseltiye doğru yönlendirilmiş. Alan, ayrıca “Hadjar al-Mansub” olarak bilinen 2,4 metrelik dev bir dikilitaşa da ev sahipliği yapıyor. Bu taşın yönü, tören alaylarının izlediği bir aksı işaret ediyor olabilir.

Kazı alanında ortaya çıkarılan büyük seramik çanaklar ise (bazıları 27 litre hacminde), atalara adanan kurbanlar ya da kolektif yemek ritüelleri için kullanılmış olabilir. Bu tür objeler, sadece bir gömü geleneği değil, aynı zamanda aidiyet ve hatırlama pratiklerine dair ipuçları sunuyor.


Köy Değil, Kutsal Buluşma Noktası

Murayghat’ta günlük yaşam izlerine rastlanmaması—ocaklar, ev kalıntıları, depolar gibi unsurların eksikliği—buranın bir yerleşim değil, özel amaçlı törensel alan olduğunu destekliyor.

“Burası bir köy değil, bir araya gelme mekânı,” diyor Kerner. “Muhtemelen bölgesel bir tür mabet ya da ritüel platformu işlevi gördü.”


Tunç Çağı’nı Yeniden Yazmak

Murayghat, dolmen alanlarının göçebe ya da kabile mezarlıklarından ibaret olduğu yönündeki klasik varsayımları sarsıyor. Buluntular, kriz sonrası toplumların inançlarını, sosyal organizasyonlarını ve aidiyetlerini nasıl yeniden şekillendirdiğini anlamak için güçlü bir pencere açıyor.

Trench 9, arka planda L.9000 duvarının bulunduğu Oda 1’i göstermektedir. Kaya kesiminin solunda ve sağında, küçük dikdörtgen çukurlarla birlikte çukur izleri bulunmaktadır. Sağ alt kısımda büyük bir çukur görülmektedir. Görsel Kaynak: Murayghat Projesi’nin Ritüel Manzaraları / Susanne Kerner

Yerel kalker taşlarından elde işlenmiş anıtlar, bu toplumların hâlâ “anımsamak”, “bağ kurmak” ve “bir yere ait olmak” gibi temel insani dürtüler etrafında şekillenen yeni ritüeller geliştirdiğini gösteriyor.


Taşlara Kazınmış Bir Toplumsal Yeniden Doğuş

Bugünün iklim krizleri ve toplumsal dönüşümleriyle yankı uyandıran Murayghat, insanlığın her çağda adaptasyon, kolektif hafıza ve yeniden örgütlenme ihtiyacına sahip olduğunu kanıtlıyor. Üstelik bunu kelimelerle değil, taşlarla anlatıyor.

Kazılar hâlâ sürüyor. Ama Murayghat’ın hikâyesi çoktan yazılmaya başlandı—ve bu hikâye, eski çağlara değil, belki de bugüne ayna tutuyor.

Kapak Fotoğrafı: Kuzeyden merkezi tepenin (Alan 1) görünümü, dikilmiş taşların çoklu dizilimlerini vurgulamaktadır. Kaynak: Murayghat Projesi’nin Ritüel Manzaraları / Susanne Kerner

Kerner, S. (2025). Dolmens, standing stones and ritual in Murayghat. Levant, 1–16. https://doi.org/10.1080/00758914.2025.2513829

Banner
Benzer Yazılar

Hz. İsa’nın çocukluğunun geçtiği evin kalıntılarına ulaşıldı

24 Kasım 2020

24 Kasım 2020

Nasıralı İsa olarak da bilinen Hristiyan toplumunun peygamberi Hz. İsa’nın çocukluğunun geçtiği evin kalıntılarına ulaşıldığı iddiası Reading Üniversitesi’nden Profesör Ken...

Zeugma Antik Kenti Metaverse de gezilebilecek

6 Mart 2022

6 Mart 2022

Büyük İskender’in generallerinden I. Selevkos Nikator’un MÖ 300 yıllarında kurduğu ve muhteşem mozaikleri ile dikkatleri çeken Zeugma Antik Kenti metaverse...

İzmir Kazılarında 8.500 Yıllık Küçük El Aleti Ortaya Çıkarıldı

4 Haziran 2021

4 Haziran 2021

2021 arkeoloji kazı faaliyetleri başladı. İlk buluntu haberi 8.500 yıllık küçük bir el aletinin ortaya çıkarıldığı İzmir Bornova ilçesindeki Yeşilova...

Anadolu’nun Karanlık Çağı

23 Kasım 2020

23 Kasım 2020

Anadolu tarih boyunca farklı insan topluluklarına ev sahipliği yapmış ve her daim değişik ve gelişkin bir kültür yapısına olanak sağlamıştır....

Güney Afrika’da yaklaşık 250.000 yıl önce ölen bir hominid çocuğun fosili bulundu

8 Kasım 2021

8 Kasım 2021

Uluslararası ve Güney Afrikalı araştırmacılardan oluşan bir ekip, yaklaşık 250.000 yıl önce Güney Afrika‘daki bir mağarada ölen erken dönem insansı...

Polonya’da Mısır Tarlasında Bulunan Ortaçağ Hazinesi

22 Aralık 2020

22 Aralık 2020

Polonya’nın Słuszków köyünde 12. yüzyıldan kalma Polonya kralı Bolesław’un kayınbiraderi ve Ruthenian bir prensese ait olduğu söylenen madeni paralar ve...

Knossos Sarayı’nın görkemli taht odasının Avrupa’nın en eski taht odası olduğu düşünülüyor

16 Mart 2024

16 Mart 2024

Bir Tunç Çağı kültürü olan Minos uygarlığı, MÖ 2700 ile MÖ 1450 yılları arasında Girit adasında gelişti. Bu uygarlığın dikkat...

Orta Çağ Avrupası savaş atları şaşırtıcı büyüklüğe sahipti

12 Ocak 2022

12 Ocak 2022

Orta Çağ Avrupası krallıklarının savaşlarda kullandığı atların heybetli görünüşe sahip olduğu düşünülür. Güçlü yapılı atlar uzun boylu ve yerden oldukça...

2500 Yıllık Afrodit Tapınağı Keşfedildi

2 Ocak 2021

2 Ocak 2021

Arkeologlar, İzmir iline bağlı Çeşme ve Urla ilçesi civarında Tanrıça Afrodit adına yapılmış 2500 yıllık bir tapınak keşfettiler. İzmir’e bağlı...

Akdeniz Tunç Çağı batığında 3600 yıllık kurşun ağırlıklar çıkarıldı

27 Kasım 2022

27 Kasım 2022

Dünyanın en eski batıklarından biri olan Antalya Kumluca açıklarındaki Tunç Çağı batığında su altı arkeolojik çalışmalar devam ediyor. MÖ 16....

Bilim İnsanları Tarih Öncesi Taşımacılığın 22.000 Yıllık Kanıtını Ortaya Çıkardı

12 Mart 2025

12 Mart 2025

Bilim insanları ilk atalarımızın yaratıcılığına dair dikkat çekici bir bakış açısı sunan son araştırma ile insanların 22.000 yıl önce, şu...

Norveç’te Thor ve Odin’e Ait 1200 Yıllık Tanrı Evi

10 Ekim 2020

10 Ekim 2020

Norveç’in batı kıyısında, Bergen Üniversitesi Müzesi’nden arkeolog Søren Diinhoff liderliğindeki bir araştırma ekibi tarafından 1.200 yıllık Eski İskandinav tapınağının direk...

Arkeologlar 2000 Yıl Önce Moda Olduğunu Düşündükleri Bir Saç Stili Ortaya Çıkardı

20 Şubat 2021

20 Şubat 2021

Cambridgeshire’daki Wimpole’da yapılan kazılarda bulunan 5 cm boyutundaki küçük heykelcik detaylarıyla şaşırttı. National Trust arkeologları ve Oxford Archaeology East’ten meslektaşları,...

Arkeologlar, Kuzey Almanya’da bilinen en eski mezar alanını ortaya çıkardılar

16 Ekim 2022

16 Ekim 2022

Arkeologlar, Kuzey Almanya’da bilinen en eski insan kalıntılarını, Schleswig-Holstein, Lüchow’daki 10 bin 500 yıllık bir kremasyon mezarında keşfettiler. Kalıntılar, 20’den...

Araştırmacılar, Arap Yarımadası’ndaki 4.500 yıllık cenaze yol ağlarını ortaya çıkardı

15 Ocak 2022

15 Ocak 2022

Batı Avustralya Üniversitesi’nden ( UWA) arkeologlar, antik kuzeybatı Arabistan’da yaşayan insanların uzun mesafeli “cenaze yol ağlarını” (binlerce mezar anıtı ile...

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]