Hayvan dostlarımıza yapılan vicdansızlıklara, zulümlere, işkencelere her geçen gün daha fazla şahit olmaktayız. Kürkleri için canlı canlı derileri yüzülen tavşanlar, tüyleri koparılan kuşlar, arabanın arkasına bağlanarak sürüklenen köpekler, patileri kesilen kediler ve vahşice tecavüz edilen diğer hayvan dostlarımızın bu haberleri sürekli karşımıza çıkmakta ve bizleri tarifsiz üzüntülere boğmaktadır.
Modern zaman içinde!!! olduğumuz bugünlerde hayvanlara karşı işlenen bu vahşi suçlara her vicdan sahibi insan sesini yükseltmekte, hükümetlerin olumlu yönde politika işletmeleri için gönüllü organizasyonlara katılmaktadır. Yani ense karartmadan insanlığın verdiği sorumluluk unutulmamaktadır.
Bu vicdan, sorumluluk duygusu tarihte bir mezar aracılığı ile günümüz insanına bir ders gibi ulaşmaktadır. Hayvanlara karşı vicdansız zalim insanlar içinde bu mezar bir tokat gibi inmektedir.
Antalya il sınırları içinde bulunan Termessos Antik Kenti kazılarında keşfedilen köpek lahdinden bahsetmekteyiz.
Termessos Antik Kenti kazıları sırasında ortaya çıkarılan lahit ilk başta bir bebek lahdi olarak düşünülmüştür. Lahitte bulunan yazıtın deşifre edilmesiyle bu lahdin bebek için yapılmadığı, bir köpeğe ait olduğu belirlendi.
Termessos’da yaşayan zengin ve köpeğine aşık Rhodope isimli bir kadın tarafından köpeği Stephanos için yaptırılan lahitin deşifre edilen yazıtında şunlar yazmaktadır. “…. Rhodepe(nin) mutluluğu(ydu O)……. …..diye çağırırlardı sevimli Stephanos’u onunla oynayanlar. Saklıyor içinde (bu mezar) birdenbire ölümün alıp götürdüğünü. Kaybolup giden köpek Stephanos’un mezarı bu. Ağladı ona Rhodope ve bir insan gibi gömdü onu. Ben, köpek Stephanos yaptırdı Rhodope mezarımı.”
Termessos Antik Kenti Nerededir?
Toros sıradağlarında Solymos (Güllük Dağı) dağının zirvesine yakın Pamphylia kabileleri tarafından (Luvi’lerin soyundan gelme) Solymi (Solim olarak da bilinir) olarak adlandırılan müstahkem antik bir şehirdi. İçinde barındırdığı eşsiz mezarları ile dikkat çeker. Antalya-Korkuteli karayolunun 24’üncü kilometresinden sola tırmanan özel yolla, Güllük Dağı’ndaki kalıntılara ulaşılmaktadır.
M. Ö. 333 yıllarında Büyük İskender’in kuşatmasına karşı müthiş bir savunma yaparak teslim olmayan Termessos sonrasında Ptolemy tarafından alınmıştır. Roma ile farklı bir siyasi ilişki içindedir. Roma Senatosu, Termessos için, içişlerinde bağımsız, kendi kanunlarını yapıp yönetimi belirleme hakkı verilmiştir. Termessos, kendi adına sikke bastırmış nadir kent özelliği taşımaktadır.
Roma döneminden sonra Termessos yerleşim açısından varlık göstermemiştir. Deprem ve sel gibi felaketler yöreyi yerleşim yönünden etkileyen unsurlar olmuştur. Termessos, çok sayıda tapınak ve akrepole sahiptir. Mezarlarının çeşitliliği ve bezemeleri oldukça zengindir. Büyük İskender zamanının önemli komutanları arasında yer alan Alketas’ın mezarı (İ.Ö. 319) dikkat çekicidir.