24 November 2025 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

Tuva’da Bulunan İskit Kral ve Kraliçesi’nin Yüzleri Yeniden Yapılandırıldı

1997’de Arzhan-2  höyüğünde bulunan ve 2001-2003 yılları arasında Rus-Alman araştırmacılardan oluşan bir ekip tarafından incelenen İskit “Kral” ve ‘Kraliçesi’nin” cenazeleri, arkeologlar tarafından şimdiye kadar yapılmış en olağanüstü keşiflerden biridir.

Moskova Miklukho- Maklai Etnoloji ve Antropoloji Enstitüsü ve Novosibirsk Arkeoloji Enstitüsü ve çalışmaları sayesinde şimdi ilk kez altın kaplı, hayranlık uyandıran kıyafetlerle gömülen güçlü çiftin özellikleri gerçeğe yakın heykelleri Etnografya müzesinde görülebilir.

İki antropolog ekibi,  büyük bozkır ve dağlık alanları yöneten göçebe insanların yüzlerini yeniden oluşturmak için lazer tarama ve fotogrametri kullanarak, kafataslarının 3 boyutlu modellerini yapmak için aylar harcadılar.

Kralın kafatasının sadece yarısı korunduğu için en çok zaman alan çalışma onunki oldu. Moskova merkezli antropolog Elizaveta Veselovskaya ve Ravil Galeev, kafatası bölgesinin geri kalan yarısı tahrip edilen kısmı yansıtmayı mümkün kıldığını ama yinede çalışmayı tamamlarken zorlandıklarını söylediler.

“Rus Arkeoloji, Antropoloji ve Etnografya Dergisi” makalesinde yaptıkları açıklamada’Yüz bölümünün restorasyonuyla büyük zorluklar ilişkilendirildi. Ne yazık ki, yüzün yarısından azı korunmuş ve kafatasının rekonstrüksiyon için önemli unsurları kaybolmuştur.

Bu nedenle, bu kafatasının restorasyonu uzun zaman aldı: Eksik olan her bir eleman, çevredeki mevcut yapılara göre restore edildi. Korunan alt çene, üst çenenin tahrip olmuş bölgesinin restore edilmesi sayesinde restorasyon sırasında büyük önem taşıyordu. Restorasyon sert heykel kili ve sert poliüretan köpükle gerçekleştirildi.

İskitli Kral 3 boyutlu olarak yeniden yapılandırıldı.Fotograf : Siberian times.

Moskova’daki yeniden yapılanmadan önce, Novosibirsk Arkeoloji ve Etnografya Enstitüsü Antropoloji bölümü başkanı Tatiana Chikisheva liderliğindeki Novosibirsk antropologları, Arzhan-2 höyüğünün içinde bulunan materyallerin, klasik kraniyometri (kafatası ölçümü ve çalışması), odontoloji (çene ve diş çalışması) ve osteoloji dahil olmak üzere ayrıntılı bir çalışma gerçekleştirdi.

Sibiryalı bilim insanları, Arzhan-2 höyüğüne gömülen insanların sosyal statülerine bakılmaksızın Kafkas ve Moğol ırklarının özelliklerini birleştiren antropoloji açısından oldukça homojen bir gruptan olduklarını ortaya koydular.

Moskova’daki antropologlar, “İskit kralı” için şunları söyledi: “Önümüzde, görünüşünde Caucasoid ve Mongoloid özelliklerinin benzersiz bir kombinasyonunu taşıyan, sertleşmiş bir İskit savaşçısı var”.

Şaşırtıcı derecede zengin cenaze töreni nedeniyle bilim insanları tarafından  ‘Kral’ ve ‘Kraliçe’ olarak belirlenmiş olan mezar alanı uzak Tuva Cumhuriyeti’ndeki 80 metre büyüklüğündeki höyüğün altında soygunculardan ustaca gizlenmiş ahşap bir odanın içinde bulundu.

İskit Kraliçesinin yeniden canlandırılması.

Başka bir teoriye göre ise, kadının ‘Kral’ın en sevdiği cariye olabileceğini ve ona öbür dünyaya eşlik etmek için beşi çocuk olmak üzere 33 kişi ile birlikte gömüldüğünü öne sürüyor.

Altın, bronz ve demirden yapılmış hayvan figürleri dikkat çekiciydi.

İki kat karaçam kütüğüyle kaplı kraliyet mezar odası, bir ev gibi inşa edilmiş ve aynı yapının dışında başka bir mezar odasının içinde duruyordu. Mezarın iç duvarları keçe halılarla kaplanmıştır.

Özenle yapılmış tahta bir zeminde – muhtemelen keçeyle döşenmiş- hükümdarın ve eşinin bedenleri vardı.

Kafatasları vücutlarından ayrılmıştı çünkü muhtemelen bir tür yastığa yerleştirilmişlerdi. İskit kralı, saf altından yapılmış ve her tarafı hayvan oymalarıyla süslenmiş, yüce gücü simgeleyen bir kolye olan ağır bir torkla gömülmüştü.

Dış giysileri, her biri 2-3 cm uzunluğunda, dikey sıralar halinde tutturulmuş, sırtında kanat gibi motifler oluşturan binlerce küçük altın panter figürleriyle süslenmiştir.

Dış giysileri süslemek için kullanılmış altın panterler.

Daha mütevazı da olsa ‘Kraliçe’nin’ süslemeleri de dikkat çekiciydi. Turkuaz boncuklar, altın rozetler ve iğneler, minyatür bir altın kazan, altın bir bileklik ve içinde kozmetik bulunan bir çantası vardı. Kemerinde altınla süslenmiş demir bir hançer vardı.

Tuva’daki Arzhan-2 cenazesinde bulunan büyüleyici hazineler. Fotoğraflar: Vera Salnitskaya / The Siberian Times, Konstantin Chugunov

Toplamda, burada ‘sayılamayan altın boncuklar’ hariç, 9300 dekoratif altın parçası bulundu. Başka bir deyişle, kraliyet çiftinin bedenlerini İskit Sanatı tarzında süsleyen küpeler, kolyeler ve boncuklar dahil 20 kilogramdan fazla altın vardı.

İskit Kraliçesine ait hançer

Hermitage Müzesi müdürü The New York Times’a verdiği demeçte, “birçok büyük sanat eseri, hayvan figürleri, kolyeler, altın bir yüzeye oyulmuş hayvanların olduğu iğneler bulundu”dedi.

Tuva’daki Arzhan-2 cenazesinde bulunan büyüleyici hazineler. Fotoğraflar: Vera Salnitskaya / The Siberian Times, Konstantin Chugunov

Bu, Altay bölgesinden Karadeniz bölgesine gelen ve nihayet antik Yunanistan ile temas halinde olan orijinal İskit tarzıdır. Ve neredeyse Art Nouveau tarzını andırıyor’ dedi.

Art Nouveau, zarif dekoratif süslemelerin ön plana çıktığı, kıvrımların ve bitkisel desenlerin sıklıkla kullanıldığı bir sanat akımıdır.

Banner
Benzer Yazılar

Aššur Medeniyetinde Kan Parası

5 Ocak 2021

5 Ocak 2021

Bir kişinin kazaren ya da kasten öldürülmesi sonrası maktulün ailesine verilen paraya kan parası denilmektedir… Günümüz maddi hukukunda tam olarak...

Antik dünyanın en geniş imparatorluğu “Ahameniş Pers İmparatorluğu”

17 Aralık 2023

17 Aralık 2023

Ahameniş Pers İmparatorluğu’nun kökeni, İran ve Doğu Anadolu’nun (Türkiye) çoğuna hakim olan Med Kralı Astyages’in Pers kralı II. Cyrus tarafından...

Hristiyanlık Öncesi İskandinav Dinine Yeni Yorum

26 Şubat 2021

26 Şubat 2021

Hristiyanlıktan önceki İskandinav dini hakkında yapılan araştırmalar İskandinav dininde düşünülenden çok fazla çeşitlilik olduğunu gösterdi. Stockholm Üniversitesinin yaptığı 10 yıllık...

7000 Yıllık Özbaki Höyüğü Sıkıntılı Günler Yaşıyor

25 Kasım 2020

25 Kasım 2020

Tahran’ın 80 km batısında Albroz ilinde bulunan Tepe Özbaki (Özbaki Tappeh) höyüğü yeterli finansman sağlanamadığı için korunma ve restore konusunda...

Dilin Yapısı 40 Milyon Öncesine Dayanıyor

2 Kasım 2020

2 Kasım 2020

İnsanı diğer canlılardan farklı kılan en büyük özelliği kullandığı dildir. Dilin yapısının temellerinin ne zaman atıldığı ve nasıl günümüze kadar...

Bulgaristan’daki kazılar sırasında 2. yüzyıldan kalma yazıtlı mermer bir levha keşfedildi

23 Ekim 2023

23 Ekim 2023

Arkeologlar, Bulgaristan’ın Plovdiv eyaletinde küçük bir tatil beldesi olan Hisarya’da Roma Hamamları’nda eski bir Yunanca yazıt taşıyan 1.900 yıllık bir...

Kendini demir halkalarla zincirleyen Bizans keşişe ait iskelet bulundu

5 Ocak 2023

5 Ocak 2023

Kudüs yakınlarında 2017 yılında gerçekleştirilen kazılar sırasında kendini demir halkalarla zincirleyen Bizans keşişe ait iskelet bulundu. Kilolarca ağırlıkta demir halkalarla...

Efsanelerin Şehri Troya’da 4.500 Yıllık Altın Broş ve Yeşim Taşı Keşfedildi

27 Eylül 2025

27 Eylül 2025

UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndeki Troya Antik Kenti, 160 yılı aşkın süredir devam eden kazılarda dünya çapında yankı uyandıracak yeni bir...

Türk ve İslam Eserleri Müzesi’nde “İnanç ve Sanat” Sergisi Ziyaretçileri Bekliyor

15 Nisan 2021

15 Nisan 2021

Türk ve İslam Eserleri Müzesi 16 Nisan 2021 tarihinde başlayıp Temmuz ayına kadar sürecek “İnanç ve Sanat” sergisine ev sahipliği...

Panama’da Coclé lorduna ait olduğu düşünülen altın eserlerle dolu büyük bir mezar keşfedildi

4 Mart 2024

4 Mart 2024

Panama’nın Coclé eyaleti, Natá bölgesinde bulunan El Caño Arkeoloji Parkı’ndaki bir arkeolojik buluntuda, İspanyol öncesi zamanların sofistike Coclé toplumuna ışık...

Dünyanın Bilinen En Eski Tek Yumurta İkizlerini Barındıran 31.000 Yıllık Mezar Bulundu

14 Kasım 2020

14 Kasım 2020

Avusturya’daki eski bir mezar, kaydedilen en eski ikiz mezarını temsil ediyor. 31.000 yıllık mezar, Eski Taş Devri olarak da bilinen...

İstanbul’un 7’nci Tepesindeki Bulgur Palas İBB Tarafından Satın Alındı

30 Nisan 2021

30 Nisan 2021

İstanbul’un önemli tarihi yapılarından İstanbul’un 7’nci tepesindeki Bulgur Palas, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarafından satın alındı. İstanbul’un 7’nci tepesinde yer...

Münih’te 2.300 Yıllık İlk Antik Kelt Köyü ve Roma Yerleşimi Keşfedildi

22 Ekim 2023

22 Ekim 2023

Arkeologlar, Almanya’nın Münih kentinde eski bir Kelt köyü ve daha küçük bir Roma yerleşiminin kanıtlarını keşfettiler. Münih’in kuzey banliyölerindeki bir...

Bilecik’teki Aya Yorgi Kilisesi Restore Edilmeyi Bekliyor

15 Ağustos 2021

15 Ağustos 2021

Bilecik’teki 200 yıllık Aya Yorgi Kilisesi harabe durumda… Acilen kilisenin restore edilmesi gerekiyor. Bilecik‘in Osmaneli ilçesinde yer alan 1800’lü yılların...

Norveç’te 9.000 Yıllık Taş Devri Çekici Bulundu

4 Ekim 2025

4 Ekim 2025

Norveç’in doğusundaki Horten kentinde yapılan arkeolojik kazılarda, yaklaşık 9.000 yıl öncesine ait nadir bir taş balta başı — yani bir...

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]