19 May 2025 Gelecek Geçmişin Ürünüdür

Pompeii Etrüksler Tarafından Kuruldu

Pompeii yaşadığı felaketin bir sonucu olarak günümüze kadar bozulmadan gelebilmiş antik şehirlerden biri. Bugün bile yeni keşifleriyle bizleri hala şaşırtan bir yer.

Peki Pompeii gerçekten bir Yunan kolonisi olarak mı kuruldu? Bilinenlerin ne kadarı doğru? Yanılgıların nedeni ünlü coğrafyacı Strabon mu? Bu soruları çoğaltmak mümkün. 

Yunanlı Strabon Pompeii’nin kökenlerini Roma öncesi Campania’nın bir Samnit nüfusu olan Osci’ye kadar takip etti. Ve yüzyıllar boyunca eskilerin ünlü coğrafyacısının haklı olduğu düşünüldü. Sonuçta Campania’da çoğunlukla Yunan kolonistler tarafından kurulan diğer kasabalardan farklı olarak, şu anda mevcut olan kanıtlar 6. yüzyılın ötesine geçmese bile, muhtemelen MÖ 9-8. yüzyıl civarında Oscanlar tarafından inşa edilmiştir gibi bir inanışa sahip olundu.

Pompeii’nin ve komşularının sonunu hazırlayan Venüv yanardağı aynı zamanda volkanik külün verimli bir arazi haline getirdiği Opics’in Sarno Vadisi’nde M.Ö 6 yüzyıla kadar uzanan bir tarihe sahiptir. İronik bir şekilde Vezüv hem Pompeii’yi küllerinden yaratmış hemde külleriyle yok etmiştir.

Şehir Etrüskler tarafından, bir Roma kolonisi haline gelmesinden yüzyıllar önce, Pompeii’yi kurmuş, surlarla şekillendirmiş, sokaklarını Tarquinia için yaptıkları gibi “gökyüzünü ve yıldızları takip ederek” düzenlemişlerdir.

Pompeii Yürüyüş yolu.
Pompeii Yürüyüş yolu.

Aynı zamanda Pompeii tam olarak bir Etrüks şehrinin bir kopyası gibide değildir. Her zaman kendine özgü bir yönü vardır. Ama bu gerçek onu bir Etrüks tarihi olduğunu anımsanmaması için yeterli değildir.

Arkeoloji parkının müdürü Massimo Osanna bir sempozyum konuşması sırasında:Bir Etrüsk vakfı hipotezine “ısrarla” yaklaşmanın her şeyden önce amaç olduğunu açıklamış: Kenti kuzeydoğuda birbirine bağlayan yol boyunca inşa edilen kutsal alanın kazısında bulunan 70’in üzerinde yazıtlı fincan bulduklarını söylemektedir.

Etrüsksler, şehir dışından başlayarak, şehirden başarılı bir ticari trafik merkezi olan Stabiae limanına giden yol üzerinde ilk kutsal alanları kurmuşlardı.

Arkeologlar, bu yol üzerindeki tapınağın 60’larda zaten tespit edildiğini ve 90’larda yeniden kazıldığını açıklıyor – ancak en ilginç buluntular ve bunların sistematik olarak incelenmesi, 2014’te başlatılan kazılar sırasında yapılmış, bir keşfe işaret ediyor. Bu, Pompeii’yi “Etrürya dışında en fazla Etrüsk yazıtını bulunan yer” yapıyor.

Bulunan fincanların çoğu, bir dilek veya adak yapan kişinin adının eşlik ettiği ritüel ifadelerle grafiti taşıyor. Bu isimlerin bazıları Campania’da daha önce hiç bulunmamış, ancak orta İtalya’nın Etrüsk merkezlerinden iyi bilinen Etrüsk isimleridir. Bu nesnelerde her zaman jenerik “Apa” (Etrüsk’te “baba”) ile gösterilen onurlu tanrı bile Etrüsk din kültürüne gönderme yapıyor gibi görünmektedir. 

Apollon tapınağı, Pompei.
Apollon tapınağı, Pompei.

Arkeologlar, tarihi ve daha yakın tarihli kazıların “bir kez daha alfabede ve Etrüsk dilinde” yazıtlı kapları geri getirdiği “halk meydanının yanındaki ana Pompeian kutsal alanı olan Apollon tapınağı için” kendini tekrar eden kanıtlara dikkat çekiyor. Öte yandan, Apollon tapınağında ve Üçgen Forum’da yapılan son kazıların kanıtladığı gibi, kent merkezinin mimarisi de farklıdır. Etrüsklerden olduğu kadar Yunanlılardan da bir şekilde uzak. Pompeii Arkeoloji Parkı Müdürü Osanna, “Daha yakından bakıldığında, Campania merkezlerinin zengin panoramasında genellikle bulunmayan bir stildir”, diyor.  Böylelikle Apollon tapınağının mimari stili Pompeii’deki gizemlerden biri olarak ünvanını koruyor.

Pompeii Etrüsk dili ve kültürünün kurduğu bir şehirdir. Belki de en büyük yıkımını MÖ 474’te Cumae Savaşı sırasında bir Yunan kolonileri koalisyonu tarafından yenilgiye uğratılması yüzünden oldu. Etrüksler bu savaşla yok oluş sürecine girdiler ve onların yerini bir dağ halkı olarak bilinen Oscanca konuşan Samnitler aldı.

Pompeii, aslında o savaştan sonra ortadan kayboldu, aynı zamanda sakinleri tarafından da terk edildi. Ve biraz da lanetlenmiş gibi, onlarca yıldır evlerinin ve kutsal alanlarının üzerine çöken karanlık, kurucularının anısını da alıp götürdü. Gerıye kalanlar ise kökenlerinden farklı etkilerle kirlenmiş ve zenginleşmiş bir topluluk.

Kaynaklar: Lessing, Erich ve Antonio Varone. Pompei . İtalya: Basımlar Pierre Terrail, Paris, 1996,1-65. 

Lessing,  Pompei, 1-65.

İlk resim Pompeii Wikipedia’dan alınmıştır.

Banner
Benzer Yazılar

Antik Yunan Medeniyetinde Şifacı Kadınlar

8 Kasım 2020

8 Kasım 2020

Antik Yunan kaynaklarında kadınlar çeşitli ilaç hazırlama tekniklerinde uzmanlaşmış olsalar dahi genelde bilgilerini kötü yönde kullandıkları düşünülmüş ve yazılmıştır. İnsanlar,...

Çanakkale Müzesi 1911 yılında 10 bin kuruş ödenekle kurulmuş

5 Ocak 2022

5 Ocak 2022

Osmanlı Devleti müzecilik tarihi denilince akla Osman Hamdi Bey ve İstanbul Arkeoloji Müzeleri gelir. Osman Hamdi Bey’in özverili çalışmalarının bir...

Ordu’da cami cemaatının yıllardır oturduğu taşın, Roma İmparatoru III. Gordianus dönemi bir mil taşı olduğu ortaya çıktı

10 Kasım 2024

10 Kasım 2024

Ordu’nun Fatsa ilçesinde , Roma İmparatoru III. Gordianus (MS 239) dönemine ait mil taşı bulundu. 1800 yıllık mil taşının, uzun...

Antandros Antik Kentinde ki Kazılar Yıl Boyu Devam Edecek

28 Ocak 2021

28 Ocak 2021

Antandros Antik Kenti Balıkesir’in Edremit ilçesine bağlı Altınoluk Mahallesi’ne 2 km uzaklıkta yer almaktadır. Mysia ile Troas şehirleri arasında önemli konumda...

İngiltere’de şimdiye kadar keşfedilen en büyük toplu mezar çukurlarından biri Leicester Katedrali bahçesinde ortaya çıkarıldı

21 Kasım 2024

21 Kasım 2024

Arkeologlar, bir eğitim merkezi inşası öncesi Leicester Katedrali bahçesinde kazı yaparken , İngiltere’de şimdiye kadar keşfedilen en büyük toplu mezar...

Antik dünyanın ‘Las Vegas’ı olarak bilinen Baia’daki Batık bir Roma villasında bulunan mermer kakma zeminler

11 Nisan 2023

11 Nisan 2023

Antik dünyanın ‘Las Vegas’ı olarak bilinen batık Baia kentinin Terme del Lacus bölgesinde gerçekleştirilen yeni araştırmalar antik Roma lüks villalarının...

Pompeii Kenti Kazılarında Daha Önce Görülmemiş Dört Tekerlekli Araba Ortaya Çıkarıldı

27 Şubat 2021

27 Şubat 2021

M.Ö. 79 yılında yaşanan Vezüv yanardağının korkunç patlaması sonrası Pompeii kenti kül ve lav altında kalmıştı. İki gün boyunca yağan...

İsveç’te bir Orta Çağ mezarında 4 metreden uzun kılıç bulundu

3 Ocak 2024

3 Ocak 2024

İsveç’in batı kıyısındaki liman kenti Halmstad’daki Lilla Torg’da yapılan arkeolojik araştırmalar sırasında alışılmadık ve heyecan verici bir keşif yapıldı. 6...

Antik Yunan Filozofu Hypatia’nın Hüzünlü Hikayesi

28 Şubat 2021

28 Şubat 2021

Antik Yunan akademisindeki az sayıdaki kadınlardan biriydi, İskenderiyeli Hypatia. Doğum tarihi için M.S. 350 tarihi söylense de tam olarak kesin değil...

Nimes’te Dikkat Çekici Yer Süslemeleriyle Bezenmiş Roma Dom’ları

26 Şubat 2021

26 Şubat 2021

Nîmes kentinde kazı yapan arkeologlar, iki yüksek statülü Roma domusunun (evlerinin) kalıntılarını keşfettiler. Fransa’nın Nimes şehri tarih verimliliği açısından oldukça...

Kibatos Kalesi Deşifre Ediliyor

2 Şubat 2021

2 Şubat 2021

Yalova’nın Altınova ilçesinde Yalova Kıyıları Antik Liman ve Sualtı Yüzey Araştırması kapsamında yaklaşık 2 yıldır sürdürülmekte olan çalışmalar neticesinde Bizans...

Pompeii’de Yeni Keşif: Porta Sarno Nekropolü’nde Yaşam Boyu Aşkı Tasvir Eden Antik Mezar Rölyefi Gün Yüzüne Çıktı

4 Nisan 2025

4 Nisan 2025

Pompeii’nin tarihi dokusunu aydınlatan çarpıcı bir keşif, Porta Sarno nekropolünde yapıldı. Universitat de València ve Pompeii Arkeolojik Parkı’nın ortak yürüttüğü...

Polonyalı arkeologlar, Roma lejyoner kampında antik bir “buzdolabı” keşfettiler

30 Eylül 2022

30 Eylül 2022

Polonyalı arkeologlar, Novae’deki (Bulgaristan) Roma lejyoner kampındaki kazılar sırasında antik “buzdolabı” olarak tanımlanabilecek yiyecekleri depolamak için kullanılan seramik plakalardan yapılmış...

Antik Roma’nın Kutsal Bakireleri

24 Şubat 2021

24 Şubat 2021

Roma kadınlar için çok şey vaad eden bir yer değildi. Ailenizin statüsü yani soylu yada halktan biri olmanız yaşamınızı esas...

St. Ivan Adası’ndaki Manastırın 1500 Yıllık Kutsal Su Kuyusu

25 Kasım 2020

25 Kasım 2020

St. Ivan Adası’ndaki Erken Hıristiyan manastırının 1500 yıllık kutsal kuyusu, Hristiyan arkeolojisi uzmanı Prof. Dr. Kazimir Popkonstantinov liderliğindeki bir arkeolog...

Yorumlar
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

[mc4wp_form id=”621″]